İçeriye giren kişilerle içtiğim kokteyl boğazımda kaldı. O günkü gördüğüm kadın, bir de Ateş buradaydı. Ateş başını kaldırıp beni gördüğünde baştan ayağa süzdü. Hemen önüme döndüm; benim olduğumu anlamış mıydı ki? Pelin de girdiğinde önüme dönmüş, kokteyli içiyordum. Zehir gibi olmuştu bir anda tadı. Derin bir nefes aldım.

Sanki kaybolmuştum. Yolun sonu kırgınlıkları ve bir de imkansızlıklarla doluydu. En çok onun imkansızlığıydı, benim canımı yakan. Pelin yanıma gelmişti; Mir de abisinin yanına gitmişti. Acıyla gülümsedim; Pelin de bu gülümsememe karşılık verdi. Belki her yönden imkansızdık ve ben bunu görmüyordum; kör olmuştum.

Bir ona, bir de bu kırgın olduğum aşka; hemen ayağa kalktım. Pelin’e "lavaboya gidip geleceğimi söylemiştim, halbuki saatlerce ağlamak istiyordum." Lavaboya ulaştığımda derin bir nefes aldım; çok ağırdı yaptıkları.

Ellerimi ıslatıp boynuma dokundum; belki biraz nefes alabilirim. Ellerim, her zaman dokunduğum kolyeyi aradığında yoktu. Mezarlığa geri gidip aramıştım ama bulamamıştım. Ellimi yüzümü yıkamadım, makyajımın bozulmasını istemedim. Maskeyi nefes almak için çıkartmıştım. Kapı açıldığında dönüp kim geldiğine baktım; Ateş'in yanındaki kadındı. Kadın sarışın, mavi gözlüydü; gerçekten güzel biriydi. Giydiği kırmızı elbise ipek kumaştı; tam bedenine uyum sağlamıştı. Kendime baktığımda, onun yanında biraz daha sönük kalmıştım.

Çünkü benim tercihlerim hep siyahtan geçerdi; başka bir renk giymezdim. Dudaklarımda hafif bir pembe ruj vardı, kırmızı ruj yoktu bende. Pelin'de vardı. Bir an beynime dank eden şeyle kendime gelmiştim; beni sevmezdi, ne giyersem giyeyim hemen maskemi takıp dışarı çıktım.

İçeriye girdiğimde, biraz önceden daha çok kalabalıklaşmıştı. Herkes ya dans ediyor ya da kusana kadar içki içiyordu. Okul, karşılıyordu her şeyi; restoranın üst katı da özel misafirler için ayrılmıştı. Telefonuma bildirim gelince açıp baktım; Pelin, üst kata seni bekliyoruz diye mesaj atmıştı. Mir de önemli misafirlerdendi Ateş'in kardeşi olduğu için kalabalığın arasından çarpmadan geçmeye çalışmıştım ama mümkün değildi.

Merdivenleri yürümekbiçin bir adım atmıştım ki, siyah maskeli bir adama çarptım. Bir iki adım sendelediğim için elleri kolumu yakalamıştı. Adam hemen "Özür dilerim hanımefendi, iyi misiniz?" dedi. Başımı aşağı yukarı salladım, gülümsedim: "İyiyim, sorun değil." Adamın gözleri toprak rengiydi ve gözleri gülüşüme takılmıştı. Hemen elimi çektim, yanından yürüyüp geçtim; o da aynısını yapmıştır.

Diye arkama bakmadım. Sonunda Pelin’leri bulduğumda masaya ilerledim; masada Ateş bir de o sarı saçlı kadın oturmuştu. Yürüdüğüm için yırtmacım açılıyordu. Ateş, beni baştan aşağı bir kez daha süzdükten sonra yırtmacıma bakıp kaşlarını çattı. Geçip oturdum; Pelin ve Mir yan yana oturmuşlardı, tıpkı Ateş ve o kadın gibi.

Ben de tek oturmak zorundaydım; içecek söylememe gerek yoktu çünkü masa VIP olduğu için her şey vardı. Telefonumla ilgilenmeye karar verdim. Açıp baktığımda, sevdiğim bir dizinin fragmanı yayınlanmıştı; hemen bakacaktım ama sesten dolayı duyamazdım. Yanımda birinin varlığını hissettiğimde, az önce çarpıştığım adam burada hemen soluma oturmuştu. Adam "Siz" dediğinde, ben de "Siz" dedim. Masadakiler bize tuhaf bir şekilde bakınca hemen açıkladım: "Biz az önce yanlışlıkla çarpıştık." Adam gülümsedi: "Tesadüfin böylesi." Ben de gülümsedim: "Evet, biraz öyle oldu." Mir lafa girdi.

"Sizi tanıştırmama gerek kalmadı o zaman." Mir solumdaki adamı gösterdi: "Kendisi bizim motorcu grubumuzdan Gökhan." İsminin Gökhan olduğunu öğrendiğim adam, bana elini uzatı. Hemen ellini sıktım kendimi de tanıtmıştım "ben Asena" Gökhan gülümsedi bende karşılık verdim ellimi çekip Önüme döndüğümde Ateş'in bakışları bizdeydi.

Pek umursamadım; zaten umurunda değil gibiydim. Yanındaki sarı saçlı kadına odaklanmıştı. Biraz daha içtiğimde artık sarhoştum; sanki her şey dönüyordu etrafımda. Başımı iki yana salladım kendime gelmek için. Midem bulanıyordu; lavaboya gitmek için ayağa kalktım. Bir kaç adım sendelediğimde Gökhan yine beni tutmuştu: ." Pelin de benim gibi sarhoş olmuştu.

Kolumu çekip lavaboya adımladım. Lavaboya geldiğimde kusmak için hızla tuvalete girdim; alkollü fazla tüketmiştim. Kusmaktan sonra ağzımı çalkalamıştım, elimi ve yüzümü de yıkamıştım. Dışarıya çıkmak için elimle kapıya uzatmıştım ki bir anda hızla kapı açıldı. Ben kim olduğuna bakmak istiyordum ki beni kendine çekip dudağıma yapıştı.

Bölüm Sonu. Okuyan herkese teşekkür ediyorum. 🥰🥰