Yeni Üyelik
8.
Bölüm

8. Bölüm

@yazarr56

SELİN

 

Bu görev sıkıcıydı. Sadece oturup bekliyordum. Paketten bir sigara çıkardım ama yasak olduğu aklıma geldi. Geri koydum.

 

Sandalyeye iyice yerleştim , kafamı geri attım. Düşüncelerimden sıyrılmak için gözlerimi yumdum. Dal çatırdaması sesi duyunca hemen fırladım.

 

Elimde kendimi savunabileceğim bir şey de yoktu. Malum 'patron' Alaz Bey'in emriymiş. Yerde gördüğüm ilk dal parçasını alarak etrafı kolaçan ettim.

 

Aniden biri dizime vurdu öne doğru iki büklüm kaldım. Kolunu boğazıma saracakken tutup çevirdim. Ama tökezledim. Işık vurduğunda adamın yüzünü gördüm. Patroncuğumuz gece yürümesine çıkmıştı sanırım.

 

Sırıtıyordu Pislik Herif! Elini uzattı ama ben yere tutunarak kendim kalktım. "Hayırdır Alaz Bey gece yürüyüşüne mi çıktınız?" Bana şaşırmış bir şekilde baktı. Asıl benim onu gördüğüm andan itibaren öyle bakmam gerekiyordu. Adım adım yanıma yaklaştı, iç güdülerime uyarak bir adım geri çekildim.

 

Nefesini kulağımda hissettiğimde gözümü yumdum. Yutkunmuştum ama bu yutkunuşun bana göre bi adı vardı 'boku yedik' yutkunuşuydu bu. " Umarım sana söylediklerimi unutmamışsındır." Dediği şeyi duyduğum an gözümü açtım ve elimi göğüslerine koyarak ittirdim. Ama bir gram bile yerinden oynamamıştı.

 

"Ya sen niye karabasan gibi gece gece dolaşıyorsun ki , ne bileyim ben sen olduğunu!" Tek kaşı havada öylece bana bakıyordu. Sinirlenince otomatikmen hızlı konuşurdum. Anlamamış olabilirdi. " Bana hesap sormak bir güvenliğe mi kaldı ? Hem de seni işe ben almışken." Adeta dudaklarım birbirine kilitlendi. O kimdi bana böyle şeyler diyordu. Arkamı dönüp sandalyeye geri oturdum. Ona yere düşmüş olan çakmağı alıp cebine attı.

 

Gözümü kapatıp nefes alıp verdim ilacıma ihtiyacım vardı bu kadar aksiyon bana fazlaydı. Elimin titremeye başladığını hissettiğimde Alazda elime bakıyordu. Ama bir şey demeden gitti. Bende onun çakmağını aldığı yerlere doğru baktım. Ama bulamadım.

 

Kafamda onu gördüm hayal mayel görüyordum. Sakin ol Selin bunlar sadece hayal . Bana yaklaşıyordu. Gine o zaman ki gibi sırıtıyordu. Dokunduğu yerler acı içinde yanıyordu. He dokunuşu bana zarar veriyordu. Ama o umursamıyordu. " Selin sen hala benim kızım mısın? " Diyordu. Utanmadan hala nasıl bunu söyleyebiliyordu. Boğazım acı içinde yanmaya başladı. Göz yaşlarıma engel olamıyordum.

 

Yaklaşıyordu , sahibimmiş gibi davranıyordu. hayır hayır ! Uzak dur benden lütfen lütfen. "Sen hala benim kızım mısın?! " diyerek yüzüme kulağımı çınlatıcak bir tokat attı. " Hiç bir zaman senin kızın olmadım. Seni Pislik ! " . Dişlerini birbirine sürtüyordu. Bana daha fazla yaklaşınca çığlık attım.

 

Karşımda Alaz duruyordu. " Hey hey sakin ol geçti , sadece hayaldi . " Ona dayanarak ağlamaya başladım. " O buradaydı... O .....E... Enes ... Buradaydı... " Ağladığım için ne dediğimi ben bile anlayamadım . " Şşş geçti sakin ol"

 

Hayır geçmemişti. O gitmişti ama hala izleri duruyordu. Hatırladıkça onun o dokunduğu yerler yanıyordu. Hangi baba kızına kıyardı be ! Milletin babası oyun oynarken benim babam neden başka türlü oynuyordu.

 

Benim suçum neydi? Neden..

Loading...
0%