Yeni Üyelik
24.
Bölüm

24. Bölüm

@yazarnunur

YAYIMLANMA TARİHİ; 12 Ekim 2024...

24. BÖLÜM;

 

"Sonunda sonunda sonunda göreceğim onları. Dıptıs dıptıs dıptıs." Diyerek dans etmeye devam ettiğinde kıkırdadım.

 

"Niye bu kadar sevindi ki?" Erim'e bakarak sorduğumda sırıttı ve kolunu omzuma attı.

 

"Çünkü baba tarafı tam bir manyak ve kafa insanlar." Dediğinde kaşlarım havalandı.

 

Hadi bakalım benimle de kafaları uyuşacak mı?

 

"O da benim gibi gözü kara belli

Serserim deli dolu terelelli

Bu aşk bizi yola getirmeli

Ölürüm sana oof, ölürüm sana aay

Ölürüm sana ölürüm şşşt zilli"

 

Arabada giderken ellerimle bacaklarımda ritim tutarak ve omzumu oynatarak kendimce yerimde şarkıya dans edip eşlik ettiğimde hemen yanımdaki sürücü kısmında olan Kuzey gülüyordu.

 

"Yaktın beni hain

Tiryakin oldum yarim

Çaldın beni benden

Düştüm ağına zalim"

 

Ben söylemeye devam ederken o da bana eşlik ettiğinde güldüm.

 

Şarkının 'ölürüm sana ölürüm şşşt zilli' kısmı tekrar çalarken Kuzey söyledikten sonra bana dönüp göz kırptı.

 

Düştük.

 

"Kardeşime göz kırpma." Erim arkadan başını koltuklarımızın arasına sokup Kuzey'e bakarak konuştuğunda güldüm.

 

"Sana ne oğlum. Seni alâkadar etmiyor. Git yaslan arkana paşa paşa git Kastamonu'ya kadar yoksa kıçına tekmeyi basar yola atarım kurtlar kuşlar yer seni." Kuzey konuştuğunda Erim alayla güldü.

 

"He ben de zaten 4 yaşında bir veletim de bu dediğini yiyeceğim." Dediğinde kıkırdadım.

 

"Yemezsen gargara yap kanka." Konuştuğumda bana dönüp tiksinir gibi baktı.

 

"Sen konuşma. Sen sus. Git. Ulan. Sen benim ikizim olamazsın. Hayır kabul etmiyorum. Biz beraber doğmuş olamayız." Dediğinde gözlerimi devirdim.

 

"İyi olmayayım o zaman ikizin ki zaten beraber doğmadık birimiz daha önce doğdu birkaç dakika önce. Ama peki olmayalım ikiz falan. Arascığım senin ikizin olmamı ister misin bebeğim?" Dikiz aynasında Aras'a bakarak konuştuğumda sırıttı ve başını salladığında güldüm.

 

"Artık ikizim Aras, ben Erim diye birini tanımıyorum." Dediğimde Erim kafama vurmuş sonra da Aras'ı pataklamaya başlamıştı.

 

Gerçekten de kafasına kafasına hafif de olsa vuruyordu. Arkada savaş var.

 

Aras ne alâka derseniz diye söylüyorum Aras'ı baba tarafı tanıyormuş ve de çok seviyormuş. Eda teyzem de izin verdi o da bizle geliyor. İzin vermeseydi evine dönecekti oradan okula o uzun yolu gidecekti. Evet bunu kullanarak ve bir tık yalvararak Eda teyzemi ikna etmiştik yani ben etmiştim.

 

Dayanılmaz bir cazibem olduğunu söylemiş miydim? Söylemediysem öğrenmiş oldunuz.

 

Durun bir dakika, şu an kendimi överken bir an Ayaz Barkın gibi hissettim. Ah ortaokulda eğlenerek okuduğum bir zamanların en baş Wattpad kitabı. Ne günlerdi be...

 

Ama şimdi de kendini 70 yaşında nine gibi hissettim.

 

"Kıpraşmayın ulan. Durun. Arkada savaşa girdiniz. En sonunda ikinizi de şutlayacağım arabadan göreceksiniz gününüzü. Zaten şunun şurasında kaldı köye 7 saat. Az rahat durun." Kuzey azarlar bir tonda konuştuktan sonra bana döndü.

 

"Sen istediğini yapabilirsin yavrum, sana her şey serbest." Diyip göz kırptığında dikiz aynasından bana bakan Aras ve Erim'e bakıp kaşlarımı kaldırıp indirdim ve çarpıkça gülümsedim 'işte benim farkım' der gibi.

 

Gözlerini devirip kollarını bağladılar ve arkalarına yaslandıklarında güldüm.

 

"Bana baba tarafını tanıtsanıza. Nereye gidiyoruz, hepsi mi köyde yaşıyor, kaç amcam kaç halam var, kuzenlerim kaç tane? Gibi gibi gibi." Dediğimde Kuzey tebessüm etti.

 

"Tamam güzelim anlatalım."

 

"İlk önce 2 amcamız 3 halamız var. Büyük amcamızın adı Alihan karısının adı Duru ve onların 2 kızı bir oğlu var. Oğlunun adı Efe üniversite öğrencisi 23 yaşında, küçük kızının adı Seval o bizden küçük Emir ile yaşıt en büyük kızı de Özge o da Kuzey abimle yaşıt. Küçük amcamın adı Barış, karısı Ahu, iki çocukları var biri oğlan biri kız, oğlan 7 yaşında adı Umut kızı da 4 yaşında adı Güneş. Abi halamları da sen anlat ya." Erim sustuğunda Kuzey güldü ve devam etti.

 

"En büyük halamızın adı Selin kocası Eren, üç çocukları var ikisi oğlan biri kız. Büyük oğlu 20 yaşında adı Ali, küçük oğlu 10 yaşında adı Eymen ve kızları 18 yaşında adı da Deren. Ortanca halamızın adı Helin kocası Harun, bir kızı bir oğlu var. Kızı 15 yaşında adı Gaye ,oğlu 13 yaşında adı da Bulut. En küçük halamızın adı Elvin kocası Kenan. Hiç çocukları yok. Babaannemiz 5 sene önce vefat etti adı Halime'ydi dedemiz ise İsmail." Diyip sustuğunda başımı salladım.

 

Abi ben o kadar insanın ismini nasıl ezberleyeceğim ya? Ben daha anne tarafını öğrenemedim. He ya, onlarda kim vardı? Al işte unuttum.

 

"Benim beynim yandı. Çok kişi var çok. Allah'ım." Dediğimde arabada bir kahkaha tufanı başladığında gözlerimi devirdim ve önümdeki sırt çantamdan telefonumu ve kulaklığımı çıkardım.

 

"Peh siz gülün ben de biricik goblinciğimi izleyeyim." Dediğimde kaşlarını çattılar ve o ne der gibi bana baktılar.

 

"Pü cahiller. Dizi dizi. Goblin adında kore dizisi. 15. bölümüne geldim. İzleyeyim de bitsin sonra internette bulduğum manga okuma sitesinden dizisini izlediğim true beauty'i okuyacağım. Aslında vampire knight okumak istiyordum ama orada ne hikmetse yoktu ben de vampirli başka bir manga okumaya karar verdim. Aslında vampire knight'ın mangasını almak istiyorum ama onlar da olmuş 20 lira ve üstü. Çok pahalılar." Tek solukta konuştuğumda beni çok önemli bir şey söylüyormuşum gibi dinlediler.

 

"Yavrum, salak mısın? Zenginsin ya hani. 20 lira ve üstülük kitapların sana pahalı gelmemesi lazım." Erim konuştuğunda dikiz aynasında ona bakıp gözlerimi devirdim.

 

"Ruhum fakir benim birader hem 17 sene içinde istediği hiçbir şeye belli bir yaştan sonra baba parasıyla ulaşamayan ve kendisi çalışarak ulaşmaya çalışan bana bir anda zengin olma fikrine adapte olmamı mı bekliyorsun? Neremle gülmeliyim bu düşünceye?" Dediğimde homurdanıp gözlerini devirdi.

 

"Ben de izleyeyim mi?" Erim Kuzey ile benim koltuğumun arasından başını uzattığında kafasını istekledim.

 

"Höst ulan. Hayır. Ben Goblin bebeğimle aşk yaşayacağım izlerken. Sen bu aşka parazit olursun olmaz. İzleme sen." Dediğimde Kuzey telefonumu elimden aldı. Ne oluyor lan? Höst!

 

"Kimle aşk yaşıyorsun ulan. Ares dedin tamam dedik bir de başımıza Goblin çıktı. Kabul etmiyorum. Ares tanıdık hem onda kal." Dediğinde gözlerimi pörtlettim ve daha sonra kahkaha atmaya başladığımda kaşları çatık bir şekilde bir bana bir yola bakıyordu.

 

O az önce ömrü hayatım boyunca internet üzerinden görebileceğim bir adamı kıskanmış ama artık yüz yüze geldiğim Ares'i kıskanmamış mıydı? NE?

 

"Goblin dizi karakteri, onu kıskandın ama Ares'i kıskanmadın mı?" Kahkahkamın arasında kesik kesik konuştum.

 

Sustuğumda derin bir nefes verdi.

 

"He dizi karakteriyse sıkıntı yok. Ama sen yine de benim yanımda başkalarına yürüme. Sinirleniyorum istemsiz hem ben senin yanında 'of şu kıza bak su gibi' diyor muyum?" Dediğinde yüzümü buruşturdum.

 

"Keko musun Kuzey? Bir zahmet benim yanımda 'ıf şu kıza bak su gibi' deme yani. Git 'kız güzelmiş' de ya da deme ulan bana niye diyorsun. Allah Allah." Konuşurken istemsiz sinirlendiğimde Kuzey sırıttı.

 

"Birileri beni mi kıskandı , ha? Ne dersin?" Dediğinde gözlerimi devirdim ve bir şey demedim.

 

Evet kıskandım hiç yalan söyleyip hıçkıramam. Yeterince rezillik yaşadım zaten bari bu eksik kalsın.

 

"Uuuu birileri kıskanmış." Aras arkadan olayı kızıştırdığında kaşkarımı çattım.

 

"Kapsana sen çeneni bok böceği." Dediğimde kahkaha attılar.

 

Önümüzdeki Lodos abimin arabası dinlenme tesisine girdiğinde Kuzey de onu takip etti.

 

Şimdi diyorsunuz ki niye şoför ile gitmiyorsunuz? Dedem öyle şey sevmezmiş. Bana da garip geldi ama öyleymiş. Yanıma gelecekseniz başkasının sürdüğü değil kendi sürdüğünüz arabayla gelin, diyormuş hep. Kendi emeğinizle gelin demek istiyor sanırım. Ne bileyim onun da takıntısı o demek ki.

 

Dinlenme tesisine girdiğimiz anda karnıma saplanan acıyla yüzümü buruşturdum istemsiz.

 

Yapma be!

 

Bir haftadır bekliyorum ama yani şimdi mi geleceğin tutar?

 

"İyi misin güzelim?" Kuzey yüz hâlimi görmüş olmalı ki soru sorduğunda ona baktım ve başımı salladım.

 

"İyiyim." Dedikten sonra hıçkırdığımda kaşlarını çattı.

 

"Ne oldu?"

 

"Karnım ağrıyor sanırım regl oldum." Dediğimde başını salladı.

 

"Yanında ped falan var mı abicim?" Dediğinde saf saf yüzüne baktım.

 

Sanırım ağlayacağım.

 

Gözlerim dolduğunda kaşlarını çattı.

 

"Kötü bir şey mi dedim?" Sorduğu soruyla başımı olumsuz manada salladım.

 

İlk adet olduğum zaman tokat yiyip sonra da 'iyi evlenme zamanın gelmiş hiçbir boka yaramazsan seni birine veririz de para alırız' diye tehdit yediğim bir evden sonra Kuzey'in karşıma geçip bu kadar ilgili davranması sadece benim kalbimde bir yere dokundu. Çok güzel bir yere hem de.

 

"Kötü bir şey demedin. Ben sadece duygusalım. Neyse ben tuvalete gideyim." Kucağımdaki çantayı tutup Kuzey'in bir şey demesine izin vermeden arabadan çıktım. Söylemedim ama arabayı park etti, çalışan arabadan atmadım kendimi. Korkmayın.

 

Bizimkilere bakmadan tuvalete gittiğimde gerçekten de adet olduğumu fark ettim.

 

"E ama yani. Niye şimdi olmak zorundasın? Bir haftadır hem bel hem kasık hem de göğüs ağrısı çektirdin be mübarek. Daha erken geleydin ya? Hep yapıyorsun bunu. Bak günün birinde bozuşacağız. Ay tövbe estağfurullah, regliyle konuşmayan da ne bileyim yani. Delirdim iyice."

 

Eveeeet delirdim iyice, bir hayırlı olsununuzu alırım artık.

 

Tedbirli olduğum ve ne olur ne olmaz diye ped takmış olduğum için kendimi tebrik edip pedimi değiştirdim, tuvaletimi yaptım ve banyodan çıkıp ellerimi yıkadım.

 

Tuvaletten çıktıktan sonra telefonumu alıp direk Lodos abimi aradığımda saniyesinde telefonu açtı.

 

"Güzelim, nerdesin?"

 

"Telefonun başında mı bekliyordun be mübarek?" Dediğimde güldü.

 

"Nerdesin yavrum?"

 

"Tuvaletteyim abicim. Siz neredesiniz?" Diye sorduğumda bana doğru yürüyen abimi gördüm.

 

Bana doğru şöyle bir karizma yürüyor arkadaşlar. Üf, be!

 

Ben sanırım bu aileyi aile üyelerine düşmek için gelmişim. Teşekkür ederim hayat.

 

Abim telefonu kulağından çekip kapattıktan sonra yanıma geldi ve kolunu omzuma attı.

 

"Çok ağrın var mı? Ağrı kesici alalım mı ya da sıcak bir şeyler içmek iste misin? Aç mısın? Ne yemek istersin?" Peş peşe sorularını sıraladığında güldüm.

 

"Çok ağrım yok. Hafif bir sızı var o da sıkıntı değil , bir şey değil yani. Ağrı kesiciye ihtiyacım yok ve evet açım bir şeyler yiyip sıcak bir çay içmek istiyorum çünkü dışarısı buz gibi gece saat 4 ve benim tabiri caizse kıçım dondu abi." Dediğimde kahkaha attı.

 

Of be şu kahkahaya bakın arkadaşlar. Öldük şu an. Tabi siz duyamıyorsunuz, yazıııık. Çok üzüldüm(!)çok.

 

Hırçıkdığımda homurdandım. Ama ima yaptım ima! Hem içten kendi kendime konuşurken de hıçkıramazsın ya! Hıçkırmamalısın yani. Abart ama sendrom. Hoş abartıyor zaten. Neyse.

 

Yalnız cidden akşam yemeğinden sonra yola çıkmıştık şu an saat gece 4 ve bilirsiniz dinlenme tesisleri her zaman buz gibi olur ve ne kadar kalın giyinirseniz giyinin kıçınız donar ki ben bir de kansızım. Yani donuyorum. Hipotermi geçireceğim şimdi.

 

Allah'ım sen koru, amin.

 

"Hadi gidelim bebeğim. Bizimkiler de yemek sipariş etti zaten sen de et." Derken yürümeye başladığında ben de mecburi olarak yürümeye başlamıştım çünkü kolu omzumdaydı ve beni de kendisiyle birlikte sürüklüyordu.

 

Restorana girdiğimizde Lodos abimin kolunun altından çıkıp Güney abim ve babamın arasındaki sandalyeye oturdum.

 

"Açım, açım, açım. Bana bir şey sipariş verdiniz mi?"

 

"Ben verdim. Dedim ki kereviz kesin çok sever. " Kuzey gevşek gevşek gülerek konuştuğunda yüzüne tip tip baktım.

 

Kereviz yemeği hiç sevmem oğlum ben. Olmaz yani.

 

Yüzümde nasıl bir ifade oluştuysa Güney abim güldü ve yanağımdan bir makas aldı.

 

"Korkma güzelim kereviz yemeği sipariş etmedik. Ortaya hepimiz için serpme kahvaltı istedik. Gece çok geç oldu mide fesatı geçirmeyelim ve yolda giderken iyice uyku bastırması diye." Dediğinde başımı salladım ve Güney abimi yanağından öptüm.

 

"Benim canım benimle dalga geçmeyen abim." Kuzey'e nispet yapar gibi konuştuğumda homurdandı.

 

Şu Kuzey ile uğraşmak aşırı eğlenceli abi. Bunu zibilyon kez söyleyebilirim.

 

Masaya yiyecekler geldiğinde hemen yumuldum.

 

Abi acıktım diyorum.

 

Arada çayımdan içerek kahvaltımı yaptığımda yeri yaslandım.

 

"Doydum." Dediğimde Aras sırıttı.

 

"E bir zahmet doy kuzen. Bir bizi yemedin." Söylediği şeyle gözlerimi kıstım.

 

"Sinirimi bozma ısırırım o kafanı." Dediğimde alayla başını salladığında ayağa kalktım.

 

"Yapamam yani?" Ben ayağa kalkıp konuştuğumda o da ayağa kalktı.

 

"Kim dedi yapamazsın diye hoş o boyla ben oturmadığım sürece kafama elin bile ulaşamaz ama neyse." Sırıtarak ve eğlenir bir tonda konuştuğunda üzerine koşmaya başladım.

 

"Vay hain zürafa. Sen çok sırıksan ben ne yapayım ulan." Derken tam koşmak için arkasını dönmüştü ki sırtına atlayıp dişlerimi kafasına geçirdiğimde acı dolu çığlığı restoranda yankılandı. Benden kurtulmak için kendini sağa sola sallarken ben de düşmemek için kollarını iyice ona dolamıştım ve başını ısırmayı bırakmıştım. Bence bu acı ona yeterdi hoş zaten yere düşmemek için onu neredeyse boğuyordum şu an. Isırmam eksik kalsın bir şey olmaz.

 

"Bakar mısınız?" Kalın bir erkek sesinin bize seslenmesi üzerine Aras debelenmeyi bırakmış ve o adama dönmüştü doğal olarak ben de oraya bakmıştım ha bir de bu kadar boğmak yeter diye kollarımı gevşettim. Düşme tehlikesini de atlayınca tabi gönül rahatlığıyla.

 

"Lütfen hesabınızı ödeyip dışarı çıkar mısınız? Müşterilerimiz rahatsız oluyor." Dediğinde kaşlarımı çattım.

 

"Onlar müşteriyse biz neyiz? Başçavuşun eşşeği mi?" Dediğimde adam kaşlarını çatmıştı ve bizimkiler de masadan kalkmıştı.

 

"Tamam biz de şimdi kalkıyorduk hesabı alalım. " Babam konuştuğunda ona baktım.

 

Tamam adam haklıydı haksız olsa susmazdım.

 

"Neyse Arascığım benim deve kuzenim hadi beni arabaların oraya kadar taşı." Dediğimde ne hikmetse bir şey demeden kollarını bacaklarıma sardı ve beni sırtında daha yukarı zıplatıp arabaların olduğu yere doğru gitti.

 

BÖLÜM SONU...

 

Bölüm nasıldı beğendiniz mi?

 

Oy atmayı ve yorum yapmayı ihmal etmeyin lütfen.

 

Kendinize dikkat edin.

 

Allah'a emanet olun.

 

Bir dahaki bölümde görüşmek üzereeeee.

 

Ha bu sırada baba tarafında olaylar olaylar var. Çok komik ve delice şeyler olarak 😈😈😈

 

Sağlıcakla kalıııın.

 

 

Loading...
0%