MAHİDEN:
Sabah Mirza abimin beni hunharca sarsıp bağırması üzerine uyandım
"lan mahii kalksana kızım bu ne uykudur lan kış uykusuna yatmış ayılar gibi!" Dedi
Bir yandan söyleniyor bir yandan ise kolumdan tutmuş sarsıyordu en son dayanamayıp cırladım "bırak beni ya! Uyicam ben!" Dememle esilanın sesini duydum gözümü hafifçe aralayıp ona baktım
Gözlerini ovalayarak "ya amca gitsene şen ya beyi de uyandıydın yahat bıyak bizi" diye uyku mahrumu sesiyle konuşup yanıma gelip boynuma sarılarak uzandı ve uyudu
Bende gözlerimi geri kapattım esilaya sarılarak uyumaya çalıştım ama abim yine dırdır etmeye başladı "al birini vur ötekine"
"İyi tamam o zaman bende Esila için aldığım pembe gelinliği başkasına veriyim o uyuyor zaten" başkasıyla konuşuyor gibi yapıp esilayı kandırdı
Esila hemen "hani nerede" diyince gözlerimi açtım tüm uykumun içine etmişti abim.
Esila sanki yeni uyanmamış gibi neşeli ve ayıktı
Abim "odana bıraktım koş bak" dedi Esila koşarak gidince abim bana baktı
"Kalk lan sende artık" dedi ona huysuzca bakıp yanımdaki yastığı fırlattım
"Uykumun içine sıçtın abi ya!" Diye ağlamaklı bir ses çıkardım abim yastığı yüzüme atıp
"Hadi kalk hazırlan kuaför gelicek sonuçta en sevdiğin kuzenin evleniyor biraz süslen" sondaki imasını anlamıştım
abim odadan çıktıktan sonra banyoya girdim elimi yüzümü yıkadıktan sonra dolaba yöneldim altıma bol paça kot pantolon üzerinede siyah bir crop giydim masamın karşısına geçip düz saçlarımı taradım yüzüme bir şey sürmeden aşağı indim
Herkez avludaki masada oturmuş kahvaltı yapıyorlardı bende yerime geçip oturdum
Herkez şen şakrak konuşarak kahvaltı ettiler
Aradan geçen zaman sonra saç ve makyaj için geldiler herkez kendi odasında hazırlanıyordu ben ve İzel ise benim odamdaydık
İkimizde sade bir makyaj istemiştik ben saçlarımın uçlarını dalga İzel ise taç örgü yaptırdı
1 saat sonra her şey hazırdı makgözler gitmiş bizde elbisemizi giyinmiştik
İkimizde çok güzel olmuştuk beraber merdivenler inmeye başladık Mirza abim merdivenlerin sonunda bizi görünce ıslık çaldı
"Bune güzellik hanımlar" dedi oda çok şık olmustu giydiği takım elbise onu dahada karizmatik gösteriyordu gülerek onun gibi
"Bu ne yakışıklılık beyefendi" dedim merdivenlerin sonuna gelince abim elini bana uzatarak
"Bu günü bu karizmatik beyfendiyle geçirirmisiniz hanımefendi"dedi
Elimi elinin üzerine koyup "benim için bir lütüftur bu" dedim ve abim yanına geçip koluna girdim
İzel sitemle "benim kavalyem nerede ya sap gibi kaldım" demesiyle kahkaha attık tam o sırada baran geldi
"Biri benimi çağırdı" dedi ve izelin yanına geldi İzel gülerek baranın koluna girdi ve beraber avluya çıktık herkez avludaydı şeyma ve nedimeleri ayşe buse ve Sümeyye dış çekim için erken gitmişlerdi saat 4'e geliyordu
Düğün sahibi olarak erken gidicektik düğün saat 5 te başlıyordu
Herkez kendi arabasına binerek düğün alanına doğru yola çıktık ben Mirza abimin arabasına binmiştim
Mirza abim "mahi bak çok göze batmamaya çalış görücü falan çıkarsa kuranıma katil olurum" diye kroca konuştu
Gidene kadar öğüt verip durmuştu her dediğine he he diyip geçiyordum hayattan soğuttun be abi yeter
Düğün alanına geldiğimizde Allah'ıma binlerce kez şükrettim
Esila koşarak yanıma gelerek ellerimden tuttu "hala bak ne güzel olmuşum dimi" diye şirince konuşmasıyla gülümsedim
"Evet aşkım çok güzel olmuşsun" dedim Esila hoş bir egoyla bana baktı
"Biliyorum zaten" demsiyle kahkaha attık abimle. bu kız şıp demiş burnumdan düşmüş resmen
Abim esilaya yüzünü buruşturarak bakıp
"Senmisin güzel" dedi
Esilayla dalga geçiyor yoksa güzel kız yani sonuçta benim yeğenim Esila abime aşalayıcı bakış atarak "en azından takıldığın kızlardan daha güzelim" dedi
Şokla abimle birbirimize baktık bu kız bu lafları nereden öğreniyo kendimi daha fazla tutamayıp abimin şaşkın yüzüne kahkahayı patlattım
Esila "hadi hayacım biz gideyim" dedi beni çekiştirmesine izin verip onunla beraber düğün alanına ilerledim
Aradan geçen saatler sonra düğün başlamıştı misafirlerin çoğu gelmişti bile saat 7 ve gün batmaya başlıyordu
Oturduğum yerde sıkılınca huzursuzca kıpırdandım bunu gören izel kulağıma eğildi "kalk halay çekelim" diyince gözlerimden adeta kalp fışkırdı İzel bu halime bakıp güldü
İzel ile beraber ayağa kalkarak halaya doğru ilerledik tam o sırada en sevdiğim halay müziği çaldı hayat budur işte ben daha ne isterim ki
Halay başından rica ederek elindeki mendili aldım İzelde yanıma geçip elimi tuttu
Halayın akışına kendimi bırakmıştım etraftaki hayran gözleri hissediyordum bazıları ise hasetle bakıyordu
Şarkının nakarat bölümünde bağırarak hep beraber söyledik
Daha sonra İzelden bir kaç adım uzaklaştım kollarımızı havaya kaldırdık elimdeki mendili başımızın etrafında tam tur döndürdüm ben bu hareketi tekrarlarken omuzlarını hareket ettirerek halaya devam ediyordu etraftaki kadınlar ise bizim halaya renk katmak için zılgıt çekiyordu
İzelin yanına yaklaşarak "orta" dedim İzel komutumu anlamış olacakki diğer kadının elini bıraktı beraber halay çekerek pistin ortasına geçtik omuzlarımızı yapıştırarak halaya burada devam ettik
Bir yandanda elimdeki mendili havaya kaldırıp salıyorum
İzel benden birkaç adım uzaklaştı
Ne yapacağını anladığım için hafifçe eğildim
Omuzlarımı sarsarak halaya böyle devam ettim
İzel elindeki mendili başımın etrafında döndürüyor bir yandanda zılgıt çekiyordu halaya biraz böyle devam ettik sonra ise halay müziği kesilmişti müziğin bitmesiyle etrafta zılgıt tufanı koptu herkez bize hayranlıka bakıyordu bazıları imrenerek bazıları tiksinerek bakıyordu İzel ile birbirimize bakıp güldük
Geri masaya geçtik soluk soluğa kalmıştım masaya oturup önümdeki suyu alıp tekte kafama diktim derin nefes alırken göz göze geldiğim iki çift kömür karası gözle tüm neşem kaçtmıştı
Miran abim abim bakışlarımı takip ederek baktığım yere baktı abime dönüp
"Şerzanların burada ne işi var abi!" Dedim
Abim derin bir nefes çekerek "damadın misafirleri ne kadar karşı çıksakta olmadı"
Dedi
Anladım dercesine kafamı salladım onlardan birini her gördüğümde o gün aklıma geliyor
Kafamdaki düşüncelere son verip önüme döndüm
Çalan dans müziği ile Mirza abim yanıma geldi
"Bu dansı bana lütuf edermisiniz hanımefendi" demesiyle gülerek elini tuttum ve dansa başladık
Saat 10'a geliyordu düğünün bitmesine daha iki saat vardı danstan sonra yerime geçip oturdum herkez eğlenirken iki el silah sesi duyuldu herkez silah sesinin geldiği yöne baktı
YAZARDAB:
Adar halay çeken mahiye gözlerini ayırmadan bakıyordu büyülenmiş gibi onu izlerken buldu kendini bu kızdan ne kadar nefret etsede şu an gözlerini ondan alamıyordu
Adar halay bitene kadar kızı izlemişti kız yerine geçince onunla göz göze geldi kızın gözleri onu kendine bağlıyordu sanki
Düşman kızı olduğunu kendine hatırlatarak kaşlarını çatıp önüne döndü
Tam o sırada çalan telefonuyla beraber ayağa kalktı sesiz bir yere geçip ard arda çalan telefonu açtı arayan konaktaki korumakardan biriydi
Koruma "ağam çok kötü bir şey oldu"diye nefes nefese konuştu koşmaktan nefesi kesilmişti resmen
Adar kaşlarını çatarak "ne oldu!" Dedi korumanın sesi hiç hayra alamet çıkmıyordu koruma "Ağam ahu hanım mert şanlı ile kaçtı!" Demesiyle adar deliye dönmüştü
"NE DEMEK KAÇTI LAN! SEN NE BOK YİYODUN O SIRADA LAN!" Diye kükreyince etraftaki bazı gözler ona dönmüştü adar hiç birini umursamadan korumayı dinledi
"Ağam koştum peşlerinden ama olmadı yakalayamadım"dedi
Adar sinirle korumanın yüzüne kapattı telefonu belindeki silahı çıkartarak alana doğru yürüdü havaya iki el ateş edince müzik sesi kesilmiş insanlar susmuş ona bakıyordu
"MERDAN AĞAA!" diye düğün alanını inletti
Sesi duyan merdan ağa ve oğulları Adarın karşısına geçti
"Hayırdır Adar ağa ne bu tantana!" Merdan ağanın sözlerinin ardından hasan ağa ve diğer şerzan erkekleri adarın yanına geldi
"SENİN O TORUNUN MERT BENİM KARDEŞİMİ KAÇIRDI LAN!" Diye bağırdı
Bunu duyan şanlılarda geldi mahi dedesinin yanında dimdik bir şekilde durup olayın şokundan çıkıp olan biteni izliyordu
Azad ağa "BİR YANLIŞIN VARDIR ADAR AĞA BENİM OĞLUM SENİN KANSIZ KARDEŞİNİ NE DİYE KAÇIRSIN!" Demesiyle bacağından vurulması bir oldu Adar kardeşine edilen hakareti duyunca azad ağanın bacağına ateş etmişti
Etrafta çığlık sesleri koparken mahi soğukkanlılıkla olan biteni izliyordu bu durum nedense Adarın gözünden kaçmadı
Herkez şok ile Adar ağaya bakıyordu azad ağa acı ile yere yığıldı Adar "SENİN DİLİN KOPARIRIM LAN" Diye azad ağanın üzerine yürüyecekken kardeşi Alp nadir görülen ciddiyeti ile abisinin kolundan tutup "sakin ol abi" dedi abisinin sinirini herkez gibi oda çok iyi biliyordu şimdi durdurmazsa birdaha hiç durduramazdı onu
Merdan ağa yere acıyla yığılan oğluna baktı daha sonra sinirli gözlerini Adar'a çevirdi "BU KADAR HADSİZLİK YETER ADAR AĞA ORTADA FOL YOK YUMURTA YOK GELMİŞSİN DÜĞÜNÜMÜZÜ BASIP ATEŞ EDERSİN HADDİNİ BİL" dedi
Tam o sırada baran dedesinin yanına gelip kulağına eğilerek "doğru söylüyor dede mert kızı kaçırmış" dedi merdan ağa donup kaldı yerinde
Adar merdan ağaya dik bir şekikde baktı
"AĞALAR BİR SAAT İÇİNDE TOPLANACAK DUA ETKİ BENDEN ÖNCE ONLARI BUL MERDAN AĞA BEN BULURSAM İŞLER DAHA KÖTÜYE GİDER!" Dedi ve arkasına bakmadan çekip gitti
MAHİDEN:
Olanlardan sonra gelin ve damat evlerine azad amcam ise hastaneye gitmişti bizde konağa gelmiştik babam ve abimler avluda volta atıyorlar dedem ise çaresizce sedire oturmuş kara kara düşünüyordu
Adamlar Mardin sokaklarına dağılmış dört bir yandan mert ve ahuyu arıyorlardı
Bende sedire oturmuş yere bakarak düşüncelere dalmıştım
şimdi ne olacaktı yakalandıklarında azad amcam asla oğlunun ölmesine izin vermezdi ama babam beni çok kolay bir şekilde harcardı.
iki yol vardı ya ölücekler yada berdel olucak
Berdel. bu topraklarda bitmek bilmeyen törelerden en can yakan kim bilir kaç kişi yanmıştı bu töreler yüzünden
Eğer berdel olursa kurban ben olucaktım dedemin iki oğlu tek var azad amcam ve babam şeyma evlendi diğerleride hala kızı oldukları için berdel etmezlerdi geriye kalan tek seçenek bendim
Berdel uğruna yanan canlardan olmicaktım ben gerekirse ölücekler ama ben onlara gelin gitmicektim
Saat 11 olmuştu dedemler ayağa kalkmış gitmek için hazırlanıyorlardı
O toplantıya gidikcektim ama dedemler ile değil onlara söylesem asla izin vermezlerdi
Arabalar hareket ederek yola koyuldu aradan geçen yarım saat sonra bende ayağa kalktım çantamdan arabamın anahtarını alıp kalktım
Arabama doğru ilerlerken baran arkamdan "nereye!" Diye bağırdı onu umursamayarak arabama binip yola koyuldum
Son süratte sürüyordum arabayı yol akıp giderken 10 dkda orada olmuştum konağın dışına arabayı park ettim torpido gözünden silahımı alıp şarjörünü kontrol ettim
Ardından hızla arabadan indim toplantı Avludaydı çünkü bağırış sesleri buraya kadar geliyordu Miran abimin "BEN KARDEŞİMİ SİZE GELİN ETMEM" diye bağırdını duydum tamda tahmin ettiğim gibi ilk kurban bendim
konak kapısına doğru yürüdüm koruma önüme geçip girmemi engelledi korumaya "çekil önümden" desemde çekilmedi "giremezsiniz hanfendi" dedi
Korumanın ayağına tek el ateş etmemle yere yığıldı içerideki sesler kesildi diğer korumalar ise kim olduğumu anlayınca susup birşey yapmadılar
Kapıdan içeriye girince herkes bana baktı yürüyüp tam masanın karşısında durdum Miran abim ayağa kalkmış sinirle ağalara bakıyordu beni görünce dahada sinirlendi
Elimdeki silahı masaya vurdum elimi geri çekmeden diğer elimide masaya dayayıp ağalara tek tek baktım en son gözlerim baş
Köşede oturan Adar ağanın sağında oturan hasan ağada kaldı
Hasan ağa gözlerini benden çekip dedeme dikti "ne zamandan beri kadınlar ağaların işlerine karışıp toplantı basıyor Merdan ağa!" Demesiyle dedem yerine cevap verdeim
"Peki ya siz ne zamandan beri kadınlara sormadan hayatları hakkında karar veriyorsunuz hasan ağa!" Dedim
YAZARDAN:
herkez içeriye giren kadına bakıyordu buna terastaki kadınlarda dahil
Adar ise kadının cesaretini bir kez daha taktir etti karşısındaki kadına bakarak
Ayağa kalktı sakince "Berdel olacak mahi şanlı ile evlenicem!" Dedi mahiden ne kadar nefret etsede Tek çaresi buydu kerdeşine ablasının yaşadığı acıya yaşatmicaktı
Mahi karşısında ayağa kalkıp sakince oturan adama öfkeyle baktı ne diyodu bı adam
Sinirle "BEN ANNEMİN KATİLLERİNE GELİN GİTMEM!" Diye bağırdı
Adar ise "İSTER KABUL ET İSTER ETME BU EVLİLİK OLACAK ŞANLI BU KAN DAVASIDA BURADA BİTECEK!" Diye oda kükredi ablasının kaderini kardeşi yaşasın istemiyordu. kardeşi onu düşünmeden silip kaçsada
Aralardan Selman ağa "adar ağa doğru söyler mahi bu evlilik olmak zorunda yoksa kan davası devam edecek! Ve eğer devam ederse teker teker insanlar can verecek buna abinlerde dahil bunu sende çok iyi biliyorsun!" Mahi biliyordu eğer kan davası devam ederse bu abilerinede sıçrayaracaktı
Miran düşünmeden "ölmeye hazırım ben kardeşimi Berdele kurban etmicem!" Dedi annesinin emanetine sahip çıkamamaktan korkuyordu
Herkez onun böyle bir şeyi göze alacağını biliyordu kardeşi için yapmayacağı şey yoktu
Mahi tam konuşacakken awir ağa oğlunun dediklerinden sinirle ayağa kalkıp Mahinin üzerien yürüdü o bu evliliği kabul etmezse çok sevdiği oğulları ölecekti
Adarda awir ağanın ne yapacağını anlayınca oda Mahinin yanınna hızla gitti her ne kadar ondan nefret etsede o bir kadındı awir ağa tam mahiye tokat atacakken Adar awir ağanın elini havada yakalayarak Mahinin önünde durdu
Mahi önüne geçip babasını durduran adamın sırtına şaşkınlıkla baktı Adar ise awir ağaya tıslayarak
"O elin bir daha herhangi bir kadına kalkarsa bilekten kırarım haberin olsun!" Diyerek Awir ağanın elini elini sanki bir çöpmüş gibi savurarak bıraktı
awir ağa ise "kız ile baba arasına girilmez Adar ağa çekil karşımdan!" Dedi Adar çekilmeyince mahi Adarın arkasından çıkıp babasının karşısına dikildi
"Ne yapacaksın awir ağa!" Dedi
Awir ağa kızına sinirle ve saf kötülükle baktı ağalara hitaben "KARAR VERİLDİ MAHİ ŞANLININ BABASI OLARAK BERDEL KABULÜMDÜR MAHİYE SÖZ DÜŞMEMİŞ!" Mahinin gözlerine bakarak bu sözleri söylemesi kızın dahada canını yakmıştı
Kim böyle bir baba isterdiki
Mahide istemezdi ama insan ailesini seçemiyor işte
Mahide awir ağanın gözlerinin içine bakarak
"EĞER BERDELİ KABUL EDİYORSAM DAHA FAZLA CAN YANMASIN DİYE KABUL EDİYORUM. AYRICA ARTIK BENİM AWİR ŞANLI DİYE BİR BABAM YOK BUNU BİLİN BUNDAN SONRA AWİR ŞANLIYI EVİME KÖPEK OLARAK BİLE ALMAM!" dedi ve saçlarını savurarak konaktan çıktı
Adar ise kadının yüzüne gelen güzel kokulu saçlarının etkisinde kalmıştı giden kadının Ardından oda çıktı konaktan
Awir ağa ise rezil olmuş bir şekilde ayakta duruyordu Miran bir kez daha babasından iğrendi
SOOOOONNNNNN........
Okur Yorumları | Yorum Ekle |