Telefonuma gelen mesajla gözlerimi açtım. Telefonu elime aldım. Melisanın mesaj gelmişti

                          Melisa

Bugün saat 6-da benim evimde bir parti olacak Alev. Gelmek istersen konumu atıyorum . Ha bide 4 günde kalmayı planlıyor kızlar kendinle 3-4  tane normal kıyafetde getir.

                            Alev

Tabi gelmek isterim sen konumu at.

Melisa konumu atmıştı. Saat 6 ya 2 saat vardı. 1 saate hazırlana bilirdim. Kalkıp dolabımı açtım siyah olan uzun ve yırtmaçlı elbisemi alıp giydim. Saçlarımı açık bırakmıştım.

https://pin.it/7G6kwkFli (kiyafet linki)

Orda kalmak için kendimle 3,4 tanede kiyafet almıştım. Aşağıya indim. Kendime makarna yapmıştım onu yemeye başladım. Sonraysa yola koyuldum.

1 saat sonra

Gönderdigi konuma gelmiştim. Bu villaya ev demek villalara hakaretdi. Ev çok büyüktü dışarıda kimse yoktu. Kapıyı çaldım ama açan olmadı,büyük ihtimal duymamıştı .

Yakın arkadaşım olduğu için evine girmekten pekte çekinmedim. Kapıyı açıp içeriye girdim . Evde kimse yoktu. Tamda çıkmaya hazirlaniyordumki kafamın arkasından bir darbe yedim. 

Gözlerim karardı ve anında bayıldım.

Aradan ne kadar zaman geçmişti bilmiyorum ama, uyandıgımda havanın karardığını gördüm.

Diğer odadan bir ayak sesi duydum.

Kafamı çevirip baktığımda sarı saçlı bir çocuktu. Bana doğru yaklaşarak

" Uyanmışsın kendini nasıl hissediyorsun?"  diye sordu

"İyiyim de sen kimsin? Ve niye bayıltıldım?"

"Ben Yusuf, ve niye bayıltıldın bilmiyorum ama beni de bayıltdılar. Burda kendi isteğimle durmuyorum."

"Burda sadece 2 kişimiyiz?" diye sordum

"Hayır tabiki de bizden başka burda 5 kişi daha var. Tanışmak istersen çağıra bilirim. Onlarla tanıştıktan sonra, oturur hepimiz sakince düşünürüz."dedi sakin bir ses tonuyla.

Benimle böyle sakin konuşması stresimi azaltıyor, Sanki ortada hiç bir sorun yokmuş gibi hissettiriyordu.

Diğerlerine seslenerek" Çocuklar aşağıya inin yeni gelen kız kendine geldi." dedi

Merdivenlerden 2 tane kız iniyordu. Sarı saçları olan kız diğerinden daha hızlı inerek yanıma geldi.

"Benim ismim Çağla, senin ne? Geldiğine göre artık oyunlara basliyormuyuz?" Dedi

Ne oyunmu? Bu kız neden bahs ediyordu?

"Benim ismim Alev. Ne oyunundan bahs ediyorsun? Artık biri bana burada neler olduğunu anlata bilirmi? Çünki kendimi şuan sizin yanınızda hiç güvende hiss etmiyorum." Sabrımın sonuna geldiğim sesimden belliydi.

Yusuf adındaki çocuk Çağlaya dönüp " Çağla kıza daha birşey anlatmadım. Onu strese sokup rahatsız etmekten başka birsey yapmıyorsun şuan"dedi

Çağla başını eğip "Özür dilerim" dedi ve anında ismini bilmediğim diğer kiz onun lafını kesip "Ben Mavi . Seninlede tanıştığımıza memnun olduk" dedi.

Arka taraftan boğuşma ve gülme sesleri geliyordu. Kafamı çevirip baktığımda, 2 erkek bir birlerine el kol hareketleri yaparak sataşıyorlardı.

İçlerinden biri beni görür görmez bağırarak

"OOOO YENİ KIZIMIZDA GELMİŞ " diğeride ıslık çalarak beni süzdü.

"Merhaba hanımefendi ben Toprak Akgün. Söylemeden geçemeyeceğim  çok hoşsunuz "

Bir tek capkınımız yetmiyordu. Oda oldu bak rahatladım şuan.

Toprakın yanındaki çocuk Toprakı itekleyerek konuşmaya çalışıyordu. Çalışıyordu diyorum çünkü Toprak eliyle ağzını kapatıyordu. Zorlada olsa "Ben de Kaya" diye bildi.

Yusuf "Altay nerde?" diye sordu.

Olum bunlar kaç kişi?Şuan 6 kişiyle değilde,100 kişiyle tanışmış gibi hiss ediyorum.

Arkamizda duvara yaşlanmış olan

"Burdayım" dedi "Bende Altay tanisma faslını geçtiğimize göre  artık konuşa bilirmiyiz?"

"Çok şükür sonunda bunu söyleyen birisi oldu " diyerek isyan ediyordum

Altay "Herkes masaya geçsin" diye bir emir verdi. Sonraysa herkes koşar adım masaya geçti.

Altay "Bak biliyorum kafan karışık. Hepimiz başlarda böyleydik. Senden isteğim lafımı kesmeden,soru sormadan beni sonuna kadar dinlemen" dedi bense sadece başımı sallamakla yetindim.

" hepimiz buraya farklı şekillerde getirildik. Kimimiz arkadaşının evine, kimimiz yeni tanıdığı insanların evine gelirken. Ve hepimizin tek ortak noktası var ki, hepimiz buraya bayıltılarak getirildik."

Elini cebine saldı ve, bir kağıt çıkardı. Elini bana uzattı kağıdı alayım diye. Kağıdı alıp açtım yazıları okumaya başladım.

                SEVGİLİ KURBANLARIM

BURAYA SİZİ GETİREN BENİM. KENDİMİ TANITMAYI SİZE BORC BİLİYORUM.

                        BEN YIKIM

SİZİ BURAYA GETİRMEMDE BİR SEBEP ARAMAYIN. CANIM SIKILIYORDU O YÜZDEN BURDASINIZ . SİZİN İÇİN MİNİK OYUNLARIM VAR.

SON KİŞİ GELDİKDEN SONRA OYUNA BAŞLAYACAĞIM.BU OYUNLARIN İÇERİKLERİNİ SİZE SÖYLEMEYECEĞİM . SADECE BİLİNKİ BU OYUNLARDA YARALANA BİLİR HATDA ÖLE BİLİRSİNİZ.

SIZE IYI SANSLAR DILERIM!

  Not burada bitiyordu. Altay kağıdı elimden alıp eski yerine koydu bana dönüp

"Biz son 2 haftadır burada her akşam saat gece 00:00 da bir dumanla uyutuluyor sabah 08:00 de uyanıyoruz. Büyük ihtimal bugün bir not gönderip oyunların başlayacağını söyleyecek. Şuan bunları düşünme mutfakta yemek var. İstersen yiye bilirsin" dedi

Sonunda ağzımı açıp "Anladım" dedim sadece.

Çağla adındaki kız bana" Hadi mutfaka gidelim yemeklerimizi yiyelim sonra sana odanı göstereyim seninle aynı odada kalıcaz" dedi

Bende sanki hersey çokta  normalmiş gibi " Evet gidelim. Bu kadar stresten sonra acıktım" bir kaç kişiden kıkırtı sesi geldi.

Herkes başka yerlere gidiyordu. Mavi ve Çağla koluma girip beni mutfağa sürüklüyorlardı. Mutfağa girdiğimde ağzım açık kaldı.

Mutfak çok fazla dağınıktı hatda yerde kırılmış bir kaç tabak bile vardı. Elimi ağzıma götürüp "Burda nasıl dura biliyorsunuz yemek yiyip burayı toparlamamız gerek."Şaşkınlığım sesime de yansımıştı

Mavi eliyle boş ver haraketi yaptı "Zaten Kaya ve Toprak tekrar dagıtacaklar kendini yorma" dedi ve 3 tane kaba makarna doldurmaya başladı. Makarna favori yemeğimdi

Masaya oturdum yemeği önüme koydu. Sonra Çağla da oturdu ve, yemeğimizi yemeye başladık.

Çağla " Sen her hangi bir işte calışıyormusun?" Diye bir soru yöneltdi

"Evet matematik öğretmeniyim sen ? "

"Ay ne güzel aramızda öğretmen de var. Ben de doktorum ağrın sızın olursa buradayım" sonrasında göz  kırptı. Mavi ile bir birimize bakıp kahkaha atdık.

Mavi dönüp ona"Pekiya sen ? Sen herhangi bir işte çalışıyormusun"

Mavi yüzünü buruşturdu" Hayir ben çalışmıyorum. Babam zengin diye "

Çağla elini belime koyarak alayla "Aramızdaki salakta kendisidir. Ona sen hiç birsey sorma"

Mavi gülerek elini çağlanın saçına atıp çekti. Çağla da  bağırarak ondan kurtulamaya çalışıyordu. Bense bu durumu gülerek izliyordum. Yusuf mutfaka girdiğinde elini ikisinin arasına salıp onları ayırdı.

Yusuf Bana göz ucu bakıp,bana hitaben "Bazılarıda kavga gördüğünde ayırmak yerine gülüyor. Neyse en azından ben yardım sever bir insanım." Dedi ona bakarak bir kahkaha patlattım.

Mavi ve Çağla her ikisi saçımın bir tarafından tutmuş kendilerine doğru çekiyordu. Bağırmaya başladım " YARDIM EDINN. CANIM YANIYORRR" sesim ağlamaklı çıkıyordu. Allahın belası Yusuf ordan bakıp gülüyordu. Giray geldiğinde her ikisinin elini tutup saçımı kurtarmıştı.

Yusuf'a dönüp elimdeki kaşığı onun kafasına atdim elini kafasina götürüp inledi

Bagirarak "Gerizekalı niye yardım etmiyorsun güzelim saçlarım gidiyordu." Dedim

Yusufda kaşığı tekrar bana fırlatarak "Bana ne senin saçlarından " dedi

Toprak la  Kayanın buraya ne ara girdiğini fark etmemiştim. Ama onlarda gülerek izliyorlardi.

Toprak kolunu kaldırıp saatine baktı "Millet 00:00-a 1 saat kalmış ne yapacaksınız yapın, odalara gecin sonrada." Dedi

Herkes mutfaktan çıkmaya yeltenirken önlerine geçip kapıyı kapatdım. Bana deliye bakıyormuş gibi bakıyorlardı. Kayanın "bu salak napıyor" dediğini duydum.

Hepsine bakarak " Bana bakın ilk önce burasını toplayacağız anladınız mı ?"

Yusuf "Oldu, başka arzun isteğin? Ya kızım çekil yorgunuz " Kapıya doğru geliyorduki, Altaykolundan tutup çekti "Haklı burası artık mide bulandırıcı  bir halde burayı hemen toplarız 7 kişiyiz" dedi .

Sanki Altayın dedikleri onlara emirmis gibi başlarını salladilar. Pardonda ben deyince HAYIR, o deyince neden EVET? Neyse en azından toplayacaklar

Çağla "Hadi iş bölümü yapalım " diye ortaya fikir atdı.

Ben hemen ortaya kendimi atarak" İş bölümünü ben yaptım. Bulaşıkları Mavi yıkayacak,Çaglada o bulaşıkları yıkayana kadar bulaşıkları koyduğunuz yeri silecek sonra bulasıklarıda kurulayıp  yerine koyacak. Toprak yerdeki camları toplayacak, Kaya yerleri silecek. Altay dolabı boşaltıp gereksiz zamanı geçmiş yiyecekleri atacak, bende dolapları temizleyeceğim. Ben temizledikce Yusufla Altay yiyecekleri, kazanları yerlerine koyacaklar. Bu kadar basit" dedim

Altay bana şaşkın bir şekilde bakıp güldü "Bunu ne zamandır düşünüyorsun?"

"Mutfaka girdigimden beri " dedim herkes güldü ve işlerinin başlarına geçtiler.

Kaya tam yerleri bitiriyorduki Mavi yanlışlıkla içinde yemek olan tabağı yere düşürdü  Kaya ve Toprak birbirlerine baktılar. Kaya anında bağırdı "KIZIM SENİN ELLERİN DOĞRU DÜZGÜN CALISMIYORMU DAHA ŞİMDİ TEMİZLEDİM "

Ben, Altay ve Yusuf 3 kişi olduğumuz için işimizi daha hızlı bitirmişdik.

Elimi Kayanın koluna koyup " Ben yaparım sen otur" dedim. Neredeyse bana bakarken gözleri parlayacaktı

Herkes onun bu haline güldü onun elinden alıp işi ben yaptım Yusufta yardm etdi. Sonunda bütün işler bitmişti 47 dakikada

Toprak saate baktı " Lan odalaraniza gecin 1 dakika kalmış " Herkes şaşkınlıkla baktı.  Odalarına koşarken bende Çağlayı takip etdim. Oda girer girmez o kendi yatağına uzandı.

Bende benim olduğunu düşündüğüm yatağa yatdım. Anında odayı bir duman bürüdü. 5 saniye dahi geçmeden uyuya kaldım