Yeni Üyelik
13.
Bölüm

13. Bölüm

@youthofmay14

13 . Bölüm...

Okan'dan ;

 

Önümdeki mezara toprak atılırken sakin bir şekilde toprak atan kürekleri izliyordum , o kürekleri tutan elleri , o ellerin sahibi farklı rütbelere sahip asker ve polisleri.Askerle ortak operasyon yapmış bir askerimizi kaybetmiştik.Ağlayan arkadaşları , ağlamamak için kendini tutan komutanlar ve onunla gurur duyan erler . Gözlerim hepsinin üzerinde gezindikten sonra mezar taşında takılı kaldı , sadece bir ismi kalmıştı bu dünyada Üsteğmen Yiğit Akay . İleride asker arasında şehit üsteğmen Yiğit Akay olarak anılacaktı .. Hoca duasını yapmış , herkes fatihasını okumuş dağılmıştı . Ben olduğum yerden kımıldamıyordum . Bir avuç toprak altında bir kaç gün önce beraber güldüğüm , eğlendiğim , sırt sırta catıştığım kişi yatıyordu bir kör kurşun onu benden ayırmıştı .

Elim toprağının üzerinde gezindi " bir gün " diye mırıldandım " bir gün bende toprak olacağım umarım senin gibi şehitlik makamına nasip olurum " elimi topraktan çekip kalktım sessiz adımlarla mezarlıktan çıkarken yanımdan siyahlar içinde bir kız geçti istem dışı kızı izlerken yiğitin mezarının kenarında oturdu bir süre sessiz kaldıktan sonra " abim " iç çekti " sen şehit olup peygamber efendimize kavuştun ben dünyanın acımasızlıyla baş başa kaldım " . Abisiyle vedalaşan bu kız yiğit'in dünyadaki tek ailesiydi . Operasyon giderken ' inşAllah şehit olurum " diye dua edince ona arkanda bırakacak kimsen yokmu diye sormuştum " var bir ipek böceğim var " demişti .

Şimdi başındaki şalın izin verdiği kadar gördüğüm yüzünü unutacağım bu ipek böceğinin çok sonra hayatıma kalıcı bir şekilde gireceğini bilmiyordum ... Elimdeki kalemi defterin üzerine bırakıp yazdıklarıma göz attım , geçmiş bazen satırlarda kalıyordu , hatırlamayı bekleyen , okunmayı bekleyen satırlarda ... Elime kalemi tekrardan aldım hatırlanacak bir anı daha satırlara ekledim ...

🌧️🌧️🌧️🌧️🌧️🌧️🌧️🌧️

Önündeki ceseti inceleyen kızı izlerken nasıl biri olduğunu çözmeye çalışıyorum . İlk tanışmamız da kafama tava geçirse de sonra utanıp özür dileyip kibar bir kıza dönerken , kısa bir süre sonra adlı tipta karşıma çıkmış soğuk kanlılıkla ceset incelemişti , daha sonra tehdit edilmiş ürkek bir şekilde korkmuştu , ben bu kısa zaman içinde onun değişimi izlerken onu ilk gördüğüm zaman aklıma düşüyordu mezarlıkta ağladığı zaman sessiz ve içten ağlayışı .

" Okan komiserim buyrun " kulaklarıma dolan sesle gözlerim daldığı yerden koptu karşımda duran ipeğe soran gözlerle bakarken önünde durduğu odayı işat etti " inceleme bitti buyrun bilgi vereyim " kafamı olumlu anlamda sallayıp onun peşimden odaya girdim . Cesetin yanına durup eliyle ceset işaret edip " başlıyorum " dediğinde tüm dikkatimi ona verip

duyacağı bir şekilde mırıldandım " seni dinliyorum ipek böceği " ...

 

🌸🌸🌸🌸🌸🌸🌸🌸🌸

 

" Hayatta olmaz "

" Anne ne olur ya " elimdeki anahtarı vestiyerin üzerine fırlatıp kulağıma gelen sesin kaynağına neşenin odasına yöneldim . Kapısı açık olan odaya baktığımda annem neşenin karşında elleri belinde dikilirken , neşe arkasında sakladığı posterle duvar tarafında kendini korumaya almıştı.

" Ne olur burada " diyerek konuya dahil oldum benim sesimi duyan neşe hızlı adımlarla yanıma geldi

" Abi annem posterimi odama asmama izin vermiyor "

" bak hala , elin adamlarını odasına asacak ver bakayım onları bana " annem neşenin üzerine yürüyünce neşe arkama saklandı

" Anne bırak assın " annem gözlerini büyüterek " oğlum ayıp ayıp "

" Hiç de bile selim odasını doldurmuş futbolcu ona ayıp değil mi ? "

" Kız onun futbolla ilgisi var seviyor "

" Benimde Kore'ye ilgim var seviyorum , hem sen BTS kaç hayranı var biliyor musun ? " " Birde seviyorum diyor seni varya "

" Anne " dedim elimdeki kozu kullanmaya karar vererek duyduğuma göre sende bir zamanlar brad pitt hayranıymışsın odanda posterli falan varmış " annem bir an şaşkın şaşkın bana baka kaldı neşe kafasını kolumun kenarından çıkardı " anne doğru mu bu ? " Annem neşeyi duymazdan gelip " nereden duydun bunu "

" Anneannem söyledi " dedim Neşe saklandığı yerden çıkıp annemin karşına geçip en iyi bildiği şeyi yaptı duygu sömürüsü .

" Annem bak sende benim gibi bir zamanlar birşeylere hayranmışsın o yüzden beni anlarsın " ...

Neşe konuşmaya devam ederken ben odama girdim neşe o dille annemi ikna ederdi . Gözlerim kendi odamda gezinirken çocukken dayımın resimlerini odama astığım zamanlar geldi aklıma onun gibi polis olmak istediğim için hep onu örnek alırdım her ne kadar şehit olup benim polis olduğumu göremese de ben ilk polisliği kazandığımda , ilk operasyon sonrası hep mezarlığına gidip onunla paylaştım sevincimi bir yerden görüp benimle gurur duymasını istedim hep ...

 

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Neşe' den;

 

" Abla yavaş ol ya " elimdeki pamuğu yaraya daha çok bastırırken bir yandan da selimi azarlıyordum .

" Sus şu haline bak " selim alnını geri çekip " ne varmış halimde sen bir de diğer tarafı gör " " Ya ne demezsin " alnını sarıp diğer yaralarını temizledim . Günüm yoğun ve yorucu geçerken bir anda bir grup kavga etti diye acile gelmiş grupla ilgilenmeyip nöbeti Gökhana teslim edeceğim sırada grup içinde , " abla " diyerek alnındaki yarayla bana el sallayan selim tüm planımı bozmuştu .

🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋

" Ya bari bir müzik falan açın ortam çok gergin " abim arka koltukta oturan selime ters bir bakış atınca selim oturduğu yerde sessizliğe gömüldü . Hastane çıkışı kavgayı öğrenen abim bizi almaya gelmişti nereden , ne zaman öğrenmiş bir bilgim yoktu . Araba da sessizlik devam ederken müzik açmak için tıkladığımda abimin telefonu arabaya bağlanmıştı müzik dosyasına girip müzik açtım barış Mançonun sarı çizmeli Mehmet Ağa şarkısı kulaklarıma dolarken gözlerimi kapadım . Günün yorgunluğu uykumu getirken kulaklarıma dolan müzik sesi kesildi ardından Selim'in " ipek böceği kim " diye bağıran sesiyle gözlerimi açtım . Abim telefonunu cevaplamak yerine sessize aldı . Selim kafasını iki koltuğun arsasından öne uzattıp abimi soru yağmuruna tuttu .

" Abi niye açmadın "

" Hem kimi ipek böceği diye kaydettin " " İsmi ipek değil mi ? "

" Sevgili mi yaptın "

" Aysuyu unuttun demek oh be hiç sevmiyordum zaten " Selim sorularını peş peşe sıralarken abim bir anda frene basti selim arka koltuğa geri yapışırken ben emniyet kemeri sayesinde ön tarafa savrulmadım . Abim emniyet kemerini çözüp arka koltukta oturan selime döndü .

" Bir , canım istemedi açmadın "

" İkinci soruyu pas geçiyorum "

" Üç evet adı ipek "

" Dört hayır sevgili falan yapmadım "

" ' Beş o kişi hakkında konuşmak istemiyorum " " Tamam aldın mı cevabını " selim oturduğu yerde rahat bir konum alırken " aslında bir kaç sorum daha vardı " abim Selim'i duymazdan gelip önüne döndü tekrardan emniyet kemerini takıp arabayı çalıştırdı dikiz aynasından selime kısa bir bakış atıp benimde sorularım olacak bugün olup biteni bir konuşalım eve gidince " selim korkuyla oturduğu yerde sessizliğe bürünürken ben abimin neden bahsettiğini anlamaya çalışıyordum gözlerim abim ve Selim arasında giderken kafamda senaryolar dönmeye başlamıştı ...

🌷🌷🌷🌷🌷😔🌷

Abim Selim'i sorgulamak için alt kattaki Spor salonuna götürdü , Selim'in anlatacaklarını hiç merak etmediğim için odama çıkıp dinlemeyi tercih ettim . Merdivenlerden çıkacağım sırada çalan kapıyla çıktığım basamakları geri inip kapıyı açtım .

" Umut " dedim şaşkın bir sesle

" Merhaba " benim şaşkın halime gülümseyen umuda bende gülümsedim tuttuğum kapıyı açıp " içeri girsene " diye davet ettim neden geldiğini sormak yerine .

" Hayır ben seninle konuşmaya geldim " eliyle bahçeyi işaret etti " dışarı konuşsak " kafamı olur anlamında sallayıp evden çıkıp arkasından bahçeye yöneldim . Umut bir süre etrafa baktıktan sonra yüzünde buruk bir ifadeyle gözlerime baktı

" Neşe " derin bir nefes alıp konuşmaya devam etti " ben seninle vedalaşmaya geldim " " Veda " dedim ne dediğini anlamaya çalışarak . " Yurt dışına gidiyorum , oradan çok güzel bir teklif aldım "

" Öyle mi ? " Bir an ne diyeceğimi bilemedim " hayırlı olsun "

" Sağol seni görmeden gitmek istemedim "

umut gözlerini etrafta gezdirdikten sonra uzanıp elimi tuttu .

" Neşe , ben bazı şeylere geç kaldım , anladım ki herşey zamanında güzel " elinin içindeki elime bakıp gülümsedi

" Umarım hep mutlu olursun " bir anda beni kendine çekip sarıldı sarılmasına karşılık verdim .

Bir süre sonra geri çekildi gözlerinin derinliklerinde kendi yansıma mı görmem bu sefer kalbimi hızlandırmamıştı

" Hoşçakal " deyip arkasını dönüp giden umudun arkasından bakarken sadece bir arkadaşa veda ediyormuş gibi bir his vardı . içimde ...

Elimdeki kalemi defterin içine koyup ayağa kalktım . Balkonu açıp derin iç çekip temiz havayı içime çektim . İçimde bir yerde umuda dahil birşey kalmasa da geçmiş bir anımı hatırlamak tuhaf hissetmişti o anları tekrardan yaşamak gibiydi o satırları yazmak ...

💫💫💫💫💫💫

Selim ;

Son soruyu cevaplayıp sınav kağıdı öğretmene teslim edip sınıftan çıktım , bahçede top oynayanların arasında ki mert " selim gel oynayalım " diye eliyle beni çağırmasını kafamı olumsuz bir şekilde sallayarak red ederek okuldan çıktım her ne kadar onlarla top oynamak istesem de abim 2 hafta top oynamamı yasaklamıştı . Ayaklarımlarımı yere sürte sürte yürürken abimle dün konuştuklarım aklıma geldi .

" Seni dinliyorum selim " karşımda gözlerini üstüme dikmiş abime bakmaya cesaretim yoktu .

" Diyecek bir şeyin yok mu ? " Sessiz kalmaya devam ettim abim sandalye çekip karşıma oturdu parmaklarını masaya dikkatimi çekmek ister gibi vurdu .

" Bak selim , herkes kavga eder , bu kız kavgası olur , arkadaş kavgası olur , iş yüzünden olur peki senin ki ne için sen kimin için kavga ettin ? "

" Ben " kafamı kaldırıp yüzüne baktım . Sırtımı sandalyeye yaslayıp sessiz kaldım diyecek bir şeyim yoktu . Bir kaç arkadaş yüzünden bir kavgaya karışmıştım . Abim kavgaya karışmama değil de orada ki kavganın tüm faturasını oradaki herkesin bana yüklenmesine kızmıştı .

" Selim bak sen çok zekisin ama , hayata göre cahilsin eğer ben senin attığım her adımdan haberim olmasaydı sonun karakoldu o çocukların cebinde çıkan çakı , ya da başka şeyler hepsinden sorumlu olacaktın . " Abim oturduğu sandalyeden kalkıp elini omuzuma vurup " bu akşam emniyet kemerini takmamıştın benim yaptığım bir frenle nasıl savruldun , hayat da böyle bir şey seninde aklın senin emniyet kemerin onu kullan " . Elini omuzumdan çekip kapıya yönelirken kapıdan çıkmadan son sözünü söyledi .

" 2 hafta maç oynamak yasak bu da akılsızlığının cezası olsun " ...

Duyduğum korna sesiyle bir anda daldığım düşüncelerden koptum . Ne zaman geldiğimi fark etmediğim evin bahçe kapısını açıp içeri girdim eve gireceğim sırada ayağımın yanına gelen topla olduğum yerde kaldım

" Git al topu "

" Niye ben alıyorum ya sen vurdun " kulağıma dolan sesle yerden topu alıp arka bahçeye yürüdüm kalenin önünde oturmuş ablam ve ayakta dikilen abime anlamsız gözlerle " Ne yapıyorsunuz " beni gören ablam ayağa kalkıp " oh be Selim geldi ve ben kaçar " diyerek eve giren ablama gülerek bakan abim bana dönüp elimdeki topu işaret etti .

" Bir tur maça var mısın ? " ... O gün abimle oynadığım maçta eğlendiğim kadar başka bir hiç maçta eğlenmemiştin ...

Loading...
0%