Ben bu kahrolası dünyada, arkamdan nice beddualar ettikleri tarafsızlardan biriydim. Ben kimseydim, hiç kimse.

Sevgilim, ölümümü kendi elleriyle hazırlayıp bana sunduğunda, her şey için çok geç olduğunu anladım.

Çok geç kalmıştım.

Gözlerimi açtığım dünyada, ben, ben değildim.

Ben kimseydim.

Hiç kimse.

Melekler ve şeytanlar vardı. Cennet bahçesi ve buzdan bir cehennem vardı. Baş Melek, Baş Şeytan, Profesör vardı.

Bir sürü ölü insan ve o insanların yaşadığı kurulu bir düzen vardı.

Burası ayrı bir dünyaydı, ayrı bir gezegendi.

Bense burayı birbirine kattım.

Çok gözyaşı döküldü. Çok fazla kan döküldü. Nefret ve öfke denilen şey, birçok kez ruhumu zehirli bir sarmaşık gibi sarıp sarmaladı. Çığlıklar, bağırışlar ve yalvarışlar belki de milyonlarca kez kafalarımızın içinde yankılandı.

Tanrıya binlerce kez dua ettik.

Birçok kez dünyaya gittik ve ölümlü insanların arasında kaybolduk. Birçok kez canımız yandı.

Ve birçok kez can yaktık.

Melekler ve şeytanlar benim için savaştılar. Bense kalbimi en olmayacak kişiye kaptırdım. Bu yasaktı, aldırış etmedim.

Bunca şeye rağmen çok güzel sevdim ve çok güzel sevildim.

Bölüm Sonu

.

.

Hepinize merhabalar! Tarafsız'ı ne kadar özlediğinizi tahmin edebiliyorum galiba, ben de çok özledim! Tarafsız'ın yeri benim gözümde her zaman apayrıydı. Tarafsız hep benim minik göz bebeğimdi.

Belki kitabı kaldırdığım için bir sürü okuyucu kaybettim, belki de sıfırdan başlıyoruz, farkındayım. Ama gerçekten Tarafsız sevenlerin de bize katılacağını düşünüyorum.

Zaten beni tanıyanlar bilir, Tarafsız konusunda içimde en çok kalan şeylerden birisi de Tarafsız'ın bir giriş bölümü olmamasıydı. Ama artık var!

Yakında çok güzel bir fragman da paylaşacağım, takipte kalın!

O zaman ben bölümleri yayınlayana kadar siz de başka kitaplar okuyun <3

Profilime göz atmayı unutmayın. Bölümlere oy vermeyi, yorum yapmayı ve beni takibe almayı da unutmayın. Seviliyorsunuz <3