Yeni Üyelik
4.
Bölüm

4.Bölüm Unut Beni

@yanklm

 

Nasılsınız yağmur damlalarım

 

Üçüncü bölümü beğendinizmii

 

Bu bölümde artık her şey biraz daha netlik kazanacak yinede anlamadığınız yer olursa yazın ben anlatırım yorum olarakta sora bilirsiniz seviliyorsunuz

 

 

Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın bu benim için çok önemli🤍

 

 

İyi okumalarr✨

 

 

Karakterler

 

 

ASENA KILIÇDAR

 

 

 

 

Minel Baran

 

 

 

Çidem Baran

 

 

 

 

Erna Güneykaya

 

 

 

Emir Güneykaya

 

 

 

Onur Gümüşay

 

 

 

 

Demir Çanlı

 

 

 

 

Mateo Garsland

 

 

 

 

Miranika Garsland

 

 

 

Araf Karza Kandemir

 

 

 

 

Karakter listemiz neredeyse tamamlandı ayyy

 

 

İyi okumalarrr🤭

 

 

_________________

 

Erna Güneykaya

 

____________

 

 

"Ne yapıyorsun sen? Erna! Asenayı neden bağlıyorsun?!"

 

 

"Beli değilmi uyandığında bize saldıracak kişi Asena Karza veya onur değil."

 

 

"Seni öldürecek önce onu bayıltın şimdide bağlıyorsun ah Tanrım beni koru."

 

 

"Öldürmek? Sikerim böyle işi o bizi öldürüyordu biz içindeyken bombaları çalıştırmak ne ya onları zamanında çıkaramasaydık onları bırakmazdık çıkaramazdık beraber ölüp giderdik amına koduğumun ruh hastası!!"

 

 

"Kesin sesinizi ! Asena'nın bağışıklığı var birazdan uyanır. Evet bizi öldürüyordu ama onu bırakmıyacağımızı biliyordu ya ölürdük yada yaşardık beraber, ve evet onu çözüceksin Erna yoksa seni gerçekten sikicek hata bizide onu bırak ve diğirlerini sandalyeye kelepçele hemen ! Lanet olsun Asena olmak çok zor."

 

 

Lanet olsun haklıydı Minel haklıydı yanlış yapıyordum Asena iki yıl sonra ilk kez robotluğunu bırakıp bir duygu göstermiş ve sinirlenmişti ve bu yüzden ona kızıyordum onu robotlaştırıyordum oysa onun duygularını beli etmesini en çok isteyen bendim . O onu vuran ihanet eden hata sevdiği kişi olan adamın ona yaptıklarını kaldıramamıştı ve bu çok normaldi sinirlenmişti sadece sinir bu kadar büyük birşeye sadece son anda iki yıl sonra sinirlenmiş ve içini rahatlatmak hıncını almak istemişti hiç ağlamamıştı zaten o ağlamazdı.

 

Her zaman planları olan Asena bir plan yapmıştı ve onu bozmuştu kendince ama yinede istediği olmuştu.

 

 

O zehirlediğimiz piç lerin hepsi ihanet eden köstebek onu zehirletenler düşmanlar ve kötü insanlardı o sadece temizlik yapmıştı.

 

 

Asena . Canım kardeşim benim ablam dostum daha önemlisi tek ailem geriye kakan tek varlığım Emir ile.

 

 

Çok iyi hatırlıyorum 16 yıl öncesi Asena'nın ilk cinayeti . O bizi beni abisini ,küçük kardeşimi kurtardı tüm masumları kurtardı kendi dışında bizi kurtarırken kendini mahkum eti bir çocuk daha vardı ama ne adını nede yüzünü hatırlıyorum varla yok arasıydı. Biz bir ekiptik hayır bir aileydik aslında önceden böyle değildik sekiz kişydik çete gibiydik kimse önümüzde duramazdı başımızda önümüzde Asena bize yolu gösterirdi şimdi dağılmıştık ölüler kayıplar yüzünü bile unutuklarım nasıl olduda o guruptan sadece Asena abisi ve Emiri hatırlıyorum diğerlerine ne oldu neden boşluk gibi onlara değil onlarla olan anılarıma ne oldu.

 

 

"Uyandı!"

 

 

Mateo'nun sesi ile düşüncelerden sıyrıldım.

 

 

"Hay amınıza koyayıym..."

 

 

"O iyi ."

 

 

"Evet ben iyiyim ama sen olmayacaksın."

 

"Ne?"

 

 

"Siktir!"

 

 

"Tut onu Minel"

 

 

"Imm ne.. oluyor."

 

 

"Aaaaa"

 

 

"Sikicem şimdi."

 

 

"Şuna bir doz daha ver."

 

 

"Verirsen seni o dozda BOĞARIM"

 

 

"Hep Aynısı amına koyayım ."

 

 

"Hepinizi öldürücem."

 

 

Yeter bukadar masadaki silahı elime aldım ve doğrultum.

 

 

"Asena bir adım daha atarsan karza'yı vururum."

 

 

Herkes donmuş bir şekilde bana bakıyordu. Asena Mateo'dan sıyrıldı ve çenesini dikkeştirerek bana doğru öldürücü bakışlarla yürüdü dişlerinin arasından hırlayarak konuştu.

 

 

"Eğer ben onunla konuşmadan onun saçının tek telini bile koparırsan silerim seni sizi amacımı ve beni biliyorsunuz . Yapma indir o silahı yoksa..

 

 

"Yoksa ne? Benimi vuracaksın vur sana hadi!"

 

 

"Yoksa Emir bunu hiç istemiyorum beni zorlama Erna sakın zorlama en son istediğim şey bu ama yaparım Emir'e her şeyi anlatırım."

 

 

Elim ve elimdeki silah titremeye başladı Emir benim kardeşimdi ona anlatmakla beni uyarmıştı o tehtit etmezdi yapardı o yüzden sadece uyarmıştı o kadar ilerimi gitmiştim Emirle beni uyarmasını sağlıycak kadar ben çok üzgünüm Abla.

 

 

"Ben... Ben... Üz-üzgün-

 

 

Cümlemi tamamlamama izin vermeden elimden silahı alıp atırdı sonrada beni kendine çekip sıkıca sarıldı.

 

 

"Biliyorum sorun değil."

 

 

Sesizce ağlamaya başladım engel olamıyordum akıyordu damlalar.

 

 

______________________

 

Asena kılıçdar

 

__________________

 

 

Erna ne zordu onun için korkuyordu kendi için değil kardeşi için 16 yıl önceki o ekipten kirlenmeden kalan tek kişi Emir'di üniversite ilk sınıftı ve savcı olmak için hukuk okuyordu . Onu hep koruyorduk her şeyden. Erna'yı onun la uyarmıştım ama o çok ileri gitmişti Karza'yı vuramazdı izin vermezdim sorularıma cevap almadan evet böyle demiştim ama sadece bunu demek istemiyordum onu hala seviyorum ama ihaneti ağır basıyor amına koyayım intikam istiyorum. Erna kolarımda ağlarken içeri Demir geldi Demir Erna'ya bir şeyler hisediyordu Erna'da boş değildi ama çok korkuyor beni gördükten sonra kafayı yemekten korkuyor yada benim kafayı yememden.

 

 

"Demir götür onu."

 

 

"Gel buraya güneş ışışığı."

 

 

Demir onu dışarı çıkartı Arafla onur yeni uyanmıştı. Keskin bakışlarımı onlara çevirdim ikiside sandalyeye kelepçeliydi.

 

 

"Asena bildiğin gibi değilmiş Karza buraya yardım istemeye gelmiş."

 

 

"Kes sesini Mateo onu savunma bana sakın ."

 

 

"KONUŞ!! Anlat nasıl ihanet etin bana. Nekadar iyi hisetin ha. Benden SESİMİ Çaldın!!! "

 

 

"Asena -

 

 

"Asena ne kandırdım senimi diyeceksin bana tek bir yalan bile söylersen Ruhunu siker yırtılmış parçalarını tuzlar ezer geçerim!!"

 

 

"Sana tek kelime bile yalan söylemiycem siyah güler üzerine yeminim olsun."

 

 

"SAKIN! Tutamıyacağın sözler edip siyah gülerimi kirletme!"

 

 

"BUNU NASIL SÖYLERSİN!!

 

Sen seni yaşatamadığı için mezarına her gün siyah gül diken Adama Nasıl söylersin bunu!!!"

 

 

"Ne... Ne dedin sen?"

 

 

"Asena dinle biliyorum haklısın ama dinle sandığın gibi değil ben kendimden nefret etim her gün o kurşun yüzünden her gün intahar etmeye çalıştım ama olmadı özür dilerim öldür beni ama önce dinle gerçeği bil sonra beni öldürmen için sana ben yalvarıcam."

 

 

"Konuş."

 

 

"Ben yapmadım elimde değildi çip- baba-.. Aaahh. On-

 

 

"ARAFF!!"

 

 

Araf elektirik almış gibi titremeye kızarmaya başladı boynunda alnında o damarları belirginleşti gözleri kızardı acı haykırışları olduğunu düşündüğüm evimin bodrumunda yankılanıyordu koşarak yanına gittim yanına diz çökmüştüm bile elirimi yüzüzünün iki tarafına yerleştirdim ensesindeki damarlar iyice belirginleşti ama bunlar mordu ne oluyordu ona gidemezdi bırakmamalıydı beni

 

 

"Araff!! Bak bana , buradayım . SİKEYİM!! Minel bir şey yap!!"

 

 

Minel doktordu ona bakardı iyi olurdu Araf iyi olurdu . Eline bir iğne aldı ve Arafa yaklaştı , tam boynuna saplıycaktı ki bir şey görmüş gibi dehşetle gözleri büyüdü eli havada kaldı. Araf ,kan burnundan kan akmaya başladı.

 

 

"Hayır!! Burada kal Araf ben seni bIrakmadım sende beni BIRAKAMAZSIN ANLIYORMUSUN. Sana yemin ederim eğer ölürsen o siyah gülleri sana yediririm!!!"

 

 

Okadar şeyin arasında kısada olsa tebessüm etiğini gördüm.

 

 

"SİKERİM!!! MİNEL VUR ŞU İĞNEYİ!!"

 

 

O anda kendine gelmiş gibi iğneyi sapladı Araf bilincini kaybederek bayıldı ama artık okadar kırmızı değildi . Derin bir nefes aldım onlar kelepçeleri çözerken başını sabit tutuyordum kulağına yaklaştım.

 

 

"Hala seni affetmedim bir anlam yükleme."

 

 

Fısıltımı duyduğunu biliyordum o beni hep duyardı dudaklarımı yavaşça şakağına bastırdım . Geri çekildiğinde dudağının sol tarafında mili saniyelik bir kıvrılma oldu aptal herif beni duymuştu.

 

🥀 

 

 

 

Soğuk bedenime kırbaç gibi çarpıyordu yağmur yağıcaktı ben ağlayamadığım için o bana ağlayacaktı . Araf'ı o halde görmek onu hala ne kadar çok sevdiğimi gösterdi , onu kaybetme düşüncesi bile beni parçalarken onu öldürmek istemiştim,ama olmuyordu onu afedemiyordumda ihaneti çok ağır basıyordu altında eziliyordum. Bir Enkazın altında kalmıştım bir çıkış vardı ama dışarısı cehenem ve kıyameti enkazın altında kalmayı cehenneme tercih ediyorum.

 

 

"Asena"

 

 

Yağmur başlayılı on dakika falan olmuştu ıslanıyordum.

 

 

"ıslanıyorsun."

 

 

"Hıhımm..."

 

 

"O iyi."

 

 

"İyimi?"

 

 

"Yani.. şimdilik iyi."

 

 

"Ona ne oldu Onur?"

 

 

Ona bunu yalvarır gibi sormuştum, Onur'la çok yakındık nasıl bu hale gelmiştik. Aslında Araf'tan çok bana yaslanırdı konuşurdu Araf onun abisi gibiydi ama ben ona anne gibiydim nasıl olmuştu bu, neden bana okadar uzak geliyordu artık?

 

 

"Bizde dağıldık be Onurum bana yaptıklarından sonra nasıl ona o kırgınlıkla bakmıyorsun benim gözlerimdeki acıyla değilde nasıl anlayış ve sevgi ile baka biliyorsun? Banada göster bende öyle bakayım ."

 

 

"Biliyorum temastan nefret edersin ama sana sarıla bilirmiyim

 

Yani ben.. seni çok özledim

 

Sen yoktunya hani benim annem yine gitmiş gibi olduda ama istemezsen tabi sarılmasın ama ben is-

 

 

"Gel buraya."

 

 

Kollarımı açıp ona döndüm hiç düşünmeden bana sığındı ve sarıldı

 

Konuşmayı hiç beceremezdi zaten.

 

 

"Ahh....teşekür ederim.."

 

 

"Küçük kedim benim."

 

 

"Ulan öldün dirildin ama hiç mi değişmedin?"

 

 

"Keşke değişmeseydim, ama ben hiç dirilmedim."

 

 

"Diriltiriz be Ateşim."

 

 

"Hafıza silebiliyoruz ölümü diriltemiyeceğiz!"

 

 

"Saçmalama Onur."

 

 

"Karza durmadan öyle bir-

 

 

"Dur şimdi değil, söylesene gerçekten ona ne oldu?"

 

 

Benden ayrılmıştı ama bir şeyler vardı çelişiyordu bana söylemek ile söylememek arasında kalmıştı

 

 

"Bunu sana o anlatmalı ama ölmeden anlatması pek mümkün gibi değil."

 

 

"Ne saçmalıyorsun sen anlat hemen!"

 

 

"Asena o seni hiç vurmadı , yani vurdu ama bu onun kontrolünde değildi.Sana o konuda sadece bunu söyleyebilirim yemin etirdi ama ona olanlar beynin arkasında siktiğimin bir çipi yüzünden ona konşmaması için elektir veriyor onun kontrol ediyor o amına koduğumun çipi onu öldürüyor!!"

 

 

Ayağı ile terastaki koltuğu tekmeledi.

 

Neyden bahsediyordu o dur .. hass siktir.

 

 

"HASS SİKTİRR!!!"

 

 

"Adını ver onu öldürmekten beter edicem sürün dürücem !!"

 

 

"Yapamam ben.. bak."

 

 

Kolunu sıvadı ve bileğini bana uzattı

 

Ondada vardı onun bileğine sikim çipten takmışlardı onuda yönetiyorlardı çipin olduğu yerdeki şiiliğin yanında ve üzerinde mor damarlar dışında bıçak izleride vardı onu sökmeye çalışmıştı ama anlaşılan başaramaşı .

 

Onu ameliyat ile çıkartmalıydık tam atar damarının üzerindeydi ve tek yanlış hareket ile kan kaybından geberirdi.

 

 

"Hey çıkrıcaz tamamı Araf'tan da sendende söz sana sonra bana her şeyi anlatıcaksınız önce o piçi sikicem sonra duruma göre ölümü dirimi bir kedi olacağını görücez."

 

 

"Çok isterdim Asena ama bizi patlatır."

 

 

"Bana bırak konuşamazsın belki ama yaz ozaman bana çipin bilgilerini yaz bense ondan kurtulmanızı sağlıyım."

 

 

"Zeki kurt seni"

 

 

"Araf'ı uyandırmasınlar bilinci yoken ne olduğunu hiç bir çip anlayamaz."

 

 

"Sen haklısın yine ama ben?"

 

 

Dudağım şeytani bir şekilde kıvrıldı o da anlamış olacaki .

 

 

"Siktir"diye mırıldandı

 

 

Evet gerekli bilgiyi aldıktan sonra onu bayıltıcaktım. İki yılın hırsı ile hemde hata daha öncesininde hıncı ile bizi az basmamıştı Arafla.

 

🎀 

 

 

Keşke hayat iki yıl öncesi gibi olsayadı

 

Hata dört , beş yıl öncesibe dönmek için tüm yılarımı feda bile edbilirdim.

 

Altı yıl öncesi nasılmıydı. Ruhumun tamir olduğunu onu geri bulduğumu düşndürecek kadar iyiydi.

 

Her gün sabahlıyor parti veriyor yağmurda ıslanıyor barları alt üst ediyorduk, yatlarda partiler arabalarda bazen sabahları okadar alakasız yerkerde uyanıyordum ki önce şaşırıp gülüp ertesi üç gün bununla dalaga geçiyorduk

 

Sanki gerçekten yaşıyordum o yıllar, yaşamak demekti bir günümüz çok nadir ayık geçerdi hata o kadar çok içerdiki nasıl hala alkol komasına girmedik diye düşünyorum ama alkol oranı az şeyleri çok içerdik çakır keyif takılmaya bayılırdık hata çok ikonik bir pozumuz var onların Erna ve Minrl' in kardeşi Çidem dibine kadar sarhoş ama içmektende vaz geçmiyorlar markete gitmiştik.

 

 

__________

 

 

"Daha FAZLAA!"

 

 

"Komaya gireceksiniz!"

 

 

"Beraber gireceğiz ateş parçasıı!!"

 

 

Kelimeleri bile garip telafüz ediyorken alkol rafını nasıl bulduyar bilmiyorum Almanya'da hemde! Bilmiyorum başka bir yerdede olabiliriz adada falan

 

Çidem ve Erna bakıştı gülümsedi

 

 

O hayırr!

 

 

"Evet bebeğimm!!"

 

 

"Evet bebeğimm!!"

 

 

"Üç iki bir !!!

 

 

"Yşasın BiRA"

 

 

"Kamerayı al Asena!!

 

Bunu onlara

 

asla unuturmıyacağımm"

 

 

"Asla unutmans izin vermem

 

Minel!! Tüm marketin bize bakması

 

Hiçte sikimde değil ayrucaa!!"

 

 

Waooaawww

 

 

"YAPTILAR !! GERÇEKTENN

 

ÇEKİYORSUN DEMİ ASENAA!!"

 

 

"HAHAHAH TAPINNN!!!"

 

 

o ikanik poz neymiydi

 

Çidem'le Erna tapar gibi alkol rafının önüne kapanmışkardı alkol alkol diye bağırıyorkardı

 

Hata bira diyorlardı alkol değil biraya tapıtorlardııı. Bunu asla unuturmayacağım onlara aslaa.

 

 

 

Çidemin saçları o zamanlar uzundu

 

Hayattan soğumamıştı hiç birimiz soğumamıştık hayatın hiç bir analmı

 

Yoktu işte bu yüzden siklemeden yaşıyorduk

 

 

DİBİNE KADAR!!!!!

 

 

 

Erna'yı on yıl görmesem

 

Onu içişinden tanırım sarhoş olduğunda sarkıyor

 

Hayır gerçek anlamda bulduğu her direk kapı metro hepsine takıntılı bir şekiyde sarkıyor salanıyor saçma ama mükemel düz yolda yürürken düşerken sarktığında bir kez bile düşmüyor

 

Kız sarhoş olunca sıpiderman modu açıyorr.

 

 

 

"Ernaa!!"

 

 

"BeNİm adim sıpidergırll bir jere!!"

 

 

"Konuşamuyırsun bile!!"

 

 

"Düştüğünde bunu videoya çekmiş olacağım!"

 

 

"Asla-

 

 

"Asla-

 

 

"Asla-

 

 

"ASLA UNUTURMAYACAPIM

 

AYLIK YILIK EĞLENCEMİZ VE DALGA KONUMUZ BELİ OLDU OYUNCULARR!!"

 

 

 

 

 

D

 

 

üşmedi bir kez bile ve o bizimle dalga geçti yıllarca.

 

 

Bizler oyuncu

 

Oyuncular

 

 

İsmiz buydu biz ölüm kafesi oyuncularıydık bizi böyle tanıyorlardı

 

Bu halimizi asla yadırgamaz bize katılır hata fotoraflarımızı çekerlerdi adamızda ada deyine kurak biyer düşünmedim hiç içi küçük ev ve mağzalarla dolu tatil köyü gibi yaşlı çocuk karışık yaşanan bir ada eskiden tüm yazı orda geçirirdik gitmeyeli altı yıl oldu abim öldüğünde biti herşey

 

 

Artık hayatın hiç bir anlamı yoktu

 

Bu yüzden kötüleri öldürmeli herkesi yok etmeli kendimi hacamalıydım .

 

 

Aynı kelime ne kadar farklı anlamlar taşıyordu.

 

 

Bu anılar zihninde canlanırken belkide bundan eskiden çok daha iyisini yalayacağından bi haberdi

 

Ama bildiği şey bunun öncesinde yaşanacak olan felaket ve kıyametlerdi .

 

💉

 

"

 

 

Ne yani onun uyumaya devam etmesinimi istiyorsun ?"

 

 

"Evet ben gerekli bilgiyi alana kadar uyusun bırakın benim kıyametimden bir süre daha uzak kalsın."

 

 

"Allah bizi korusun ,Rabim."

 

 

"Lan sen müslüman mısın? "Onur bunu Erna'ya sormuştu aptal.

 

 

"Tabi lan yedi yirmi dört namazımı kılarım ben senin gibi dinsiz miyim sanıyorsun pezevenk."

 

 

"Çarpılacaksınız amına koyayım!" Erna müslüman gibiydi Allah'a inanıyordu ama kuralara alahın yasaklarına inanmıyordu deist gibi bir şey emin değilm ama bu gidişle kesin çarpılırlar.

 

🪢

 

 

 

"Şimdi beni tamamen kontrol ediyor ya yazdıklarımı edemiycekmi? Zihnimin içinde ya hani."

 

 

Sadece bizim bildiğimiz oyuncuların oluşturduğu işaret diliyle konuşmaya başladım,böylece bilselerde anlayamazlardı.

 

 

"Gözlrerin kapalı olucak kulaklarında bildiğin ne varsa bizim şeklimizde ellerinle anlat onlar senin görüşünü görüyor,ne yaptığını göremez veya bilmezler bilseler de anlayamazlar."

 

 

"Zekan çalınası ."

 

 

Yüzümdeki küçük tebesüme engel olmadım Onur usta bir hırsızdı neyi beğense çalıyordu en son bir araba çalmıştı sanırım Porche ydi .

 

 

"Dev gibisin amına koyayım nasıl hırsız olduğunu anlayamıyorum hala.

 

Şiişşt kedicik geçen hastanenin orda çok güzel şimşek kaplamalı bir motor gördüm onu bana çalsana."

 

 

"Kraliçemin isteği benim için onurdur yeterki isteyin ,plaka?"

 

"Ha?"

 

 

"Kızım yoktanmı var edip çalcam motoru plakasını söylemezsen nerden bulayım motoru?'

 

 

"06 MİG 1999"

 

 

"LAN!! O Karzanın çaldırdığı motorun plakası!"

 

 

"Şimdi daha çok istiyorum!"

 

 

"Hazırmısın?"bizim dilimizde sordum ona.

 

 

"Evet."

 

 

"Minel ilaçlar hazurmı ters giderse onuda bayıltırız."

 

 

"Evet."

 

 

"Başlayalım ozaman göz bandını kapatın."

 

 

Benim söylememe gerek kalmadan kulaklığı da taktılar Onur anlatmaya başladı.

 

 

"Bu kahrolası bir insan çipi virüs gibi düşünün insan etiyle bağlantılı sadece birine bağlandığında çalışıyor, takılmadan önce çipin içine takılacağı kişinin kanı eti veya DNA sı ekleniyor ve bu şekilde vücut içine giren cismi yabancı cisim olarak algılamıyor ve kendi parçası olarak görüyor, çipin içinde dinleme cihazı gibi bir sürü alet var ama Karza'ya olan şeyi elektirik vererek yapıyor vücuda elektirik veriyor yüksek dozda , bizi kontrol ediyor anlamadığım bir tür ses dalgasıyla daha doğrusu frekans ve sinyalerle beyni ele geçiriyor ve hareketleri kontrol ediyor beyne gönderilen virüs işte gerçek işlemciyi geri plana atarak hareket ettirip kendi yönetim işlemcinin yerine geçiyor çekilin geri gittiğinde kontrol o kişide bu durumda bizde olmadığı için hiç bir şey hatırlamıyorum ama çözemediğimiz çok şey var yasaklanmış gibi rüyada bile olsan bir şeyi kelimeyi yasaklarda görmesine bilmesine gerek yok direk tepki veriyor.en kötü yanı çipte çok güçtü bir bomba yüklü vücudun kendini imha et butonu gibi eğer bizi öldürmek isterse onunla vücudun beyne kalbe en uzak noktasında olsa bile seni her şekilde patlatıp iç organlarını parçalaya bilir belki içinde kamera bile vardır bunu bize takan kişi ise O......-

 

 

"O..r..-

 

 

Yine! Öksürmeye başladı kan kusuyordu elektirik hızla ona koşup yakaladım yere çöktük bileğini açıp baktığımda damarları...

 

 

"Lanet olsun!!! Minell! Şşştt kedicik iyi olucaksın !"

 

 

______________________

 

Minel Baran

 

_________________

 

 

Onur elektirk yiyordu bilncini kapatmalıydık ama elimdeki lanet iğne tıkanmıştı ve diğer iğnemi kırmıştım. Ben doktordum beyin cerahıydım ama her bölümü araştırmış ve öğrenmiştim kalp amaleyatınada hatasız girebilirim yanıkları olan birine de rahatlıkla müdahale edebilirdim ama lanet olası iğneyi açamıyordum o an gibip yanına çöktüğümde onun gözlerindeki yalvaran bakışı gördüm Onur onun acısını dindirmek için bana yalvaran gözlerle bakıyordu burnu burnunda kanıyordu bu gidişle beyin kanaması geçirecekti.

 

 

"Hayır! Bana bak Onur ölmiyceksin söz veriyorum sans acını dindiricem!!"

 

 

Onu Asena dan alıp oturduğum herde kendi kucağına çekip dizlerime yatırdım en hızlı şu anda onun burnundan içeri dökersem beynine ulaşırdı ama onun burnu kanıyordu .

 

Gözlerimde ne gördü bilmiyorum ama gıri toprak karışımı harekeri sakinledi tebessüm etiğini bile gördüm nerdeyse ama öksürüğü engel oluyordu.

 

 

"Sikicem ! Minel kendine gel ölücek!!"

 

 

Hızla elimdeki pamuğu peçeteyi herneyse işte burnunu temizleyip kanamayı durdur maya çalıştım bir dakikaya yakın bir sürede kanama durmuştu hızla burnunda kalan kanları temizledim gözleri Bayık bakıyordu.

 

 

"Dayan.."

 

 

Fısıltımı sadece o duymuştu yada ben öyle düşünmüştüm şırınganın iğnesini çıkararak burnundan içeri sıkmaya başladım ilacı ama çok yavaştı ilaç beyne hızla ulaşmıycaktı o ölüyordu o an aklamagelen belki en mantıksız ama işe yarayacağını düşündüğüm şeyi yapmaya başladım .üzerine eğilerek burnunu ağzıma neredeyse ağzıma alarak ilacı son kez sıkıp tüm gücümle burnundan içeri tüm gücümle hava üflemeye başladım resmen ilaç vucuduna ulaşsın diye burnuna tamamen üflüyordum suni teneffüs gibi ama burundan, dışardan gören biri bizi görse burnunu ısırdığımı düşünürdü ki kimseden ses çıkmıyordu ama onları göremiyorum o ana kadar Onur' un kolumu tutuğunu fark etmemiştim bilincinin kapandığını kolumu tutan eli gevşeyip düştüğünde fark ettim

 

Yavaşça tam doğrulmadan iki parmağım ile nabzına baktım düzene giriyordu kulağına

 

 

"Özür dilerim benim yüzümden acı çektim.."diye fısıldadım eğer ben iğneyi kontrol etseydim ve diğerini kırmasaydım o acı çekmiycekti . Doğrulduğumda herkesin bana şaşkın gözlerle baktığını fark etim mimiklerini asla oynatmayan Asena bile tek kaşını kaldırmış bana bakıyordu sonra hemen düzelti mimiklerini evet onun mimikleri düz ve ifadesiz bir suratan ibareti.

 

 

"O az önce Onur'un burnunu ısararak mı bayıltı dağ ayısı gibi adamı."Erna aptalmı ben niye adamın burnunu usırayım

 

 

"Burnunu ısırmakmı? Ben öyle bir şey yapmadım ki? Neden bana öyle bakıyorsunuz?"

 

 

Demir kahkaha atmaya başladı.

 

 

"Onur uyandığında ona onu ısırdığını söyleyeceğim küçük bir kız tarafından ısırıldığını!"

 

 

Gülmeye devam eti kucağımda yatan

 

Adamı unutmuştum tam sinirle kalkacaken flaş patladı Asena fotoraf çekmişti.

 

 

"Şantaj. Şantaj için yanlış anlama bu koca kediyi bir kadının kucağındayken çekmek hemde baygınken , ona istediğim her şeyi yaptırabilirim demek."

 

"Ha?"

 

 

"Isırılmış kedi"Demir kahkaha atarken Erna bu ne kadar komik olsada onun için ,bacağımın uyuşmaya başladığını ve sinirlendiğimi fark etmiş olcaki ileyke onu omzundan itirmişti

 

 

"Isırılan sen olsaydın napardın!"

 

Ona çıkışıyordu ama Demir önce durakladı sonra sırıtmaya başladı

 

 

"Sen usıracaksan hiç sorun değil ay parçası ama şimdiden söyliyim ısıracağın tek yer burnum olmaz."

 

 

Erna kızarırken Demir ona göz kırptı bense burda sinirden deliriyordum en son dayanmadım ve bağırarak.

 

 

"Ben kimseyi ısırmadım!!

 

Şimdi şu dağ ayısını kucağımdan alın bacağım uyuştu, sikecem belanızıda flörtleşmenizide !!

 

ATEŞ buraya gel al şu manda aynısını,Demir sen ne duruyorsun Tek başına taşısın kaldır şunu!!"

 

 

"Diktatör diye buna derim işte,yürü be kızım böyle böyle erkekleri sikicez,ay pardon yenicez diycektim."Erna yine gaza gelmişti ama bu adamı kimse yine almıyordu kucağımdan.

 

 

"O ısırığı alırım ama"

 

Demir hala konuşuyordu ama kızan kişi tek ben olmayacağım ki Asena

 

 

"Bir kez daha ısırık dersen seni ısırtırım ama köpeklere!

 

Kaldırın şu adamı! Ateş gel aslanım kaldırın şunu Demir'le çok ağır gelirse Urazıda çarın taşıyın bizim hastaneye Araf'ın yan odasına söyle sakın uyandırmasınlar ."

 

 

💉. 

 

 

"Doktor Minel'e gireceksiniz ama nasıl olucak öylece alıcak mısınız çipi?"

 

 

"Evet,ama.."

 

 

Minel arkadan kaş göz yapıyordu benden bir şey gizleniyordu bu çok barizdi, ama her neyse ortaya çıkardı şuan bununla uğraşamazdım . Tabiki tehlikeleri olduğunu biliyordum doktor olmasamda aptal değildim,

 

Gidip Araf'la son kez konuşmalıydım o beni duyardı uyuyor olsa bile o beni hep duyardı. Yanlarından çekip gittim ve Araf'ın odasına girdim.

 

 

"Merhaba"

 

 

"Şey...seni özledim herşeye rağmen

 

Eğer o gün beni vurmasaydın bunlar olmasaydı keşke yanımda olmalıydın biz birlikte olmalıydık."

 

 

Derin bir nefes çektim ne gide biliyordum nede kala biliyordum

 

 

"Onur çip yüzünden olduğunu söyledi ama bilmiyorum tam , sen anlatmalıymışsın."

 

 

Bedeni çok soluk duruyordu , normalde kıpkırmızı olan dolgun dudakları rengini kaybetmiş morarmış ve kurumuştu, serumla beslenmek ona yetmiyordu vitaminlerini alsa bile besin ihtiyacı karşılanıyordu. Yanda duran kasedeki suya pamuğu bandırdım ve dudaklarını ıslatım,çaykaşığının ucuyla azına biraz su döktüm dudakları hala yumuşacıktı.

 

 

"Bunu sana yaptıran çip olabilir ama bunu sana yapan her kimse sen buna izin vermişsin sana çip taktırmalarının bir amacı olacağını bilecek kadar zeki bir adamsın ama yinede izin vermişsin.'

 

 

Bu sefer derin bir nefes dışarıya verdim keşke böyle olmasaydı keşke benim yanımda olsaydı benim tarafımda.

 

 

"Bu akşam ameliyata gireceksin.Elbete tehlikeleri vardır sonuçta BEYNİNDE ÇİP VAR. offf....

 

Seni çok seviyorum Araf kaybetmeyi göze alamam iyi olucak sın."

 

 

Ne kadar zordu sevdiğin adamın yanında olup onunla olamamak

 

 

"Unut beni!"

 

Sesim sitem kar çıkmıştı çünkü dayanamıyordum onun benim için çabalayacağını bilipte ondan kaçamazdım o yüzden unutmalıydı beni , yokmuşum gibi davranmalıydı ancak böyle olurdu elini sıkıca tutum alnıma dayadım kafam eğikti başımı eğmiştim! Sevdiğim adam için

 

 

"Nolur unut beni...ben yapamam seni her gördüğümde ihanetini hatırlayarak , dünyayı benim için yakacak adamın bile bana ihanet etiğini bilerek yinede ona her zeremin aşık oluşunu kaldıramam."

 

 

Sesim artık yalvarur gibi çıkıyordu çünkü yalvarıyordum.

 

 

"Yok et beni kafanda, çok acıyor Araf kaldıramam ."

 

 

"Sana söz sesim başkasına asla çıkmayacak , unut beni..."

 

 

"Hiç çıkmadı sen yoken , varken nasıl çıksın?"

 

 

"Kalbimde kafamda her hücremde varsın ,beni unut ama seni ne kadar çok sevdiğimi unutma yağmur damlamlam."

 

 

"Ben çok üzgünüm."

 

 

Dudaklarımı şakağına bastırdım bu özür dilerim demekti bizim dilimizde onunda anısı vardı..... Oraya dayanan her silah.....

 

 

"Başka bir evrende yada başka herhangi bir şekilde tekrar tanışıcaz biz söz sana . Lütfen tekrar tanışalım hiç bir şeyin yaşanmadığı bir şekilde."

 

 

"Seni her bir gül yaprağı , her yağmur damlası kadar daha çok seviyorum."

 

 

Dudaklarımı çok yavaşça dudaklarına bastırdım belki son kez tam dokuz saniye boyunca ikimizin harf sayısı kadar . Dört sayısını sevmezdim beş sayısınıda sadece bir olduklarında ortaya çıkan dokuzu severdik biz birdik ayrı ayrı bir anlamı yoktu .

 

Yine aynı yavaşlıkta ondan uzaklaştım

 

 

"Elveda.."

 

 

Onu amaliyatan sonra o uyurken son kez görücektim ve bir daha karşısına çıkmayacaktır tabi taburcu olana kadar bekleyecektin sadece görün meyecektim.

 

Arkama bir kez daha bakamadım çünkü biliyordum bakarsam gidemezdim,ama son gördüğüm arafın sol gözünden akan bir damla taştı sonra hızlanan kalp atış ritmi .

 

Odadan çıktım.

 

 

"Hey iyimisin?"

 

 

"Değilim."

 

 

"Asena ne oldu?"

 

 

Bakışlarımı Onur'a çıkardım gözlerimi gördüğü an anladı gideceğimi bir damla bile yaş yoktu ama içimdeki kişi çığlıklar eşliğinde otları yıka yıka ağlıyordu .

 

 

Onur hemen beni kendine çekti.

 

 

"Şşşt sorun yok,anlıyacaktır."

 

 

"Ben onu anlamıyorken o beni nasıl anlayacak?"

 

 

"Haklı olduğunu biliyor . Seni geri alıcak kalp kırıklarını sara sara gerekirse başka bir boyut yaratır size."

 

 

Haklıydı yapardı. Mateo bizi görüp yanımıza geldiğinde soran gözlerle bakıyordu, aynı bakışı onada atım oda saniyesinde anladı ve arkamdanda o sarıldı Onur'la bir birleriyle pek anlaşamazlardı çünkü kıskanırlardı beni ama yine benim için bir araya gelirlerdi. Bıraksalar böyle saatlerce dururduk bu yüzden konuyu değiştirerek güçlü benliğimi öne sürdüm.

 

 

"Karza çıktıktan sonra sen gireceksin ameliyata çünkü onu görmeden girmeyi redetin. Bir saniye sen niye odanda değilsin ve uyumuyorsun?"

 

 

"Çünküü herkes ameliyat haneyi hazırlarken benim anestezimi vermeyi unutular, sonra şu kara bamba unutmamış Yanina geldiğinde ona karza'yı görmeden am-

 

 

"Şştt unutma beyninin ele geçirildi eğer--(işaret dilinden devam etim)--eğer bilirlerse karza'yıda senide patlatırlar ben anladım sus."

 

 

"Tamam."

 

 

"Yaptığın çok tehlikeli ikinizide öldürte bilirdin."

 

 

"Asena..."

 

 

Mateo bana acılı gözlerle bakıyordu.

 

 

"Karza dedin Araf değil sen ona sadece ilk tanıştığınız da Karza dedin iki kez sadece."

 

 

Acı içinde gülümsedim evet ben ona sadece bana yabancıyken Karza demiştim yine ona herkes Karza demişti ben hariç o artık herkesin tanıdığı Karza değildi çünkü benim için ama artık bana yine yabancı olmuştu , ben ona beni vururken bile Araf demiştim ama artık o karza'ydı

 

 

"Artık iki uabancıyız yine, biliyor musun biz yine tanışıcaz ona söz verdim en baştan başlıycaz"

 

 

Ona heycanla çocuk gibi anlatım sanki ben lolipopuna kavuşmak isteyen küçük bir çocuktum ve abime lolipopumun hayalini anlatıyordum.

 

 

Ama ne ben hiç lolipop hayali olan bir çocuk olabilmiştim nede bunu anlata bileceğim normal bir abim olmuştu çocukluğumuz kan içindeydi.

 

 

"Biraz uyumak istermisin kara bomba seni uyutsun ilaçla çok yorgun duruyorsun."

 

 

"Kara bomba mı?"

 

 

"Evet kara bomba!"

 

 

"Isırık kızı diyor!"

 

 

Demir anında belirtip atlamıştı

 

 

"Ne ısırığı?"

 

 

Gülmeye başladık telefonumu çıkardım ve çektiğim fotoğrafı onun elimden kapamayacağı şekilde gösterdim gerçi aldada çoktan yedeklemiştim

 

 

"Bu. Ne. Be. "

 

 

"Hayır!!"

 

 

Koridorda Minel'in sesi yankılanırken Onur şaşkınca ekrana bakıyordu Demir'se kahkaha atıyordu Mateo'yu söylemiyorum bile yarılacaktı resmen

 

Minel hızla Onur ile telefonun arasına geçip konuşmaya başladı okadar tekaşlıydıki yakınlıkları o göremiyordu.

 

 

"Göründüğü gibi değil o ısırık."

 

 

Onur tek kaşını kaldırdı.

 

 

"Yani, ne ısırığı ya ben seni ısırmadım! Orda burnundan üflüyordum!"

 

 

Sanki burnundan üflemesi çok mantıklıymış gibi biraz rahatlamıştı ki Onurun gözlerinin büyüdüğünü görünce yine telaşlanmıştı.

 

 

"Şeyy üflüyordum çünkü ilacı burnuna dökmüştüm en hızlı böyle kanına karışırdı, iğnenin ucu kırılmıştı bende dökmek zorunda kaldım sen bayıl diye sonra üfleyince isırıyormuşum gibi durdu, e öyle oluncada Asena.."

 

 

Çok komik görünüyordu Onurun bir dudağı kıvrılmıştı şaşkın bakmıyordu tabi hatırlamıltı çünkü ama Minel ona daha da yaklaşmıştı konuşurken . Hata o kadar yakındıki Onur'a değiyordu yani küçük Onur'a ve hareket etiği için sürekli, ona sürtünüyordu ve farkında değildi Onur elini kaldırdı ve çenesini tutarak onun sabit durmasını sağladı, ona yaklaşmıştı Minel ona şaşkın şaşkın bakıyordu

 

 

"Sakin ol güzelim, bazı şeyleri tetikliyorsun ve devam edersen kara bomba patlayan tek sen olmayacaksın."

 

 

Onun dudaklarına doğru fısıldıyordu ve ben o konuşmaya başladığı anda video çekmeye başlamıştım bu koca kediye bu videolarla çok şey yaptıra bilirdim Onur'da bizim kadar ünlüydü yer altında ve hiç bir kadınla görülmemişti itibarına bayılırdı bunlardan biri medyaya salınırsam gerçek bomba o zaman patlardı.

 

Tabi Minel kızarmıştı burdan bakınca gerçekten patlayacak gibi duruyordu Onursa pis pis sırıtıyordu o sırada Erna azı açık bir şeyilde geldi Demir'se şaşkınlığını fırsat bilerek kolunu Erna'nın omzuna atıp kendine çekmişti, Minel kırmızıyken bir anda kaşları kalktı utancı gitti kaşları çatıldı siniri geldi okadar hızlı Onur'un çenesindeki elini büküp kaburgasına yumruğu geçirdiki Onur göt gibi kaldı sonra öne büküldü Minel'in bakışları diğerlerine kayarken herkes gülmeyi bırakmış şaşkın ve donuk bir suratla elerini teslim oluyorum anlamında kaldırdı Erna ve ben hariç Erna kahkaha atmaya başladı benim bir dudağım ise gururla kıvrıldı Erna erkeklere orta oarmağını çekiyordu

 

 

 

Onur doğrulduğunda yanına gitim ortam biraz sakinleşmişti

 

 

"Uyutsunmu seni?"

 

 

"Hayır.... Onun yanına yatsam...son kez anlarmı?"

 

 

O kadar masum sormuştum ki Onur beş saniye öyle kaldı sonra bana gülümsedi eğer temas sevseydin şu an elini omzuma koyardı ama sevmiyorum.

 

 

"Anlamaz sadeca daha huzurlu uyur, kendin için olmasa bile bence ona huzurlu bir uyku ver."

 

 

Mimiksik olabilirdi yüzüm ama gözlerimin içi parlamıştı bunu oda görüyordu dışardan bakan biri hiç tepki göstermediğini düşüne bikirdi ki göstermiyordum ama beni tanıyanlar gözlerimi görür ve anlardı benim gözlerim konulurdu ve asla yalan söylemezdi karaların , benim gibi.

 

 

Onun yanına kıvrılmıştım okadar küçülmüştüm ki bana bile sadece sürtüyordu koca bedeni kokusu o kadar huzurluyduki iki yıl sonra tüm yüküm kalkmıştı sanki o tarçın ve viski , mayhoş edici anlayamadığım koku karışımı o kadar güzeldir yuva buydu işişte Araf ve kokusu , ev değil sıcak bir yuvaydı o saat daha erkendi üç yirmi falan o saat on buçukta ameliyat olucaktı o zamana çoktan uyanırdım yarım saat anca uyuya biliyordum ben onunla üç saat falan uyurdum her halde

 

 

"Bırak biraz daha uyusunlar bir daha uyuyamıycaklar!"

 

 

"Onur çekil kapının önünden zaten iki saat uzatık."

 

 

"Bir saat daha uzat ozaman o uyanıncaya kadar uzat!!"

 

 

"Doktorlar bekliyor!"

 

 

"Beklesinler Uraz, hem sen benimle böyle konuşma hakını berden buluyorsun!"

 

 

Kapının önünde şiddetli bir tartışma vardı ama gözlerimi sçamıyordum sanki bir birine kenetlenmiştiler çok sıcaktı bir şey beni ısıtıyordu ve burnumun dibinde harika bir koku vardı. Tam uykuya tekrar dalıyorken kapı şidetle açıldı gözlerimi zorla araladım karşımda Uraz benim korumam tıp okulunu tamamlayamayan korumam Uraz ve Onur vardı Onur kızgın gözlerle ona bakıyordu. Anlamsızca boş boş bakarken Onur anlayışla bana yaklaştı.

 

 

"Üzgünüm onu sadece iki saat dışarda tutabildim, uyanman gerek sanırım ateşparçası."

 

 

Hala anlam veremiyordum ayrıca kolarımı sardığım bu beden ve kafamın altındaki göğsün altında atan kalbin sesi o kadar güzeldi ki sonsuza kadar burda kalmak istiyordum tam şu an zaman durabilirmi ve ben son suza kadar burda kalabilirdim.

 

 

Bir dakika!! Ben göğüs kalp atışları!!!

 

Hızla kafamı kaldırdım ve yarı yatay doğruldum sarılı olduğum bedeni yani Araf'ı görünce rahatladım . Dur ne !! Araf! Kafam pencereye kayarken gece olduğunu fark etim

 

 

"Has siktir ben ne zamandır uyuyorum?"

 

 

"Saat on iki buçuk."

 

 

Yaklaşık dokuz buçuk satir hata daha fazla uyumuştum ben ve uyumak dokuz saatin üzerinde bu bir rüya olmalı. Hızla kalktım ve üzerimi eüzeltim

 

 

"Ameliyat? Onur ne oldu?"

 

 

"Uyuyordun güzelim saatlerdir bende normalde uyuyamadığını bildiğim için erteleyin ama bu yarağımın kılı angavut piç kendide ameliyata hemşire olarak giricek diye seni uyandırdı!"

 

"Ha?"

 

 

"Ne ha? Hepsi şu götüm olamıyac bok yığını suratsız yüzünden!"

 

 

"Sorun değil. Uyandırmalıyfın beni. Aferin aslanım git haber ver hazır olsun kar hemen ,başlasın ameliyat."

 

 

Bi üşüme gelmişti ben normalde üşümeyi severdim ama yinede koltukta gördüğüm gıri sıwitshörtü yada her neyse uyumaktan kelimeler bir birine giriyordu onu üzerime geçirdim. Banyoya girip elimi yüzümü yıkadım .

 

 

Araf sedyede mavi önlükle yatıyordu şakağından öpüp uzaklaşmasını izledim sekiz saat sonra çıkacaktı.

 

Sağlıklı çık siyah gülüm ben bir ömür beklerim.

 

 

Duvarın dibindeydim çökmüş bitmiş ama içinde azıcık olan kahve bardağını dalarken izliyordum

 

Araf ameliyattan çıkmıştı birazdan uyanırdı ama o uyurken içeri girmeme izin vermemişlerdi yeni uyandığında hemen girip çıkarsam hatırlamayacağını söylediler. Hayatı sönksiyonları iyiymiş buna göre iyi geçmiş ama uyanınca beli olacakmış.

 

 

"Uyandı bayan kılıçdar."

 

 

Doktorun sesi beni gerçeğe dödürdü hızla kalktım odasına girdiğimde boş boş bakıyordu yanına yaklaştım beni yeni görüyordu.

 

 

"İyimisin?"

 

 

Hala anlamsızca koca bir boşlukla bakıyordu.

 

 

"Ar-karza sorunumu var bir şeymi istiyorsun rahatmı değil yatağın?"

 

 

Kaşları hafifçe çatıldı. Nelet oluyor eğilip elini ekerim arasına almıştım ki söylediği şeyle elektirik yemişe döndüm ve elini hızla bıraktım.

 

 

"Siz kimsiniz?"

 

 

"Ne-ne demek siz kimsiniz beni tanımıyormusun se-sen?"

 

 

"Hayır. Çıkarmısınız Onur nerde bana onu çağırın."

 

 

"Am-ama ne"

 

 

"Onur nerde doktor bey?"

 

 

Sesim titriyordu beni unutmuşmuydu bende titriyordum ekerim titriyordu buz kesmiştide korktuğumda hep böyle olurdu okadar hızlı dışarı çıktım ve doktorun yakasına yapıştı ki kimse beni görmedi bile.

 

 

"AÇIKLA!! ONA NE YAPTINIZ!!"

 

 

Herkes buraya toplanmıştı sesim üç katlı hastanenin her yerinde yankılanıyordu ben sinirden önümü görmezken doktoru boğıyordum.

 

 

"Neler oluyor?"

 

 

Erna ile Onur aynı anda sormuştu

 

Sinirden gözlerimin içinde boynımda beliren kırmızı damarlarla onlara dönüp.

 

 

"BENİ HATIRLAMIYOR!!!"

 

 

"ONA NE YAPTINIZ!!"

 

 

"NEDEN KİM OLDUĞUMU BİLMİYOR!"

 

 

"NİYE UYANDIĞINDA BENİ DEĞİLDE ONURU SORUYOR!!"

 

 

"Asena "

 

 

"AÇIKLA!!"

 

 

Ben zar zor doktordan ayırdılar doktor bir kaç kez öksürüp konuşmaya başladı.

 

 

"Hafıza kaybı beklenen tehlikelerden biriydi, çip hafıza bezini etkilemiş."

 

 

"Hafıza merkezi bir şeyi canını yakan bir şeyi oraya sabitlemiş

 

Biz ameliyatayken beyne sinyal gitmiş beyin koruma duvarları örerek kendini korumak için merkezdeki kişiyi veya şeyi her neyse silmiş unutmuş kendini koruma moduna almış anlayacağınız ama bunun ameleyat ile alakası pek yok hafıza merkezini bir şey tetiklemiş bu büyük ihtimale merkeze yerleşen şey ile alakalı ben kişi olarak sayıcam o kişi merkezi daha çok zorlayacak bir şey yapmış söylemiş göstermiş veya duyurmuş ola bilir acı dahada artınca beyin tetik mekanızması gibi acı veren şeyle ilgili herşeyi sıfırlamış..

 

 

Hafıza merkezindeki kişi sizsiniz bayn Kılıçtan ona tetikleyici bir şey yapmışsınız acıdan korunmak için her şeyden korunmak için sizi unutmuş.......

 

 

Cümleleri beyninde yankılanıyordu ona acı çektirdiği için beni unutmuştu ona unut beni dediğim için unutmuştu beni geri geri gidiyordum doktor konuşmaya devam ediyordu ama artık duyamıyordum koşmaya başladım koşarak asansöre bindim.....

 

 

_______________________

 

Onur Gümüşay

 

___________________

 

 

Asena artık bizi duymuyordu biliyordum yıkılmıştı Karza onu unutmuştu aşık olduğu kadını unutmuştu, doktor konuşmaya devam ediyordu.

 

 

"Ama bunu düzelte bilirsiniz hafıza merkezindeki kişi ona acı veren şeyi düzeltirse o olayı unutuğu her şey yerine gelir ama önce neyin acıtığını bulmalısınız."

 

 

Bir çözüm vardı ama Asena duymamıştı çaresiz olduğunu kalıcı olduğunu sanıyordu.o o hayır o bakışı biliyorum! Kendine zarar verecekti koşmaya başladı arkasından bağırdım duymadı koşuyordum ama çok hızlıydı asansöre binmişti bile indiği an kaskını takıp motoruna bindi......

 

 

_________________

 

Asena kılıçdar

 

_________________

 

 

Motoruma binmiştim çok hızlı sürüyordum sanki bilincim bende değildi kaskımın camı açıktı ve o an giydiğim şeyin Arafın olduğunu anladım rüzgar estikçe kokusu burnuma doluyordu o an robotluğumu bozup motorun üzerinde öyle bapırdımki alandaki tüm kuşlar uçup kaçmaya başladı çığlığımla göğün birlemesi bir oldu yağmur yağmaya başladı yine bana ağlıyordu ama bu sefer bende ağlayacaktım , ağlıyordum sevdiğim adam benim yüzümden beni unutmuştu ona acı çektirmiştim

 

 

İbre 367'yi gösteriyordu yetmezdi daya hızlı gitmeliydim!!

 

 

Yaşlar bir bir dökülüyordu yeminim bozulmuştu son kez belkide sevdiğim adam için ağlıyordum onun için artık yoktum hiç olmayacaktım olmamıştım

 

Hızım artık 500ü görmüştü yol karanlıktı ve kimse yoktu yağmur beni motoru ve yoları ıslatıyordu nere gidittiğimi bilmiyorum didiyorum ile okadar yılardır içimde tuttuğum çığlıkları yaşları bir bir özgür kılıyordum yoğmur ve rüzgar şidetini artırdıkça bende hızımı artırıyırdum

 

Hızım 620ye ulaşınca motor zorlanıyordu ama durmayacağım asla gazı köklerken ara gaz vermiştim bir anda kontrolü kaybetti sağa sola salanıyordu sabit tutamıyordu yağmurda kayarak devrildiğimi hatırlıyorum, aslında tek yaşadığım bana sürten asfaltın beni yakışı, dönerek kırdığım kemiklerim, kafamdan fırlayan kaskın ardından kafamı vurşum ,yağmurun ıslatan suyu dışında hisetiğim ıslak kanımın yayılışı ,durduğunu bile anlayamayacak kadar kötüydü her zerem acıyor karıncalanıyor ve cayır cayır yanıyor muş gibi hissediyordum özelikle başımda ve kolumda çok büyük bir acı vardı yağmur sanki yanan vucuduma inat sıcak yağıyordu

 

Sanki, gözlerimi kırpıştırarak sesimin çıktığı kadar seslenerek

 

 

"Te-teşekğr ed-ederim.."

 

 

Allah'a beni onun beni bilmediği bir dünyadan aldığı için teşekür ediyordum.

 

 

Bilincim yavaşça kapanırken gözüme gelen farlarve ani firenlerle son gücümle kim olduklarını bilmeden fısıltı gibi

 

"Araf...

 

 

Diye bildim evet son sözüm buydu yine sevdiğim adam .

 

 

Bilincim açılık kapanıyordu ama son hatırladığım bir çift kolun beni alışı ile daha çok yanan bedenim ve güzel bir koku......

 

 

______________________

 

__________________

 

_____________________

 

______________________________

 

 

Bölümü nasıl budunuz?

 

En beğendiğiniz yer neresi?

 

 

"Bence çok güzel bir bölümdü isteğiniz üzerine bölümü biraz uzatım umarım beğen mişsinizdir

 

Lütfen oylamayı ve o güzel yorumlarınızı unutmayın

 

Sizleri seviyorum gelecek bölümü haftaya bitirmeye çalışırım .

 

 

Sonraki bölüm görüşürüz🤍

 

 

İnstangram hesapları.

 

Kanal

 

Olumkafeslofflcal

 

Ölüm kafesi officail

 

 

Şahsi

 

_yanklm_

 

yankım

Loading...
0%