53. Bölüm

BÖLÜM 52

Ceren Oktay
yazarcerenoktay
(©Kıdemli Yazar)

26.10.2024, 00:03

Savaşın Gölgesinde'nin elliikinci bölümüne hepiniz hoş geldiniz,
ve keyifli okumalar!

Okumaya başladığınız tarihi ve saati buraya yazın lütfen.

Yorumlarınızı satır aralarına yazmayı ihmal etmeyin.

Instagram hesabım : yazarcerenoktay

Hepinizin takiplerini, videolarıma beğeni, kaydet, yorum ve anket desteklerini bekliyorum. :)


Emre ve Hasan, arabaya doğru ilerleyip aracın içine geçtiler. Emre direksiyon başına geçerken Hasan, zorlanarak da olsa kendini rahat bir pozisyona getirdi. Araba yavaşça ilerlemeye başlarken Hasan derin bir nefes aldı, yaşadıkları olayın etkisini üzerinden atmaya çalışıyordu.

"Vay arkadaş," dedi Hasan, düşünceli bir ses tonuyla. "Kaderin garip bir oyununu yaşadık bugün. Selahattin Ağa’nın oğlu ile ilgili gerçeği öğrenmek beni derinden etkiledi."

Emre, gözlerini yoldan ayırmadan başını salladı. "Ben de aynı şeyi hissediyorum," dedi sakin ama hüzünlü bir sesle. "Yusuf, bu topraklarda Şehit edilen nice insanlardan biri sadece. Şimdi biz onun ailesine elimizden gelen yardımı yapacağız. Zeynep’in eğitimine destek olarak ona daha iyi bir gelecek sunmak bizim boynumuzun borcu."

Hasan, hafif bir tebessümün ardından gözlerini kapadı. Uyumuyordu ama kendisini vurulduğu ve kan kaybettiği için pek yorgun hissediyordu.

Araba üssse varmak için yolda ilerlerken, Emre’nin aklı Selahattin Ağa’nın sözlerinde takılı kaldı. Onlara sunduğu güvenli yuva ve gösterdiği cesaret, Emre’ye vatanın kıymetini bir kez daha hatırlatmıştı. Kendisi ve Hasan, bu zorlu yolda daha birçok engelle karşılaşacaklarını biliyorlardı. Ancak, Selahattin Ağa gibi insanlar sayesinde vatan uğruna mücadele etmekten hiçbir zaman vazgeçmeyeceklerdi.

Birkaç saat sonra, araç üsse yaklaştı. Emre derin bir nefes aldıktan sonra yola bakmaya devam etti. Daha sonra Hasan'a çevirdi bakışlarını. Hasan, yolu izliyordu.

"Birliğime olan biteni anlatacağım," dedi Emre. "Neler yaşadığımızı bilmeleri gerekiyor. Ayrıca hep birlikte Zeynep için daha parlak bir gelecek sunmamız gerekmekte. Verilen sözü tutmamak olmaz."

En sonunda üsse girdikten sonra aracı park ettiler ve birlik ile konuşmak için birlikte ağır ağır yürümeye başladılar. Hasan, hala acısından dolayı zor yürüyor olsa da yürümeye cesaret ediyordu.

Cengiz, bir süredir hastanede olduğu için üste değildi. Bu durumdan haberdar olmayan Emre, durumu öğrenecek daha sonra Cengiz ile konuşacaktı.

Emre, nihayet birliğinin koğuşuna ayak basınca onları hemen toplantı odasına çağırdı. Hep birlikte toplantı odasına geçtiler. Her zaman yanında taşıdığı not defterini çıkardıktan sonra konuya nasıl başlayacağını düşündü. Görev boyunca yaşadıklarını yazılı olarak anlatmak eğer dinleniyorlarsa duyulmalarını engelleyecek, dolayısı ile düşmanlar konuşmalarından haberdar olamayacaktı. Bu üssün içinde kimin hain kimin dost olduğunu bilemezlerdi. En güvenilir yol, dolayısı ile buydu.

Askerlere tek kelime etmemeleri gerektiğini, anlatması bitene kadar sessiz olmalarını kesin bir dille yazarak anlattıktan sonra olan bitenleri anlatmaya başladı. Ülkenin başına gelenler, hainlerin dört bir yanda olması, cihaz ile ilgili öğrendikleri her bir şey ve daha fazlası hepsini şok etmişti.

Emre'nin anlatması sona erince hep çıkardıkları kağıtlara sorularını yazdılar, Emre hepsini tek tek yazarak cevapladı. Akıllarda tek bir soru işareti kalmayana kadar bu süreç devam etti.

Daha sonra konuyu kapatıp Selahattin Ağa'nın kızına yardım etme sözünü verdiklerini dillendirdi. Tüm ekip üyeleri ellerinden gelen her yardımı yapacaklarını söylediler. Toplantı sona erdiğinde Emre "Şimdi güzelce dinlenin. Yarın yapacak çok işimiz var. Güzel bir spordan sonra atış talimlerine devam edeceğiz," diyerek sahte bir konuşma gerçekleştirdi. Oysa her şeyi ekibiyle birlikte planlamıştı. "Dağılabilirsiniz," demesinden sonra cümlesini noktaladı.

Fırtına Birliği'nin toplantı odasında bulunan üyeleri, Emre’nin sözlerini duyduktan sonra tek kelime etmeden odadan dışarı çıktılar. Her biri yaşanan olayların etkisindeydi. Böylesine bir hainliği kesinlikle beklemiyorlardı.

Birliğinin odadan çıkmasının ardından Emre, bir süre yalnız kalmadan önce gidip duş almak istedi. Hasan, kendisi için ayarlanan odaya doğru ilerlerken o ise adımlarını koğuşuna yönlendirdi. İhtiyaçlarını aldıktan sonra duşa girdi, güzelce yıkanıp temizlendi. O saniyelerde içindeki öfkeyi daha güçlü bir şekilde hissediyordu.

Bölüm : 27.12.2024 19:57 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...