12.10.2024, 14:17
Savaşın Gölgesi'ndenin yirmibeşinci bölümüne hepiniz hoş geldiniz,
ve keyifli okumalar!
Okumaya başladığınız tarihi ve saati buraya yazın lütfen.
Yorumlarınızı satır aralarına yazmayı ihmal etmeyin.
Not : Bu kitap savaş, askeri birlik, askerler, inanç, vatan ve bayrak sevgisi, aşk ve nefret gibi temaları içermektedir. Eğer ki askeri kurgu arayışındaysanız sizin için uygundur.
Emre, aldığı yeni asker haberinden sonra ilerlemeye başladığında iç içine sığmıyordu. Ona daha önce yeni bir askerden bahsedilmemişti. Birliğine birisinin atanacağından haberi yoktu.
Üssün gürültülü koridorunda ilerlerken, yeni katılan askerin kim olduğunu merak ediyordu
Adım atmayı bıraktığında, karşısında duran kişiyi gördü. Bu kişi üniformasından belli olan teğmen rütbesiyle dikkat çekiyordu.
Bu kişi kendisine söylenen yeni asker olmalıydı. Kadın olması Emre'yi biraz olsun şaşırtmıştı. Birliklerinde hiç kadın asker olmamıştı daha önce. Hem düşünceli hem de meraklı bir şekilde ona doğru yürümeye devam etti.
Elif'in bulunduğu yere vardığında "Teğmen Aydın,” dedi Emre, yaklaşarak.
Elif, kendinden emin ama sakin bir tavırla Emre’ye döndü. Gördüğü binbaşına hemen "Teğmen Elif Aydın! Emret komutanım!" dedi.
“Rahat ol asker!” dedi Emre Elif'e. Daha sonra konuşmasına devam etti. "Sen yeni nakli yapılan asker olmalısın."
Elif, başını salladı. "Evet komutanım," dedi. Yeni nakilim yapıldı.
"Gel seninle biraz konuşalım," dediğinde birlikte yürümeye başladılar.
"Nerelisin asker?" diye sorduğunda Elif "Ankaralıyız komutanım. Daha doğrusu babam Ankaralı, annem İzmirli."
Duyduklarından sonra Emre, başını salladı. Birlikte yürümeye devam ettiler.
"Neden asker olmak istedin?" diye sorduğunda, Elif bir an için duraksadı. Bu konudan bahsetmek onu üzse de bahsetmek durumunda olduğunun farkındaydı.
"Babam askerdi komutanım. Vatanını, bayrağını, çok severdi. Bu ülke için gözünü kırpmadan hayatını vermeye hazırdı. Daha küçük yaşımda onun bu sevdası beni büyülemişti. O zaman asker olmaya karar vermiştim. Bir gün babamın Şehit olduğu haberi geldiğinde, o gün bu kararım daha da netleşti. Zaman geçtikçe de asker olma kararım bordo bereli asker olmak isteğimle daha da belirgin hale geldi."
"Başın sağ olsun Asker!" dediğinde Emre, gözleri dolmuştu. Hemen üzüntülü ifadesini yok etti. "Baban gibi, senin gibi, bizim gibi askerler oldukça bu millet, bu bayrak, bu vatan ilelebet kalacak. Ne bayrak inecek yere ne ezan dinecek ne de bu vatan kaybedilecek. Biz buna izin vermeyeceğiz."
"Haklısınız komutanım. Ben de sizin gibi düşünüyorum," dedikten sonra Elif, yürümeyi sürdürdü.
"Evraklarını inceleme fırsatım henüz olmadı. Seni ekip arkadaşlarınla tanıştıracağım, daha sonra da evraklarını incelemek için yanınızdan bir süreliğine ayrılmam gerekecek," diyerek Elif'i bilgilendirdi.
"Emredersiniz komutanım!" diyen Elif, Emre ile yürümeyi sürdürdü.
Kapalı bir kapının önünde durduklarında Elif, hafifçe geri çekildi ve başını eğdi. O sırada Emre kapıyı açtı ve içeri girdi.
"Asker!" dedi gür sesiyle. Onun sesini duyan birlik üyeleri hemen hazır ola geçtiler.
"Sizi dinliyoruz komutanım," dediğinde Yüzbaşı Ali, bakışlarında ve ses tonunda olan merak açıkça belli oluyordu.
"Birliğimize yeni ataması gerçekleştirilen bir asker olduğunu öğrendim. Kendisi, dışarıda bekliyor. Teğmen Elif'e iyi davranacağınızı ve onu bir abi gibi sevip sayacağınızı, kişisel alanlarına saygı göstereceğiniz umuyorum. Bir kadına nasıl davranılması gerekiyorsa öyle davranacaksınız. Bunu benim söylememe ve detaylıca anlatmama gerek olduğunu sanmıyorum!" dediğinde Yüzbaşı Ali Çelik "Emredersiniz komutanım!" dedi askerleriyle birlikte.
Hep birlikte odadan çıkmalarının ardından kendilerini dışarıda bekleyen Teğmen Elif'e gözleri kaydı birlik üyelerinin. Merak içinde Elif'e bakarlarken bakışlarda şaşkınlık hakimdi. Onlar da bu kişinin bir kadın olmasını beklemiyorlardı.
"Teğmen Elif," demesinden sonra Emre birlik üyelerini tek tek tanıtmaya başladı.
"Yüzbaşı Ali Çelik, Üsteğmen Burak Vurnaz, Üsteğmen Kerem Demir, Kıdemli Üsteğmen Cengiz Demir, Teğmen Serkan İnay ve Astsubay Başçavuş Caner Arslan."
Emre, teğmen Elif’i birliğe tanıttıktan sonra, bir süre sessizlik hâkim oldu. Birlik üyeleri yeni arkadaşlarını incelerken, Elif de kendini rahat hissetmek için birkaç derin nefes aldı. Herkesin dikkatli bakışları altında kendini güçlü göstermeye çalışıyordu. Özellikle, tanıtım sırasında göz göze geldiği bir kişi, Elif’in dikkatini çekmişti: Üsteğmen Kerem Demir.
Kerem, diğerlerinden daha sessiz ve ciddi bir duruşa sahipti. Bakışları keskin ve derindi, gözlerinde bir tür bilgelik ve soğukkanlılık vardı. Elif, onun bu duruşundan etkilenmişti. Daha önce hiç bu kadar karizmatik ve aynı zamanda kendinden emin bir askerle karşılaşmamıştı. İçinde hafif bir kıpırtı hissetti ama bunu bastırmak zorunda olduğunu biliyordu. Birliğe yeni katılmış bir askerdi ve profesyonelliği korumak zorundaydı.
Elif, Emre’nin tanıtımı bitirmesinin ardından kendini toparladı ve gerginliğini gizlemeye çalışarak herkese doğru ciddi bir selam verdi. "Tanıştığımıza memnun oldum," dedi içten bir şekilde ama yüzündeki ifadeyi kontrol etmeye çalışıyordu.
Kerem de kısa bir süre Elif’e bakıp başını hafifçe salladı. Elif, onun sessiz ama güçlü varlığını daha da ilgi çekici bulmuştu. Ancak bu duygularını gizlemek zorundaydı. Bu ortamda birine ilgi duymanın yaratabileceği sorunların farkındaydı ve kendi kendine "Bu konuda dikkatli olmalısın Elif," diye düşündü. Yüzbaşı Ali ve diğerleriyle konuşurken bir yandan da bu duyguyu bastırmaya çalışıyordu.
Emre, bir süre sonra Elif’e dönerek, “Şimdi evrak işlerine bakmam gerekiyor. Birazdan seni yalnız bırakacağım ama çocuklarla vakit geçir, birbirinizi tanıyın,” dedi.
Elif, “Emredersiniz komutanım,” diyerek Emre’ye saygıyla baktı. Ardından da gözleri istemsizce yine Kerem’e kaydı. Kerem o sırada başka bir şeyle ilgileniyor gibi görünse de Elif’in bu bakışını fark etmiş gibiydi. Yüzünde belli belirsiz bir tebessüm oluştu.
Elif, içindeki bu karmaşık hisleri belli etmemek için derin bir nefes aldı. Burada bir askerdi, duygularını kontrol altında tutmak zorundaydı. Özellikle bu kadar güçlü ve yetenekli bir ekibin içinde, profesyonelliğini korumak onun için çok daha önemliydi. Ama içten içe Kerem’e olan ilgisinin farkında olduğunu kabul ediyordu.
Beklenen bölüm nihayet geldi. Elif, birlik ile tanıştı. Birlik de Elif ile. Kerem'i gören Elif'in ona karşı hisleri ve düşünceleri hakkında ne düşünüyorsunuz? Bu bölüm hakkında kesinlikle hepinizin neler düşündüğünü duymak istiyorum. Çünkü ben çok heyecanlıyım.
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
69.63k Okunma |
3.49k Oy |
0 Takip |
88 Bölümlü Kitap |