Yeni Üyelik
11.
Bölüm

9.BÖLÜM

@yikizima

 

MERHABALAR BEN GELDİM. BU BÖLÜM BİRAZ DAHA GEÇİŞ BÖLÜMÜ OLDU. SONRAKİ BÖLÜM DE BAKALIM BİZİ NELER BEKLİYOR. 😊

 

BÖLÜM ŞARKISI: AYTA SÖZERİ - BÜKLÜM BÜKLÜM

 

GÜNÜN SÖZÜ: EN İYİSİ UYUMAK. NE DEMİŞ ŞAİR; "UYUYALIM... HİÇBİR ŞEY OLMAZSA, SABAH OLUR."

 

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

 

Bugün benim doğum günümdü. Yirmi mayıs idi. Bir şeyler yapmayacaktım. Hatta kimsenin haberi bile olsun. İstememiştim. Ama en büyük ablam o kadar iyi ki birde o büyütmüştü beni annem gibiydi. Kocaman mesaj yazıp sosyal medyada paylaşmıştı. Yaklaşık bir aydır Asil'le de görüşmüyordum. Derya ile aralarına girip kara kedi olmaya hiç niyetim yoktu. Ama bir parçamı arkadaşımı kaybetmiş gibi hissediyordum. Mutlu olacaksa hiç sorun değil.

 

İftarı beklerken telefonuma mesaj geldi. Mesaj Asil'den idi.

 

" Merhaba Yaprak bugün senin gününmüş doğum günün kutlu olsun. İyi ki doğdun."

 

Vay be doğum günümü Asil kutlamıştı. Acaba nasıl mesaj atabildi. Cevap vermiştim.

 

" Teşekkür ederim." Deyip. Telefonu kapatıp masanın üstüne bıraktım.

 

İftara bir saat kalmıştı. O sırada ders çalışmam gerekiyordu. Bugünkü konuları çıkartıp çalışmaya başladım.
Artık kafam dolmuştu ve acıkmıştım da yemekhaneye çıkıp sıramı beklemeye koyuldum. Yemekleri alıp masaya geçtim. Oturmamla ezan okunmaya başlamıştı. Çorbamı içmeye başlamıştım. Birkaç meyve yiyip aşağı indim.
Bir hafta geçmişti. Bugün son dersti bayram tatili vardı. Bayramı yapıp geri gelip final sınavı olacaktık. Bu akşam altı buçukta otobüse binip. Samsuna gidecektim. Yurttan çıkıp okula geçtim. Binaya girip kartımı okutup dersliğe doğru gittim. Emel yine aynı yerindeydi. Yanına geçip

 

" Evet Sayın Emel Hanım kesinlikle bu yıl başarı ile bitecek inanıyorum." Emel bana dönüp gülmüştü.

 

" İkimiz de başaracağız kız sensiz olmaz." Tam güleceğim sıra hoca gelmişti. Gülmem yarım kalmıştı.

 

Hoca dersi erken bitirmişti. Ben her zaman ki gibi beynim yandı diye ortalığı karıştırmış ve herkesi güldürmüştüm. Bu hallerimi herkes severdi.

 

" Evet, gençler şimdiden herkese Hayırlı Bayramlar diliyorum. Tatiliniz güzel geçmesi dileğiyle." Deyip sınıfa bağırdım. Herkeste bana iyi dilekler dilemişti.

 

Emel'e sarılıp

 

" Oy oy kuzum benim özleyecek mi? " Emel de sarılıp en sevmediğim şeyi yapıp beni öpüp

 

" Tabi ki kuzum oy oy" yüzümü silip

 

" Ya Emel vallahi iğrendim biliyorsun sevmediğimi bile bile bu işkence yapılır mı? Ya " Emel yanaklarımı tutup

 

" Sen bana kızdın mı? Ama çok güzelsin sen." Yüzümü asıp

 

" Neyse Emel Başkan ben kaçar çünkü valiz hazırlamadım. Direk yurda oradan terminale gülüm." Uzaktan öpücük atıp kaçmıştım.

 

Emel de bağırıp " Hayırlı bayramlar tatilde hep mutlu ol" demişti.

 

Hemen koşup yurda girmiştim. Tüm malzemelerimi hazırlayıp valize koyup kapatıp yola koyuldum. Otobüse binip terminal de indim. Tam altı da burada olmuştum. Otobüse binip yerime oturmuştum. Altı saat sonra Samsun da olacağım gerçi gece olacağım ama iyi ki babam vardı. O beni otogardan alacaktı.

 

Gece saat on iki buçukta gelmiştim. Babamla annemi görüp direk bir kolumu anneme bir kolumu babama atıp sarılmıştım. Öpmeyi sevmeyen ben hemen kaçmıştım onlardan. Babam bana nasılsın diye sormuştu. Ama yoruldum o yüzden iyiyim deyip eve gider gitmez kendimi yatağıma atıp uyudum.

 

Sabah babamın sesi ile uyandım. Sahura kaldırmıştı beni " Boncuğum sahur zamanı " yatağımdan kalkıp elimi yüzümü yıkadım. Direk sofraya oturup " Geldim hayırlı sahurlar " deyip kahvaltı yapmaya başlamıştım. Namaz kılıp yatmıştım.

 

Saat dokuz gibi kalkıp odamı toplamıştım. bugün arife idi. Annem ile babam ile hazırlanıp mezarlıkları gezdik. Oradan eve gelmiştik. Ablamlar da gelmişlerdi. o sıra telefonum çalmıştı. Arayan Emel'di.

 

" Buyurun Emel Başkan "

 

" Nasıl ilk gününüz Yaprak Hanım "

 

" Vallahi iyi kahve keyfi "

 

" Kuzum burada soramadım. Sivas da bunaltmak istemedim ama Selim mevzusu soracaktım."

 

" Çoktan bitti. Beni arayıp sormayan için ben her şeyi bitirdim. Bazı insanlar sebepsiz girer hayatımıza ve sebepsiz çıkar kuzum."

 

" Anladım canım benim. Seni daha bunaltmayacağım. Sen en doğru kararı vermişsindir. Üzülme ben varım kuzum."

 

" Ne üzüleceğim kuzum, ben o kadar takıntılı değilim. Kimsenin haberi yok bu arada ilişkiyi bitirdiğime dair."

 

" Tamam, kuzum hadi görüşürüz. Kendine iyi bak."

 

" Sen de kendine iyi bak kuzum görüşürüz." Telefonu kapatıp yanıma koymuştum.

 

Hafif gözlerim dolmuştu ama bunu da atlatacağım inşallah.

 

Akşam olmuştu. Son iftarımı da ablamlar ve güzel ailemle açmıştım. Kocaman kalabalık bir aile idik. Akşam hep beraber oturuyorduk. Yeğenim araya girip bana

 

" Bence tabu oynayalım. Ne olur teyze " ona kıyamıyordum ki

 

" İyi madem tamam onayalım." Sevinçten dans yapıp oynadı...

 

Yeğenimin de istediği gibi deli gibi tabu oynamıştık. En son yeğenim bana kurbağa prensi anlatırken prense acayip kaslı demesi ile yarılmıştım. Çocukların hayal gücü beni benden alıyordu. Biraz sabahlamıştık. Ama bayram sabahı ve en güzel kahvaltı bizi bekliyordu. O yüzden herkes bir yerlere yatmıştı.

 

Sabah ablamın bugün bayram erken kalkın çocuklar deyişiyle uyandık. Hepimiz bir yerden tutup kahvaltı hazırlamıştık. Üç abla ve yedi yeğen anne ve babam baya kalabalık olmuştu. En güzeli bayram sabahları ile yapılan kahvaltılardı. Çok severdim bu kalabalığı bir de kahvaltı da ne varsa tıka basa yerdik. Çay içerken ablamın bir anda

 

" Kız Yaprak ne âlemlerdesin." Ablama göz devirip

 

" Kendi âlemimdeyim gardaş." Dediğim de

 

" Kız sen Sivaslı mı? Oldun." Kahkaha atıp

 

" He ne olmuş. Nörüyon gardaş demeyek mi?" dediğim de masa da herkes kahkaha atmıştı.

 

Yine bir bayram sabahı bizde bu şekil de eğlenceli geçmişti.

 

Akşam olmuştu. Herkes kendi evine dağılmıştı. Biz de dedeme geçecektik. Hazırlanıp babamla yola koyulmuştuk. Dedemlere geldiğimiz de herkes buradaydı. Dayımlar falan kuzenlerim, biraz onlarla muhabbet ettim. Telefonum çalmıştı.

 

" Efendim Asil " demiştim ve balkona doğru girmiştim.

 

" Yaprak bayramını kutlayacaktım. Hayırlı bayramlar."

 

" Teşekkür ederim hayırlı bayramlar."

 

" Yaprak ben bir şey diyeceğim."

 

" Evet dinliyorum."

 

" Ben Derya'dan ayrıldım." Şaşırmıştım ve biraz sessiz kaldım.

 

" E Asil ben ne deyim. Senin için ne hayırlı ise o olsun."

 

" Yaprak ben senle konuşmayı muhabbet etmeyi özledim."

 

" Ne yalan söyleyeyim bende özledim. Senin muhabbet etmeye alışmışım baya."

 

" Eskisi gibi olalım. Yaprak hem ben neden Derya ile çıktım neden ayrıldım. Bunları hep sen gelince anlatacağım ve bana hak vereceksin."

 

" Tamam, Asil senin hayatın bu istediğini yapabilirsin."

 

" Ben yine de anlatacağım, her şeyi tamam mı? "

 

" Tamam, hadi görüşürüz."

 

" Görüşürüz, Yaprak " telefonu kapatmıştım.

 

Bu işlerde neler var anlamış değilim. Hayırlısı olsun her şeyin.

 

Üç günlük bayram bitmişti. Bayramın geri kalanı sınavlara çalışma ile geçmişti. Notlar çıkarmıştım ve Emel'i arayıp soru cevap yapmıştık. Üniversite de olsak kesin kütüphane de sabahlardık. Bu şekil de ders çalışmak yaramıştı.
Günlerden pazardı ve ben ailemle vedalaşmış ve otobüse binmiştim. Tahminimce akşam yedi gibi Sivas da olurdum. Yol boyu kitap okuma kararı almıştım. Şuan Amasya da idik. Ver elini Sivas.

 

Tokat'a gelmiştik mola vermiştik. Biraz hava almak için aşağı inecektim ama ne kadar haziran ayın da olsak da akşamları soğuk oluyordu. Üstüme kot ceketimi atıp dışarı çıktım. Ayaklarım açılmıştı. Telefonum cebim de titriyordu, baktım ve arayan Asil idi. " Efendim Asil "

 

" Bugün geliyor musun diye aramıştım."

 

" Evet, şuan Tokat dayım, bir buçuk saate Sivas da olurum."

 

" Seni alayım mı? Terminalden "

 

" Yok sağ olasın. Ben gelirim."

 

" O zaman yorgun değilsen geldiğin de buluşsak olur mu? "

 

" Hemen akşam mı? "

 

" Evet, Ne olur."

 

" Tamam, gelirim direk yurda valizi koyar yanına gelirim."

 

" Kampüs için de olalım ama yorgun olurum, çünkü "

 

" Tamam, olur görüşürüz Yaprak "

 

" Görüşürüz." Telefonu cebime koyup. Otobüse çıktım, yerime oturdum.

 

Sivas terminale gelmiştim. Otobüsten inip valizimi alıp terminalden çıktım. Karşıya otobüs duraklarına geçip otobüse bindim. Kartımı okutup otobüste ortalara doğru geçmiştim. Beş dakika da kampüse gelmiştik. Düğmeye basıp son durakta inmiştim. Yurda geçip hemen valizimi odaya bırakıp. Asil'i aramıştım...

 

-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

 

Geçiş bölümü son verdik. Bir dahaki bölüm Asil'in ağzından dinleyeceğiz bakalım Asil Bey neden Derya ile sevgili olmuş. Onun ağzından öğreneceğiz.

 

Oy veren elleriniz dert görmesin. 😊

 

Bir daha ki bölüm ASİL BEY'DEN...

 

Kocaman kalplerinizden öpüyorum.

 

Görüşmek dileğiyle...

 

Hoşça kalın.

 

😊 😊 😊

 

Loading...
0%