MERHABALAR

HOŞ GELDİNİZ

ŞARKI: SEZEN AKSU - SORMA

GÜNÜN SÖZÜ: "HER ŞEY GÖRÜNDÜĞÜ GİBİ OLSAYDI,

ELİNE ALDIĞIN DENİZ SUYU MAVİ OLURDU."

"GEORGE ORWELL"

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

İki gün sonra

Cuma günü evrakları halletmiştim. Şuan ilk iş günüm olan pazartesi ve ben hazırlanıyorum. Üstümü giyinip saçlarımı ve hafif makyajımı yapmıştım. Evraklarımı kaskımı ve montumu alıp aşağı indim annem babam kahvaltı yapıyorlardı. Neşeli şekilde canım ailem deyip önce babamı yanaklardan sonra annemi öptüm. Kahvaltı masasına her zaman ki yerime oturdum.

Babam “ Bizimkinin yüzüne nur gelmiş hatun.” Annem “ Ya bir mutluluk akıyor belli etmese de bu bir sene de baya yıprandı. Artık bugün işe başlayınca daha çok kendine gelir.” Dedi. Babam da onaylar şekil de kafasını salladı. “ Benim canım ailem biliyorsunuz ki ben eğlenceli bir insanım ama bazen hayatımı etkileyen faktörler çok fazla o sebepten lütfen beni bu iş konusunda maruz görün.” Babam yanağımda makas alıp göz kırptı. “ Hem ayrıca ben kaçar ilk günden geç kalmayayım.” Annem ile babamı öpüp. Ayakkabılarımı giyip kaskımı alıp motoruma geçtim. Yola koyuldum.

İş yerine gelmiştim kaskımı bagaja koyup ayakkabılarımı da değişmiştim. Çantamı alıp telefonum çalıyordu. Benimkiler grup araması yapmıştı. “ Merhaba ” deyip hepsine öpücük atmıştım.

Can “ Söze direk girip hadi şimdiden hayırlı olsun küçük insan en güzel günün bugün olsun. ” dedi.

Yakup “ Küçük kurabiyem sen başarırsın ve hemen işi kaparsın. Seni seviyorum.”

Sinem “ Cadı sakın cadılık yapma oralarda bak. Sakin bir şekil de işini yapıyorsun. Hayırlı olsun bebeğim.”

Pınar “ Seviyorum seni ve başarırsın sen, hayırlı olsun can parem. ”

“ Hepinizi öpüyorum kuzularım benim azıcık heyecan vardı ama o da geçti. Bende sizi seviyorum. Gülen gözlerim oldunuz. Çok teşekkür ederim.” Deyip

Telefon görüşmemizi sonlandırdık. Telefonu çantaya atıp iş yerine doğru adım attım. Hadi bismillah kazasız belasız gün geçirmem dileğiyle.

Kartımı okutup içeri geçtim yönetim katı olan dokuzuncu kata çıktım. Patronun asistanı beni karşıladı. “ Merhabalar ben Ediz Bey’in asistanı Ala Serez ” deyip elini uzattı. Elini sıkıp “ Merhabalar, ben de Lidya Kandemir ” deyip gülümsedim.

“ Size işleyişten bahsedeceğim neler yapmamız gerektiğini, öncelikle Ediz Bey gelmeden masama geçelim.” Deyip masaya ilerledik, oturdum.

Ala Hanım “ Öncelikle bildiğin üzere sabah saat dokuz akşam beş çalışıyoruz ama biz de şöyle bir sorun var bazen Ediz Bey’in yoğun dönemleri oluyor sabahlayabiliriz. Sabah erkenden gelebilir. Yani dokuz yerine sekiz de o sebepten bu tarz şeylere alışsan şimdiden iyi edersin ve en önemlisi bizim çok iyi anlaşmamız lazım biliyorsun ki ikimiz de anlaşırsak işimiz daha kolay olur. İlk defa işe giriyormuşsunuz o sebepten bir hafta boyunca sizi eğitime ben alacağım. Neler biliyorsun ya da bilmiyorsun yavaştan ve olabildiğince hızlı öğreteceğim. Sormak istediğin bir şey var mı? ” Dedi.

“ Ala Hanım ne gerekliyse açıkladınız. Ben işimi öğrenip bir an önce çalışmak istiyorum. Ayrıca anlaşmak konusunda sıkıntı olmaz. Ben anlayışlı insanımdır.”

“ Tamamdır, anlaştığımıza göre Ediz Bey çok iyi bir patrondur. Öyle zorlamaz ama disiplin acısından çok iyidir. Ayrıca hafta da bir gün kesin her bölümü gezer ne oluyor ne bitiyor diye gözlemlemeyi sever. Toplantıları falan ayarlayacağım ve sende gerekli belgeleri bilgisayara geçireceksin. Programları öğrensen bize yeter de artar bile.”

Yerim den doğrulup “ Tamam o zaman nereden başlıyorum Ala Hanım ” dedim.

“ Sevdim seni hadi bakalım raporlamayı bir göstereyim sana ” dedi.

Öğlen molasına kadar raporlama ve telefona cevaplar vermeyi öğrenmiştim. Ala Hanım çok güzel ilgilenmişti benim ile bu çok hoşuma gitti. Ediz Bey’i dahaca görmemiştim. Öğleden sonra bir toplantı vardı ve ben de girecektim. Ala Hanım izin aldığın da ya da hastalanırsa benim de bazı şeyleri daha iyi bilip yapmam için her şeyi öğretiyordu. Bu işi sevmiştim.

Şuan yemekhanede yemek yiyiyordum. Ala hanım evliymiş eşi öğlen yemeğine götürdü. Bende yalnız kalmıştım. Telefonumu alıp

###################################################################################################

Whatsapp Grubu

Beşli Grup :)

Ben: “ Gençler bu zaman kadar sorun çıkmadı ve ben çok şaşırdım.”

Can: “ Koskoca öğlen molasında bunu mu düşünüyordun deli kız ya 😊”

Yakup: “ Bir zahmet rahat dur kurabiye o işe çok ihtiyacın var en azından hayallerin için nasıldı ayrıca beğendin mi? ”

Ben: “ Can Bey benim olduğum yer bazen hatta çoğu zaman şansız oluyor biliyorsun ki 😊 ve asistan kız çok iyi Ala Hanım ve işleyişi işi çok verimli anlatıyor ve ilk toplantıma gireceğim öğleden sonra Ediz Bey’i görmedim dahaca o konu da Ala Hanım yanına gidiyor. ”

Pınar: “Ya mesajları okunca çok mutlu oldum canım. Bu işin sonun da hayallerin senin olacak. Ala Hanım’a bir teşekkür borçluyuz hep beraber. ”

Ben: “ Evet Pınar’ım ama ben zaten işi hemen anlayıp kendisine teşekkür sunuyorum.”

Sinem: “ Seninle gurur duyuyorum. Hadi kızım başar ve sonun da bizi de doyuracağın o pastaneyi aç 😊”

Ben: “ Seviyorum seni Sinem’im. 😊 Hadi ben kaçar. İlk toplantıma gireceğim. Hepinizi öptüm.”

###################################################################################################

Telefonu kapatıp. Anneme ufak mesaj çektim. Her şey yolunda olduğunu söyledim. Asansöre yaklaşınca Ala Hanım ile denk geldik.

Ala Hanım “ Hazır mısın toplantıya heyecan var mı? ”

“ Heyecan ne demek daha beter ama aşacağıma eminim.”

“ Direk toplantı odasına geçeceğiz. Ayrıca merak etme o kadar da heyecanlı yer değil hatta tam tersi sıkıcı olabiliyor.”

“ Doğrudur Ala Hanım.” Deyip asansörden indik.

Ala Hanım toplantı odasına geçti. Bende misafirleri karşılayacaktım. Elimde tablet bekliyordum. Asansörden misafirler indi.

“ Merhabalar efendim hoş geldiniz. ”

“ Hoş bulduk hanımefendi. Ala Hanım yok mu? Genel de o bizi karşılıyordu da.”

“ Ala Hanım burada toplantı odasın da ben Ala Hanım Sekreteriyim toplantı odasına kadar ben eşlik edeceğim size.” Deyip beyefendi kafasını eğip anladım gibisinden benim ile birlikte toplantı soluna kadar gittik. İçeri de Ala Hanım bizi gördü.

Ala Hanım “ Merhabalar Ercan Bey hoş geldiniz.”

“ Ala Hanım siz karşılayacaksınız diye bekliyorduk. Bizi bu küçük hanımefendi karşıladı.” Dedi.

Ala Hanım hafif gülüp “ Evet Ercan Bey kendisi benim sekreterim Lidya Hanım. Bugün işe başladı.”

“ Vay Ediz Bey yine istekleri bitmemiş sen yetişemeyeceğinde senin de asiste etsin diye Sekreter almak. Vallahi tam Ediz Bey işi olduğunun göstergesi ” derken içeri biri girdi.

“ Evet, Ercan’ım ben yoğun adamım biliyorsun.” Dedi.

Ben şok olmuştum. Benim Sibel Hanım’a bağırdığım gün bana su veren beyefendi buydu. Yani bu şirketin patronu oluyor kendisi vay canına ya. Resmen Sibel Hanımı direk patrona şikâyet etmişim.

Ayrıca demiş miydim ama bu adam yürüyen karizma resmen takım elbise yıkılıyor. Ay ben şok oldum.

Ediz Bey “ Hadi oturulalım beyler uzun toplantı bizi bekliyor. ” Ediz Bey ban dönüp

“ Lidya Hanım hepimize birer çay ister misiniz?”

“ Tabi ki Ediz Bey hemen.” Deyip hemen koridora çıkıp masama geçip bugün öğrendiğim şekil de arayıp çay istemiştim.

Çay getiren abla gelmişti. Bende abla ile beraber toplantı odasına geçtim. Kapıyı çalıp çayları abla servis etmişti. Bende Ala Hanım’ın yanına oturdum.

Toplantı uzun soluk ile devam etmişti. Ala Hanım bana gerekli nereleri not alacağımı öğretti bende tabletime not aldım. Bir buçuk da içeri girmiştim şuan saat üç buçuktu. Ediz Bey “ E Ercan’ım anlaştığımıza göre hemen işe başlıyoruz.”

Ercan Bey “ Ediz bu ne iş aşkı tamam anlaştık ama bir dinlensek ne dersin.” Ediz Bey hafif gülüp

“ Şaka tabi ki dinleneceğiz hata şuan toplantımız bitti beyler.” Dedi. Ercan Bey ellerini çırpıp

“Hele şükür ya hiç salmayacaksın sandım.” Dedi.

İyi anlaşıyorlardı sanırsam baya komiklerdi. Herkes ayaklanmıştı. Ercan Bey elini uzatıp “ Tanıştığımıza memnum oldum Lidya Hanım güzel bakış açınız var. Toplantı da baya yardımcı oldunuz. Bir kez daha kimi işi alacağını bilen Ediz Bey’i tebrik etmek gerek.” Dedi.

Bende mahcup bir şekil de “ Teşekkür ederim. Ercan Bey görüşleriniz beni çok mutlu etti.”

Elimi sıkıp dışarı çıktı. Herkes ile el sıkışıp yarın Ediz Bey’e kahve içmeye geleceğini söyleyip Ercan Bey ve misafirler gitmişti.

Ala Hanım “ Ediz Bey bizden bir isteğiniz yoksa biz Lidya Hanım ile raporlama yapmaya geçeceğiz.” Ediz Bey “ Yok, Ala Hanım size iyi çalışmalar.” Deyip odasına geçti.

Bizde benim masama geçtik. Masa da kocaman çiçek vardı. Hem de en sevdiğim saksı da böylece solmayacaklar. Çok sevinmiştim. Hemen kartı okudum.

“”İşin hayırlı olsun. Hayallerin hayatın olması dileğiyle… 😊””

"Beşli Grup"

Ya ben dünyanın en iyi arkadaşlarına sahiptim. Ala Hanım “ Kimden gelmiş Lidya ” dedi.

“ Bizim bir grubumuz var o arkadaşlarımdan gelmiş.”

“ Seni çok sevdikleri belli çiçek çok güzelmiş masana bir can geldi.”

“ Teşekkür ederim. Ala Hanım.”

“ Neyse hadi raporlama yapalım en son Ediz Bey’e teslim edelim.” Kafa sallayıp masama geçmiştim.

Raporlamayı öğretti Ala Hanım bende en sonunu ve tablete bakmıştım. Dosyalayıp masamın üstüne koydum. Saat beş olmasına beş dakika vardı. Ediz Bey’in yanına geçmeden telefonumu elime aldım.

Bizimkilere mesaj attım. Resmini çektiğim çiçeğimi atıp. “ Sizin gibi arkadaşlarımı olduğu için ben çok şanslıyım. Sizleri seviyorum kocaman öptüm.” Deyip mesajı gönderdim.

Telefonumu masanın üstüne bırakıp Dosyayı elime aldım. Ediz Bey’in kapsını çaldım. Girin sesini duyup içeri girdim.

“ Merhabalar Ediz Bey ben raporlama yapmıştım da dosyayı getirdim size.”

Ediz Bey “ Teşekkürler Lidya dosyayı masaya bırak Ala nerede”

“Kendisi muhasebe bölümüne gitti. Bir sorun olmuşmuş her halde bana raporlamayı anlattığı gibi bende yaptım. Sen teslim edersin dedi.” Masaya bıraktığım dosyayı alıp.

Ediz Bey “ Tamam, bir bakalım dosya nasıl olmuş.” Dosyaya bakmaya başladı. Ben stresten tırnak aralarımla oynuyordum. Ediz Bey bana bakıp “ Yani olması gerektiği gibi olmuş biraz daha iyi olabilirdi ama daha yeni olduğun için üstüne gelmeyi düşünmüyorum. Gördüğüm kadarıyla da baya kolay adapte oluyorsun.” Dedi.

“ Evet, Ediz Bey bu işe çok ihtiyacım var ve elimden geldiğince hemen öğrenmeye çalışıyorum.”

“ Açıkçası başta korktum senden o gün Sibel’e bakışın çok fenaydı. Feri bir halin var gibiydi.”

“ Kusura bakmayın Ediz Bey sizin patron olduğunuzu bile bilmiyordum ama kaçıncı gittiğim iş görüşmesi ve o harekete sessiz olamadım.”

“ Sessiz kalmaman çok iyi oldu. Bazen kendimizi savunmamız gerek ve o tavrın şuan senin bu işe başlamanı belirledi.”

“ Teşekkürler Ediz Bey elimden geleni yapacağım emin olabilir siniz? ”

“ Sana güveniyorum Lidya. Bugünlük bu kadar yeter çıkabilirsin. ”

“ Sağ olun Ediz Bey iyi akşamlar.” Deyip dışarı çıktım.

Masama geçip telefonumu elime aldım. Bizimkiler grup da coşmuş. Onlara dönmeden çantamı alıp asansöre geçtim. Motorumun yanına geldim. Telefonum çalmıştı. Arayan Candı.

“ Efendim Can’ım ”

“ Nasılsın Lidya kuş günü güzel sonlandırdın demi.”

“ Evet, güzel sonlandırdım ve size şok haberlerim var.”

“ Kızım hemen söylesene ne diye tutuyorsun içinde meraktan çatlıyorum biraz dedikodu ver ama ne olur yani.”

“ Dıt veremem hepinize bir anlatabilirim.”

“ İyi be bende bunun için aramıştım zaten kafede buluşuyoruz.”

“ Tamamdır, reis ” deyip telefonu kapattım.

Kaskımı takıp çantamı bagaja atıp motoruma atlayıp yola koyuldum. Bizim kafeye gelmiştim. Motorumu kitleyip kafe girdim. Bizimkiler her zaman ki yerde oturuyorlardı. Can beni görüp hemen “ Minik kurabiye hadi bana dedikodumu ver ne olur. ” deyip lafa girdi o sıra Yakup Can’ın kafasına vurup “ O benim kurabiyem benden izin almadan söyleyemezsin.” Onlar kavga ederken ben kızlarla selamlaşıp öpüp yerime oturmuş. “ Tamam, öyle bakmayın anlatıyorum.”

“ Hani benim bu şirkette bağırıp ortalığı yıktığım gün bir beyefendi su vermişti ve benim ile konuşan o kişi şirketin sahibi Ediz Bey’miş ve bugün karşılaştık şok oldum.”

Can “ Oha yani hadi canım! küçük insan.”

Sinem “ Ben buna şans da diyemiyorum nasıl bir şeysin kızım sen 😊"

Pınar “ Bu olaydan sonra başka olay daha kaldıramam ben gülüm ”

Yakup “ Adam seni işe aldı yani o da ilginç yalnız ” dedi.

“ Aslında bende şaşırdım bir de toplantı ortasın da şaşıp kaldım. Daha sonra raporlama yapıp odasına gitmem gerekiyordu. Yanına gidince o gün bakışlarından bir korktum ama aslında o tavrın seni bu işe aldı, dedi. ”

Pınar “ E adam çok iyi bir şey demiş.”

Sinem “ He o tavrı iyi ki yapmışsın gülüm ”

Can “ Vallahi Pınar’ım ile Sinem’im çok doğru söylüyor .”

Yakup “ Ediz’i çok duymuştum ama görüşmek nasip olmadı, adaleti şaşmaz onun, seni işe aldıysa bir bildiği vardır. Bir arkadaştan duymuştum. Kendini savunan insanları sevdiğini bana demişti.”

“ Vallahi ister sevsin ister sevmesin ben işime bakarım. Benim hedefimi sizde biliyorsunuz. Ona ulaşayım her şey benim olacak.”

Can “ Seninleyiz küçük insan. ”

Yakup “ Seninleyiz küçük kurabiyem. ”

Pınar “ Seninleyiz gülüm. ”

Sinem “ Seninleyiz cadım. ”

Böyle arkadaşlarım olduğu için bir kez daha şükrettim. Onlar benim şükür sebebim. Hepsini koklayarak öptüm.

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

DİĞER BÖLÜMDE GÖRÜŞMEK ÜZERE

BEĞENMEYİ UNUTMAYALIM

LÜTFEN!!!

:) :) :)