MERHABALAR BEN GELDİM. YENİ BİR BÖLÜM İLE KARŞINIZDAYIM.

HER BİRİNİZİ ÇOK SEVİYORUM

BÖLÜM ŞARKISI: KOLPA & ECE SEÇKİN - HOŞ GELDİN AYRILIĞA

GÜNÜN SÖZÜ: VE O KADIN, ÖLÜ BİR ADAMI YAŞATMAK UĞRUNA, KENDİ RUHUNU FEDA EDİYORDU.

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Bugün günlerden cumaydı. Birden beşe kadar dersim vardı. Artık yataktan kalkmam gerekti. Elimi yüzümü yıkadım, dişlerimi fırçaladım. Dolabı açtım ve dolap bana ben dolaba bakıyorum. Beyaz kolları boğumlu kazağımı aldım altına kahverengi düz eteğimi giydim kahve siyah ve beyaz karışımı şalımı taktım. Gözlüklerimi de taktım. Uzun kazağımı üstüme giydim. Düztaban botlarımı giydim. Hava iyiydi bu kalın hırka bana yeterdi.

Her şeyim tamdı. Yukarı çıkıp kahvaltı yapmaya başladım. Telefonuma mesaj geldi. Asil'dendi.

" Yaprak hangi binada idin." Hemen mesaj atıp

" Cumhuriyet Meslek Yüksekokulun dayım. Bir problem mi var. "

" Yok, problem akşam gözlük kabını getireceğim ya "

" He evet ya bir an aklımdan çıkmış tamam akşam görüşürüz."

" Görüşürüz "

Yemekhaneden çıkıp elimde çay bardağı ile aşağı indim yavaş yavaş çayımı içerek binadan çıkıyordum.
Kampüs içinde yukarı doğru yürümeye başladım. Bizim binaya gelmiştim. Kartı okutup içeri girdim. Dersliğe doğru giderken Emel'i gördüm. Hemen koşup sırtına doğru atlayıp sarıldım.

Emel " Deli misin? Kızım korktum ya "

" Bir şeycik olmaz hem bak seni özledim bir gün de " bana bir bakış atıp

" Bugün iyi gördüm seni kuzum yüzünde güller açıyor. " Bir anda da dersliğe doğru yürüyorduk.

" Evet ya hayat bir şeylere üzülecek kadar çok kısa eğlenmeme devam etmem lazım. Hem dersler, sınavlar var." Emel gülüp bana sarılıp

" En güzel kararı vereceğini biliyordum ben oy kuzum " dersliğe gelmiştik.

Sınıftakilere merhabalar deyip yerimize oturduk. Evet, ordular ilk hedefimiz beynimizi yakmaya başlamak. Emel'in kahkahası çoktan kulaklarıma ilişmişti.

Ve evet beynim bir yanardağ gibi. Her zaman ki gibi beynimi geri verin bana deyip bağırdım. Tabi tüm sınıf gülüyor. Tam derslikten çıkıyorduk ki telefonum çaldı. Asil'di

" Efendim Asil "

" Binanın önündeyim de haber vereyim dedim."

" Tamam, ben de geliyorum." Telefonu kapatıp.

Emel " Arayan kimdi kuzum "

" Ya bizim şu grup var ya oradan Asil diye biri dün gözlük kılıfımı unutmuşum da onu getirdi." Emel bana yandan bir bakış atıp tek kaşı hava da idi.

" Hım bakalım şu Asil kimmiş " kafamı Emel'e çevirip şöyle bir baktım.

Binadan çıkmıştım. Etrafa bakıyordum. O sıra Asil

" Buradayım Yaprak "

" Hoş geldin Asil seni de yordum ya başka zaman alırım demiştim zahmet oldu sana da "

" Yok ya öyle şey mi olur, hem ne zahmeti."

" İyi madem o zaman sana bir kahve ısmarlayayım ya da her hangi bir şey olur."

" Yok, kendini öyle bir şey için zorlama lütfen "

" Ya yok hadi gel merkezi kafeteryaya gidelim hem benim de beynim yanmıştı bir kahve içmek şart oldu."

Emel araya girip Asil'e bakıp " Kimse beni tanıştırmayacak her halde ben Emel "

" Ya Emel dalmışım vallahi "

Asil " Sorun değil ben Asil " ben ikisine bakıp

" Şimdi siz tanıştığınıza göre haydin hep beraber merkezi kafeterya" üçümüz kafeteryaya geçtik.

Boş bir masa bulup oturduk.
" Asil ne istersin, ne alayım içecek, aç isen başka bir şey de alabilirim."

Asil " Yok, aç değilim hem sen otur ben alayım bu böyle olmaz."

" Hayır, dedim bana ne istediğini söyle "

" Tamam, o zaman meyveli soda alabilirsin."

" Tamamdır, kuzum sana da kahve alıyorum. Ben gittim hemen geliyorum. "

Hemen iki tane kahve alıp yanına da meyveli soda alıp masaya geçtim. Tesbiyi masaya bırakıp bende oturdum.

Emel " E Asil ne yapıyorsun."

" Ne yapayım baştan üniversite sınavına çalışıyorum."

" Hım anladım inşallah olur tüm hayallerine kavuşursun."

Asil hafif kafasını yan yatırıp hafifçe gülüp " İnşallah " dedi. Asil bana dönüp

" Baya yorgun gözüküyorsun."

" Evet, vallahi dersler baya kafa yaptı. Zorlayacaklar işte bizi uğraştırıyorlar."

" Doğrudur. Dikkat et kendine "

" Teşekkürler ederim."

Emel "Kuzum Selim'den bir haber var mı?"

" Yok, vallahi aman olmasında bu saatten sonra hayatımı alt üst etmekten başka yaptığı bir şey yok ki onun "

" Tamam, kuzum sinirlenme bir sorayım demiştim." Elimi sallayıp boşver yaptım.

Emel " Vallahi gençler biraz daha sizle otururdum ama benim gitmem gerek sevgilim beni bekler."

" Tamam, kuzum dikkat et kendine kocaman öpüyorum."

" Aman zaten gerçekten sakın öpme tamam mı?"

" Sanki huyumu bilmiyorsun. Çok konuşma " Emel Asil e dönüp

" Neyse, Asil tanıştığımıza çok memnun oldum."

Asil " Bende çok memnun oldum." Emel'e görüşürüz deyip uzaktan öpücük attım.

Asil bana gülüp " Öpmeyi sevmiyorsun her halde"

" Aynen ya hiç sevmem yılışık gibi geliyor uzaktan öpmek her zaman iyidir. "

Asil baya gülmüştü tepkime baya sohbet etmiştik. Şimdi içimdeki düşünce hava çok soğumuştu. Yurda gidene kadar donmam diye umut ediyorum.

" Asil artık gidelim. Ben buradan yurda gidene kadar donmamak için elimden geleni yapacağım."

" E iyi madem hadi gidelim." Beraber kafeteryadan çıkıp yurda doğru yürüdük. Yurt en azından yakındı. "

Yurdun oraya kadar zahmet etme sen buradan otobüse bin ben yurda hemen giderim."

" Tamam, Yaprak hadi görüşürüz."

" Bu arada ben yine teşekkür ederim görüşürüz." El sallayıp yurda geçtim.

Yurda odama girdim. Hemen üstümü çıkartıp kendimi yatağa attım. Bu hafta sonu kimse beni yatağımdan kaldıramaz.

Hafta sonunu tamamen yurtta yatarak geçirmiştim. Bugün pazartesi haftanın ilk günü ondan on ikiye kadar dersim vardı. Saat şuan sekiz buçuktu. Elimi yüzümü yıkadım. Dişlerimi fırçaladım. Basit eşofman takımı giyip yukarı çıktım. Kahvaltımı yaptım. Çayımı alıp odama inip çantamı alıp okula gitmeye koyuldum. Bugün rahat rahat okula gidiyordum. Ayağımda spor ayakkabı ve beyaz şal takmıştım. Bugün mont giymiştim hava ayrıca soğuktu.

Emel'i gördüm.

" Benim kuzucuğum okuluna mı gidermiş." Emel koluma girip

" Bende kendi kuzucuğumla okula gidiyorum, bak." Deyip ellimi tutup bana gösterdi. İkimiz de gülüp binaya girdik. Dersliğe girip yerimize oturduk. Sınıfta bir tane çocuk

" Haftaya vizeler başlıyor. Sınav tarihleri yazmışlar. Bu hafta da bahar şenliği var. Konserler falan var. " Dedi. Ben Emel'e dönüp

" Hayır bu soğuklarda ne bahar şenliği yapılır ya anlatamam yaşanır yani."

Emel " Ben sevgilimle gitmeyi düşünüyorum."

" Bende Selim arayacağım bu sefer de bir şey derse gelmezse bu ilişki bitti. Haberiniz olsun."

Emel elimi tutup " Sanki ol kuzum ya bitireceksen olmayacaksa bitir gitsin yeter bu kadar üzüldüğün. Belli etmemeye çalışıyorsun ama ben gözlerinden çok iyi anlıyorum."

" Aman " deyip elimi boşver deyip salladım.

Ders bitmişti. Bundan da bugün kurtulmuştum. Akşam konser vardı. Yolda giderken Selim'i aradım.

" Efendim Yaprak "

" Akşam konser vardı. Beraber gider miyiz? Diyecektim."

" Yok, benim ne işim var sen git işte arkadaşlarınla "

" Öyle mi? Tamam giderim ben arkadaşlarımla sağ ol." Deyip telefonu kapattım.

Bu kadar işte nasıl bir insandan nasıl soğulur adlı çalışma bu olsa gerek. Bunu da öğrenmiş oldum.

Herkes sevgilisi ile gidecekse ben yurtta kalmaya razıyım vallahi. Yurda geldim. Odama geçtim üstümü değiştirirken kapım çaldı.

" Gel " içeri giren Derya ile Ülkü idi.

Derya " Yaprak konsere gideceğiz de sende gelmek ister misin? Diyecektik de "

" Bilmiyorum ya birini daha çağırabiliyor muyuz?"

Ülkü " Bizim için fark etmez."

" O zaman akşam görüşürüz." Dedim.

Hemen telefonumu alıp Asil'i aradım.

Asil " Alo "

" Merhaba Asil rahatsız ediyorum kusura bakma ama sana bir şey diyecektim eğer müsaitsen."

" Tabi ki buyur de "

" Bu akşam sekiz de konser var Kolpa geliyor da eğer işin yoksa sende gelebilir misin? Diyecektim."

" Olur, altı gibi gelsem olur mu erken gidelim konser alanına yer kalsın bize diye "

" Olur, ne iyi olur hem de kabul ettiğin için çok sağ olasın. Yurttan iki arkadaşta bizimle gelecek. Haberin olsun."

" Gelsinler sorun değil akşam altıda yurdun önünde görüşürüz." Deyip telefonu kapattık.

Akşam beş olmuştu. En ilginç şey ise kar yağıyordu. Nisan ayı kar yağıyor ya. Spor salonun da konser olacak hadi hayırlısı. Pantolon tunik yapmıştım biraz da rahat olabilmek için kimliğimi ve telefonum bana yeterdi. Kızların yanına çıktım kapıyı çalıp. İçeri girdim.

" E hazır değil misiniz? "

Ülkü " Bitti bitti hazırız hadi çıkalım." Dışarı çıktığımızda güvenliğin önün de Asil vardı.

" Asil hoş geldin Derya'yı gruptan tanıyorsun. Bu da Ülkü " Ülkü Asil'e elini uzatıp

" Hoş geldin ben Ülkü " dedi. Asil nezaketen elini sıkıp

" Bende Asil tanıştığımıza memnun oldum." Derya da

" Hoş geldin Asil " demişti.
Her beraber yola koyulduk zaten spor salonu yürüme mesafesi iki dakika idi. Salona girip en önlere oturduk. Ben ayakta durmak istemediğim için oturmuştuk. Sekize kadar baya eğlenmiştik. Kahkahalar hava da uçuşmuştu. O kadar eğleniyorduk ki solist çok tatlı bir abi idi. Kolpa gelene kadar bizi güldürmüştü, eğlendirmişti.

Saat sekiz olmuştu. Kolpa gelmişti. Şarkılarını ezbere bildiğim adamdı. O kadar güzeldi ki şarkıları beni benden alıyordu. İlk gurur benim neyime şarkısı ile çıkmıştı. Yarı oturup ayrı ayakta şarkılara eşlik etmiştik. Konser sona ermişti.

Bir an öce buradan çıkmak lazımdı. Çok sıcak olmuştu. O kadar sıcaktı ki of yani o kadar insan iyi yaşadık orada dışarda hafif kar yağıyordu. Yanlış duymuyorsunuz yer Sivas aylardan Nisan ve kar yağıyordu. Asil yanımda

" Çok eğlendim bugün beni çağırdığın için çok sağ ol."

" Eğlenmene sevindim ve çokta mutlu oldum." Bana gülüp

" Benim için çokça iyi oldu yani her şeyi unutup kafa dağıtmış oldum." Ona gülüp

" Senin için mutlu oldum." Konuşarak yurdun önüne gelmiştik.

" Hadi görüşürüz Asil " o da

" Görüşürüz kızlar " demişti.
Hemen yurda geçip kızlara "Görüşürüz" deyip odama geçtim. Direk duşa girip pijamalarımı giyip kendimi yatağa attım...

------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Bir bölümün daha sonuna geldik.

Oy veren elleriniz dert görmesin. 😊

Kocaman kalplerinizden öptüm.

Görüşmek dileğiyle

Hoşça kalın.

😊 😊 😊