Yeni Üyelik
25.
Bölüm

3.Sezon 3.Bölüm: Sır Perdesi

@yazarruhluadam

The Sunken Forest'taki evde, Tina ve abisinin cesetleri defalarca kez bıçaklanmış şekilde bulunur. Megan'ın ise başı yarık bir şekilde karşımıza çıkar.


Kamera: Cinayet Mahalli


Odaya yayılan loş ışık, kan izlerini belirginleştirir. Dedektifler, cinayetin izlerini araştırırken, Ellie ve Patrick korku içinde durumu izler.


Ellie (Gözleri dolu): Megan... Tina...


Patrick (Endişeli): Bu... Bu nasıl oldu? Kim bunu yapar?


Ellie (Titreyen bir sesle): Megan... HAYIR HAYIR BU GERÇEK OLAMAZ.


Patrick (Cesaretle): Sakin ol, Ellie. Polisler gerekeni yapacak. Şimdi bizim sakin olmamız lazım.


Kamera: Nancy'nin Gizli Planları


Başka bir sahnede, Nancy'nin karanlık figürü, gizli planlarını uygulamak için sessizce çalışır. Ellerindeki kan izleri, cinayetin gerçekleştiği olayı işaret eder.


Nancy (Kendi kendine): Hedefime gittikçe yaklaşıyorum. Artık engel yok.


Kamera: Grup İçindeki Panik


Son olarak, grup içinde panik yayılmaya başlar. Jack, Leo, ve Gina, yaşanan korkunç olayların şokunu atlatmaya çalışır.


Jack (Panik içinde): Bu... Bu cinayetlerle ne yapacağız? Kim bunu yapar?


Leo (Endişeli): Megan'ın başına ne geldi? Bu durum kontrolden çıktı.


Gina (Tedirgin): Nancy'nin bu işin içinde olduğundan eminim. Onunla bir an önce başa çıkmalıyız.


Gerginlik dolu bir atmosferde, karanlık sırların yavaş yavaş ortaya çıkmasıyla birlikte, karakterler arasındaki güven kırıntıları giderek azalır. Nancy'nin gerçek niyetleri ne olacak? Ve bu karanlık olayların ardındaki gerçek ne?


The Sunken Forest'taki evin içinde, Tina ve abisinin cansız bedenleriyle beraber Megan'ın başının yarık olduğu görülüyor. Oda tam anlamıyla bir cinayet mahalli havasında; kan izleri, cesetlerin etrafında kırmızı bir halı oluşturmuş durumda. Dedektifler, cinayetin izlerini araştırırken, Ellie ve Patrick yaşanan korkunç olayın şokunu atlatmaya çalışıyor.


Ellie (Gözleri dolu): Megan...


Patrick (Endişeli): LANET OLSUN NEDEN NEDEN MEGAN?


Ellie (Titreyen bir sesle): Megan gitti PATRİCK GİTTİ...


Patrick (Cesaretle): Sakin ol, Lütfen... Polisler gerekeni yapacak. Bana güven.


Oda içindeki sessizlik, gerginliği hissedilir kılıyor. Dedektifler, delilleri toplamaya devam ederken, Nancy'nin gizemli planlarına dair ipuçları giderek daha belirgin hale geliyor.


Nancy (Kendi kendine): Bakalım patrick beni özlemiş mi?


Başka bir yerde, Jack, Leo ve Gina, yaşanan dehşet dolu olayların şokunu atlatmaya çalışıyor ve bir sonraki adımı planlıyorlar.


Jack (Panik içinde): Bu... Bu cinayetlerle ne yapacağız? Kim bunu yapar?


Leo (Endişeli): Megan'ın başına ne geldi? Bu durum kontrolden çıktı.


Gina (Tedirgin): Nancy'nin bu işin içinde olduğundan eminim. Onunla bir an önce başa çıkmalıyız.


Grup, Nancy'nin gerçek niyetlerini ortaya çıkarmak ve arkasındaki karanlık güçle mücadele etmek için bir araya gelirken, aralarındaki güvensizlik giderek artıyor. Karanlık sırların ve gizemli cinayetlerin ardındaki gerçek ne olacak?


Patrick (Şok içinde): Umarım Nancy değildir. Nancy öldü... Değil mi arkadaşlar?


Ellie (Sarsılarak): Bunu kim yapar, Patrick? Kim bu kadar acımasız olabilir?


Patrick (Kararlılıkla): Polisler bu işin peşine düşecek, Ellie. Şimdi, toparlanmamız ve gerçekleri öğrenmemiz gerekiyor.


Ellie ve Patrick, yaşadıkları trajik olayın şokunu atlatmaya çalışırken, evin dışında dedektifler delil toplamaya devam eder.


Dedektif (Notlar alarak): İkiz kardeşler ve bu kadın... Hepsi aynı evde, aynı kaderi paylaşıyorlar. Ama neden? Bu cinayetlerin arkasında yatan gerçek ne?


Etrafı saran gizemli sular, gerçekleri bulmak için daha da derine inmeye işaret ediyor. Her adım daha fazla soru işareti yaratıyor.


Ellie (Kararlılıkla): Bunun ardında yatan şey ne olursa olsun, onu bulmalıyız. Megan ve Tina'nın ölümüne sebep olan kişi bu dünyada cezasını bulmalı.


Patrick (Gözleri kararlılıkla parlayarak): Evet, Ellie. Hep birlikte bu karanlık sırları ortaya çıkaracağız. İki kardeş, birlikte hareket edeceğiz.


Ellie ve Patrick, yaşanan dehşet dolu olayın ardından birlikte hareket etmeye kararlıdır. İkizlerin kararlılığı, gerçeğin peşindeki azimlerini yansıtırken, karanlık sırların aydınlığa çıkmasını sağlayacaklarına inanıyorlar.


Patrick'in cep telefonu aniden yüksek bir sesle çalmaya başladı. Patrick telefonu açtı ve kulağına koyup korkuyla; Kimsiniz?


Nancy (Sinsi bir ses tonuyla): Merhaba Patrick... Beni hatırladın mı?


Patrick (Tedirgin): Sen kimsin ve bizden ne istiyorsun?


Nancy (Gizemli bir şekilde gülerek): Ah, ne kadar hızlı unuttun. Belki de hatırlamak istemiyorsun, değil mi? Ama senin için unutulmaz biriyim.


Patrick (Nefes alırken): Nancy mı? Sen misin bu? Ne istiyorsun?


Nancy (Karanlık bir şekilde): İstediğim şey, bir oyun oynamak. Sen ve ikiz kardeşinle... çok eğlenceli olacak.


Patrick (Endişeyle): Oyun mu? Ne demek istiyorsun?


Nancy (Kahkaha atarak): Anlayacaksın, Patrick. Zamanı geldiğinde... Çok yakında görüşeceğiz.


Patrick (Kararlılıkla): Seni bulacağım, Nancy. Ve bu oyunun sonu gelene kadar durmayacağım.


Nancy (Soğuk bir gülümsemeyle): Heyecanlıyım, Patrick. Heyecanlıyım.


Telefonun diğer ucundaki gizemli ses, Patrick'in içine korku salarken, Nancy'nin tehlikeli oyununun başladığını işaret eder.


Sally diz çöküp yerde oturur, göz yaşları sel olurken içini kemiren acıyla titrer. Yüreği paramparça olmuşçasına ellerini yüzüne götürür ve hıçkırıklarla ağlamaya başlar. Dudağını ısıran, derin bir çaresizlik hissi içinde kendini kaybetmiş gibi görünür. O an, gözlerinden süzülen yaşlar acıyı ve kederi simgelerken, Sally'nin zihnindeki fırtına hiç dinmek bilmez. Ellerini avuçlarının arasına alarak çaresizce başını sallar, içten içe kırılan bir ruhun çığlıkları sessizce yankılanır. O an, Sally'nin iç dünyası, acı dolu bir yalnızlık okyanusunda kaybolmuş gibidir, karanlık ve umutsuzca.


Patrick: (Sally'nin yanına diz çöker, onu kolları arasına alarak sakinleştirmeye çalışır) Aşkım, buradayım, yanındayım. Seni teselli etmek için buradayım.


Sally: (Hıçkırarak) Patrick, neden böyle oldu? Neden böyle bir şey yaşanıyor?


Patrick: (Yumuşak bir ses tonuyla) Bilmiyorum aşkım, ama şimdi önemli olan yanında olmamız. Birlikte bu zor zamanları aşacağız. Seni seviyorum ve her zaman burada olacağım.


Sally: (Başını Patrick'in omzuna yaslayarak) Senin yanında olmak beni rahatlatıyor. Seni seviyorum Patrick.


Patrick: (Sally'ye sarılarak) Ben de seni seviyorum, Sally. Hiçbir zaman yalnız değilsin, hep yanındayım.


Patrick: (Sally'yi nazikçe bırakır ve yüzüne bakarak) Bu zor zamanlarda birbirimize destek olmalıyız. Birlikte güçlüyüz.


Sally: (Gözlerinde hala yaşlarla) Evet, Patrick, birbirimize destek olmalıyız. Senin burada olduğunu bilmek bile yüreğimi ısıtıyor.


Patrick: (Kararlı bir şekilde) Bu gece burada kalacağım, senin yanında olacağım. Ne zaman ihtiyacın olsa, sadece beni çağır, tamam mı?


Sally: (Teşekkür edercesine başını sallar) Tamam, Patrick, sana güveniyorum. Seninle her şey daha kolay.


Patrick: (Sally'nin elini alarak) Bu gece birlikte uyuyalım, yarın daha güçlü bir şekilde kalkarız.


Sally: (Güçlükle gülümseyerek) Evet, buna ihtiyacım var. Seninle her şey daha kolay, Patrick.


Patrick ve Sally birbirlerine sıkı sıkı sarılırlar, birlikte bu zor zamanları aşacaklarına dair bir güven duygusuyla doludurlar. Birbirlerinin varlığı, onlara güç ve cesaret verir.


Patrick: (Sally'nin elini alır ve yavaşça kaldırır, gözlerinde derin bir endişe belirir) Sally, gel, kalkalım. Burada uzun süre oturman iyi değil.


Sally: (Gözleri hala yaşlı, titreyen bir sesle) Patrick, ben... ben korkuyorum. Tina ve Megan'ın başına gelenler... ne oluyor burada?


Patrick: (Sakinleştirici bir tonla) Sakin ol, Sally. Her şeyi çözeceğiz. Önce kendimizi toparlayalım, sonra gerisini düşüneceğiz.


Sally: (Gözlerini kaçırırken) Ben... ben bu kadar korkak olmamalıydım. Ama Megan'ın ölümü beni... beni alt üst etti.


Patrick: (Sessizce) Bu normal, Sally. Hiç kimse bu tür bir şokla kolayca baş edemez. Ama sana söz veriyorum, bu gece seninle birlikteyim ve seni koruyacağım.


Sally: (Başını kaldırır, gözlerinde hala korku var) Ama belki de burada güvende değiliz. Kim bilir, belki de bu evde birileri bizi izliyordur.


Patrick: (Ciddiyetle) Bu olasılığı göz ardı etmemeliyiz. Ama şu an önemli olan sakin kalmak ve bir çıkış yolu bulmak. Bunu birlikte başarabiliriz.


Bu diyalog sırasında odanın içi gerginlikle dolmuş, her iki karakterin de korku ve endişe dolu hisleri betimlenirken, atmosfer giderek gerilir. İkisi de kendilerini korumak için birlikte hareket etmek zorunda olduklarının farkındadırlar.


Bir süre sessizlik hüküm sürdü odada. Sally'nin gözyaşları kurumuştu ancak endişesi hala taze ve canlıydı. Patrick, odanın etrafına dikkatlice bakındı, herhangi bir tehlikeyi sezmemeye çalışarak. Odayı aydınlatan loş ışıklar, gölgelerin köşelere saklandığı bir ortam oluşturuyordu.


Bu sessizlik, aniden Nancy'nin korkutucu sesiyle bozuldu. Telefonun ürkütücü zil sesi yankılandı, Patrick'in ve Sally'nin kalpleri hızla atmaya başladı. Patrick, telefonu almak için tereddüt etti, bir yandan da Sally'ye göz kulak olmak istiyordu.


"Merhaba Patrick, beni hatırladın mı?" diye sordu Nancy'nin sesi telefondan gelirken. O soğuk, ürkütücü ton, Patrick'in tüylerini diken diken etti. Gözleri odanın etrafına bakarken, Nancy'nin her an nerede olduğunu bilemiyordu.


Patrick, telefondaki sessizliği kırdı. "Kim olduğunu biliyorum. Bu oyunu oynamaya devam edersen, seni durduracağım."


Sally'nin gözleri telefona kaymıştı, yüzünde korkuyla karışık merak belirtileri vardı. Patrick, ona güven vermeye çalıştı. "Sally, endişelenme. Bu geceyi beraber atlatacağız, seninle birlikteyim."


Sally, hala tereddüt ederek, "Ama ne olacak, Patrick? Megan öldü, Tina ve abisi öldü... Biz de mi öleceğiz?"


Patrick, kararlılıkla "Hayır, öyle olmayacak. Bu evden çıkacağız ve yardım isteyeceğiz. Birlikte güvende olacağız."


Bu sözler, Sally'nin yüzünde hafif bir umut belirtisi yarattı. Ancak, Nancy'nin tehditkar sesi ve evdeki gizemli olaylar, onların önlerindeki zorluğun farkındaydılar. Birlikte, bu karanlık gecenin üstesinden gelmek için cesurca ilerlemeye kararlıydılar.


Bir hafta geçti, ancak Sunken Orman'daki evde yaşanan dehşet dolu olayların etkisi hala taze ve yakıcıydı. Patrick ve Sally, yaşadıkları korkunç deneyimlerin ardından adeta bir gölge gibi dolaşıyorlardı, her an bir tehlikeyi bekler gibi.


Evdeki sessizlik, geçen haftaki dehşet dolu anıları hatırlatıyordu. Tina'nın ve abisinin ölü bedenleri hala morgda bekliyordu, polis soruşturma başlatmıştı ancak cinayetlerin gizemi çözülmüş değildi.


Patrick, odanın penceresinden dışarı bakarak düşüncelere daldı. "Sally, ne olursa olsun, bu kabusun sona ereceğinden emin olmalıyız. Biz hayatta kaldık ve birlikte bu durumla başa çıkabiliriz."


Sally, hala geçen haftanın dehşetini unutamıyordu, ancak Patrick'in cesareti ve kararlılığı ona güç veriyordu. "Evet, Patrick, birlikte bu zorluğun üstesinden gelebiliriz. Ancak kurtulmamız için ne yapmalıyız?"


Patrick, gözlerini kararlılıkla dikip "İlk olarak, polise tam olarak ne olduğunu anlatmalıyız. Sonra da bu evden uzaklaşmalıyız, güvendiğimiz bir yere gitmeliyiz. Tek başımıza burada kalmamalıyız."


Sally'nin yüzünde hafif bir umut belirdi, ancak hala korku ve endişe vardı. "Peki ya Nancy? Onun hala nerede olduğunu bilmiyoruz. Bizi tehdit etmeye devam edebilir."


Patrick, sıkıca kararlılıkla, "Nancy'yi durduracağız. Onun oyununa gelmeyeceğiz. Güvenliği sağlamak için ne gerekiyorsa yapacağız."


Bu sözler, Sally'ye biraz cesaret verdi ve birlikte, evlerinden çıkmak ve güvenli bir yere sığınmak için plan yapmaya başladılar. Yaşadıkları kabusun sona ereceği umuduyla, birlikte bu zorluğun üstesinden geleceklerdi.


26/06/2023 Pazartesi


Patrick balkonda çocuklarıyla otururken, yıldızların parladığı bir geceyi paylaşıyorlardı. Çocuklarını göğe bakmaları ve öykülerini dinlemeleri için teşvik etti.


Patrick: (Gülümseyerek) Biliyor musunuz çocuklar, burası eskiden bizim için çok özel bir yerdi. Burada, annenizle ve benimle birlikte birçok güzel anı yaşadık.


Oğlu: (Merakla) Gerçekten mi, baba? Ne tür anılar?


Patrick: (Nostaljik bir şekilde) İşte bu balkonda, yıldızları izlerken annenizle birçok romantik anı yaşadık. Bir ara burada kucaklaşırken, anneniz beni ilk kez öptü.


Kızı: (Heyecanla) Ooo, ne romantikmiş!


Patrick: (Gülerek) Evet, öyleydi. Ama burası sadece romantizm için değil, aynı zamanda hayatın zorluklarını da konuşmak için bir mekan oldu. Birlikte geçirdiğimiz zamanlarda birbirimize her şeyi paylaşabilirdik.


Çocuklar, babalarının anılarına ilgiyle kulak verirken, bir anda çarpıcı bir soru gelir:


Oğlu: Baba, acaba hayatınız boyunca hiç pişmanlık duyduğunuz bir şey oldu mu?


Patrick, beklenmedik bir soru karşısında bir an tereddüt eder. Sonra, derin bir nefes alır ve anlamlı bir gülümsemeyle cevap verir:


Patrick: (Düşünceli bir şekilde) Evet, elbette. Herkesin hayatında yapmak istediği farklı seçimler olur ve bazen yanlış kararlar alabiliriz. Ama önemli olan, bu hatalardan ders çıkarmak ve ileriye doğru adım atmaktır.


27/06/2023 Salı Gece 03.45


Ellie ve Patrick, geçmiş anılarına dalmışken birden telefonlarının çalmasıyla irkilirler. Patrick telaşla telefonunu alır ve ekrana baktığında Nancy'nin numarasının belirdiğini görür. Bir an tereddüt ettikten sonra cevap verir:


Patrick: (Endişeli) Alo?


Nancy: (Sinsi bir ses tonuyla) Merhaba Patrick, beni hatırladın mı?


Patrick, Nancy'nin sesini duyduğunda içinde bir ürperti hisseder, ancak kendini toplar:


Patrick: (Kararlı) Nancy, neden beni aradın?


Nancy: (Kahkaha atarak) Seni ziyarete gelmek istedim, eskiden olduğu gibi. Hatırladın mı? Bizim o güzel günlerimizi?


Patrick, Nancy'nin karanlık tekliflerine karşı dik durmaya çalışır:


Patrick: (Sert bir şekilde) O günler artık geride kaldı, Nancy. Seninle hiçbir işimiz yok.


Nancy: (Soğuk bir gülümsemeyle) Oh, ama benimle işin var, Patrick. Ve yakında seninle buluşacağız. İstersen şimdi, istersen sonra. Ama kaçamazsın.


Patrick, Nancy'nin tehdit dolu sözlerine karşılık vermeden önce sessizce nefes alır:


Patrick: (Kararlı) Senin oyunlarına gelmeyeceğim, Nancy. Artık aramayı bırak ve hayatımızdan çekil.


Nancy, Patrick'in kararlılığına rağmen sinsi bir gülümsemeyle cevap verir:


Nancy: (Alaycı bir şekilde) Oh, Patrick, ne kadar da iddialısın. Ama hatırla, ben her zaman buradayım. Ve seni bekliyorum...


Telefonu kapatırken, Patrick kalbinin hızlıca atmaya devam ettiğini hisseder. Ellie ise endişeli bir şekilde ona bakar, birlikte nasıl hareket edeceklerini düşünürler.


Ellie ve Patrick, Nancy'nin tehdit dolu telefon görüşmesinden sonra tedirgin bir sessizlik içinde kalırken, birden kapının önünde bir sandalyenin fırlatıldığını duyarlar. Bir an şaşkınlıkla birbirlerine bakarlar, ardından merakla kapıya yönelirler. Kapının önünde yanmış bir bebek ve cam parçalarıyla kaplı bir sandalye gördüklerinde dehşete kapılırlar.


Ellie: (Şaşkın) Bu ne lanet şey?


Patrick, şaşkınlıkla sandalyeye ve yanmış bebek figürüne bakarken adrenalin dolu bir hisle harekete geçer:


Patrick: (Kararlı) İçeri gir, hemen! Kim olduğunu görmek için bakacağım.


Ellie endişeyle içeri girerken Patrick kapının önünde durur, etrafa dikkatlice bakar. Ancak, dışarıda kimseyi göremez. Bir anlık sessizliğin ardından, çaresizlikle kapıyı kapatır ve Ellie'nin yanına döner.


Patrick: (Tedirgin) Kimse yok, sadece bu tuhaf şeyler...


Ellie, hala şok içinde, Patrick'in yanına gelir ve onunla birlikte oturur:


Ellie: (Titreyen sesle) Patrick, bu ne oluyor? Kim yapar böyle bir şeyi?


Patrick: (Endişeli) Bilmiyorum, Ellie. Ama Nancy'nin tehditlerinden sonra, bu hiç iyi bir işaret değil.


Ellie, endişeli bir şekilde başını sallar ve Patrick'in elini sıkıca tutar. İkisi de, kendilerini ve sevdiklerini korumak için neler yapacaklarını düşünerek birlikte kararlar almaya hazırdılar.


Ellie: 24 yıl önceki olay yine gerçekleşiyor Patrick.


Patrick, Ellie'nin endişeli sözlerini duyunca yüzünde ciddi bir ifade belirir. Olayların tekrarlanması, geçmişin karanlık izlerini yeniden canlandırır.


Patrick: (Düşünceli) Evet, Ellie. Aynı tehditler, aynı korkular... Ne oluyor burada?


Ellie'nin gözlerinde endişeyle karışık bir kararlılık parıldar.


Ellie: (Kararlı) Bu sefer durdurmalıyız, Patrick. Geçmişte yaşadıklarımızı unutamayız, ama bu sefer farklı olacak.


Patrick, Ellie'nin kararlılığını hissederek ona güvenle bakar.


Patrick: (Destekleyici) Haklısın, Ellie. Bu kez güçlü olacağız ve birlikte bu karanlık gölgelerle yüzleşeceğiz. İkimiz de bu sınavı geçeceğiz.


Ellie, Patrick'in desteğini hissederek bir an için hafifçe gülümser.


Ellie: (Hafifçe gülümseyerek) Evet, Patrick. Birlikte güçlüyüz.


İkisi de kararlılıkla gözlerinde beliren karanlık bulutlara meydan okur gibi birbirlerine sıkıca sarılır. Geçmişteki acıları unutamazlar, ama birlikte geleceğe ilerleyerek bu karanlık gölgeleri dağıtmak için güçlenirler.


Nancy'nin son hareketi, atmosferi bir kez daha dehşetle doldurur. Salonda beklenmedik bir şekilde bir ceset bırakır ve sessizce geri çekilirken, iki kırmızı maskeli adam salona adım atar. Ellerindeki bıçakların keskin taraflarını temizlerken, gözleri soğuk bir kararlılıkla parlar.


Kırmızı Maskeli Adam 1: (Sert bir ses tonuyla) İşte sonuç, Nancy. Her şey plana uygun ilerliyor.


Kırmızı Maskeli Adam 2: (Gizemli bir gülümsemeyle) Evet, artık hiçbir şey bizi durduramaz. Bu şehir bizim olacak.


Ellie ve Patrick, salonun ortasındaki cesedi görünce şok olurken, Nancy'nin geri çekilmesi ve kırmızı maskeli adamların ortaya çıkmasıyla daha da dehşete kapılırlar. Gözlerinde bir kararlılık belirirken, gelecek dakikaların ne getireceğini merakla beklerler.


Loading...
0%