27.10.2024, 15:21
Savaşın Gölgesinde'nin elliyedinci bölümüne hepiniz hoş geldiniz,
ve keyifli okumalar!
Okumaya başladığınız tarihi ve saati buraya yazın lütfen.
Yorumlarınızı satır aralarına yazmayı ihmal etmeyin.
Instagram hesabım : yazarcerenoktay
Hepinizin takiplerini, videolarıma beğeni, kaydet, yorum ve anket desteklerini bekliyorum. :)
Emre ve ekibi, Negatronium Kristalleri'ne dair tüm bilgileri, arka planda neler olduğunu öğrenmeye kararlıydı. Şu anda ellerinde bulunan bilgiler, elde etmek istedikleri bilgilerin yanında bir hiçti.
Nihat, bilgisayarın tuşlarına hızla vururken, odada yoğun bir sessizlik hâkimdi. “Eğer bu sekiz ülke gerçekten o bölgede aktifse, orada bulunan tüm kameralara erişmemiz gerekiyor.”
Yüzbaşı Ali, “O bölgedeki kameralara erişim sağlayabilir miyiz? Eğer hala çalışmalar devam ediyorsa ilk tespit ettiğimiz konumda, inceleme yapmamız şart,” dedi.
“Haklısınız komutanım,” diye onayladı Elif. “Eğer başarılı olursak, o bölgeyi gözetleyebilir ve orada hangi makinelerin kullanıldığını, nasıl bir çalışma yapıldığını öğrenebiliriz. O bölgedeki makinelerin detayları, bizim için büyük bir av antaj sağlayabilir.”
Nihat, bilgisayar ekranına bakarken, “Kameralarla ilgili inceleme yapma işi ve size destek olma kısmı Sertaç'ta,” dedi. Bunun üzerine bakışlar ona döndü.
"Bana tam konumu verin lütfen," dediğinde Sertaç, dosyadan ona konumu ilettiler. Projenin ilk başlamasında ortaya çıkan konumdu bu konum.
Sertaç, hızla koordinatları girdi.
Emre, büyük bir heyecanla ekranın önünde durdu. “Hadi bakalım, şimdi bölgeyi incelemeye başlayalım. Neler olduğunu görelim.”
Ekranda, bölgenin karanlık bir köşesi belirirken, yavaşça kameralar açılmaya devam etti. Ekip, izledikleri görüntüler karşısında şaşkınlıkla donakaldı. Görüntüler, eski bir sanayi bölgesine ait gibiydi; çevrede bulunan paslanmış makineler, yüksek silolar ve çevreyi saran geniş bir alana yayılmış dev makineler görünüyordu. O bölgenin ne kadar tehlikeli olduğunu o zaman anladılar.
Sertaç, “Bakın," diyerek eliyle işaret etti. "orada bir makine çalışmaya devam ediyor. Hiç kuşkusuz kristalleri çıkarmak için harekete geçiyor,” diyerek açıklama yapmaya başladı.
Yüzbaşı Ali, “Görüntülerdeki askerlerin ve ileri düzey güvenlik sistemlerinin varlığı sizin de dikkatinizi çekti mi? Yakın bir zamanda buraya giriş yapmak, tam anlamıyla bir intihar olur,” dedi.
Kerem, “O halde bir plan yapmalıyız. Bu makineleri ve süreci daha iyi anlayabilmek için daha fazla veriye ihtiyacımız var. Buradan ve çevreden edeceğimiz görüntülerü kullanarak, stratejimizi belirlemeliyiz,” diyerek öneride bulundu.
Emre, başını sallayarak Kerem'i onayladı. “Bizi bekleyen tehlikeleri görebiliyoruz ama aynı zamanda karşımızda bir fırsat da var. Negatronium Kristalleri’nin nasıl çıkarıldığını ve kristallerin neye benzediğini anladığımızda, ayrıca çevredeki tüm güvenlik önlemlerini de analiz edip hafızamıza kazıdığımızda daha başarılı olacağız. Tabii iş sadece hafızaya kazımakla bitmiyor. Şimdi yapmamız gereken incelemeyi sürdürmek, ardından da gerçek ve etkili bir plan yapmak.”
Onlar bu konuda konuşmaya devam ederken kapıya vuruldu. Emre, birlikten ayrılıp elindeki silahıyla ağır adımlarla ilerlerken gelen kişinin kim olduğunu merak ediyordu.
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
69.59k Okunma |
3.49k Oy |
0 Takip |
88 Bölümlü Kitap |