Yayınlanma tarihi; 16 Eylül 2024...

"Oya kalk şu kapıya bak."

Kapı çalarken annem mutfaktan doğru bana bağırdığında homurdanıp ayağa kalktım ve kapıya doğru ilerledim.

"Baktım, baktım." Mutfağa doğru bağırdıktan sonra kapıyı açtığımda karşımda biricik aşkımı gördüm.

"Günaydın bücür. Abin nerede?" Ozan bana göz kırptıktan sonra konuştuğunda tebessüm ettim.

Biliyordum işte o da beni seviyor. Aşkından ölüyor hatta ama abimden korkuyor işte...

Sevdiğim çocuk merhaba diyince ben...

"Odasında Ozan abi bu sırada sana da günaydııııııın. İçeri gir istersen?"

Ya işte hayat sevdiğiniz adama abi dedirtecek kadar canidir.

"Yok ben girmeyeyim abine haber ver o insin aşağıdayım ben." Dediğinde başımı salladım.

"Tamam görüşürüz. Hatice teyzeye selam söyle."

Merdivenlerden inerken arkasından bağırmak zorunda kalmıştım.

Oflayarak kapıyı kapadım.

"Allah'ım lütfen kader bana da gülsün." Mırıldanırken ne ara mutfaktan çıktığını anlayamdığım annem dibine girdi.

"Kader zaten sana hep gülüyor ya kızım." Dediğinde istemsizce güldüm.

Arkadaşım ve aynı zamanda Ozan'ın kız kardeşi olan Kader'den bahsediyordu annem.

"Anne o değil, o değil." Dediğimde kaşlarını çattı.

"Boş ver sen gülüm. Ben abime haber vereyim Ozan abi bekliyor onu." Diyerek yanından giderken iç çektim.

Ay abi kelimesini söylemek bu kadar zor olmamalı.

Abimin odasının kapısına gelip kapıyı tıktıkladım.

"Ne var Oya ne var ve kızım?" Abim sinirlenerek kapıyı açtığında bütün dişlerimi gösterecek şekilde sırıttım.

E yani günde bin beş yüz kere neredeyse her saniye çocuğun kapısını tıklatıp gereksiz sebeplerden meşgul ediyorum artık sinirlenmesi çok normaldi. Herkesin bir sabrı vardı canım, değil mi?

"Abilerin en bi biriciği. Senin arkadaşlarında benim en bi bestim kapıda bekliyormuş." Dediğimde abim kaşlarını çattı.

"Arkadaşlarımla alâkalı şöyle cümleler kurma diye kaç kez söyledim sana Oya! Kızıyorum artık cidden." Dediğinde sırıttım.

Abimi sinirlendirmek en eğlenerek yaptığım aktivitelerden biridir bu arada.

"Kim bekliyor?" Dediğinde kapısının önünden çekildim ve odama kaçmak için daha kolay bir yere geçtim.

"Ozanım da Ozanım." Dedikten sonra topuklayarak odama kaçtığımda abim resmen arkamdan kükremişti.

Bence o az önce kesinlikle Oya diye bağırmamış RAOR diye bir ses çıkartmıştı.

Abim bana sesli bir şekilde söylene söylene evden çıktığında kapıyı ardından sertçe kapatmayı da ihmal etmemişti.

"Ev titredi be ayı!" Abime söylenirken yatağımın üzerindeki telefonu alıp yatağımın üzerine atladım.

Telefonumun kilidini açıp Kader'i aramaya başladım.

Kader telefonu en sonunda açtığında küçük bir çığlık attım.

"Kadeer çok yakışıklı olmuş bugün." İç çekerek konuştuğumda Kader telefonun diğer ucundan kahkaha atmıştı.

"Sırf sen böyle tepki ver diye zorla siyah gömlek giydirdim zaten." Dediğinde tekrar iç çektim.

"Vicdansız bari söyleseydin az daha düşüp bayılacaktım belli etmemek için zor durdum." Dediğimde kıkırdadı.

Evet, Kader abisine aşık olduğumu biliyordu hatta bizi shipliyordu. Bıraksanız bizi yapmak için elinden gelen her şeyi denerdi yani o derece.

"Bize gelsene." Yatağımda dönerken asıl arama sebebini dile getirdiğimde karşı taraftan birkaç mırıldanış geldi.

"Tamam geliyorum be." Dediğinde kıkırdadım.

"Gelirken de Osman amcadan birkaç şey alsana be yavruuuuu." Dediğimde cık cıkladı.

"Hani diyete girmiştin sen?" Hoşnutsuz gibi olan ama aslında güldüğü belli olan bir şekilde konuştuğunda sırıttım.

"Aman be kanka. Bir dahaki pazartesi başlarım ya." Kıkırdayarak konuştuğumda o da benim gibi kıkırdadı ve geleceğini söyleyip telefonu kapadı.

Bir dahaki hafta pazartesi diye diye bir türlü o pazartesiyi göremediğimi o da ben de biliyorduk ve artık buna alışmıştık da.

Aman yaaaaa. Bir daha mı geleceğiz Dünyaya ya. Ye gitsin.

"Anneeeeeğ. Kader geliyor ha." Odamdan mutfağa doğru bağırdıktan birkaç saniye sonra annemin sesi kulağıma doldu .

"Kalk evi toparla o zaman. O yatağını topla yatağını." Annem de benim gibi bağırdığında gülümsedim ve yatağımdan kalkıp topladıktan sonra annemi kızdırmamak için evin diğer taraflarına da el atıp üstünkörü öylesine bir toparladım.

Aman ne olacak canım Kader bizim evin diğer bir bireyi gibiydi zaten. Abisi ise zaten bu evin bireyiydi. Canım kocam benim ya.

Zil çaldığında hoplaya zıplaya kapıyı açtım. Kader elleri dolu bir şekilde içeri girdiğinde kaşlarımı çattım.

"Kızım birkaç şey al dedim Osman abinin dükkanını soy demedim." Dediğimde bir elindeki poşetlere bir bana baktı.

"E az aldım zaten." Dediğinde elimle canımı acıtmadan alnıma vurdum.

Bu kızın bir ayarı yok ha!

"Neyse hadi benim odama benim odama." Ellerinden birkaç poşeti alıp Kader'i odama iteklemeye başladım.

"Ben geldim Sultan teyze. Öptüm seniiii." Anneme geldiğini belli etmek amaçlı mutfağa doğru bağırdığında ben hâlâ onu itekliyordum.

"Hoş geldin kızım. Ellerim kirli gelemiyorum sarıldım varsay." Annem de Kader gibi bağırdığında güldüm.

İlerde annem gibi kafa bir kadın olmazsam kendimi döve döve komalık ederim herhalde. İdol ya resmen idol.

Odaya girdiğimizde elimizdekileri yatağın yanına koyup yatağa oturduk.

"Benim dün gece aklıma bir şey geldi. Tepkini merak ettiğim için artık daha fazla kendimi tutamıyorum direkt söyleyeceğim." Kader büyük bir heyecanla konuştuğunda onu başımı sallayarak onayladım ve devam etmesini istediğimi belli ettim.

Poşetlerin birinden geçen sene yeni telefon aldığı için eğer telefona bir şey olursa diye kenara koyduğu eski telefonunu bana doğru uzattığında anlamayan bir şekilde ona baktım.

"Benim telefonum şimdilik iyi idare ediyor. İdare ediyor dediğime bakma iyi yani. O yüzden bunu al sen. İçinde hat da var. Yeni hat yani. Abime oradan yaz." Dediğinde gözlerim kocaman oldu.

Biz bunu birkaç ay önce düşünmüştük ama yapamamıştık. AĞAĞAĞAĞAĞAĞA.

"Çiğdem mi?" Sesimi ayarlayamayıp bağırdığımda koluma vurdu.

"Bağırmasana deli. Ciddiyim." Dediğinde üzerine doğru atladım ve sıkıca sarıldım.

"Teşekkür ederim ama parası?" Dediğimde kolumu çimdikledi.

"Aramızda paranın lafı mı olur salak? Ama illa rahatsız olurum dersen ki biliyorum seni dersin. Abimi tavladığında evlendiğiniz zaman düğünde bir şey takmam ve ödeşiriz." Söylediği şeyle kahkaha atıp başımı salladım.

Nasıl da tanıyordu ama beni? Tabi tanısın bir zahmet 3 yaşında beri arkadaştık. Bu anlaşma da yatmıştı aklıma olurdu.

He siz şimdi dersiniz ki o kadar zamandan beri birliktesiniz. Ozan ile de abi kardeş gibi büyümüşsündür nasıl şu an aşıksın?

Hayır arkadaşlar öyle bir şey olmamış ben en başından beri Ozan'a aşıkmışım yani. Küçükken Ozan'a seninle evlenicem dediğimi hatırlıyorum ben.

Yeni olan bir şey değil yani.

"Eee ne yazacağım?" Yerimde kıpırdanırken konuştuğumda güldü.

"Ne bileyim ben kızım ya aklına ne geliyorsa. Ne istiyorsan." Dediğinde dudağımı yaladım.

"Numarası kayıtlı mı?" Dediğimde başını salladı.

"Sadece abimin numarası var." Ben WhatsApp'a girerken konuştuğunda başımı salladım.

Ne yazacağımı biliyordum ben.

Bütün hayatım boyunca ona söylemek istediğim şeyleri söyleyip hitap etmek istediğim şekilde edecektim.

E o zaman başlayalım ha? Ne dersiniz?

054* *** ****: Pişt yakışıklı naber?

BÖLÜM SONU...

Wattpadde yazıp 3 milyon okunma aldığım kitabımı buradan da yayımlayayım dedim (asla kitaba gelen yorumları özlediğimden değil fmfmfmf)

Bölüm nasıldı, güzel miydi?

Beğendiyseniz yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın. Gelişmelerden haberdar olmak için beni takip edebilirsiniz.

Kendinize iyi bakıııın.

Bir dahaki bölümde görüşmek üzereeee.