Yeni Üyelik
3.
Bölüm

3. Bölüm~Yarış

@yazanhanim

Selammm🤍🎀🍓

Nasılsınızz ballarr🍯💗

İnstegram: hisarinpiyanosu takip edermisinizz🤗💕

 

İYİ OKUMALAR🎀

 

🤍🤍

 

Sabah bi gürültü ile uyandım. Berkay ve Batu'nun klasik tartışması. Yataktan kalktım ve direk tuvalete gittim. Sabahları zor uyanıyordum oyüzden soğuk suyla bolca yüzümü yıkadım. Dişlerimi fırlaçayıp odaya geçtim. Dolapta bi eşofman takımı buldum ve giyindim.

Saçlarım yine kabarmıştı bileğimden tokamı çıkarıp saçlarımı topladım ve odadan çıktım. Oturma odasında kimse yoktu. Mutfağa doğru ilerledim. Herkes mutfakta bi işin ucundan tutmuş kahvaltı hazırlıyorlardı. "Ooo beni niye uyandırmadınız"

"Günaydın prenses" dedi Berkay alaylı bir sesle.

"Çok yorgundun uyandırmaya kıyamadık" dedi. Fulya bunu diyince aklıma dünki geceki motorcu geldi. Onlara bunu söylesemiydim. Ama Batu direk polisi arardı. Neyseki motorcunun başına bişey gelsin istemiyordum. Düşüncelerim Berkay ve Batu'nun sesiyle bozuldu.

"Ya yumurtalar daha olmamıştır biraz daha beklesinler" dedi inatla Berkay.

"Olmuştur alalım" dedi Batu inatla.

Yanlarına giderek yumurtaya baktım. "Biraz daha bekleseler iyi olur" dedim. Batu kaşlarını çattı hemen.

"Kırıldım bak." dedi alayla Batu. "Kırılma kırılma" diyerek omzuna vurdum.

Sonunda kahvaltı hazırlamışlardı. Yardım etmek istesemde Fulya izin vermemişti.

"Ellerinize sağlık" diyerek masaya oturdum. Hepsi birden "Afiyet olsun" dediler ve yemeğe başladık.

"Bişey sorcam" dedi Batu bana bakarak."Sor" dedim ağzıma lokmayı atarken. "Adamın yüzünü hatırlıyormusun biraz da olsa" dedi.

Gözlerimi kapattım ve hatırlamaya çalıştım. "Sadece biraz uzun bir sakalı olduğunu hatırlıyorum" dedim kafamı sallayarak. "Bize daha fazla detay lazım yoksa adami bulamayız" dedi ciddi bir şekilde.

"Kameralara bakın" dedim. "Bakamadık nasılsa tam o zaman kameralar arızalanmış" dedi biraz sinirlenerek. "Tamam o zaman hatırlamaya çalışırım." dedim ve büyük bi sessizlik oluştu. Kimse konuşmadı.

 

🤍🤍

 

Yemeği yedikten sonra Berkay ve Batu işlerinin olduğunu söyleyip evden çıktılar. Bizde Fuly ile oturuyordukki annem aradı. "Kızım ne zaman eve gelirsin hadi eve gel artık" dedi. "Tamam anne biraz sonra evde olurum" diyerek telefonu kapattım.

"Fulya beni annem çağırıyo gitmem lazım" diyerek eşyalarımı topladım.

"Ee seni kim bırakacak arabamı getirmedim ben" dedi. "Taksiyle giderim" dedim. "Batugil gelene kadar dursaydın onlar bırakırdı seni"

"Annem şimdi gel demese onları bekleyecektim zaten" dedim. "Tamam o zaman bende sana kapıya kadar eşlik edeyim" dedi ve başımı salladım.

Fulya'da ayakkabısı giyince dışarı çıktık. Yolda bi taksi görünce durması için elimi salladım. "Görüşürüz tatlım haberleşiriz" dedi Fulya ve sarıldık. "Görüşürüz" diyerek taksiye bindim. Adresi söyledikten sonra hava sıcak olduğu için camı açtım.

Taksi kırmızı ışıkta durunca dudaklarımın kurulduğunu fark ettim Çantamdan aynamı ve dudak nemlendirici bi krem çıkardım. Dudaklarımı nemlendirdim ve eşyalarımı çantama koydum. Camdan dışarı bakmak için kafamı kaldırdığımda tanıdık gözlerle karşılaştım.Mavi gözler....

Yan durmuş beni izliyordu. Benim ona baktığımı görünce sırıttı.

"Selam kıvırcık naber"

"İyi senden naber deniz gözlü motorcu?" diyince sesli bi şekilde güldü.

"Deniz gözlü motorcu haa" dedi

"Evet öyle begenmedin mi?" dedim merakla.

"Bayıldım çok güzel" diyerek dalga geçti.

Tam adını soracakken yeşil ışık yandı ve ve deniz gözlü çocuk gaza bastı. "Tühh yine soramadım" diye mırıldandım.

Eve geldiğimizde taksi durdu. Ücretini ödeyip taksiden indim.

Evin kapısını çaldım. Kapıyı annem açtı. Hemen sarıldım anneme. "Canım kızım" diyerek dudaklarını saçlarıma bastırdı. Bende yanağına hemen bi buse kondurdum.

Annemle içeri geçip sohbet etmeye başladım. "Nasıl geçti kızım doğum günü" dedi merakla. "Güzel geçti" dedim yalan söyleyerek. "Fulyagilde naptınız"

"Hiç öyle pijama partisi yaptık. Baya eğlendik" dedim zorla gülümseyerek.

"Ben biraz yorgunum odama geçiyorum" diyerek ayaklandım. Annemde başını salladı.

Odaya geçip direk kendimi duşa soktum. Çıktıktan sonra pijamalarımı giyindim ve saçımı taradım. Hemen sonrada saçlarımı kuruttum ve topladım. Cidden çok yorulmuştum telefonumu sessize aldım ve yattım. Dinlenmeye ihtiyacım vardı.

 

🤍🤍

Uyandığımda duvar saatime baktım. Saat 04.07'ydi. Eve saat 15.00 de gelmiştim ve 15.30 civarında yatmıştım. Yani tam 13 saat uyumuştum. Şuan uykum yoktu uykumu almıştım. Yataktan kalkıp mutfağa gittim. Buzdolabından sürahiyi alip bardağa su doldurdum. Suyu içtikten sonra odama geri döndüm. Odamdaki minik balkonuma çıktım ve bi sandalyeye oturdum.Temiz havayı içime çektim. Garip bi şekilde o motorcu aklımdan çıkmıyordu. Sürekli bişey beni onu düşünmeye itiyordu. Odaya girip telefonumu aldım ve geriden balkona çıktım. Telefonum kapalıydı. Telefonumu açtığımda 100 tane bildirim geldi. Aramalara girdigimde 44 cevapsız arama vardı. Kaç defa Fulya, Berkay ve Batu aramıştı. Şimdi onlara dönemezdim. Telefonu kapatıp masaya koydum ve etrafı izlemeye başladım.

🤍🤍

Balkonda sıkılıp yatağa uzandım. Çekmeceden kulaklarımı alıp kulağıma taktım. Telefonumdan rastgele bi şarkı açtım ve gözlerimi kapattım.

~1 GÜN SONRA~

Telefonumdaki şarkıyı kapatarak yüzüstü bi şekilde uzandım. Annem içerden "Şimal" diye bağırıyordu. Kapı tıklatıldı. "Şimal kızım, kaç gündür odandan çıkmıyorsun hadi bari bugün kahvaltıya gel karnını doyur." dedi. Oflayarak yataktan kalktım. "Tamam anne geliyorum." diyerek. Dolabımdan mavi bir eşofman takımı çıkartım ve giyindim.

Odamdan çıktığımda mutfağa gittim. Annem yine dökdürmüştü ama benim hiç iştağım yoktu. Geçip bi sandalleye oturdum. Annemde oturunca yemeğe başladım.

"Kızım bi sorun mu var kaç gündür odandan çıkmıyorsun?"

"Yok bişey ya"

"Bak bişey olduysa anlatabilirsin"

"Yok bişey olmadı olursa anlatırım merak etme"

Annemde daha fazla bişey sormadı. Yemek boyunce hiç konuşmadık annem her zaman izlediği programı izliyordu. Arada bi dönüp bakıyordu.

Yemek bittiğinde annemle beraber sofrayı topladık.

"Anne ben biraz hava almaya dışarı çıkıyorum"

"Tamam Şimal sanada iyi gelir"

"Tamamdır görüşürüz" diyerek ayakkabılarımı giyinip evden çıktım. Evin karşısında bi park vardı oraya gitmeye karar verdim ve parkın etrafında dolaşmaya başladım. Fulya'nın beni kaç defa aradığı aklıma gelince telefonumu çıkardım ve Fulya yı aradım.

"Alo Şimal!!"

"Fulya"

"Kızım niye kaç gündür telefonlarıma bakmıyorsun? Seni çok merak ettik az kalsın evine gelicektik!"

"Telefonum bozuktu yeni yaptırdım oyüzden size başka yerdende ulaşamadım"

Burda yalan söylemekten başka çarem yoktu. Bilerek telefonu kapattığımı söyleseydim bişey olduğunu anlardı.

"E bari iyimisin? Kaç gündür konuşamadık"

"İyiyim merak etmeyin"

Belkide bu hayatta en çok söylediğim yalan "iyimisin?" Dendiğinde "iyiyim" dememdi...

"Bu arada sen 1 saate hazırlan seni almaya geliyoruz."

"Nereye gideceğizki?"

"Sürprizz. Sen hazırlanırsın tamammı görüşürüzz"

"Tamam görüşürüz" dedim ve telefonu kapattım. Nereye gidecektikki? Sinemaya falan heralde.

Annem eve gel artık diye arayınca eve yöneldim. Eve girdigimde babamın evde olduğunu fark ettim.

"Babacım hoş geldin" diyerek babama sımsıkı sarıldım.

"Hoş buldm kızım" diyerek oda sarıldı.

Sarılmayı bıraktığımızda babam beni söyle bi süzdü.

"Kızım kaç gündür odandan çıkmıyormussun bi sorun yok değil mi?"

"Hayır sorun yok sadece kendimi iyi hissetmiyordum"

"Tamam kızım" dedi. Bende annemin yanına gittim.

"Anne ben sonra sonra dışarı çkıcam.Fulyagil almaya gelecek"

Annemde başını sallamakla yetindi. Odaya girip dolabımdan açtım ve bi kombin oluşturdum.

Beyaz crop. Altına deri mini etek ve deri bi ceket ekleyerek kombini tamamladım.

Saçlarımı açıp duşa girdim. Duştan çıktığımdada yaptığım bu kombini giydim. Makyaj masama oturup hafif bi makyaj yaptım. Gri halka küpe ve gri bi kolyeyle takılarımı tamamladım. Saçlarımı taradım. Saçlarımı açık bırakmaya karar vermiştim. Şimdi sıra sadece Fulyaların gelmesini beklemekti.

10 dk Sonra:

10 dk sonra Fulya aradı geldik aşağı in diye. Hemen ayakkabılıktan siyah uzun çizmeleri giyindim anneme ve babama bi öpücük bıraktım ve evden çıktım. Bahçeye çıktığımda Batu'nun arabasını gördüm. Hemen arka tarafın kapısını açtım ve binip kapıyı örttüm.

"Selam"

Herkes aynanada "Selam" dedi.

"Nasılsın Şimal" dedi Berkay.

"İyiyim siz? "

"Bizde iyiyiz" dedi Fulya

"Ee nereye gidiyoruz?"

"Sürpriz dedik ya kızım" dedi Batu

"Tamam öyle olsun" dedim. Arkama yaslandım ve dışarıyı izleme başladım.

🤍🤍

1 saat süren yolculuktan sonra araba durdu. Gerçekten 1 saat süren ne kadar uzak biyere gitmiştik ki. Dışarıya baktığım da stada benzer biyerdeydik etrafı kaplı olduğu için ne olduğunu göremiyordum.

"İnmeyi düşünüyor musun Şimal?"

"Pardon dalmışım" diyerek arabdan indim.

İndiğimizde Berkay'ı takip ettik bizei girişe götürdü.

"4 bilet lütfen" diyerek 4 tane bilet aldı.

İçeri girmeden önce biletleri bi adama verdik ve içeri girdik. Asönsöre binip 3 kat yukarı çıktık ve inip bi kapıdan iceri girdik.

Bura bir yarış pistiydi. Galiba beni araba yarışına getirmişlerdi. Berkay trübünün en başında durdu.

"Size özel olarak en önün bileti daha fazla para vererek tuttum" dedi Berkay.

Herkes Berkaya teşekkür ettikten sonra oturduk.

"Demek sürpriz araba yarışıydı"

"Hayır, motor yarışına geldik" dedi Batu.

Ne? Motor yarışımıydı? Araba yarışı sanmıştım.

"Susun başlıyor, yarışacak motorcular çıkmaya başladı" dedi Fulya.

"Tamam tamam sustuk" dedi Batu.

En önde oturduğumuz için herşeyi görebiliyorduk. Ama etraf baya gürültülüydü. Motorcuların hepsinin kendine özel takma bi adı vardı. Adı söylenen piste çıkıyordu. Şimdi ilk 3 kişi yarışacaktı. Ve ilk kişinin adı söylendi.

"MAVİ ŞİMŞEK" dedi ve mavi siyah motorlu kişi çıktı

Ama bu motor biyerden tanıdık geliyordu.

Deniz gözlü motorcu...

Evet bu oydu. Motor yarışlarına mı geliyordu?

Selamlar eşliğinde tam önümüze başlangıç çizgisine geldi. Aragaz verip biraz şov yaptıktan sonra önüne döndü. İyiki beni görmemişti yoksa gördüğü an tanırdı. Arkama yaslanarak gizlenmeye çalıştım. Tam bizim tarafa döndü biraz etrafa bakındıktan sonra gözleri beni buldu. Baya bi baktı benim olduğuma inanamayarak sonra vizörü açtı.

Mavi gözleri ile yine buluştum...

Bense çok ciddi bakıyordum. Biraz baktiktan sonra önüne döndü ve kafasını iki yana hayır der gibi salladı. Yarış baslamak üzereydiki bana dönüp vizörü kapattı ve tekrardan önüne dönüp gaza bastı ve jet gibi ilerledi. Çok hızlı gidiyordu. Diğer 2 motorcu arkasında kalmıştı. Tam bitiş çizgisine gelmiştiki diğer motorcu ile aynı hizzaya geldi. Ama mavi şimşek biraz daha gaza bastı ve bitiş çizgisinne ulaştı.

"KAZANAN MAVİ ŞİMŞEK!!!"

​​​​​​Ve kocaman bi alkış koptu. Bende alkışlıyordum. Fulya bana döndü.

"Kızım sen niye alkışlıyon biz kırmızı motprlu olanı tutuyodukya?"

"Saygıdan a aa" dedim. Fulyada önüne döndü.

🤍🤍

Yarış bittiği için pistten çıkıp bi kafeye oturmuştuk. Ben herkese bi kahve ısmarlarlamıştım. Ve şimdi sohbet ederek kahveleri içiyorduk.

"Şimdi size Batu'nun bi anısını anlatıncam" dedi kahka atarak Berkay.

Batu ise kötü bakışlarını Berkayın üzerinde gezdiriyordu. Sanki sus der gibi bakıyordu.

"Sus Berkaycığım" dedi Batu.

"Yok yok anlatıcam" dedi Berkay

( Batu ile Berkay çocukluk arkadaşı)

"Şimdi biz yine bir gün dışarıda oynuyoruz. Sonra Batu'nun yanına bi kedi geldi. Batu da kediyi kucağına aldı. Sonra.." Diyecektiki Batu Berkayın ağzını eliyle kapattı.

"Sus yoksa elimi çekmemm!" Berkay başını tamam anlamında salladı. Batu da elini çekti.

Batu dışında her kez kahkaha atarak gülüyordu.

"Devamını sonra anlatırım" dedi bize fısıldayarak Berkay" Batu da omzuna geçirdi bi tane

"A acıdı ama" dedi Berkay omzunu tutarak. Bu sefer ise Batu gülüyordu.

O sırada telefonum çaldı. Baktığımda Babamın aradığını gördüm.

"Babam arıyor konuşup geliyorum" dedim ve kafeden uzaklaştım.

"Efendim Baba"

"Kızım ne zaman geleceksin eve?"

"1 saate geliyorum baba"

"Tamam dikkatli ol görüşürüz"

"Görüşürüz" dedim ve telefonu kapattım. Telefonumun şarjı bitiyordu yanımda şarj aletide yoktu. Ofla puflaya kafeye gidiyordumki karşı taraftaki inşaattan garip sesler gelmeye başladı. Çığlık seslerine benziyordu.

Biraz daha inşaata yaklaştım. Gerçekten çığlık sesi geliyordu. Hiç düşünmeden inşaata girdin. Bina 5 katıydı ve galiba 4. Kattan ses geliyordu.

Sessizce merdivenlerden çıktım. Telefonumun şarjı bittiği için feneri açamıyordum etraf çok karanlıktı hiç bişey göremiyordum.

4. kata çıktığımda gizlice girişten ne olduğuna baktım yerde bi adam vardı yanında ise 3 tane adam vardı. Adama vuruyorlardı.

"Bu kadarmış" dedi bi adam ve silahını çıkardı. Adamı vuracaklarını anladığımda adama doğru koştum ve sırtına atladım. Adam ise beni üstünden atmaya çalışıyordu.

"Hani kimse yoktu lan burda!!" dedi bağırarak.

Elimi adamın boynuna attım. Kollarımı sıkıca birbirine bağladım ve adamı boğmaya başladım. Diğerleri ise şok geçirmiş gibi bakıyordu. Akılları başlarına gelince ellerimi açmaya ve beni adamdan çekemeye başladılar. Daha fazla dayanamayıp ellerimi bıraktım ve yere düştüm. Bi adam karnıma şiddetli bi tekme attı. O kadar ağrımıştı ki haraket edemiyordum. Diğer adam boğduğum adamın elindeki silahı aldı ve bana doğrultu. Adam tetiğe basacakken arkadan biri adama vurdu ve adam yere düştü. Karnımın ağrısından ne olduğunu bile bilmiyordum. Yerde yatan kişi diğer adamada yumruk attıktan sonra onuda yere düşürdü. Bana doğru yaklaştı ve biseyler mırıldandı.

"Senin burda ne işin var. Başına bela aldın." dedi ve beni kucağına aldı. Gözlerimi açmaya çalıştım. Ve o tanıdık gözler.

"Deniz gözlü motorcu senin burda ne işin var?"

"Asıl senin burda ne işin var?!" dedi.

"Hayatını kurtardım daha ne istiyorsun?!"

"Gelmemeliydin buraya!"

Ben onu düşünürken onun bu söyledikleri neydi ya?!

"Bırak beni!" diyerek kucağından indim.

"İyililte yaramıyo!" dedim ve duvara tutunarak ilerlemeye başladım. Yanıma gelip kolumdan beni kendine sertce çekti.

"Bırak kolumu!!" diyerek kolumu çekiştirdim

"Beni dinle!" dediğinde yüzüne baktım ilk defa yüzünü görüyordum. Onun dışında hep kaskla görmüştüm. Çok güzel bi yüzü vardı. Mavi gözleri, aşırı belirgin elmacık kemiği, ve açık kahverengi saçları vardı.

Oda yüzümü ezberlemek istercesine bakıyordu.

"Ya senin başına daha kötü bisey gelseydi? Uyanmasam o adam seni vuracaktı" dedi ve beni tekrar kucağına aldı ve aşağı inmeye başladı. Bende başımı omzuna koydum ve gözlerimi kapattım.

Gözlerimi açtığımda en aşağı kattaydık. Motorcu bi ateş yakmıştı bu sayede etrafı görebiliyorduk. Doğrulamaya çalıştığımda karnımın ağrısının hafifledigini fark ettim.

"İyimi sin?" dedi bana dönerek.

"Daha iyiyim ağrım hafiflemiş" dedim ve arkama yaslandım. Motorcu ise ateşi söndürdü.

"Uyandığına göre gidiyoruz" dedi. Kalkmam için elini uzattı. Elini tutarak kaktım ve inşaattan çıktık.

Biraz arkaya gittiğimde motorunun orda olduğunu gördüm. Kendi kaskını taktı ve bana bi kask uzattı. Alıp kaskı taktım. İlk defa motora binecektim.

"Arkakama bin ve bana sıkıca tutun." dedi

Dediğini yapıp arkasına bindim ve beline sarıldım. Motoru çalıştırdı ve gaza bastı baya hızlı gidiyordu.

"Bu arada adın neydi hep merak ettim ama soramadım" dedim.

"Gökdeniz" ​​​​​​ dedi mırıldanarak.

"Uçsuz bucaksız gökyüzü gibi geniş ve derin deniz" dedim.

"Anlamını biliyorsun ha"

"Bu arada kimse gerçek adımı bilmiyor sende dışarıda bana deniz gözlü motorcu diye bilirsin"

"Tamam"

"Sen benim adımı bilmiyorsun heralde"

"Biliyorum Şimal"

"Nerden biliyorsun"

"Oda bizde kalsın" dedi sırıtarak. Zaten eve gelmiştik. Motoru durdurdu inip kaskı ona uzattım. Aldı ve kendi kaskınıda çıkardı.

"Aslında sana teşekkür borcum var. Orda sana bişey olacak diye sinirlendim." dedi

"Rica ederim" dedim ve kendimi tutmayıp ona sarıldım. Oda bumu beklemiyormuş gibiydi.

Ellerimi boynundan çektim.

"Görüşürüz iyi geceler" dedim el sallayrak.

"Görüşürüz sanada iyi geceler" dedi gülümseyerek çok güzel gülüyordu. Eve doğru ilerledim ve içeri girdim. Eve girene kadar beni beklemişti.

Eve girdiğimde babam yanıma geldi.

"Kızım hani 1 saatti 2 saat oldu" dedi

"Özür dilerim baba gelirkenki zamanı hesaba katmamışım." dedim.

"Tamam oda geç ve uyu saat geç oldu"

Odaya gittim ve hemen telefonumu şarja takıp açtım ve Fulya'yı aradım. Ben onları tamamen unutmuştum.

"Alo Fulya!"

"Şimal nerdesin sen ortadan kayboldun açmıyorsunda telefonu"

"Ben sana yarın her şeyi anlatıcam Fulya. Şimdi anlatamam çok uzun hikaye"

"Tamam evdemisin sen?"

"Evet evdeyim"

" İyi geceler"

" Sanada" diyerek kapattım.

 

Bölüm Sonu🧚🏻‍♂️💞🎀

 

 

Bu bölüm aşırı uzun oldu sanki QKWJWJWJJW

 

 

Lütfen oy vermeyi unutmayın benim için bi yıldıza basmanız bile cok önemli

 

 

Bölüm nasıldı yorumlara yazarmısınız rica etsem💞

 

 

Her hafta 1 bölüm atmayı planlıyorum bi aksilik çıkmassa

 

 

GÖRÜŞÜRÜZ DİĞER BÖLÜMDE 💞🍓🤍

 

​​​​​​

 

Loading...
0%