Kaya
-" ... Ve baban katil, Mavi. Baban masum insanları öldüren bi ka-"
Mavi
-"KES SESİNİ DİNLEMEK İSTEMİYORUM"
Kaya
-"ne o az önce bağırıp atarlanırken sorun yoktu"
Kayanın anlatığı kadarıyla babam yıllardır silah kaçakçılığı yapıyodu.
Hemde tefeciydi. Okadarıda imkansızdı , yapmazdı herhalde yapmazdı dimi, bu kadar kötü biri değildi dimi babam ?
Kaya yavaş adımlarla bana yaklaştı. Olduğum yerden kıpırdamadan ne yapıcağını bekledi.
Kıpırdamadığımı görünce dudağı yukarı kıvrıldı.
Kaya
-"Doğruları duymak hoşuna gitmedi mi yoksa?"
Kayanın yüzünde eğlenir gibi bir ifade vardı. Eğlenirsin tabi odun kafalı.
Mavi
-"Diyelim ki gitmedi ne yapıcaksın?"
Kayanın kahkaha sesi odayı doldurdu.
Kaya
-"fazla cesursun mavi ,nerden geliyor bu cesurluk?"
Mavi
-"işte bu seni gram ilgilendirmez "
Kayanın yüzü yavaş yavaş düşerken bu kez sırıtan bendim.
Kaya iyice yaklaşıp yanımdan uzaklaşırken, önce kulağıma eğildi.
Kaya
-"Bu cesaretin hayatına maâl olucak"
Fısıldaması ürkütücüydü.
Yanımdan uzaklaşıp salondan çıktı.
Diğerleri şaşkınlıkla bizi izliyolardı.
Bende olduğum yerde kıpırdamadan öylece kala kaldım.
Yukarıdan kayanın ürkütücü bağırması duyuldu.
Kaya
-"kerem kızı bodruma indir"
Kafamı hızlıca kereme çeviridim ,sadece şaşkınca bakıyodu. Nefesim daraldı.
Duru
-"abi ,hayır...o"
Durumun gözlerindeki hüzünü gördüm kereme bakıyordu.
Derin bir nefes aldım .Güçlü dur mavi hep yaptığın gibi,en fazla ne olabilirdi ki.
~~~
Kaya
-"yakından daha güzelmiş yüzün"
Kaya sırıtarak mavinin yüzünde elinde olan küçük bıçağı gezdirir,
Bıçağın ucunu mavin gözlerinden önünde döndürdü elinde.
Mavi bir defa olsun gözlerini ayıramaz bıcaktan. Kayanın yapıcağı şeyi anlayıp kafasını ağır ağır iki yana sallar. Kayanın yüzündeki ürkünç sırıtması daha çok büyüdü. Mavinin yalvarırcasına bakması Kaya'nın hoşuna gidiyodu. Zevk alıyordu.
Kaya
-"ama yazık olucak "
Bıcağı yanağına bastırıp derisinin kesilmesini sağlar.
Mavinin ağzından açı dolu çığlık kopar. Kaya diğer eliyle mavinin tuttuğu saçlarını daha çok çeker.
Mavi arkada zincirle bağlı olan ellerini kurtarmaya çalışır . Zincir sesleri ve ağlama sesi birbirine karışır.
Mavinin göz yaşları yanağından akan kanla karışıp boynuna doğru süzülür. Yanağında küçük ama derin bir yara zii vardı.
Mavi
-"neden yapıyosun bunu..ne yaptım ben sana"
Kaya hızla mavinin saçlarını bırakıp ayağa kalkar. Mavi savrulduğu yerden gözleriyle kayayı izler.
Kaya
-"Hiç birimiz yaptığımız şeylerini bedellerini kendimiz ödemeyiz , onları en zayıflar ve masumlar öder. O ailede olan en korunmasız sensin. Onlar seni asla koruyamadılar küçük ,aynaya her baktığında bunu hatırlayacaksın"
Kaya önünde duran masadan kemeri eline alır.
Mavi
-"Hayır,hayır,HAYIR."
Kaya mavinin bağırmasın dan zevk alırcasına gözlerini kapatıp geri açar .
Yavaş adımlarla maviye doğru ilerler , kayanın attığı her adımda mavi geri gider en sonunda soğuk duvara vücudu deyince irkilir.
Kaya Mavinin tam önüne gelince mavinin önüne eğilir elindeki kemeri kenara bırakır.
Tek eliyle mavinin ensesinden tutup kendine çeker. Diğer eliyle mavinin yüzüne gelen saçları geriye atar.
Mavi kendini geri çekip kayanın yaklamasını engellesede başarısız olur. Kaya maviye iyice yaklaşıp dudaklarından sertçe öper . Mavi hızla hafasını sağa çevirir. Kendini kayadan kurtarmaya çalışır.
Kayanın mavinin ensesinde olan eli boğazına gider . Boğazını sıkıp kafasını sertçe duvara yaslar. Mavinin boğazındaki parmakları gittikçe sıkılaşır. Mavi bağlı olan elleriyle çaresizce sadece çırpınır.
Mavinin yüzü gittikçe kızarmaya başlar, Kaya ellerini boğazından çeker.
Mavi kendini yere bırakıp derince,kesik nefesler alır.
Kaya cebindeki anahtarla mavinin ellerini açar . Mavi direk elleriyle boğazını tutar .
Kaya bu sefer maviyi ayağa kaldırır. Tavandan sarkan zincirlere bilerklerini bağlar . Yere eğilir bıraktığı kemeri hızla alır.
Mavi
-"Kaya hayır Kaya yapma..."
Kaya umursamayıp kemerle mavinin omzuna doğru vurur.O ses odada yankılanırken ardından mavinin çığlığı yükselir.
Ardı ardına aldığı kemer darbeleriyle daha çok bağırır . Ama sesini kimse duymayacağını bile bile bağırır ,insanoğlu işte her zaman umut vardır içinde . Mavide bir umut bekler sesini duyup, onu bu cehennemden kurtarıcak birini.
***
Mavinin ağzından kopan bir çığlık daha bağırmaktan sesi kısılmıştı.
Mavi
-"YETEER"
Kaya onu umursamadı,elindeki kemeri bir daha vurdu mavinin sırtına.
Mavi gözleri ağlamaktan kızarmış ve şişmiş ,keremin üzerine verdiği siyah Hırka yırtılmış bedeninden kanlar akıyordu.
Mavi
-"yalvarırım ,vurma artık"
Artık ayaklarının üzerinde duramayıp kendini bırakır fakat bileklerine bağlı olan zincirler yere düşmesini engeller.
Kaya elindeki kemeri odanın köşesine fırlatır .
Odadan çıkar mavi kendi ağlama sesiyle başbaşa kalır.
*****
Mavi;
Neden kimse yoktu ,abimler nerdeydi Ya beni abime bile vermemek için ortalığı yıkan annem ,NERDESİNİZ?
Sesimi neden duymuyorsunuz ?
Ölmek istemiyorum anne , daha çok gülmek istiyorum baba , korkuyorum abi yalnız ölüme terk edilmekten korkuyorum . Çektiğim acılar yediğim dayak nedendi neyin bedelini ödüyorum ben .
Ben Mavi ,Mavi Koray suçum olmayan bir şey için ölüme terk ediliyorum. Ve bunu gören kimse yok.
*****
Kaya bir süre sonra odaya geri gelir mavinin ellerini çözer. Tek kolundan tutup sürükleyerek odadan çıkartır .
Salona getirip yere fırlatır .odada kimse yoktur . Daha doğrusu evde.
Salonda evin girip kapısının yanı ful boydan camla kaplıydı evin bahçesinş görüyordu.
Mavi sessiz kalıp kayanın ne yaptığına bakar. Zaten gözlerinde zor açık tutuyodu ne hali vardı nede haraket edecek gücü.
Kaya maviyi orada bırakıp evden çıkar , mavi kapını kitlenme sesini duyar . Ne olduğunu anlamayıp olduğunu yerden zorla ayağa kalkar . Sersem adımlarla cama yaklaşır. Kayayı elinde benzin bidonuyla görür
Kaya gülümseyerek elindeki bidonu sallar. Daha sonra camın hemen önüne evin etrafına dökmeye başlar.
Mavi hızla elleriyle cama vurmaya başlar.
Mavi
-"KAYA NAPIYOSUN ,HAYIR KAYA SAÇMALAMA ,KAYAAA"
bağırırken aynı zamanda gözlerinden hızla akan gözyaşlarını engelleyemez .
Mavi hızla kapıyı ,camı açmaya çalışır ama işe yaramaz her yer kilitlidir.
Ağlaması hıçkırıklara dönüşür , tüm gücüyle cama vurmaya başlar.
Kaya bir süre sonra ön bahçeye geri gelir.
Mavi elleri camda yere çöker dizlerinin üzerine oturur.
Kısık sesiyle konuşur.
Mavi
-"yapma nolursun yapma , Kaya. Yakma beni."
Kaya cebinden çakmağını çıkartır.
Mavi sadece elinde kalan çağresizlikle sessiz kayayı izler . Ölümü kabullenir. Canı yanacağını bile bile yanmayı kabullenir.
Kaya yüksek sesle konuşmaya başlar.
Kaya
-"Eğer buradan kurtulmayı başarırsan ki hiç zannetmiyorum, Onur Abine onunla daha işim bitmediğini söyle eğer kurtulamazsanda kuzeye selamlarımı ilet çünkü o çoktan öldü ve bu günüde asla unutma küçük manolya"
Kaya çakmağı cama doğru fırlatır , cama çarpıp yere benzinin üzerine düşen Çakmak bi anda alev alır.
Mavi büyüyen alevle çığlıkla geri kaçar .
Koltukta dizlerini kendine çeker. Sessizce ağlarken evin etrafına yayılan alevleri izler. Evin içine çoktan duman çökmeye başlamıştır.
Mavi
-"seni seviyorum anne ,seni seviyorum baba ,sizi seviyorum abilerim ,seni seviyorum efe ,lütfen beni unutmayın..."
~~~~
Poyraz
-"Abi bulduk, telefonu yanındaymış galiba 5 dakika önce sinyal alınmış"
Buray
-"süper"
Buray hızla bilgisayar odasından çıkıp toplantı odasına gider .
Buray
-"Onur bulduk"
Onur daldığı yerden umutla kafasını kaldırır. Tek kız kardeşini yeni bulmuşken kaybetme korkusu canından can alıyordu.
Mavi doğduğundan beri her adımı izliyodu ama canlı daha yeni görmüştü.
Onur
-"Nerde kardeşim nerde buray"
Buray
-"şimdi gidiyoruz Hadi ne olur olmaz ambulansda bizimle gelicek"
Onur bir an kardeşine bir şey olma ihtimalini düşündü, sadece düşüncesi bile nefesinin kesilmesine yetmişti.
Onur
-"bir şey olmaz ona buray benim kardeşim o"
Buray güven vermek amaçla elini onur omzuna koyup sıkar.
Her ne kadar soğuk kanlı davranmaya çalışsada onun yüreğinde anlayamadığı bir acı vardı, yüreğine oturmuş bir sızı vardı olanları hissediyordu sanki.
***
Yaklaşık yarım saat orman yolunda ilerledikten sonra yanlarından hızla geçen siyah araba dikkat çeker .
Onur dikkatle bakınca arabayı süren kişinin Kaya olduğunu görür.
Onur
-"Poyraz az önceki arabayı takip ettir!"
Poyraz
-"emredersiniz komutanım"
Onur
-"Eğer kardeşime bir şey yapmış ol Kaya ,seni bak o zaman kim elimden alabiliyor."
Onur sinirle konuşurken ileride görünen ev dikkat çekti. Ev değilde onun üzerindeki alevlerdi dikkat çeken.
Onur
-"Hayır ,hayır ,hayır"
Buray duran arabadan hızla inip eve doğru koşar ,diğerleride peşinden.
Kemal
-"Buray dur üzerindekilerke eve çok yaklaşma ,üzerin patlayıcı dolu"
Onur
-"MAVİİ ,İÇERDE MİSİN MAVİİ!"
buray sağa sola bakar en sonunda onura kemal kolundan tutmuş içeri girmesini engelliyodu .
Buray hızla üzerindeki askeri kıyafetleri çıkartır.
Kemal
-"buray hayır ekibi bekle!"
Buray kemali umursamadan evin kapısını tekenyle açıp içeriye girer.
Mavi
-"YARDIM EDİİN yalvarırım, ölmek istemiyorum, kimse yok mu ?"
Mavinin çığlıklarını eve hapsolmuş gibiydi. Dışarıya gelemeyen sesi evi inletiyordu.
Buray
-"Mavi nerdesin bak burdayım ben seni kurtarmaya geldim."
Alevler gittikçe artarken buray hızlıca mavi arar sadece.
Buray
-"mavi yalvarırım ses ve hadi"
Mavi
-"burdayım salondayım gel lütfen"
Buray hızla salona ilerler yere düşen alevlerle kalplı tahta salona girmesini engeller.
Kulağına mavinin bağırma sesi gelir .kapıdan maviyi görür.
Üzerine ateş sıçramış .
Buray önündeki tahtanın üzerinden atlayıp mavinin yanına koşar .omzuna aldığı havluyu maviye sarıp ateşi söndürür.
Buray
-"kurtuldun sakin ol çıkıcaz şimdi "
Mavi
-"kurtuldum kurtardın beni"
Mavi kısılmış hırıltılı sesi burayun içini acıtır. Mavi onun boynuna sarılınca hızla onu kucağına alır .
Kapıdan çıkarken üzerlerine düşmekte olan tahta maviye gelmesin diye korkuyla ilerler. Sıcak tahta kolunu yakar .Evden çıkınca onur maviyi alır kucağına.
Kurtuldun mavi,o kurtardı seni...
~~~~