@yazarroze
|
Dudakları benim dudaklarımdaydı yine. Ateş beni öpüyordu, hem de 2. kez diyer öpüşü tutku yanmak içindi; bu ise susturmak ve kelimeleri tutmam içindi. Sadece dudaklarını dudaklarıma bastırıyordu. Hızla uzaklaşmak istedim, her ne kadar istesem de imkansızdı. Ellerim göğsüne değdiğinde hızla iki yanıma bıraktı. Her şey anlık gelişmiş ve ben ne olduğunu anlamadan beni el yıkama yerinin mermerinin üstüne oturtmuştu. "Ne istiyorsun?" nefes nefese kalmıştım.
Ateş dudaklarımı baş parmağıyla okşadı; gözlerim kapandı. Hayır, onu görmemek için değil, kalbimin deli gibi atışına kapatmıştım ben bu gözlerimi. Elini geri çektiğinde acaba bir kez daha dokunur muydu bana? Belki de imkansız olmadığımız bir gün veya dakikada dokunurdu. Değil tutku, değil susturmak; sevgi olacaktı o öpücük.
Ateş, "Kimdi o?" dedi. Hemen kendime geldim. Bu adam, biplolarmiydi miydi gerçekten? Ne yaptığını bilmiyordu. Hemen onu ittim. Bıkmıştım artık yaptıklarından, bir şey demedim. Yürüyüp gidecektim ki sorusuyla olduğum yerde durdum.
"Sevgilin mi? Neden gülümsedin?" Bir şey demeden yürüdüm; halbuki gidip dudaklarına yapışmak istiyordum. Bazen aşk buydu; içten sevmek. O da bende içten sevdiğim adamdı. Yürümeye devam ettim; halbuki ne kadar muhtaçtım ben ona. Ardımda bıraktığım en kaza rağmen masaya geldiğimde herkes biraz sarhoştu.
Ben de ayılmış gibiydim. Gözlerim Peli'ni ararken onu Mir'deneb çocukla öpüşürken görünce hemen önüme döndüm. Sarışın kadın da yoktu. Gözlerim Gökhan'ı aradığında hemen yan masada bana el sallıyordu. Mecburen gitmek zorunda kaldım, geçip yanına oturdum.
Gökhan, "Son sınıfa mı gidiyorsun?" diye sordu. Hemen cevap verdim: "Hayır, son bir senem kaldı." Gülümsedi, ben de o okulda okumuştum; güzel bir okul. "Acaba kaç yaşındaydı?" merak etmiştim, "Kaç yaşındasın?" Normal görünmemeye çalışıyordum çünkü hayat bana yıkılmama izin vermiyordu. Ben her şeyi içten halletmeye çalışıyordum.
Haledemediğim ve vazgeçtiğimde savaşıyordum Gökhan. "23," dedi. Aramızda 2 yaş vardı; ben 20 yaşındaydım. Sohbete devam ederken hızlı adımlarla buraya gelen Ateş'i gördüm. Ona vurmazdı, değil mi? Hemen ayağa kalktım. Gökhan benden bir açıklama bekliyordu; hemen "Midem bulanıyor," dedim. Gökhan, "İyi misin?" diye sordu. "Evet, iyiyim. Biraz midem bulandı o kadar," dedim. Hızla açıklama yapıp Ateş'in geldiği yöne doğru yürüdüm. Karşısına çıktığımda kasları çatık bir halde duruyordu. Hızla elini tuttum; işte o zaman durmuştu. Bana baktığında ben çoktan ona bakıyordum, tam pistin ortasında durmuştu. Bir an aramızda ışıklar açıldı.
Ben ne olduğunu anlamadan dans müziği çalmaya başladı. Ateş'in elleri belimi buldu. Biz her şeyi unutmuş, kendimizi dansa bırakmıştık; birden olmuştu, tıpkı onunla ben gibi. Etrafımızdaki herkes bize bakıyordu. Elimi tutup kendi eliyle birleştirdi, diğer eli belimde, bir sağa gitti bende ona ayak uydurdum Gözleri gözlerimde; her şeye rağmen bir anda...
Bölüm Sonu. Yıldıza basmayı unutmayalım; satır arası görüşlerinizi ve yorumlarınızı bekliyorum. 🥰😘 |
0% |