@yesil_ve_drewin_me
|
Bilincim yavaş yavaş geri geliyordu. Bu sefer üşümüyordum. Yumuşak bir yerde yatıyordum. Gözlerimi açabildiğimde etrafa bakındım. Burası bayıltıldığım yerdi. Yataktan kalktım. Başım dönüyordu ama yürümeme engel değildi. Kapının önüne geldiğimde bir ümit açılır diye umarak kapı kolunu aşağıya indirdim. Kapı açıldı. Şaşırmıştım. Kilitlidir diye düşünmüştüm. Kapıyı açtım. Sağımda merdiven vardı. Solumda ise uzunca bir koridor. Merdivene yöneldim ve aşağıya indim. Bir çalışan beni görünce panikledim. Acaba görmemesi mi lazımdı?Onun işini tehlikeye atar mıydı bu? Aklımda binbir soru dönerken önümde eğildi. Kusuruma bakmayın Defne Hanım görmedim sizi. Bir şey arzu eder misiniz? Bu adam bana niye bu kadar hanımıymışım gibi davranıyordu? Ben bu evde kimdim? Estağfurullah ne kusuru? Adam hızlıca başını salladı ve gitti. Burası büyük bir evdi konaktı sanırım. Aşağıyı dolaşmaya başlamaya karar vermiştim ki karnım kuruldadı.Açtım ondan ilk mutfağı bulmalıydım. Sağıma soluma bakındım.Kimse yoktu. Dümdüz ilerledim ve şans eseri mutfağı buldum. İçeride biri vardı. Yemek yapıyordu. Beni görünce eğildi. Defne Hanım merhabalar. Biz arzunuz mu vardı? Açtım. Açım ben. Ne kadar da kibar bir cevap Defne! Yani yemek alabilir miyim? Kadın paniklemişti. Selim Bey ben yokken bir şey vermeyin dedi efendim üzgünüm. Baaşka bir arzunuz var mı? Selim Bey sanırım önemli biri. Tamam o zaman kolay gelsin. Kadın kendini toparladı. Teşekkür ederim efendim. Mutfaktan ayrıldım. O sırada bacağıma birisi çarptı. Kim diye bakayım diye eğilmiştim ki boynuma atladı. Saçlarından kıyafetinden geçen gördüğüm küçük kız olduğunu anlamıştım. Defne Yengeeee Pardonn?!? Yenge mi? Abl- Yengem benim yengemmm Sabır sabır sabır!!!! Kalbini de kırmak istemiyorum ama ne yengesi ya?!? Kuzum naber? (çaresizlik) İyi valla yenge. Dolaşıyodum öyle. Hadi ben kaçarrr. Gitti.. Evde ki herkes bir garip yahu. İlerlemeye devam ettim. En sonunda salon gibi bir yere vardım. Bir kadın oturuyordu. Şık ve sosyetik bir kadın gibi duruyordu. Yanına ilerledim. Benim adımlarımı duyduğunu biliyordum. Belli ki önüne gitmemi istiyordu ki arkasına dönmüyordu. Ben de bozmadım ilerlemeye devam ettim. Önüne geldiğimde karşısındaki koltuğu işaret etti. Oturdum. Üzerrimi inceledi. Sonra ise yüzüme baktı. İnceledi. Yüzüme bakınca sevinmişti. Niye ya? Gelin hanım uyanmış. 1 aydır ne uykusu bu?Neyse çık yukarı giyin Selim geliyor. Ha? Ni- Sorgulama sorgulama! Dediğimi yap. Yatağının üzerinde her şey. Dövesim var yemin ederim. Saçından tutup duvarlara vurasım var. Ama kendi iyiliğim için onu dinledim. Yukarı çıktım ve hazırlandım. Güzel olmuştum. Hemde çok güzel. Elbise biraz gelinlik gibiydi. Biraz değil hatta bu gelinlikti! Umursamalıydım sanırım.Ne olduğunu çözemiyordum. Kötü bir şeyler oluyordu. Odsmın kapısı açılınca arkamı döndüm. Selim vardı. Gülümsedi. Yatağın üzerine oturdu. Gözlerimin içine baktı. Defne biz seninle evleneceğiz. Hayır deme gibi bir şansın yok. Yoksa senin için iyi olmaz. Ne? Ben hayır. İstemiyorum. Aileme götür beni. Kapıdan çıkmaya çalışırken yakaladı beni. Gözlerime baktı. Ailen yok senin. Sadece ben varım. Annen uzaklarda baban da. Gelmeyecekler Defne. Sadece bir kardeşin var. O da gitsin istemezsen evet de.Yoksa acımam sevsem bile. Annem babam nerde benim? Uzakta derken? Ne kadar uzakta? Çok mu? Gidemeyeceğim kadar mı? Kardeşim mi? Ezgi Teyzemin çocuğu. Onu canımdan çok severim. Gitmesin. O da gitmesin.. Tamam. Kapıdan el ele çıktıp. Aşağıya indik. Alkışlar eşliğinde. Magazinciler. Misafirler vardı. Gülümsedim. Sahte bir gülümseme. Kardeşim gitmesin diye. Canını düşündüğüm için. Gülümsedim. Masaya oturduk. Nikah memuru konuştu. Hastalıkta sağlıkta. İyi günde kötü günde. Salim oğlu Selim Yadigarı eşiniz olarak kabul ediyor musunuz? H-Evet. Siz Selim Bey Kenan kızı Defne Yağmuru eşiniz olarak kabul ediyor musunuz? Evet!! Peki siz şahitler? Evet! İmzalar atıldı. Ve o söz. Bende belediyenin bana verdiği haklarla sizi karı koca ilan ediyorum. Alkışlar. Danslar. Aklımda tek soru. Annemle babama noldu?
|
0% |