@yesim16
|
"Cevap?" dedi bana yaklaşarak. "Kahve için e şey oldu işte,geç kaldık." Yaklaşmıştı, kımıldayamıyordum. "Bunun cezası olucak." dedi sinirli bir tonda Ne? Neden sadece ben ceza alıyordum ki? Bunu sorgulayıp Faruk'un başını belaya sokamazdım. "Peki Uğur bey" dedim. "Her gün 3 saat fazla mesai." "Tamam" dedim titreyen sesimle ve tam çıkıyorken "Çık dediğimi hatırlamıyorum." Dedi bu defa. "Çıkabilir miyim?" "Hayır." verdiği cevapla şaşırıp yüzüne boş boş bakmaya başladım."dosya mı lazım Getirilecek bir şey mi var?kahve mi?" dedim, hepsini hızlıca söylemiştim. "Sabah yırttığım dosya,hani şu imzalancak olan." dedi sorgulan bir tonda. "Odamdaydı." "İki dakikan var." dedi, başımı sallayıp ya. Odaya koştum. Dosyayı aldım ve Uğur'un önüne istemeden biraz hızlıca attım. Sert ve sinirli bir bakış attı. "Kafama atsaydın Pınar." "O da olucak yakında." dedim fısıldayarak. "Bir şey mi dedin?" "Yok, hayır efendim." "Bende öyle düşünmüştüm." dedi, gözlerimi devirdim görmediğine emindim çünkü gerekli imzaları atıyordu. "Göz devirmeyi kes!" diye kükrediğinde şaşkınlık içinde ona bakmaya başladım. "Bunları Yeliz'e götür!" Dosyaları alıp odadan çıktım. Yeliz hanımın odasına dosyaları bıraktım.kendi odama girdiğimde dosyalarımı alıp şirketten çıktım. Ciddi anlamda ben burda stajerlik yapamazdım. Onun mahkeme duvarı suratını görüp, korkup ve daha fazla gergin olarak işimin detaylarını öğrenemezdim ki! Hele o sürekli işini bana yapmayan yarım etekli sekreter kızın saçını başını yolmayarak burdan çıktığıma şükür bile edebilirdim. İlk staj günümün sonunda eve dönerken cebimde telefonumun titreşimi tüm bacağıma yayıldığında elimi cebime attım. Annem yazısını görünce elim ayağım birbirine dolansa da hemen açıp telefonu kulağıma götürdüm. Devam edicek... Yeni bölüm nasıldı? Acaba annesi ne diyicek? Bu gün 4 bölüm gelicek arkadaşlar |
0% |