@yaobensem
|
Suzan'ın telefon numarasını aldım. Sonra Devrim'lerin olduğu kata indim. Koridorun başından baktığımda yoklardı. Bende hastaneden çıkıp taksi çevirdim. Evin adresini söyleyip geri yaslandım koltuğa. En az 20 dakika vardı. Radyoda Müslüm Gürses'in - Nilüfer şarkısı çalıyordu. "Taksici bey, sesi açar mısınız? Başını salladı. Sarhoş olmanın verdiği özgüvenle bende eşlik ettim şarkıya. "Zamanın eli değdi bize Neden bana bunları yaşattın baba? Neden sevmedin beni?.. "Artık geri ver Bana beni geri ver... Sensiz ömrüm olsaymış keşke... "Sendede ne ses varmış ablam" "Eee tabi, geleceğin ses sanatçısıyım sonuçta hhahahahaha." "Hahahaha... Geldik ablam. Burası değil mi? "Evet, evet. Teşekkür ederim. Ne kadar borcum?" "Asıl ben teşekkür ederim. Kulağımın pasını attırdın vallaha. 180 tl." "Rica ederim, buyrun. İyi akşamlar." "İyi akşamlar." Taksiden inince gerçektende soğuk olduğunu fark ettim. Bir taraflarım donmuştu açıkçası. Tam bina kapısından girecekken, sokağın başındaki direğin oradan bakan biri vardı. Kim olduğunu kestiremedim. Biraz yaklaşmaya çlıştığımda bir anda yok oldu. Neydi şimdi bu. İçkiyi fazla kaçırırsan olacağı bu Lügya. Off.. Tekrardan asansöre binip dairemin önüne geldim. Kapıda bir kutu vardı. O adam mı bıraktı acba diyerek içeri girdim. Rüya nerede diyecekken içeriden miyvlama sesi geldi. "Rüya, gel kızım. Çok özlemişim senii. Cevdet amcayla tanışmışsın bakıyorum." O da karşılık olarak evet dermiş gibi miyavladı. "O kadar yoruldum ki kızım hadi uyuyalım." Kucağımdan kalkıp kutunun yanına gitti. "Ah... Nasıl unuttum. Yine mi çiçek acaba." Kutuyu açtığımda düşüncemde yanılmamıştım. Mavi çiçekler vardı. "Ya başlicam çiçeğinize. İyi hoç ama bu ne böyle." Çiçeği alıp öncekilerin yanına koydum. Yarın kameralara bakıcaktım. Uyumak için birtakım ihtiyaçlarımı giderdim. Artık uyku vaktiydi...
Nasıl buldunuzz? Fikrinize ihtiyacım varr. Sizce bu kim??
|
0% |