Halil İbrahim Astsubayın eşi Hafsa uykusundan bir hışımla uyanır ve Hafsa’nın kayınvalidesi yani Halil İbrahim Astsubayın annesi Kamuran, Hafsa’nın yanına gider.

Hafsa’yı korkulu vaziyette gören Kamuran; “ Hafsa hayrola kızım gecenin bu saatinde ? “ der.

Hafsa kaşlarını aşağıya indirerek; “ çok kötü bir rüya gördüm ana, Halilimin timi bir mayına basıp ölür idi ve Halilim de oradaydı “ der.

Kamuran biraz tebessüm ile; “ öyle düşünmeyesin kızım, hem Salih Üsteğmen onların başlarındaylen onlara hiç bir şey olmaz evvelAllah “ der.

Hafsa bunun üzerine; “ inşallah ana inşallah “ der.

Halil İbrahim Astsubay ve Vatan timi Teröristlerin izini sürüyordu.

Musa Çavuş, Halil İbrahim Astsubayın yanına gider ve ; “ Komutanım tim yorgun düştü oturup bir yerde soluklanmaları gerek yoksa en yakın bir sıcak temasta pek şansları olmayabilir “ der.

Halil İbrahim Astsubay sert bir ses ile; “ Aslanlar, siz oturun dinlenin ama şunu unutmayın ki , siz burada dinlenirken o çakallar Komutanımıza işkence ediyor, ben yoluma devam edeceğim siz gelseniz de gelmeseniz de “ der.

Bunun üzerine askerler hep bir ağızdan; “ komutanım, Salih Üsteğmeni bulana kadar sen nereye biz oraya “ derler.

Şivan ve yanında ki adamları Yosunlu Dere mağarasına varmışlardı ve Salih Üsteğmeni de zincire bağlamışlardı.

Şivan, Salih Üsteğmenin yanına gider ve; “ yarın sabah basın gelecek, kameranın önünde TC, teröristlere silah satıyor diyeceksin “ der.

Salih Üsteğmen kaşları çatık ve sert bir ses ile; “ ulan satılmış vatan haini, Türkiye Cumhuriyeti bölücü teröristlere asla silah satmaz lan “ der.

Şivan bunun üzerine; “ yarın göreceğiz bakalım satar mı yoksa satmaz mı “ der.

Tam o sırada Şivanın telsizinden Halil İbrahim Astsubay; “ bana bak lan Ermeni uşağı “ der.

Şivan bunun üzerine; “ ne var lan “ der.

Halil Astsubay sert bir ses ile; “ ulan eğer Askerimin kılına zarar gelirse yıkarım lan bu dağları başına “ der.

Şivan bunun üzerine bıçağını çıkartıp Salih üsteğmenin önceden mermi yediği yarasına sokar. Ve Salih Üsteğmen ne kadar dişini sıksa da en sonun da bağırmaya başlar.

Sesleri duyan Halil İbrahim; “ ulan bende Halil İbrahimsem bu yaptığını yanına kâr bırakmam lan “ der.

Telsiz konuşması biter ve Halil İbrahim time dönerek; “ hadi yiğitler daha hızlı komutanı bu gece bulmamız gerek “ der.

Salih Üsteğmen zincire bağlı, Vatan timi ise iz peşinde uzun bir gece geçer ve zor bele sabah olur.

Şivan yanına iki adam alarak Salih Üsteğmenin bağlı olduğu mağaraya girerler.

Şivan çirkin bir gülüş ile; “ eee komutan basın geldi artık herşeyi itiraf etme vakti çözün lan şu hayvanı “ der.

İki terörist Salih Üsteğmenin ellerini çözdüklerinde Salih Üsteğmen hiç vakti kaybetmeden aynı an da birine kafa diğerine ise tekme atar. Şivanı ise çok atik bir hamle ile yere yatırıp boğmaya başlar.

Şivanın tam nefesi kesildiğinde teröristler ayağa kalkıp Salih Üsteğmene vurup onu durdururlar.

Şivan ayağa kalkıp; “ şu hayvanın ellerini bağlayın herşeyi elleri bağlı bir şekilde itiraf edecek “ der.

Salih Üsteğmen basının önüne götürülür.

Salih Üsteğmen basının önüne geldiğinde yaşlı bir adam ve yaşlı bir kadın görür.

Şivan çirkin bir gülüş ile; “ eğer TC’nin teröristlere silah sattığını itiraf etmezsen aha bu ikisi ölür “ der.

Şivan bunu dedikten sonra tabancayla ilk yaşlı kadını vurur. Ve yaşlı adam kadının göğsüne kapanıp ağlamaya başlar.

Şivan sert bir ses ile; “ eğer konuşmazsan öbürü de ölür “ der.

Ve tabancayı yaşlı adama doğrultur.

Bunu gören Salih Üsteğmen; “ tamam lan bırak onu konuşacağım “ der.

BÖLÜM SONU

OY VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN❤️