Yeni Üyelik
14.
Bölüm

11. Bölüm : "Mavi"

@yaren_yasar11

Yazarın anlatımı ile.

İçeri teker teker girmeye başlayan tim üyeleri en başta Batur girmişti.

Yatan kızı uzun uzun inceledi. Ona dokunmamak için kendini zor tuttu. Ondan sadece bir adım geride duruyordu.

"Her boka kendini atmasan olmuyor değil mi? Yemin ederim en sonunda parampıncık olacaksin gebereceksin kalacaksin bir yerde. Sakın seni düşündüğümü falan düşünme he. Rüya arkandan çok ağlar sonra. Sen ne diye düşüneceğim ben?" Dedi yalandan bir terslik ile. "Olum gel lan. Daha seni sinir edeceğim ben. Daha kızım görmedi lan seni. Nasıl anlarım ben senin gibi bir ruh hastasını ona? İnanmaz valla bana." Dedi yüzünde bir gülümseme ile. "Kalk be kardeşim. Sıkıca sarılacağim sana. Yedi ceddimi sikmene de razıyım." Dedi.

Dakikası dolduğunu gelen hemsireden anladı. Hemen odadan son kez Mavi'ye bakarar çıktı.

Kaan girdi ondan hemen sonra. Kızı ne kadar tanımasa da görmek istemişti. Daha sadece bir göreve çıkmıştı ve onda da vurulmuştu ama yine de kızı kendine yakın his ediyordu.

"Merhaba komutanım. Saçma gelebilir hatta bunları sizin yüzünüze söyleyemem. Farklı birisiniz komutanım." Dedi kafasını hafif yana egerek. "İlk girdiginiz anda bile farklı biri oldugunuzu anlamıştım. Yiğit komutanım için bide merminin üzerine atlayınca" deyip sustu bir süre. "Kalbinizin temizliğini gördüm komutanım." Dedi. "Komutanım dediğim için bana kıza bilirsin. Uyanın da istediğiniz kadar kızın be bana komutanım." Dedi.

O da Batur gibi hemşire kafasını uzattığı anda son kez kıza bakıp gitti.

Daha sonra Aren girdi içeri. Etrafına bakındı en başta. Daha sonra ise bakışlarını yatakta yatan kıza çevirdi. Yüzünü birkaç saniye izledi. Daha sonra yatağın yanına yaklaştı. "Uyurken bile dünyanın bütün yükü sırtınızda gibi bir yüz ifadesine sahip olduğunuzu düşünsem kafayı yemiş olmamam dimi komutanım?" Diye sordu sanki cevap alabilecekmis gibi. Cevap yoktu ama. Odada tek olan şey Mavi'nin makinede kalbinin attığını gösteren o sesti. "Sanki biri gelse ama sizin için gerçekten önemli olan biri gelse yüzünüz gülecek gibime geliyor." Dedi Aren. Daha sonra omuz silkti. "Belki de sadece bir teoridir komutanım." Dedi.

Bir kaç saniye sonra hemşire geldi ve o da çıktı dışarı.

Efe girdikten sonra o da bir süre etrafında ne konuşması gerektiğini bilmediği için etrafa bakındı. Daha sonra yatan kıza baktı. "Biliyor musunuz komutanım." Diye başladı söze. "Timde ilk defa benden küçük biri var." Dedi. Durdu bir süre daha. "Gitceksiniz diye korktum be komutanım." Dedi. Kalan süresini kızı izlemek ile geçirdi.

Uyurken bile cidden rahatsız gibi görünüyordu. Odadan her çıkanın aklında bu vardı. Nedenini de anlamıyorlardı. Çünkü onlara göre Mavi zengin bir ailenin sorunsuz bir hayata sahip olan bir kızdı. İşin aslı öyle değildi ama.

Akın komutan girdi daha sonra. Kıza baktıkça değişik his ettiren bir şey vardı kızda.

Akın komutan Mavi'den hoşlanmaya başlamıştı. Ama bunun o bile tam anlamıyla farkında değildi.

Kıza dışından birşey söylediğinde duyar korkusu olduğu için içinden konuşuyordu. "Nesin sen Yaren?" Dedi yoğun bakışları kızın üzerinde iken. "Yada ne yapıyorsun bana? Daha geleli ne kadar olmuş iken bana bu şekilde his ettirmen tehlikeli değil mi?" Dedi bu seferde içinden.

En sonunda doktor onu da uyardı.

Davut girdi bu seferde odaya. Davut içeri girip girmemek konusunda baya kararsız kalmisti. Girmek istemiyordu çünkü kızi tanımıyordu ve ona ne hakkında konuşacağını bilmiyordu. Girmek istiyordu ama bu seferde kızı görmek istiyordu.

Aynı timdelerdi. İlerde birbirlerine kesinlikle kardeşim diyeceklerdi. Bu sadece Mavi'ye özel birşey değildi. İlk gelen herkese bir şekilde mesafeli ve çekingen davranıyordu.

"Sizin ile oturup sohbet etmemiz gereken konular var komutanım. Mal gibi burda duruyorum. Konuşamıyorum bile. Acil uyanın be komutanım." Dedi.

O da ayni merasim ile odayı terk etti.

Rüya girdi en sonunda odaya. Odaya girmeden önce kocası tarafindan hepsinin giydigi o yoğun bakıma gitmeden önce giyilen kıyafetlerden giydirdi.

"Sevgilim bana bak." Dedi Batur. Elini karısının karnına koydu. "Sadece bir dakika orada kalacaksın ama sakın ama sakın kendini daha fazla üzme. Hayla girmemen tarafındayım." Dedi.

Batur karısinin oraya girmemesini istemesinin sebebi girmek istememesinin sebebi Mavi'yi o şekilde gördüğü anda Rüya kendini harap edeceğine emindi.

"Görmem gerekiyor. Her zaman o benim yanımda oldu. Her anlamda." Dedi.

Batur pes etti en sonunda. Haklıydı. Rüya'nın her zaman her anında yanında kesinlikle o olmuştu.

Rüya içeri doğru bir adım attı. Yatan kıza dokunmamak gerektiğini bir kez daha hatırlattı kendine. "Merhaba." Dedi ağlamaktan kısılmış sesiyle.

"Şu anda ağladığını görsen sinirlerin tepemde Rüya bir de san ağlıyorsun derdin dimi?" Diye sordu yüzünde bir gülümseme ile. "Sonra Batur'a kızarsın. 'lan ben sana bu kızı ağlat diye mi verdim?' diye ona kızardın. Yalandan kızardın ama kızardın dimi ona." Dedi.

Gerçekten Rüya'nın akıttığı tek damla gözyasi için dünyayı yakabilirdi. Kesinlikle kardeşi gibiydi Mavi Rüya'nın.

"Sen Batur, ben ve çocuğumun olduğu ortamlara girmeyi neden çok sevdiğini biliyorum." Dedi.

Hemşire girdi daha sonra. Elini karnına koydu Rüya. "Gel ve diğer kızıma da lütfen kendini tanit. Nasıl bir kahramanın yeğeni olduğunu bilmek onun da hakkı." Dedi.

Rüya da çıkıp kocasının yanına gitti. Batur karısına sıkıca sarıldı.

Ilgaz girdi odaya. Mavi'nin biricik abisi Can abisi girdi yani odaya.

"Kardeşim." Dedi yüzünde bir gülümseme ile. Gülümseme buruktu. "Abicim. Biricik kardeşim benim." Dedi. Kızın yüzüne baktı. "Değişmemissin biliyor musun? Hayla aynı kardeşimsin." Dedi. Gözünden bir damla yaş aktı Ilgaz'ın. "Sana demiştim ya abiler ağlamaz diye." Dedi Ilgaz. "Aglarmis be abim. Kardeşlerine birşey oldullarinda aglarmis." Dedi.

"Daha sana kavuşmadan gideceksin diye çok korktum be güzelim." Dedi. Daha sonra kapıdan gelen hemsireye bakarak çıktı odadan.

Yaman girdi bu seferde. Yüzü yere egikti. Mavi'nin yüzüne uyurken bile bakmaya utanıyordu.

"Zeze'm." Dedi. En sonunda kardeşinin yüzüne baktı dayanamayip. "Af et beni." Dedi. "Yalvarırım af et beni. Özür dilerim. Gittin sandım Zeze ben. Ben benim için gittiğini bilmiyordum ki. Seni dinlemeyerek aptalım ettim. Çok büyük aptalım ettim." Dedi ve durdu. "Senin af duygun yoktur." Dedi sonra. Kendi kendine korku sardı bedenini.

Hemşire kafasını uzatti ve hemen ayrıldı oradan.

Beklenmedik bir ziyaret ile gelen İbrahim albay da Mavi'yi görmek istedi. İçeri girdiği anda direkt bakışlarını o da kıza kitlesi.

O diyecek birşey bulamadi. Durdu sadece. Bir kaç saniye izledi. Daha sonra biraz daha yaklaştı kıza.

"Özür dilerim." Dedi sadece. Hemşirenin içeri girmesini beklemesin direkt uzaklaştı oradan.

En sonunda Yiğit yani Gökhan girdi. Kapının önünde diğerleri gibi vakit kaybetmeden direkt yanına gitti.

O Mavi'ye yaklaştığı anda direkt cihazdan çıkan ses bir tık faha hızlandı. Yüzünde solmuş olan renk bir tim daha kendine gelmişti.

"Mavi." Dedi fısıltı ile bir sesle. Yatağın dibinde çöktü. "Mavi'm" dedi bu seferde yine aynı ses tonuyla. "Ben geldim sen gittin sandım." Dedi. Yeşil gözleri kıza baktıkça daha fazla koyulaşıyordu.

Dakika dolana kadar kızdan özür diledi. Ona kavuşmak için biraz daha zamani olduğu için özür diledi.

Hemen Gökhan olduğunu söyleyemezdi. Önce onun hayatını koruması gerekiyordu.

Ve Mavi'nin peşinde onun kuyusunu kazmaya çalışan kimse ona yardımcı olmuyordu.

BÖLÜM SONU

 

 

Loading...
0%