Yeni Üyelik
31.
Bölüm

AA-31. BÖLÜM

@yazarnunur

YAYIMLANMA TARİHİ; 29 Eylül 2024...

 

AA - 31. BÖLÜM;

 

"Burada mı oturuyorsun?" Levent tek kaşı havalanmış bana bakarken konuştuğunda başımı salladım ve karşı daireyi yani bizim daireyi gösterdim.

 

" Evet. Karşı dairenizde oturuyorum." Dediğimde başını salladı anladığını belli etmek amaçlı.

 

"Şans." Dediğinde başımı salladım.

 

"Levent. Oğlum bir çıktın gelemedin." 50'lerinde duran bir teyze kapıya gelirken konuştuğunda ilk Levent'e sonra Levent bana baktığı için bana baktı.

 

Beni görünce duraksadığında nezaket amaçlı tebessüm ettim.

 

Bu kadına niye kal geldi şimdi?

 

"Levent." Kadın kısık sesle konuştuktan sonra kendini toparlayıp boğazını temizledi. "Bu hanım kızımız kim?"

 

"Oya. Karşı komşumuzmuş annem." Levent annesine bakarak konuştuğunda teyze gülümsedi.

 

"Ne kadar da güzel bir komşumuz varmış ben de Feride. Yoksa sen bugün bize yemek getiren kız mısın?" Dediğinde tebessüm ettim.

 

"Tanıştığımıza memnun oldum ve evet annem bugün benimle size yemek göndermişti." Tebessümüme devam ederek konuştuğumda Feride teyze de tebessüm etti.

 

"Size kolay gelsin." Dedikten sonra minik bir baş selamı verip evin kapısına ilerledim ve kapıyı açıp içeriye girdiğimde Feride teyze ve Levent hâlâ peşimden bakıyordu.

 

Allah Allah ne oluyor be!

 

"Oya." Abim odasından doğru seslendiğinde hiç duymamış gibi yapıp odama geçtim.

 

Odama geçmemin ardından abim kapıma gelip açmaya çalıştığında kilitli olan kapımla karşılaşınca homurdandı.

 

"Benim taktiğimi bana mı uyguluyorsun kızım?" Kapının ardından söylenirken sırıttım.

 

"La la la , la la." Bağıra bağıra birkaç kez daha tekrar ettiğimde kapının ardından abimin bağırışını duydum.

 

"Tamam kapa çeneni geri zekalı bir şey demiyorum."

 

"Bana geri zekalı diyene bak sanki kendisi süper zeka." Mırıldanışımla kapıma gelen darbe ile yerimde zıpladım.

 

"Mırıldanmıyorsun salak. Duyuyorum." Bağırdığında gözlerimi devirdim.

 

"Duy. Hatta belki tam duyamamışsındır daha yüksek sesle söyleyeyim." Dedikten sonra bağırarak konuşmaya başladım.

 

"Bana geri zekalı diyene de bak sanki kendisi süper zeka."

 

"Saygılı ol biraz terbiyesiz." Dediğinde gözlerimi devirdim.

 

"Saygı dediğin şey karşılıklıdır canım (!) ya. Tek taraflı değil. Saygı gösterirsen saygı bulursun. Sırf benden 3 yaş büyüksün diye ağzıma sıçacaksın ve ben hiçbir şey demeyeceğim mi sanıyorsun? Beni ezikleye ezikleye öğrettin diş geçirmenin nasıl bir şey olduğunu, korkma." Dediğimde homurdandı.

 

"Sana saygısızlık yapmıyorum ben."

 

"Dedi kararlarıma saygı duymayan , bana hakaret eden ve türlü türlü işkenceler eden herif."

 

"Kapıyı aç da öyle konuşalım. Face to face canım, okeey?" Dediğinde gözlerim kocaman oldu.

 

Hadi lan oradan!

 

"Kısmetse olur izleyenin kendisine saygı yoktur diyip kısmetse olur mu izliyorsun oğlum sen?"

 

"Hayır geri zekalı sen yüksek sesle izliyorsun oradan duyuyorum ve maalesef instagram DM'im senin attığın saçma sapan reelsler ile dolu içinde onlar da var." Dediğinde sinirle kapıya ilerleyip kapıyı açtım.

 

"Bana geri zekalı deme." Yüzüne yüzüne bağırdığımda sırıttı.

 

"Ha şöyle." Gevşek gevşek sırıtırken konuştuğunda gözlerimi devirdim.

 

"Ne işkencesi yapıyormuşum sana?" Sorduğu soruyla tekrar gözlerimi devirdikten sonra baygın baygın yüzüne baktım.

 

Bu soruyu gerçekten de sordu mu?

 

"Çoraplarını pardon kirli çoraplarını top gibi katlayıp bana atıyorsun, durup dururken kolumu falan ısırıyorsun, canın sıkıldıkça odama gelip kapıyı ve ışığı açıyor sonra da kapımı ve ışığı kapatmadan odamdan çıkıyorsun, sabahları üzerime atlayıp beni öyle uyandırıyorsun , bacaklarımı bacaklarının arasına sıkıştırıp ellerimi tutuyor ve kendi kendime yumruk attırıyorsun, canın sıkıldıkça yanıma gelip kafama vurup gidiyorsun, ismimi bağırıp yanına gelmemi sağlıyor sonra da 'bir şey yok' diyorsun gelmeyince de sen benim yanıma gelip beni yataktan düşürüyorsun." Dedikten sonra derin bir nefes aldım.

 

Havaya kaldırdığım yedi parmağımı iyice yüzüne götürdükten sonra indirdim.

 

"Daha saymamı ister misin? Çok var da." Dediğimde sırıtıyordu.

 

"Hepsi seni sevdiğimden." Söylediği şeyle derin bir nefes aldım.

 

"Yav he he abi ya."

 

Kıkırdadığında sinirle ofladım.

 

"Bir git ya. Yüzünü görmek sinirlerimi bozuyor." Derken ellerimi göğsüne koymuş ittirmeye başlamıştım ama kendisi öküz gibi olduğu için bir gıdım bile geri gitmemişti onun yerine kollarını çevreme sarıp bana sıkıca sarıldı.

 

"Ya bırak!" Dediğimde bırakmak yerine kollarını daha da sıkıştırdığında yerimde çırpındım.

 

"Trip atmama son veriyorum demezsen seni salmam." Dediğinde sinirle bağırdım.

 

"Trip atmamı kesmeyeceğim sal artık beni." Dediğimde mümkünmüş gibi daha da sıkı sarıldı.

 

Sanırım kemiklerim kırıldı...

 

"Az oldu o biraz daha sık da tek beden olup yapışık ikiz gibi gezelim ortalıkta." Can çekişir gibi konuştuğumda güldü.

 

"Trip atmamı bitirdim de."

 

"Demiyorum işte demiyorum!" İnatla konuştuğumda homurdandı.

 

"Bu ne biçim inattır abi. Kime çektin kızım sen?"

 

" Sana çekmişimdir ve bana ikide bir kızım diyip durma ben senin kızın değilim!" Çığlık atar gibi konuştuğumda sesim çok cırtlak çıkmıştı.

 

"Ah , kulağım! Sanırım sağır oldum. Ne dedin yeryüzündeki en yakışıklı, tatlı ve mükemmel abisi sana trip atmak ne haddime hatamdan dönüyorum sana trip atmayı kesiyorum ve evde bırakmadığım o kurabiyelerden özür mahiyetinde sana özel tekrardan yapıyorum mu dedin?"

 

Abimin eğlenir bir tonda söylediği şeylerle şaşkınlıkla güldüm.

 

"Sağır oldun madem bunları nerenden duydun çok pardon?" Dediğimde homurdandı.

 

"Bak bücür. Trip atmayı kestin kestin yoksa seni kıdıklayarak nefessiz bırakırım." Dediğinde ofladım.

 

"Ay iyi kes. Sal beni tamam trip falan atmıyorum." Söylediğim şeyle sırıtarak kollarını benden çektiğinde ben de sırıttım.

 

"Ama tavır yapmaya devam edeceğim." Dedikten sonra bir şey demesine ve yapmasına izin vermeden kapıyı yüzüne kapatıp kilitledim.

 

"Nihahaahahahahaahahahhaha." Odamın içinde bağırarak çakma kötü kadın kahkahamı attığımda abim kapımın dışında söyleniyordu.

 

"Sen elbet o odadan çıkacaksın Oya. Biz aynı masaya oturacağız Oya. Ben seni yalnız yakalayacağım Oya."

 

"Hele bir baskı yap anında anneme ötmezsem ne olayım!" Dediğimde odasının duvarına vurdu.

 

İnşallah annem duymamıştır bu dediğimi.

 

Hoş o mutfaktaydı ve hâlâ gelip ayrılın denediğine göre az önceki çığlığım o kadar da anneme varmamıştı ve annem o çığlıkla bile bir şey demediyse bu dediğimi asla duymazdı.

 

"Ne yaptıysam az yapmışım kızım sana." Bana inat kızım kelimesine vurgu yaparak konuştuğunda ben de duvara vurdu.

 

"Çıldırtma beni. Elinde koz olan sen değil benim."

 

"Aslında benim de elimde koz var Oya. Babam biliyor mu biricik sevgilini?" Abimin sesinden bile belli olan ima ile gözlerim kocaman oldu.

 

"Bunu yapamazsın."

 

Pata küte odamdan çıkıp abimin odasına girdiğimde mor şeytan emojisi gibi sırıtarak beni bekleyen abimi görmeyi beklemiyordum tabi.

 

"Eeee Oya. Odandan çıkman bakıyorum da çok kısa sürdü abicim." Dediğinde gözlerim büyüdü.

 

Ben kendi kendimin topuğuna sıktım değil mi az önce?

 

Hani alkışım?

 

"Ehe, abi." Derken geri geri adımlamaya başlamıştım ki "Gel lan buraya." Diye bağırarak abimin koşmaya başlaması bir olmuştu.

 

Beni belimden tutup gıdıklamaya başladığında kahkaha atmaya başladım.

 

"Ya bana trip , tavır gibi şeyleri yapmayı kesersin ya da gıdıklamam bittikten sonra seni kirli sepetinin içine atarım." Dediğinde ellerini tutup ittim.

 

Yapardı. Yapmadığı şey değildi.

 

Ay kabus gibiydi. O sepetten nasıl çıkıp banyoya gidip kendimi çitilediğimi unutamıyorum...

 

Evet çitiledim resmen. Diğer türlü rahat edemezdim ki...

 

Bir de bana saygısız der.

 

Kendisi çok saygılı ya(!)

 

"İyi be tamam." Dediğimde gülerek bana sarıldı.

 

"Aferin yola gel böyle." Dediğinde karnına vurdum.

 

"Gıcık etme beni." Dediğimde kıkırdadı.

 

Abim bana sarılmayı kestiğinde yanaklarını sıkıp koşarak odama gittiğimde Allah'tan peşimden gelmemişti.

 

Laptobumu açıp YouTube'dan bir şarkı dinlemeye başladığımda laptobu yatapıma koyup yanına uzandım.

 

MELEĞİM: Sen bana düşman mısın?

 

MELEĞİM: Canımı yakmaz mısın?

 

MELEĞİM: Ah in cin şeytan mısın?

 

MELEĞİM: Elimi tutmaz mısın?

 

MELEĞİM: Ah akşam oluyor.

 

MELEĞİM: Bu gece benimle kalmaz mısın?

 

KOCACIMCIMCIM: Geliyorum.

 

MELEĞİM: Ne?

 

MELEĞİM: Saçmalama.

 

MELEĞİM: Ozan.

 

MELEĞİM: Şarkıydı ,şarkı.

 

MELEĞİM: Esin İris - Bu gece.

 

MELEĞİM: Şarkının adı.

 

MELEĞİM: Dinle.

 

MELEĞİM: Saçmalama gelmeeee.

 

MELEĞİM: Babam gelecek.

 

MELEĞİM: Hem sen hayırdır ya?

 

MELEĞİM: Hemen atladın balıklama.

 

MELEĞİM: Ne oluyoruz?

 

MELEĞİM: Ozan

 

MELEĞİM: Sana diyorum!

 

MELEĞİM: Baksanaaaaa!

 

MELEĞİM: Gelme!

 

KOCACIMCIMCIM: E çağırdın.

 

MELEĞİM: Şarkı diyorum!

 

MELEĞİM: Hem abim var.

 

KOCACIMCIMCIM: Sıkıntı yapma çıkarsın dışarıya.

 

MELEĞİM: Ozan delirdin mi?

 

KOCACIMCIMCIM: Evet

 

MELEĞİM: Belli

 

KOCACIMCIMCIM: Ama sana sevgimden delirdim.

 

MELEĞİM: Gelmiyorsun değil mi?

 

KOCACIMCIMCIM: Bilmem.

 

MELEĞİM: Ozan saçmalama.

 

Telaşlı telaşlı mesaj yazarken zil çaldığında dudağımı dişledim.

 

Hay şarkıyı dinlerken sözleri yazan parmaklarımı ben...

 

"Çocuklar kapı çalıyor. Mutfaktayım siz bakın. Her şeye de ben koşamam ya!" Annem mutfaktan doğru bağırdığında ayağa kalktım.

 

Hih! Ozan gelmiş olmasın?

 

Hızla ayağa kalkıp kapıya gittiğimde abim çoktan kapının önüne gitmiş ve kapıyı açmıştı.

 

Gördüğü kişiyle kaşları çatıldığında dudağımı ısırdım.

 

Kesin Ozan, kesin!

 

Aha ağzıma edecek abim.

 

Abimin arkasına geçip gelen kişiye baktığımda kaşlarım havalandı.

 

"Yemek ve kurabiye için teşekkür ederiz. Şimdi taşınma telaşasındayken dolduramadık ama bu iyiliğinizi telafi etmek amaçlı annem taşınma işlemi bittikten sonra sizi akşam yemeğine çağırıyor."

 

Kapıdaki Levent elindeki tencereyi içindeki saklama kabı ile abime uzattığında abim tek kaşını kaldırıp tencereyi aldı.

 

"Anneme söylerim. İyi günler." Dedikten sonra cevap beklemeden kapıyı Levent'in yüzüne kapattığında derin bir nefes aldım.

 

Oh Ozan değildi.

 

Rahatladım.

 

"Oya." Abim bana döndüğünde yüzüne baktım.

 

"Bu sarı lavuğun bizim karşı dairede ne işi var?" Dediğinde kaşlarımı çattım.

 

"Ne bileyim ben? Allah Allah. Taşımışlar işte. Yeni komşumuz onlarmış." Dediğimde gözlerini kıstı.

 

"Şaşırmış gibi durmuyorsun. Biliyor muydun?" Sorduğu soruyla ofladım.

 

"Eve girerken karşılaştım abi hem çok ayıp komşu o yüzüne kapı mı kapatılır?" Dediğimde omuz silkti.

 

"Bana ne." Dediğinde başımı onaylamaz manada salladım.

 

"Bir de benden büyük olacaksın he. Çocuk çocuk hareketler. Şuna bak." Dediğimde sanki beni duymuyormuş gibi mutfağa söylenerek gitmeye başladığında başımı onaylamaz manada salladım ve odama gittim.

 

Neyse en azından Ozan gelseydi şimdiye gelirdi. Gelmeyecek belli ki.

 

Düşüncelerim arasında telefonumu elime aldığım vakit gördüğüm o iki mesaj ile gözlerim kocaman oldu.

 

Cidden ben o şarkı sözlerini yazan parmaklarımı seveyim, e mi?

 

KOCACIMCIMCIM: Şimdi değil de gece geleceğim.

 

KOCACIMCIMCIM: Haberin olsun, güzelim.

 

BÖLÜM SONU...

 

DURUN, şeytan taşlanır yazar değil asşkfnakşs

 

Ve lütfen beddua da etmeyin bölümler kısa ve heyecanlı bitiyor diye sonra çarpılacağım diye korkuyorum sdkpnfspd

 

Bölüm nasıldı, beğendiniz mi?

 

 

Bölümü beğendiyseniz eğer yorum yapıp oy verirseniz çok mutlu oluruuuum. Çünkü cidden her bir oy ve yorum benim için bir mutluluk kaynağı...

 

Kendinize iyi bakın.

 

Allah'a emanet olun.

 

Dikkat edin ve mutlu olun.

 

Bir dahaki bölümde görüşmek üzere...

Loading...
0%