@yamiryazar
|
Gördüğüm kişi ile ağzım açık kaldı. "Mer-" "Niye kapıya mal gibi bakıyon" diyen Rüzgar'ın sesi ile Toprak'ın lafı yarıda kaldı. Rüzgar görüş alanıma girdiğinde o da şaşırdı. Kendimi toparlayıp. "Merhaba" "Buraya sen mi taşındın?" Başımı olumlu anlamda salladım. TOPRAK'TAN Lale'ye aşık olmuştum ne kadar kendime yediremiyorsam da ona aşıktım işte. Onu ilk bahçede voleybol oynarken görmüştüm. Kahverengi saçlarını dağınık topuz yapmış ve gülüyordu. Gülüyordu. Gülüyordum. İlk defa biri gülümsediği için gülümsüyordum. Aslında ilk başta ismini dahi bilmiyordum sonra zamanla herseyini öğrenmeye başladım. Kitap okumaktan ve çiçeklerden hoşlanırdı. Sürekli gülümserdi. Gülmek ona çok yakışıyordu. İlk başta bu dans konusunu istemediğimi söyleyecekken o girmişti öğretmenler odasına meraklı bakışları bu tarafa döndüğünde gülümsemişti. Gülmemek için zor durmuştum. Şimdi ise karşımda onu ilk defa gördüğüm gibi dağınık topuzu ve ev hali ile karşımdaydı. Bu halde bile güzeldi. Yukarımıza bir komşunun taşındığını duyduğumuzda tanışmaya çıkmıştık. Kim bile bilirdi ki aşık olduğum kişinin komşusu olacağımı. Şanslıydım. LALE'DEN "Sizi içeri çağırmak isterdim ama hiç bir şeyim yok" Aslında onu daha doğrusu onları içeri almak isterdim fakat daha koltuğum bile yoktu. "Sorun değil zaten kimmiş diye meraktan gelmiştik." "Yarın tekrar gelin olur mu? Hem o zamana kadar eşyalarım gelicek." "Tamam yarın geliriz" Güldüm. Güldü. Vedalaşıp içeri girdim o sırada bir şey fark ettim ben ev haliyleydim. Utancımdan yerin dibine girebilirdim. Aşık olmuşsun. "Ne ben mi daha neler." Sen sen olmuşsun, o zaman neden utanıyorsun? "Ne biliyim ya. Utandım işte" "Ben kendi kendime mi konuşuyorum? İyice delirdim ben herhalde" Şu an da konuşuyosun ben diyim "Sus." Daha fazla uzatmadan günün bitmesini istiyordum. O yüzden yere serdiğim çarşafa yattım. Gözlerimi kapattım ve kendimi uykunun derin kollarına bıraktım. ADA'DAN Rüzgar:Nasılsın? Siz:İyiyim, sen nasılsın? Rüzgar:İyiyim demin çok büyük bir şoka uğradım. Siz:Neden? Rüzgar:Lale bizim üstümüzde oturuyormuş! Siz:NE! Siz ****** Apartmanında mı oturuyorsun? Rüzgar:Evet, aslında benim değil bizim biz Toprak ile birlikte yaşıyoruz. Siz:NE! Rüzgar:Neden bu kadar şaşıyorsun? Siz:Artık komşuyuz. Rüzgar:NE! Siz:Ben de yan binada oturuyorum. Lale'ye de o evi ben buldum. Artık çok yakınız. Rüzgar:Mutluyum;) Siz:Bende;) TOPRAK'TAN Uyuyamıyordum. Sevdiğim kızın üst katımda uyuması beni heyecanlandırıyordu. Artık daha da yakındık. Gülüşü aklıma geldiğinde gülümsemeden edemiyordum. Sen abayı yakmışsın be oğlum ben sana diyim. "Biraz." Ne birazı kardeşim mal gibi sırıtıyorsun. Hadi kızı görsen neyse kız gülünce 32 diş Toprak geliyor. Tekrardan sırıttım. Ben kime anlatıyorsam zaten. LALE'DEN Mobilyacılardan gelen aramadan sonra uyandı. Yüzümü yıkadım ve dişlerimi fırçaladım ve çarşafları topladım. Bugün eşyaların hepsi geliyordu. Banka da paranin birazı gitmişti. Hala bu para bana fazla geliyordu. Acaba alt kata Toprak'ının yanına mı insen? "Saçmalama istersen ne diye inicem "Şey acaba ben bi arkadaşa bakıp çıkıcam" mı dicem?" Evet aynen öyle diyeceksin kızım. "Delirmişsin sen" Bende seni seviyorum. Zilin çalmasıyla otomatik kapıyı açtım. Eşyalari taşıyan abiler yukarı çıkmaya başladılar. Büyük şeyleri onların kurmasını istedim. Küçükleri ben kurardım. Abiler eşyaları kurduktan sonra çıktılar. Bana makyaj masası ve çalışma masası kalmıştı. Çalışma masasının kullanım klavuzuna baktım. "Bu ne böyle ya bildiğin bulmaca. Hayır yani şunu da yapsalardı uğraşmazdım kaç saat. " Ada'yı arayabilirdim ama bugün ailesi onu da memleketlerine çağırmıştı. Acil bir durum demişler Ada'ya. Toprak'ımızı çağırak hadi hadi! "Saçmalama" "Bi dakika bi dakika buna alet çantası mı lazım? Ben nereden bulayım alet çantasını ya?" Daha fazla dayanamayıp aşağı Toprak'ların evine indim ve kapıyı tıklatıp. Yeni uyanmış bir şekilde saçları dağınık uykulu bakışları ile bana bakan Toprak'ı hayal etmemiştim. "Ben çalışma masası kuruyorum da alet çantası lazımmış. Sizde varsa alabilir miyim?" Sırıtarak bana baktı. "Versem tek başına yapabilecek misin ki?" Kafamı olumsuz anlamda salladım. "Hadi bakalım bücür önden ilerle." Kaşlarımı çatıp ona baktım. "Çatma kaşlarını, o güzel yüzün kırışmasın gerçi kırışsa bile güzel olacağından eminim." Şaşırarak ona baktım. O şimdi ne dedi bana dedi o dedi bana dedi. BANA DEDİ GÜZELSİN DEDI!!! "Hadi ilerle." Arkamı dönerek hızlıca yukarı kata çıktım. Dedikleri ile şok içindeydim. Bunu beklemiyordum. Evden içeri girdik. Kapıyı kapattım ve yatak odasına doğru ilerledim. "Bunu nasıl yapamadın acaba?" Dediğinde ona baktım. "Daha önce hiç kurmadım o yüzden kurmayı bilmiyorum. Hem çok karışık sanki sen bakınca anlayacaksın." Bana bakıp sırıttı. Sonra önüne dönüp alet çantasından yıldız tornavida ve küçük çekici çıkarıp yapmaya başladı. Çalışma masası bittiğinde makyaj masasını yapıp yapamayacağını sordum o da kabul etti. Yapmaya başlarken benimde gözlerim kapanıyordu.
TOPRAK'TAN "Nasıl olmuş?" Arkamı döndüğümde köşede kıvrılmış yatan Lale'yi görünce sırıtmadan edemedim. Al yeniden başlıyoruz 32 diş Toprak'a İç sesime aldırmadan onu kucaklayıp yatağına yatırdım. Bebek gibi uyuyordu bende onun yanına oturmuş ona bakıyordum. Benimde gözlerim kapanıyordu. Kendimi serbest bıraktım ve karanlığa çöktüm.
Merhabalarrrr Merhabalarrr🧜🏻♀️ Bu bölümde biraz fazla diyalog oldu gibi geldi. Ben sevdiğim için sizde seversiniz diye düşünüyorum. Düşüncelerinizi belirtmeyi unutmayınnn. Beni takip etmeyi,yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayınnnn😌😉 Görüşürükkkkk🦋🌷😚
|
0% |