@yildizs.09
|
-‘Biliyorum alisa, biliyorum. Bunun içinde en büyük önlemi alacağım.’
Son cümlesinde kararlı bir vurgu vardı . Ve sanırım aklına bir fikir gelmişti.
Şaşkınlıkla ona baktım hızla ayağa kalktı.
-‘Alisa benim acil işim var hemen gidip gelicem güvenliğin içinde korkma odaya hemşire bile giremeyecek.’
Ardından Arkasını dönüp gitti.
Şaşkın bakışlarımla tek başıma kalmıştım. Ne yapacaktı, nasıl halledecekti? Artık bir evim yoktu ! Napacağım?
——————————————————————————————————————————————————————————————————
Kendimi toplamak için yavaşça ayaklanıp banyoya gitmiştim elimi yüzümü yıkayıp çıktıktan sonra üstümü değiştirdim. (Az kalsın omurgamı kırıyordum)
Herneyse bir süre odada dolandıktan sonra kapı çalındı.
-“GİR”
Odaya bir koruma girdi. Hepsi birbirine benziyordu bu yüzden normal insanlardan ayırt edilebiliyorlardı.
-‘efendim Bora beyin emriyle size kahvaltınızı getirdim.’
-“ben zaten kahvaltımı etmiştim?”
-‘ Bora bey böyle istedi.’
Adamı zora sokmak istemedim.
-“ tamam . Teşekkürler.”
Adam önüme tepsiyi koyup çıktı.
Yemeğimi yerken televizyon izliyordum dalmışım. Birden kapının çalınmasıyla yerimden sıçradım.
-“KİM!”
-‘benim bora . Giriyim mi?’
(İçimden )
“Oğffff yine neler olacak acaba”
Seslice;
-“TAMAM GİR.”
Bora içeri yavaşça girdi. Yemeğimi yediğimi görünce birazda olsun rahatlamış gibiydi.
-“noldu?” İlk konuşan ben olmuştum.
Beni takmadı. Benim gıcık tavrıma takılmamaya çalışıyordu. Ama bende bir şey demeden ortada kalamazdım tabiki o suçluydu!
-‘Yemeğini yemişsin.’
-“yedim.” Suratına bile bakmamıştım.
-‘ Alisa ..’
-“yine noldu?!”
Derin bir soluk verdi.
-‘ Sana halledeceğimi söylemiştim. Ama sanada ihtiyacım var.’
Söylediklerinden BİR BOK anlamamıştım.
-“ne saçmalıyosun?” Hala benden bir şeyler mi isteyecekti ! Hangi yüzle?
Hızla konuya girdi.
-‘Alisa bir çok düşmanım seni hedef almış. Sana zarar vermek için her şeyi yapacaklar. Bunun için en büyük önlem…’
Söylemek istemiyor gibiydi. Buz gibi suratıyla devam etti.
-‘evlenmemiz.’
Dediğiyle dilim boğazıma kaçmıştı resmen.
-“NEĞ”
Ani çığlığımla bakışlarını yere indirdi. Normal bir insanın bu ani çığlığımla yerinden sıçraması gerekiyordu. BU GERÇEKTEN ÖKÜZ OLMALI.
-‘ Merak etme . Evlilik gerçek değil. Sadece seni koruma borcum var. Eğer seninle resmi nikah yaparsak, sana zarar vermek isteyen kişilerin geri çekileceğine eminim. Sana dokunmaya cesaret edemezler.’
-“ iyide sahte evlilik nasıl olacak ? BU İŞİN SAHTESİ Mİ VAR.”
-‘ Alisa . Babama olan biteni anlatmak zorunda kaldım. Oda hemen evlenmemizi istedi. Aksi takdirde oda düşmanlarımın tarafını tutar , sana karşı davranacağını söyledi. Eğer evlenmezsek en büyük belayı üstüne çekersin.’
-“BU BİR TEHDİT Mİ!”
-‘Hayır sadece ne kadar çıkmaza girdiğimizi söylemek istedim.’
-“OĞFFF ALLAHIM NEYE DÜŞTÜM.”
-‘ Alisa merak etme . Bu sahte evlilik sadece kağıt üzerinde olacak ne sen evliler gibi davranmak zorundasın ne ben! İkimizde kendi hayatımıza olduğu gibi devam edeceğiz.’
Bunu söylerken çok kararlıydı. Kesin evlenecekti benimle!
Tamam tamam tamam mantıklı. Ama istemiyorumda. Kendimi çok kötü hissettim. Peki ,bu konuda bora haklı .belkide o şekilde olabilir. İkimizde sadece kağıtta evli olsak bi zararı yok.
-“tamam. Doğru söylüyosun . Evlenmemiz son çarem. Ona okey ‘de peki evim? Evimi napacağız.?”
Endişeyle konuşmuştum. Her şeye tamam. Olsun bitsin! Ama evim en önemli konuydu benim için.
-‘ Evine devlet el koymuş orayı yıkacaklarmış.’
-“NE? BEN NEREDE KALACAĞIM?!”
-‘ Alisa az önce konuştuk ya.’ Bıkkın, yorulmuş buz gibi ifadesiyle söylemişti.
Nasıl?
-“NE DİYOSUNN anlamadımm.”
Sesli bir off çektikten sonra;
-‘Alisa hani evleneceğiz ya?’
-“eeeee. Bu aynı evde kalmamızı mı gerektiriyo?”
Cümlemi bitirince kendime ne kadar saçma bir şey söylediğimi farketttim. Borada suratıma anlamam için bakarken, anlamış gibi başımı salladım.
-‘ yarın sabah taburcu olacaksın. İyi misin?’
Bir anda konuyu değiştirmişti aslında iyi olmuştu.
-“Evet evet iyiyim.”
-‘Güzel.’
Ayağa kalktı ve telefonunu çıkardı. Bir şeyler yaptıktan sonra telefonu elime doğru uzattı. Ne olduğunu anlamadan suratına bakarak telefonu elime aldım.
Baktığımda arama yapmak için olan klavye açıktı. Bu, birini aramam için miydi? Yüzüne baktığımda konuşmaya başladı.
-‘yarın taburcu olacağını vs. Söylemek istediğin biri varsa konuş. Benim biraz işim var . 1 saate gelirim. En kısa sürede sana telefonda alacağım.’
Bu yaptığına sevinmiştim. En azından düşünüp vermesi mutlu etmişti. Teşekkür edip düşünmeye başladım . Kimi arayabilirdim? Tabii ki en yakın arkadaşlarımı!
O sırada bora çoktan çıkmıştı. Koltuğa oturup. Numaralarını tuşlamaya başladım.
İlk olarak tabikide Esma’yı aradım.
Bir kaç kez çaldıktan sonra açıldı.
E: Alo?
|
0% |