@yaren_yasar11
|
Yiğit'in Anlatımıyla Çalan telefonu hızlıca yanıtladım. Telefonu yanıtlamadan öne yazan isme şok içinde bakmıştım. ''Mavi '' arıyordu. Hem de görüntülü arıyordu. Telefonu açtım ve karşıma direkt Mavi geldi. Bir tepedeydi. Bu tepeyi biliyordum. Mavi'nin benim vurulduğumu öğrendiği tepeydi. ''Lan!'' diye bağırdım. ''Biliyor musun asker? Bu asker benim canımı çok yaktı. Şu halime bakar mısın?'' diyerek kamerayı kendine çevirdi tanımadığım bir kadın. Gözleri dolu doluydu kadının. ''Eşimi, cocuklarımı, ailemi yok etti.'' dedi Mavi Yaren'e bakarak. ''Beter ol amını siktiğimin evladı.'' dedim. ''Şşş küfür etmesene bayım.'' dedi Mavi gülerek. Sesi yorgun çıkmıştı. Telefon bir yere sabitlendi ve kadın Mavi'ye daha fazla yaklaştı. Arkasında da bir adam vardı. O daha çok yaklaştı Mavi Yaren'e. ''Hırçın ama fazla güzel.'' dedi adam pis bir sırıtışla. Mavi'nin yüzüne dokundu. Mavi'nin her yeri yara bere içindeyken adama bir yumruk atmıştı ama attığı yumruk aynı zamanda kendi canının da yaktığını anlamıştık. ''Sen kimsin de bana dokunuyorsun siktiğimin salağı!'' diye bağırdı Mavi. Yarası ağır görünüyordu. Elini yavaşça geri indirdi. Adam toparlandı ve ayağa kalktı. Bu sefer de Mavi'nin ayaklarına basarak ona yaklaştı. Yüzü ile yüzü arasına milim mesafe vardı. Mavi de sertçe kafa attı. Adam ikinci kere inleyip uzaklaştı. ''Köpek!'' diye bağırdı Mavi'ye. ''Anandır anan.'' dedi Mavi de. ''Anlayamadı geri zekalı bana beş metreden fazla yaklaşmaması gerektiğini. Siktiğimin salağı.'' dedi. ''Küfür etmeyin bayan.'' dedim. ''Bayan sensin lan. Şuradan çıkayım o zaman sana kafa atacağım sözüm olsun.'' dedi. Kameraya döndüğü an bakışlarındaki nefret duygusu yok olmuştu anında. ''Öldüğü yerde ona kavuşuyorum.'' birşeyler mırıldanmıştı ama ben onu duymamıştım. Adam yerden kalktı ve elindeki silahı gösterdi. ''Elveda değin güzeliğe.'' dedi. ''Hayır!'' diye bağırdık hep bir ağızdan ama umurunda olmadı. Yağan yağmura doğru kaldırdı kafasını. ''Sana geliyorum yakışıklı.'' dedi sadece. Adam kamerayı kendine çevirdi ve havada bir ses duyuldu. Bu ses silah sesiydi. Aynı zamanda adamın yüzüne sıçrayan kan ile kameraya gülerek döndü. ''Bir Yaren devri de kapandı beyler.'' dedi. ''Hayır hayır hayır.'' dedim. Ama kamera kapandı. ''MAVİ!'' diye haykırdım. Herkes donup kalmıştı. Telefonu fırlatım. O tepeyedoğru koşmaya başladık. Fazla uzak değildi. Koşarak yirmi dakikada orada olduk. Ulaştığımız anda etrafı aradı gözlerim. Yoktu. ''Mavi!'' diye bağırdım tekrardan. Ama cevap gelmedi. Koşarak gittim ve etrafa bakınmaya başladım. Ama yoktu. ''Hayır hayır HAYIR! HAYIR.'' diye bağırdım. Ve yerde bir ceset vardı. Direkt diz çökerek cesede baktım. Yüzü gözükmüyordu. Kendi saçları yüzünü gizlemişti Elleri zincir ile bağlıydı. Bakıyordum sadece. Donmuş gibi. Ellerim titreyerek boynundaki künyeye baktım ve o ismi gördüm. Mavi Yaren Yıldırım Mavi'ye aiti ceset. Yüzüne baktığım anda bunu anlamıştım. Ama anşamak istemedi. Ellerim titriyordu. Baktım sadece. Başını kucağıma aldım ve baktım. Bağırdım daha sonra. Yere dizlerinin üzerine çökmüş kucağımda sevdiğim kadının cesedi vardı. Ellerim yüzünde gezinirken. ''Kalk.! Mavi yalvarırım kalk. Kalk güzelim kalk. MAVİ KALK!'' derken titreyen parmaklarım boynuna koydum. Mavi'yi ağlayarak Aren ve Çağrı aldı benden. Ay yıldız örtüler üzerine. ''Örtmeyin. Bırakmaz o. Daha sözü var onun bana.'' dedim. Bayrağı kaldırdım. Aren ile Tolga kollarımdan tutarak kendilerine çekti. 'BIRAK! BIRAKIN! BIRAK! GİDEMEZ!'' diye bağırdım Batur'a baktım. ''Komutanım şehit oldu. Bırakın.'' dedi Batur. ''Batur yalvarırım sana. Bak. Birşeyler yap Batur. Yalvarım. BİRŞEYLER YAP!'' ''GİTTİ KOMUTANIM GİTTİ!'' diye bağırdı Batur. Sarstı beni. ''GİTTİ. İSTEDİĞİ OLDU VE ŞEHİT OLDU.GİTTİ!'' dedi Batur da ağlayarak. Kafamı iki yana salladım. ''Gidemez.'' dedim sadece. ''Gitti.'' dedi Batur. ''Batur yaşayamam ben. Ben onun kadar güçlü değilim. Yapamam. Kaybedemem onu.'' dedim. Timdeki herkes ağlıyordu. ''Maalesef komutanım. Şehit oldu.'' dedi Kaan ile Aren tekrar kapattı ay yıldızlı bayrağı. Ona baktım. ''Gidemez.'' dedim sadece. Neler olduğunu hatırlamıyordum. Sadece Mavi'nin üzerinde olan ay yıldızlı bayrağa baktım. Ne kadar süre geçti bilmiyorum ama Batur yanıma çöktü. ''Mavi huzur kokardı Batur? Bu Batur gibi kokmuyor. Onun gibi gülümsemiyor bana. İçimi sıcacık etmiyor. Ben yapamam ki. Ben güçlü değilim onun kadar.'' ''Komutanım sizin sevdiğinizdi bizim de kardeşimizdi. Verelim toprağına. Toprağı kurumadan da alalım intikamını. Yıkılamayız komutanım biz. Yaren komutan şu anda izliyordur hepimizi. Omuzlarımız düşük başımız eğik. Çok kızardı. Küfür ederdi hatta.'' ''Kızsın Batur. Etsin küfür. O sıcacık sesini duyayım Batur.'' dedim. ''Komutanım.'' dedi Alparslan. Yanıma geldi. ''Alalım intikamını.'' dedi. ''Komutanım kardeşimizin intikamını alalım. Acısını sonra yaşarız.'' dedi. ''Komutanım bizim kardeşimizin intikamını almamız gerekiyor. Lütfen şu anda hepimiz acılarımızı yok saymamız gerekiyor. Onun acısını intikam ateşi olarak kullanmamız gerekiyor.'' dedi Aren. Kafa salladım ve ayağa kalktım. İyi değildim. Hem de hiç iyi değildim. Ama acımı sonraya saklamıştım. Çağrı, Aren, Kaan ve Davut Mavi'nin yerde yatan cansız bedenini aldı. Batur yanıma geldi. O da yıkılmıştı. ''Komutanım bize kızgındı ya sizce af etmiş midir bizi?'' dedi. ''O gülümseme zaten af belirtisiydi.'' ''Komutanım hepimizi af etmiş midir?'' dedi Aren. Kafa sallamıştım sadece. Helikoptere bindikten sonra hiçbir şey hatırlamıyordum. Kimsenin ne dediğini anlamıyordum. Mavi'nin üniformasının yanına gittim. Dolabı açtım ve baktım. Elime alıp burnuma yaklaştırdım. Mavi gibi kokuyordu. Az önceki gibi değil huzur kokuyordu. Sıkıca sarıldım. Dolabındaki telefon dikkatimi çekti. Mavi'nin telefonuydu bu. Elime aldım ve telefonu açtım. Onun fotoğrafını görmek için galeriye girdiğimde beni videolar karşıladı. Mavi benim Gökhan olduğumu öğrendiği gün çekilmişti. Birini açtım. ''Ateş. Kardeşim. Bu video izlediğine göre şehit oldum. Ağlama tamam mı? Hatırlıyor musun sen benden büyük olmana rağmen ben sana abi demiyordum sende abi demem için uğraşıyordun. Neden demiyordum biliyor musun? Ben seninle aynı anda doğmuş gibi his ediyordum çünkü. Bir de ben hayatımda sadece ama sadece Can abime abi dedim. Portugam iyi ki vardın. Beraber yıldızları izleseydik keşke senle. Yada parka gitseydik. Sen yine hızlıca sallasaydın beni. Can abim ile Gökhan kızsaydı sana. Sizi ilk bulduğum andan itibaren sizinle yapmak istediklerimin sınırı olmadı. Yapamadık. Benim hayallerimi benimle beraber gömülüyor toprağa. Siz yapın. Bu arada senin adına açtığım yuva da var ya sen her zaman içinde çikolatalı süt olan kocaman bir odam olsun diye hayaller kuruyordun. O hayallerin gerçekleşti. Haberin olsun. Seni çok seviyorum. Unutma bunu olur mu? Senin Zeze'ne de böyle bir son yakışırdı. Mektuplar ve defterlerim çekmecede kendi adın yazılı olanı alırsın.'' dedi ve el sallayarak video bitti. Bir başka video geçtim. ''Abim. Aynı girişi sana da yapıyorum. Kardeşin şehit oldu abi. Bana bak ağlama sakın. Yakışır mı abim senin gibi dağ gibi adama yıkılmak. Sana çok teşekkür ederim abi. Bana öz abimin yaptıklarını yapmadığın için teşekkür ederim.'' Yüzündeki içten bir gülğümeme vardı. Ve ben bir daha bu ğülümsemeyi göremeyecektim. '' Benim sana anlatmam gereken şeyler var abi. Ama anlatama şu anda. O kadar zamanım yok. Daha yakışıklıya video çekeceğim. Bavulumun içinde siyah defteri okursun. Bunu sana yaptığım için kendimi af etmeyeceğim ama seni koruyamam abi. Ölü bedenim hiçbir işe yaramıyor. Senin ile de hayallerim vardı benim. İkimizin maça gittiğimizi düşünsene. Fener bahçe Galatasaray. Tabi sen Galatasaraylısın. Ben de Fener bahçeliyim. Biz maçı almışız yakışıklı ile yan yana giderken sen ve Ateş de yan yana. Ben ve yakışıklı sizi kızdırıyoruz ve si bizi kovalamaya başlıyorsunuz. Sırf yakışıklıyı geride bırakmamak için yavaş koşardım. Bu hayal de tarih oldu. He bu arada imzalı forman bizim evdeki senin odanda asılı haberin olsun. Sana ben verecektim ama yapamam abi. Af et beni. Seni çok seviyorum.'' Sonuncu olan bambaşka bir videoya geçtim. ''Merhaba Yiğit.'' dedi sadece. Bana bir video çekmesini beklememiştim. '''Sana neden video çektiğim hakkında hiçbir fikrim yok.'' dedi. ''Bilmiyorum. Sadece içimden geldi.'' dedi ve gülümseyerek kameraya baktı. ''Hayatımda olduğun her dakika için sana teşekür ederim.'' dedi sadece ve gülümsedi gamzelerini belli ede ede. BÖLÜM SONU
|
0% |