Yeni Üyelik
2.
Bölüm

JAPONYA UÇAĞİ

@yasunuzgeldii

bütün eşyalarımızı hazırlımıştık Oğuz ile

çok heycanlıydık ta ki...uçağı görene dek

.. "Bune lan? Bune yaa hayır kabul etmiyorum! banane! biz niye ekonomi sınıfında gidiyoruz!?" barış göz devirdi "ne bekliyordunuz? first class bir uçak mı?" uçağa ikimizde irenerek bakıyorduk "yani...olabilirmiş" dedi oğuz bende sinirli bir şekilde konuştum "oğlum siz Beyaz Kurt örgütünün kurucusunun oğlu değil misin ya! zenginsin işte güzel bir uçak bileti bulamadın mı?" barış göz devirdi susmak istediğinde başka bir bok yapmıyordu "eğer sizin böyle saçma hareketleriniz olmasaydı ve zarif dursaydınız belki alırdım ama sizi buna layık gördüm"....bunu kabul etmek istemiyordum "ama-"..."kurt...şansını zorlama"...tabiki sustum ama ondan korktugum icin degil inatciligin bildiğim için maşşallah kendisinde karadeniz damarı ve inadı olduğu için çok uğraşmıyorum...

•••••••••••

Uçağa binmiştik

içerisi çok sıcaktı ve bunalıyordum...

cidden hala varmamışmıydık 3 saat geçti...

barış'a sordum "Barış...ne kadar kaldıı 3 saat oldu yaa" barış alaycı egosuyla güldü

"yavrum biz istanbula değil Japonya ya gidiyoruz farkında mısın?"

'yavrum'...normalde nefret kin kötülük hadeslik her boktan hissi beslediğim bu kelimeyi Barış Soylu'nun ağzından duyunca çok hoşuma gitti...tamam kabul ediyorum hala biraz cringe geliyor ama en azından Oğuz'un ağzından duymaktan iyidir...

"ya ben ne bileyim ilk defa biniyorum çok saçma....keşke selena olsamda istediğim her yere ışınlansam"...dedim...demez olaydım...Oğuz başladı hadesi övmeye...

"ya o sarışın yellozun neresini seviyorsanız hades gibi güçlü kudretli Oğuzlu biri varken"

Blah~blah~blah devam et Oğuz biz seni dinliyoruz...bu zamanın böyle geçmeyeceğini anlayınca uyumaya karar verdim arkama yaslandım ve kendimi düşüncelere bıraktım...

yaklaşık 5-6 saat sonra uyandım iki omzumun ağrısıyla uyandım tabiki... gözlerimi açtığımda Oğuz ve bay öfkenin kafalarını omzumda gördüm ve içimden saydırdım ya zaten kafanız bile 20 kiloluk bir şey beni niye mağdur bırakıyorsunuz...

bir süre sonra uçak bir anda sarsılmaya başladı ben korkudan altıma yapıcak derecedeydim bir anda Oğuz ile Barışın üstüne kollarımı attım ve sıkıca kendime çektim "BARIŞ ÖLÜYORUZ YARDIM ET ÖLÜCEZ NOLUR NOLUR NOLUR NOLUR BEN ÖLMEK İSTEMIYORUM BIR ŞEY YAP" Barış'ta Oğuz'da uyandı ve aniden bana baktılar ben Oğuza yapıştım oda bana sordu "Noldu lan!?" "LAN NE NOLDU UÇAK SARSILIYOR ÖLCEZ" Oğuz iç çekti ve beni sakinleştirmek amaçlı sırtımı okşadı "of be güzelim korkuttun bizi tiribülanstayız şuan birazdan inicez o yüzdendir" bunu duyunca çok utandım...ilk defa uçağa bindiğim için normaldi yani...Her şeyi geçtim...en çok sinirime giden şey ise...birazdan kafamı Barış'a çevirdiğimde yüzündeki o küçümseyici surat ifadesi..."Noldu kurt? birazcık korktun sanki?" yanaklarım pembeleşti baya utandım yer yarılsaydıda içine girsem dedim..."ya ne bileyim ya ben sizin gibi 2 günde 1 uçağa binmediğim için korkmam normal" barış alaycı bir şekilde güldü bende düzgün bir şekilde oturdum "net ineceğiz değil mi?" Oğuz evet anlamında başını salladı

sonunda ay çok yorucuymuş bu uçak işi bir daha vursalar binmem ben masa çalışanıyım ne işim var burda...

 

Loading...
0%