@yesim16
|
"Pınar! Sen aklını mı kaçırdın! Bizsiz İstanbul'a nasıl dönersin?"diye telefonda bağıran annemin sesi kulaklarımı tırmaladığı için kısa bir süre telefonu kulağından uzaklaştırdım ve annemin benden uzak bir şekilde konuşmasını mırıltılar eşliğinde dinledim annemin hissesi telefondan gelmeyince kulağıma götürüp "bitti mi?"dedim. Annemi sabır istercesine derin bir nefes aldığını duymuştum "evet."dedi. "Anne ölmemi istemezdiniz herhalde değil mi?"dediğimde annemin telefondaki ses tonu birden değişmişti "neden ölecekmişsin kızım?"diye sorduğunda annemin endişelendiğini anlamak zor değildi. "Sıkıntıdan anne! Allah aşkına orada tatil falan yaptığımı mı mı sanıyorsunuz?"diye bağırdığımda annem rahatladığını belli edercesine nefesini dışarı bıraktı ve "ceza aldığında hem fikir sanırım?"dediğinde telefonu annemin suratına kapattım. Birkaç dakika içinde telefonuma annemden mesaj gelmişti "bunun için de aynrı bir ceza alacaksın!"yazıyordu. Umursamadan telefonu cebime sıkıştırdım. Bir an için beni öldürmekle korkutan ve bunun gerçekleştirmek korkusunda hiç korkmayacak biri olduğunu söylemek üzereydim fakat bunu asla onları söyleyemezdim Büyük ihtimal çıldırmış olacağını düşünüp beni evlatlıktan reddedeceklerdi. *** İşe giderken ayaklarım geri geri gidiyordu artık. Ne güzel işimi öğrenip, mutlu mesut hayatıma devam edecektim fakat o mahkeme duvarı suratlı adamın patronun olma düşüncesi bile o plazanın önünden geçmemi imkansız hale getiriyordu. Düşüncesi bile dediğim şey gerçektir ve ben de işime gidiyordum. Otobüs durağında indiğinde biraz yürüyüş mesafesi vardı. Bu mesafeyi kat ediyorken önünden geçtiğim dükkanın camından tişörtümü katlandığını gördüm ve düzeltip siyah küçük sırt çantamı sağ omzumu aldım. Kendiliğinden dalgın saçların çantamdan çıkardığım tokayla kafamın tepesinde Bir topuz haline getirerek boynumu gıdıklayan saçlarımdan kurtuldum. Mesai saatinin başlamasına 10 dakika neredeyse gelmiştim, umarım geç kalmazdım. Zaten mahkeme duvarı suratlı adamın verdiği ek mesaj cezası vardı. Bu cezayı neden ve niçin verdiği hakkında bir fikrim yoktu. Oysa ki Faruk da geç kalmıştı. Haksızlığa gelemediğim için bir süre bunu kafama takacağım aşikardı. Hatta bayağı uzun bir süre kafama takabilirdim. Cezayı kaldığım mesai saatleri içerisinde bu hep aklımda olurdu ama bunu neden yaptığını gidip o seri katil kılıklı adama sormayacaktım. Her seferinde ödümü koparıyordu. Asansöre bindiğimde en üst kata gelmeden bir önceki katta çalışanlar için mutfak olduğunu hatırlayıp ok Ata indim ve bir şeyler içmenin iyi olacağını düşünüp kendimi kocaman bir bardak portakal suyu almaya karar verdim. Kalın ve otoriter bir ses "slaytlarınla ilgilenmen gerekmiyor mu?"dedi. Evet, sahi slayt yapmam gerekiyordu. şimdi iş ortaklığı için şirketin tanım sunumu hazırlamam gerekiyordu. "Sadece içecek bir şeyler alacaktım."dedim. Başını onaylar anlamda salladı ve koridorun sonuna doğru siyah ceketini düzelterek yürüdü. Meyve suyumu alıp asansörle odama çıktım. Masamdaki bilgisayara dikkat ederek meyve suyu bardağını bıraktım ve kendimi sandalyemi attım. Ayaklarımı masanın kenarına uzatarak havaya kaldırdım ve ellerimi kafamın arasına atarak gözlerimi kapattım. Birkaç saniye sonra "o slaytlar yarım saate bitmiş olsun."diye bağırarak kapının önünden geçen mahkeme duvarı süratlının sesiyle ayaklarımı hemen aşağı indirdim ve bilgisayarın açma tuşuna bastım. Gerçekten ödümü koparıyordu. Olmadık yerden fırlayıp sağa sola bağırıp çağırıyordu. Yarım saate olabildiğince hızlı şekilde slaytları bitirdim ve Enes Bey'in geçen gün bana verdiği taşınır belleğin içine bir kopyasını kaydettim. Mert bey'e götürmek için odamdan dışarı çıktım ve koridorun son ları sayılmayan odaya doğru ilerlemeye başladım. Kapıyı tıklatarak beklediğim konumu alınca hemen içeri girdim ve yüzüne bakmadan belleği ona uzattım. "Hemen bitirdin mi? Bak doğru düzgün olsun demiştim!"dede azarlayarak. Ses tonundaki saçma ve yetersiz çatallaşma dikkatimi çekse de bu beni ilgilendirmezdi. Devam edicek... Yazdığım en saçma bölümdü elimden bu kadar geliyor kusura bakmayın bir kurgu daha yapıcam onunla uğraşıyorum ama hala başlığı bulamadım. İyi günlerrr! |
0% |