@yukominaaa
|
İyi günler dilerim hepinize ballarım 🖤♣️ Yeni bölüm hakkında oy ve yorum yapmayı unutmayın lütfen ⚜️🪽 Birde ballar instegram hesabımı takip ederseniz çok sevinirim🦋 İg: Wattpad_yuko İyi okumalar hepinize ⚜️ 1.Hafta sonra... Bir haftadır dağ da olan evdeydik.Orda Baran'la bir çok fantezi yaşamamıştık ve bol bol da gezmiş bulunmaktaydık.Korkmaz konağına gelmiştik bugün.Burdaki herkes benden süsen'in olayını saklanmışlardı.Hepsi teker teker özür dileyip kendilerini affetirmek için çabaladıklarında onları affetmiştim. Baran bir kaç iş için şirkete gitmek zorunda kalmıştı sabah kahvaltısından sonra.Ve gece de geç gelecegini söylemişti.Bende avjijn ve Rojda ile birlikte mutfakta kahve içiyordum.Şenay anne ve Baran'ın babası ise Mirani gezdirmeye çıkarmışlardı. "Yenge ya benim bugün o Doğum günü partisine gitmem lazım"dedik avjijn dirseklerini masya koyup üzgün bir şekilde yüzünü avuçlarının içine alarak.Bir saatir avjinin doğum gününe gitmesini konuşuyorduk.Daha doğrusu gidememesini. "O iki dağ yobazı başıma bela olmuşlar"bahsetiği kişiler Berzan abim ve Baran'dı."ya sırf erkek arkadaşımın doğum günüsü olduğunu söylediği için gerizekalı izin vermiyorlar gitmeme."gerizekalı diye bahsettiği kişi ise Ali'ydi. Avjinin bu akşam lise'den bir erkek arkadaşının doğum günüsü vardı.Ve o doğum gününde bahsettiğine göre bir iki aydır plotonik olduğu çocukta geliyormuş.Aslında Baran ve Berzan abi izin vermişlerdi son ana kadar avjijn o doğum gününe gitmesine ama o san dakika Ali'nin gelip erkek arkadaşının doğum günüsü ne gitmek istiyor demesiyle herşey değişmişti. İkisi birden "hayır gitmiyorsun"diyerek avjin'i göndermemeklerde kararlıydılar.Avjin her ne kadar itiraz edip gitmek isterse de onlar her zaman avjin'i susturdular.Şimdi de avjin ben ve Rojda'ya ısrarla Baran ve Berzan abime alışverişe gidicegimizi söylememizi söylüyordu.Amacı bizimle birlikte gittiğini söyleyip aslında doğum günü partisine gitmekti. "Vallah ben Berzan'nıma seninde bizle geldiğin yalanını söyleyemem"Rojda'nın bunu demesiyle avjijn kedi yavrusu bakışları bana dönmüştü. Elimi bir iki kere savurarak"bana hiç öyle bakma avjijn Baran bir öğrenirse yalan söylediğimi burdan tabutum çıkar"dedim öyle birşey olmazdı da onu başımdan sıvazlamak istiyordum. "Yenge ikimizde biliyoruzki abim sana bağıramıyor bile bana sakın ölüm bahanesiyle gelme"kollarını göğüsünde bağladı."iki tane yengem var ama ikiside benim mutluluğumu istemiyor."bugün bütün cesaretini toplayarak o çocuğa açılmak istiyordu ama buna iki tana Mağra adamı engel olmuştu. Rojda'yla göz göze geldiğimiz de avjin'in bu haline ikimizde kıyamadığımız için kabul ettik.Avjin kabul ettiğimiz gibi hemen ben ve Rojda'nın boynuna atlayıp öpücüklere boğmuştu bizi. "peki saat kaçta bu doğum günü partisi"diye soran ben olmuştum. "Saat yedi de yenge" "Berzan'a haber verim bir ben "diyip yanımızdan ayrıldı Rojda.Benim de Baran'a haber vermem lazımdı.Bende sandalyemi çekip kalktım.Şimdi gel de Baran'la uğraş.Tersa çıkmıştım Baran'la konuşmak için.Telefondan öküz yazan kısıma basıp aradım. "Efendim orman gözlüm"dedi Baran sesindeki tüm enerjisiyle.Baran'la bir hafta'dır hiç ayrı kalmamıştık hep DİB dibe burun burunaydık.Ama tabikide her insan gibi Baran'ın da çalışması lazımdı.İşe gitmese Baran'la bir ömür boyu o şekilde kalabilirdim. "aşkım ben kızlarla bugün alışveriş yapmak için çıkacağız haber vermek için aramıştım"zar zor yutkuna yutkuna kurduğum cümleyle Baran'ın telefondan derince nefes çektiğini duydum içine. "Orman gözlüm işim bittince biz birlikte gideriz sen boşver kızları" "Of Baran bir kerede tamam desen ölür müsün"Mardin manzarasına bakarken bir yandan da Baranla konuşuyordum.Bir iki saniye aramızda süren sessizliği bozan Baran olmuştu. "Korumalar da sizinle olacak tamamı güzelim"hayata olmazdı onlar da yanımızda olurlarsa avjin'in gittiğini hemen uçururlardı Baran'lara. "Hayır onların gelmesini istemiyorum Baran hem biz rahat rahat alışveriş yapmak istiyoruz."aklıma gelen fikirle sinsice Sırıtarak dudaklarımı birbine bastırdım."hem akşam için bir kaç parça birşey almak istiyorum bir mağazadan korumalar da mı gelsinler o mağza "cilveme hemen kanıyordu Baran.Akşam için bir mağazadan kastım geçelik mağzasıydı. Yutkunuş sesini telefonda bile duyabiliyordum."Sikim...ben bu dediğinle nasıl akşama kadar şirkete kalacağım orman gözlüm"derin bir nefes alarak"tamam orman gözlüm korumlarda gelmiyor ama her Saniye o telefon açık olacak "
"Tamam Baran tamam"bir kaç soru yağmuruna Daha tutulduktan sonra kapatmıştık telefonları.Baran ne zaman gideceğim ne zaman gelirim gibisinden bir sürü soru sordu.Ama sonundan soru sormayı pas geçip akşamı konuşmaya başlamıştı.Akşam neler yaşayacağımızı şuan düşünmek bile istemiyorum düşündükçe kadınlığım sızlıyordu çünkü... Saat şuan tam dört olmuştu.Avjin saatlerdir odasından çıkmıyordu.Kac saattir hazırlanmasını bekliyorduk.Rojda da Berzan abiden zar zor izin almıştı.Planı kurmuştuk avjin'i ilk öncelikle doğum günü partisinin olduğu yere bırakacaktık ben ve Rojda ise ordan Avm'ye geçecektik. Avjin sonun da avluya geldiğinde üzerinde up uzun bir kaban vardı.Sanırım elbisesini saklaya bilmek için bu sıcakta bu kabanı giymişti.Elbisesini saklasada makyajı herşeyi beli ediyordu çünkü suratında çok abartılı bir makyaj vardı.Saçlarını ise uçlarını bukle haline getirmişti. "Ne var yengelerim neden uzaylı görmüş gibi bakıyorsunuZ?"ben ve Rojda bir kendimize bakıp bir avjine baktık.Benim üzerimde sıradan siyah çiçekli elbisem vardı Rojda'nın üzerindeyse pudra renginde uzun elbise vardı.Suratımızda ise benim rimel tek varken Rojda da o bile yoktu. "Uzaylı değil de cin görmüş olabiliriz avjin"diyen rojda'yla kahkayı bastım.Avjin gerçekten de un torbasından çıkmış gibi bembeyaz 'dı.Avjin elindeki poşetle bize doğru alıngan alıngan gelmeye başladı. "Bişey derdim de şimdi fikrinizden dönüp gelmezsiniz falan...o yüzden susuyorum yengecim"artık gülmekten karnıma minik minik kramplar girmeye başlamıştı. Avjin makyajın biraz abartılı olmamış mı ?"bunu soran bendim.Avjini ilk defa bu kadar makyajlı görmüştüm.Dudağına sürmüş olduğu kırmızı ruj ve dudağını çerçevelimiş olduğu aynı tonlardaki kalemle dudaklarını çok büyütmüştü. "Kız eltim sen buna biraz mı diyorsun boya kutusuna çıkıp girmiş resmen"Rojda kahka atarak cümlesini kurarken ben ise Avjinin alındığını fark ettiğim için dudaklarımı birbine bastırarak gülmemeye çalıştım. "İki saatimi verdim ben bu makyaja çok mu kötü olmuş "yüzü düşmüştü avjin'in. "Kötü değil avjin ama sadece birazcık abartılı olmuş"ona doğru giderek kolunu sıvazladım."ama sen makyajını beğendiysen sorun yok" Avjin dudaklarını ısırarak"ordaki kızların da çok makyaj yapacağını ve çok güzel olacakları hırsına kapılıp abartıya kaçmış olabilir"dedi bakışlarını yere çevirip. Bugün mert diye bahsettiği çocuğa açılmak içinde bu kadar abartıya kaçmıştı.Zaten çok güzel bir kızdı avjijn bu kadar yaşından olgun bir makyaja hiç gerek yoktu. "Avjin güzelim sen zaten çok güzelsin sakın ama sakın kendini kimseyle kıyaslama çünkü sen kıyaslar ötesisin."avjin bakışlarını yerden kaldırarak utangaç utangac gülümsedi. "Eltim çok haklı avjin " "Çok teşekkür ederim yengelerim iyki varsınız "diyip avjin ikimize birlikte sarıldı kocaman.Birbirimizden ayrıldığımız da avjin "Makyajımı tekrar mı yapacağız"diyen avjin'le Rojda ile bakışmıştık.Tekrar yapmaya kalkışsak akşama kadar çıkamaz dik işin içinden. "Hayır sadece biraz silersek hal olur gibi"dediğimde Rojda da beni onaylamıştı.Ben ve Rojda avjin'in makyajını biraz silerek daha sadee ve daha dikkat çekici hale getirmiştik.Şimdi gayat güzel olmuştu. "Üzerinde ne var avjin"sorduğum soruyla avjin üzerindeki kabanın iplerini açarak üzerindeki mini siyah elbiseyi gösterdi.Bedenine o kadar güzel oturmuştuki sanki bu elbise onun için tasarlanmış gibiydi.Agzımız açık şekilde avjin'i süzerken ince uzun bacakları da dikkatleri üzerine çekecek şekildeydi.Bu kızın fiziği gerçekten taş gibiydi. (Avjin'in elbisesi) Bu elbiseyi Baran ve Berzan abi görse heralde konakta kıyamet kopardı.Düşüncesi bile berbattı."harika bir seçim olmuş avjin"dedim hayranlığımı gizliyemeyerek. Rojda da şuan aynı benim gibi ağzı açık şekilde izliyordu avjin'i."bayıldım kız bu elbiseye"bunu diyende Rojda olmuştu.Avjin teşekkür ettiğinde elindeki poşete de topuklu ayakkabıları vardı.Biz konaktan çıktığımız da Atakan konağın kapısında bekliyordu. Atakan yirmili yaşların da bir gençti.Sarı ve kumral karışık olan saçları,tahmini bir doksan iki olan boylarında,biçimli burnu ve keskin yüz hatları vardı.Gözleri kehribar dudakları oldukça dolgundu. "Ben sizi gideceğiniz yere bırakmayımı hanımım"hangimize hanımım dediğini de anlamamıştık. "Yok yok Atakan abi biz yengemlerle geze geze gideceğiz"avjin'in bunu demesiyle Atakan kafasıyla onayladı.Avjin ben ve Rojda kol kola girerek Parti'nin düzenleneceği yere doğru gittik.... Avjin'in parti diye bahsettiği yer bir konakta düzenlenmişti.Biz Avjin'i konağa bırakarak Rojda ile alışveriş yapmaya başlamıştık.Alışverişimizin şuan da sonlarındaydık artık avjine haber vermemiz lazımdı çıkması için.Baran beni bir kaç kere arayıp sormuştu.Oda hâlâ şirketeydı.Onun için almış olduğum kırmızı zincirili harika bir gecelikle onu karşılayacaktım. Avm'den çıktığımız da Rojda da avjin'i aramıştı.Ama kaç kere üst üste aramasına rağmen Avjine bir türlü ulaşılmıyordu."bu kız neden cevap vermiyor telefona"diye İsyan etti Rojda da.Oda yorulmuştu elinde bir sürü poşet vardı.Bende onun kadar olmasa da bir kaç parça birşeyler almıştım.Rojda bir kaç defa daha denediğinde yine aynı ses duyulmuştu.Aradığınız kişiye şuan da ulaşılmıyor! "Arkadaşının numarası falan yok mu sende"endişelenmeye başlamıştık ikimizde.Rojdanın gözüne on metre öteden biri baksa anlardı endişesini. "Yok...Eltim bu böyle olmayacak biz gidip avjin'i o konaktan alalım"bu sefer de çok geç olmuş olacaktı saat.Avjinle orta yerde buluşacaktık ama şuan plan iptal olmuştu.Başka çare olmadığı için yoldan durdurdumuz bir taksiyle Parti'nin bulunduğu konağa gittmistik. Konağın kapısına geldiğimiz de içerden oldukça gürültülü müzik sesi ve insan sesleri vardı.Avjini kapıda bırakmıştık içeriyi de hiç görmemiştik.Burası nasıl bir ortamdı böyle sanki bir clup gibi.konagın kapısında hiç bir koruma veya güvenlik yoktu.Taksi de tam arkamızda bizi bekliyordu.Bütün eşyalarımız taksideydi. Rojda koca kapıyı açtığında içlerindeki insanları şimdi görebiliyordum.Hepsi on sekiz yirmi yaş aralığındaydı.Gözlerimi etrafta gezdirdiğim de her yerede alkol şişeleri,dans edenler hatta yiyişen çiftler vardı.Midem bulanmıştı açık havada olmasına rağmen iğrenç bir alkol kokusu vardı etrafta. Rojda yüzünü buruşturarak"Bu ne biçim bir ortam böyle"dedi.Onun da midesi bulandığı surat ifadesinden anlaşılırdı."eltim görebiliyor musun Avjin'i etrafta" Gözlerimle santim santim etrafı Tararken bize bakan iki adam da gözlerim takılı kalmıştı.Birinin bakışları benim üzerimdeyken rahatsız olmuştum.Elindeki içki dolu bardakla arkadaşına birşey anlatıyor ve anlattığı şeyide bana bakarak söylüyordu.Adam tahmini bir seksen boyların da simsiyah saçlı,mavi gözlü, dudakları da oldukça düz fiziksel özelliklerine sahipti.Üzerinde bulunan beyaz gömlek ve altındaki kumaş siyah pantolonla güzel uyum sağlamıştı. Diğeri ise beyaz gömlekli olandan bir iki santim kısa,esmer kahve renkli gözlü hafif kemerli bir buruna sahipti.Üzerinde ise diğerinin tam tersi siyah gömlek siyah kumaş pantolon vardı.Yaşları da yirmilerin sonunda gibiydi. Daha fazla onlara bakmak istemediğim için bakışlarımı onlardan çekmiştim."off Avjin gözükmüyor ortalıkta Rojda"zaten yorgunduk bu alkolü olan ortam yüzünden bu seferde içim yorulmuştu.Kokusundan nefret ederdim alkolün. Rojda'a elini koluma koyarak beni bir yere doğru sürükledi."AA bak orda eltim "parmağıylada işaret ettiğini de bakışlarım parmağını takip etmişti.Avjin bir kaç arkadaşılya bir masada oturuyordu.Avjin ağır ağır hareket ediyordu sanki alkollü gibiydi. "Rojda avjin'in alkolü gibi"dediğim gibi Rojda olduğu yerde durmuştu.Onun durmasıyla bende Durmuştum.Dikkatle bakışlarını Avjine çevirdiğinde elini ağzına atmıştı. "Hi bu kız gerçekten alkolü"şaşkınlıkla Avjine bakarken Avjinse kafasını yanında bulunan kumral çocuğun omzuna koymuştu.Kumral çocuk tıpkı avjin'in açılmak istediği çocuğa benziyordu.Anlatmıştı çocuğun fiziksel özelliklerini bize. "Rojda şaşırmanın vakti değil avjin'i acilen alıp Baran ve Berzan abi gelmeden konağa götürmemiz lazım"Baran ve Berzan abi bunu öğrenirse neler olacağını düşünmek bile istemiyordum.Düşünürsem eğer hayatan bağımı koparmam lazımdı. "Haklısın eltim alakta gidek avjin'i takside kapıda bekliyor"yüksek sesten dolayı bağıra bağıra konuşuyordu benimle.Ben ise başımı sallayrak bu sefer onun koluna girip avjin'in oturduğu masya doğru sürükledim ardımdan. Avjin o kadar Mayışıktı ki bizi fark etmiyordu bile oysaki tam da karşısındaydık.Masa da bir kaç kız da vardı.Kızlar bize küçümseyici bakışlar atığında Rojda sinirle soldu."Avjin'i hemen alıp gitmesek bura da iki yelozu yolmak zorunda kalacağım eltim" "İki değil bir Rojda digerini de bana bırak lütfen"çok sinir olmuştum kızlara.İğrenc bir varlıkmışız gibi bakıyorlardı. "İşte benim eltim"diyip elini havya kaldırdığın da bende hemen eline çakmıştım.Bu kadına bayılıyordum.İyki benim eltim di. Masanın tam dibinde durdugumuz da müzik sesi de kesilmişti.Sonun da avjin hanım kafasını kaldırıp bize baktığında yutkunarak "yenge"demişti oysaki k yengelerim olacaktı.Diğer iki kız kıkırdaşıp "yenge mi"dediğinde Rojda ve ben ikisinde en kötü bakışlarımızı göndermiştik. Kumral olan çocuk bize samimi bir şekilde gülümseyerek "hoş geldiniz"diyip ayağı kalkmıştı."avjin'in bünyesi alışık değil sanırım alkolü ben yoken alkoll kullanmış lütfen avjin'i sizler eve götürür müsünüz bu halde burda durmasını istemiyorum " Ben tam birşey diyeceken arkadan gelen siyah gömlekli ve beyaz gömlekli adam dibimizde bittiğinde susmuştum."hoş geldiniz hanımlar "diyen beyaz gömleklinin bakışları bendeydi.Ah ah baran burda olsaydı gösterirdi o bakışların bedelini sana diye geçirdim içimden. Diğer siyah gömlekli olan sırıta sırıta rojda'ya bakıyordu.Ayıp olmasın diye ağzımın içinden"hosbulduk "diye gevelemiştim.Aynı şekilde Rojda da ağzının içinde geveleyerek konuşmuştu. "Eğlenip tanışmaya ne dersiniz hanımlar "bu sefer de konuşan ergenlik çağındaki sesi olan beyaz gömlekliydi. Rojda hemen benim elim ve kendi elini kaldırarak yüzüllerimizi gözlerinin içine sokmuştu."evliyiz derim bayım"Rojda'nın bu söylediği ile adamların suratlarını biraz bozulmuştu ama hemen kendilerini tekrardan toparlamışlardı. "Evlisiniz diye bir insanla tanışıp konuşma yasağı mı var anlamadım" "Bir yasak yok ama insan dışı varlıklarla konuşmak tercihimiz değil diyelim "hayvanlara söylediğim lafla beyaz gömlekli olan arsız arsız beni süzerek gülümsemişti. "Hırçınlığınız sonum olacağa benziyor gibi "beyaz gömlekli bana doğru bir adım atığında asla arkaya doğru bir adım atmamıştım."daha çok genç duruyorsunuz oysaki nasıl evlendiniz bu genç yaşınız da güzel gözlü bayan " Adımını durduğunda söylediği son kelimeyle yüzümü buruşturmuştum."bu sizi ne ilgilendirir beyefendi"diye çıkmıştım hemen adama. Bu sefer siyah gömlekli olan atlamıştı konuya."lütfen sakin olun hanımlar sadece konağımza gelen iki güzel hanım efendiyle tanışmak istemiştik."bu adamın bakışları da sürekli Rojda'nın üzerindeydi.Rojda her an adamın üzerine atlayıp yumruklayacakmış gibi bakıyordu.Benim de ondan farksız bir yanım yoktu doğrusu. "Eltim gel avjin'ini alıp çıkalım artık yoksa her an birilerin yüzü tuzla buz olabilir"diyip Avjini oturduğu yerden kaldırmaya çalıştı.Avjin o kadar çok içmiştiki ayağı kalkacak mecali yoktu. Hemen bende giderek avjin'in kolunun altına girdim.Yanda bulunan kızlar bize bakıp kulak kulağı konuşunca sinirle soldum. Önümüzdeki iki adam ise dikkatle bizi izliyorlardı.Kumral olan çocuk "abla kusura bakmayın ne ara içtiğini inanın ki bilmiyorum yoksa asla izin vermem içmesine"Avjini önemsiyor gibiydi.Avjin'in anlattığı çocuğun ismi Mert 'i. Ona gülümsüyerek"senin ismin Mert mi?"diye sordum oda hemen içten bir gülümsemeyle kafasıyla onaylamıştı.Aslında benden büyük duruyor du ama sanırım saygısından dolayı bana abla diyordu."sorun değil mert karşımıza da mahcup olmana gerektirecek bir suçun Yok" Avjini kolundan tutup götürürken tam o iki adamın yanından geçereken beyaz gömlekli olan önümüze geçerek durdurudu gitmemizi."hey nereye böyle...daha tanımadık bile"
Adama inanmayan gözlerle baktım o ise bana çapkın çapkın sırıtarak bakıyordu.Gerizekalı.Bu kadar da algılama yetkilerini kaybetmiş olamamışlardı dimi.İçmişide benzemiyorladı ama dediklerimi algılamayacak kadar da aptalardı! Diğer siyah gömlekli olan da tam Rojda'nın karşısında durunca Avjinde Rojda ve benim ortamdaydı.Benim cevap vermeme izin veremeden araya mert giridi."daha fazla rahatsızlık vermeyin Talha kadınlara"sinirle solarak kurduğu cümleyele adının Talha olduğunu öğrendiğim beyaz gömlekli adam dişlerini sıkarak "karışma sen mert"dedi. Şuan bütün bakışlar bizim üzerimizdeydi sadece.Talha adını bilmediğim siyah gömlekli adama kas göz hareketi yapınca birden benim koluma yapıştı.Diğer siyah gömlekli olan da Rojda'nın kolunu tutmuştu.Avjin'e destek olmaya çalışırken diğer kolumuzu bu aptalar tutmuşlardı. Hemen kolumu çekmeye çalıştım "ne yapıyorsun sen"kolumu hâlâ çekiştirirken kolumu sıktığı için canım acımıştı ama ona bunu belli etmiyordum asla.Rojda beyaz gömlekli olanın elinden kolunu kurtaramaya çalışırken arkadan o iki yelozun sesini duydum. "Yunan tanrısı gibiler maşallah"dediğinde kaşlarım ister istemez çatılmıştı.Ama bunu takmak yerine şuan kolumu bu beyinsiz herifin elinden kurtarmam lazımdı. Havaya sıkılan sayısız mermiyle adamlar hemen ben ve Rojda'nın kolunu bırakarak panikle mermi sesinin geldiği yere baktılar.Sıkılan mermiyle yerimizden üçümüz birden sıçramıştık Korkudan.Sıkan kişilere baktığım da iki tane sinir küpüne dönmüş adam beklemiyordum.Bunlar...bunlar onlardı. BARAN KORKMAZ VE BERZAN KORKMAZ Sertçe yutkunurken karşı taraftaki adamlara baktım.Sinirden şeyiren gözleri,belirginleşen damarları bir kalp misali atığını burdan görebiliyordum.İkisi birlikte ellerindeki silahları karın taraflarına koyduklarında hızla önümüzdeki adamlara doğru yürüdüler. O kadar sinirliydilerki bize bakmıyorlardı bile."LAN ŞEREFİNİ SİKTİGİMİN OĞLU SEN BENİM KADINIMA NE SİKİMLE DOKUNURSUN LAN PİÇ"Baran'ın boğazına yırtarcasına kurduğu küfürlü cümleyele Tarhan'ın yüzüne yumruğu yapıştırarak Talha'yı tek yumruta yere serdi. Talha acıyla inlerken sıra siyah gömlekli olan adamdaydı.O korkak bakışlarla etrafı Tararken kaçacak delik arıyor gibiydi."KARIMA BAKTIĞIN GÖZLERİNİ DOKUNDUĞUN ELİNİ SİKİCEM LAN PUŞT SENİN"diyen de Berzan abimdi.Baran gibi oda çok sinirliydi. Siyah gömlekli tam kaçacaken Berzan abi iki yakasından tutarak tam suratının ortasına kafa attı.Adam da talha gibi acıyla inleyerek yere serilirken eliyle de kanayan burnunu tutuyordu.O kadar şaşkındiki olanlara tepki veremiyorduk biz üçlü. Yerde yumruğun etkisiyle uzanan Talha ya Baran karnına vurarak"KALK LAN PUŞT YERDEN KALK KARŞILIK VER BANA"dedi tükürürcesine.Talha ise bir yumrukta bayılmış gibi kalkamıyordu.Baran onun bu haliyle eğilip iki yakasından tutup kaldırdı. Talha tam Baran'a bir yumruk atacaken baran hemen Talha'nın elini tutarak çevirdiğini de Taha'nım acı dolu çığlığı ve gözünden düşen yaşlarla herkesin ağzından bir çığlık firar etmişti. Baran bu sefer Talha'nın sol bileğinden tutarak "bu elinle dokundun dimi lan karımın koluna "dediğinde Baran çok cani bir varlık gibi görünüyordu.Adam cevap vermeyince Baran biraz bileğinden çevirdiğinde "sana soru sordum lan SİKTİGİMİN piçi cevap ver"derken bir yandan öyle bir büküyorduki Talha'nın bileğini Talha'nın acılı çığlıkları kullağım da bir cızıltı gibi yankılanıyordu. Talha hemen başını salladığın da Baran acımasız bir şekilde Talha'nın bileğini daha fazla çevirdiğinde bileği yerinden çıkacak gibiydi.Talha artık acıya dayanamıyormuş gibi tekrardanyere serildi.Bu sıra da da Berzan abi asla boş durmuyor siyah gömlekli olan adamın üzerindeyken yüzünü Yumrukluyordu. "SİKTİGİMİN PİÇİ BEN KARIMA DOKUNMAYA KIYAMAZKEN SEN O SİKTİGİMİN ELİYLE NASIL KARIMA DOKUNURSUN LAN"diyip bu sefer de bileğinden çevirdiğinde adam da tıpkı Talha gibi acılı bir çığlık firar etmişti dudaklarından.Hatta birden fazla çığlık. İnsanlar filim izler gibi olanları izliyordu ve hiç ayırma gereksiminde bulunmuyorlardı.Yada korkuyorlardı.Bu ikiliyi gören herkes korkardı.Çünkü onlar bir korkmazlılardı bastıkları yere bile korku salarlardı.Uzerimdeki kalı atmaya çalışıp rojda'ya baktığım da oda kocasını izliyordu.Bu duruma artık alışmıştım ben çünkü baran bana bakan birni bile dövüyordu. Berzan abide öyle olamliki Rojda da pek şaşırmadan izliyordu.Arkadaki kızların sesini duyunca sinirle avjin'in kolunu bıraktım."bu faişelerin nasıl bu şekilde kocaları olur inanamıyorum"çıkan iğrenç bir sesle bakışlarımı arkamdaki o iki yeloza çevirdim. Rojda'da onların dediğini duymuş olacaki dişlerini sıkarak onlara döndü.Onlar bize faişe mi demişti.Birde benim kocama sulanıyorlardı.Benim olana şimdi ecelerini olacaktım.Rojda bana bakıp göz kırpınca"esmer olan benim eltim "dediğinde sinirle kahka atım. Esmer olanın boyu sanırım bir seksen vardı kadının manken gibi bir fiziği vardı.Ama asla bizim fiziğimizin yanından bile geçmezdi.Esmer olan tenin aksine gözleri ela rengindeydi.Rojdan'ın dediğiyle birşey anlamamış gibi sarışın olan kızla bize çatık kaşlara bakmaya başladılar. Sarışın olan benim boylarımda balık etli güzel bir kızdı ama bu onu yolmayacağım anlamına gelmiyordu.İkisinin bakışları bize baktıkça korkuyla büyüyordu.Rojda'ya kocaman gülümseyerek "sarışın olan da bana elticim"dedim.Avjin de içtiği için ayakta sendele sendeleye duruyordu.Şuan ona vakit ayırmazdık. Rojda esmer olana doğru yürüdüğnde bende sarışın olana doğru yürüdüm.Esmer olan "ne oluyor be "diye cırladığın da Rojda çoktan yapışmıştı kızın saçlarına. Kızın saçlarından tutup kafasını eğip çekerken yüzüne tükürürcesine konuştu "faişe he bak bakim faişe dediğin kadın senin ebeni nasıl sikiyor"diyip bir eliyle saçlarını çekiştirirken diğer eliylede kadının suratına bir tane tokat yapıştırdı. Kadın rojda'ya karşılık veremezken sadece saçlarını Rojda'nın ellerinden kurtaramaya çalışıyordu.Ama Rojda kadının uzun siyah olan saçlarını öyle bir dolamıştıki eline kırk kişi gelse kurtaramazlardı kadının saçını Rojda'nın elinden. Kadın inlerken gözlerinden de acıdan dolayı yaşlar firar ediyordu."bırak saçımı katlak"diye bağırdığın da katlak kısmı rojda'yı daha fazla sinirlendirmiş gibi saçından tuttuğu gibi bu sefer yerde sürükledi. Sarışın olan olanları korkuyla izlerken bakışları beni bulmuştu.Dudağım onun korkulu surat ifadesinden dolayı kıvranırken ona doğru bir kaç adım atım."sakın sakın yaklaşma bana"sırıtışım daha fazla artarken o korkuyla insalardan yardım istemeye başladı "yardım etsenize aptal insanlar" Yardım istediği kişiler ise bazıları arkadaki dövüş sahnesini izlerken diğerleri de bizi izliyordu. Ben sarışının tam dibinde durunca iğrenerek saçlarını yavaş yavaş elime dolarken dilimi damağıma vurup ses çıkardım"cık cık çok yazık az önce bizim arkamızdan konuştuğun insanlar yardım etmiyor mu sana "dediğimde bu sefer dudaklarımı büzdüm. "Üzüldüm bak şimdi "o yutkunurken hemen bende saçlarına yapıştım.Elleri benim ellerimin üzerine gelirken saçlarını ellerimden kurtarmaya çalışıyordu."ah bırak saçımı beyinsiz kadın"bu dediğiyle saçlarını mümkün olduğunca daha fazla elime doladım. "Ben beyinsizim senin beynin var öyle mi anlamam lazım oruspu" "Evet katlak benim beynim var ve sen beyinsiz kadının tekisin"bu cesaret nerden geliyordu buna böyle.İşte şimdi yemiştim onu. "Kuş kadar beyninle benim beynim olup olmadığını sorgularsan tabikide yanlırsın oruspu "dediğimde onun saçının arkasından tutum."bak bakim o kuş kadar beynin de bu saatten sonra kalıyor mu"dediğinde önümdeki masaya kafasını geçirdim. Acıyla haykırdığın da bundan inanılmaz bir zevk almıştım.Genelikle buna dayanamazken şuan zevk alıyordum.Bulunan ortam da az önce müzik sesleri yükselirken şimdi çığlık sesleri yükseliyordu.Kızın kafasına aldığı darbeden dolayı ellerimin arasında bayılıp yer düştü.Gözleri kapalı yerdeyken kafası da kanıyordu.Bir an korktum ama bu çok kısa sürmüştü. Ona daha fazla bakmam için hemen yönümü rojda'ya çevirdim.Kızın yüzüne bir Tokat geçirip yere savurduğunda kızın artık hali kalmamış gibi boylu boyunca yere uzandı.Yanına toplanan bir kaç kişiyle Rojda'nın bakışları beni buldu.;Bana kocaman gülümseyerek bakarken bende ona kocaman gülümsedim. "Aslan yengelerim benim "avjin'in Ayaş sesini duyduğumuz da hemen bakışlarımızı birbirimizden çekip Avjine yönlendirdik.İçkinin etkisi bir süre daha geçmiyecege benziyordu.Bize gözlerini açıp kapatarak bakıp yuktundu.Sersem sersem hareket ederken arkadaki hareketlilik çekti dikkatimi. Baran ve Berzan abi dikkatle bizi izliyorlardı.Gözlerinde az öncekine nazaran gururlu bakışlar vardı.Baran bana oldukça yoğun bakışlar atarken bende aynı şekilde onun gibi baktım.Dudakları yana doğru kıvrıldığın da ağızının içinden birşeyler geveledi. Az önce dövdüleri adamlar yerde ölü şekilinde uzanıyorlardı.İkisinin de yüzü tanınmayacak halde kanlar içindeydi.Bu görüntü midemi bulandırdığı için yüzümü burusturdum.Baran bunu fak etmiş olacaki "çek bakışlarını o itlerin üzerinden güzelim"dediğinde bakışlarımı hemen üzerlerinden çekmiştim. Arkadan bir yetmiş boylarında,kahve renkli saçlı,kahve renkli gözlü,keskin yüz hattlı bir adam geldi."bu ne rezalet avjin"dediğinde bakışları sadece avjin'in üzerindeydi."sana diyorum avjin"Avjin'in sarhoş halini görmüyormuş gibi sorduğu soruyla Mert sinirle solarak öne doğru bir adım attı. "Görmüyor musun kızın halini yener ne diye soru soruyorsun kıza"bunu söyleyen mertle Baran ve Berzan abimin hemen kaşları çatılmıştı.Bu sefer de mert için çalıyor du ölüm sirenleri.Dişlerimi dudaklarıma geçirdiğim de Baran'a baktım.Azğın herif burda bile düşünceleri başka yerde gibiydi.Şuan çatık olan kaşları düzelmiş ve benim dudaklarıma odaklanmıştı. Yener olduğunu öğrendiğim adam Merte doğru hızlı adımlar atınca"Avjine soru sorarken hemen atlamak zorunda mısın mert"sinirle solarak kurduğu cümleyle Merte ona doğru adımladı. Arkadan Berzan abim"ne oluyor lan bu siktigimin çocuklarına"diyince Baran da hemen bakışlarını dudaklarımdan çekip eski çatık kaşlı hâline döndü. "Berzan abi sizin işiniz bittiğine göre şimdi de sıra bende"diyen mertle Berzan abiyi tanıyor olması beni şaşırttmıştı.Yoksa avjin mi anlatmıştı ona Berzan abiyi.Bu karmaşık soruları pas geçip Mert'in kullandığı cümleyi sorgulamaya başladım. Daha sorgulamam başlamadan mert Yener'e doğru gidereken yener de ona doğru adımlıyordu.İkisinin de birbirinden nefret ettikleri çok barizdi.Yener tam Merte yumruk atacaken Mert yenerin yumruğunu havada yakalayrak karnına bir tane yumruk vurdu. Yener aldığı darbeyle inlerken geriye doğru sendelemişti.Avjin artık ayakta durmaya dayanamadığı için Baran Arka tarafta duran atakanı çağırarak avjin'i eve götürmesini söyledi.Yener bu sefer mertin suratına yumruk atınca Avjin "mert"diye haykırıp atakanın elinden kurtulmaya çalıştı.Ama Atakan avjin'in kolunu asla bırakmıyordu ve kapıya doğru yürütmeye çalışıyordu. Avjin'in sesini duyan mert dudağı kanarken Avjine burukça tebessüm etti.Yener yine gelip yumruk atacaken araya Berzan abim girerek Yener'i tek yumrukta yere serdi.Yener karnına yediği derbe ve yunruklardan dolayı yerde uzanır halde öksürüp derin derjn nefes alıp veriyordu.Bir kaç kişi Yener'in başına toplanınca, Mert hemen Avjine döndü. Avjin'in yanaklarından süzülen yaşları görünce derince yutkunmuştu."çek lan bakışlarını kardeşim üzeriden"diyen Baran'la Mert umursamadan Avjin'e bakmaya devam etti.Avjini seviyordu bakışlarından bunu anlamak mümkündü. Baran merte doğur sinirle giderken hemen araya girmek için Baran'a doğru yürüdüm.Benim Ona doğru geldiğimi görünce anlamaz gözlere yüzümün her bir santimini taradı.Onu yumuşatmak adına az bir cilveye yapmam gerekiyordu.Kocaman gülümseyerek koluna girdiğim de üsten bana öyle bir bakış atiki yer yarılsa da içine girsem dedim. Bunu beli etmek istemediğim için şirinlik yaparak "kocam"dedim gözlerimi kırpıştırarak.Baran bana içi gider gibi baktığında tekrardan eski haline büründü. "Sana çok kızgınım orman göz eğer tatlığını kullanıp sana karşı olan kızgınlığımı yok etmeye çalışıyorsa"bana doğru eğilerek "çalışma çünkü kızgınlığım geçmiyecek"dedi tekrardan dik bir şekilde durarak. Neyseki Mert'i unutmuştu.Ben yanın da olunca herşeyi unutup bana odaklandığını çok iyi biliyordum ve bu yaptığım hamlede işe yaramıştı.Sıra kızgınlığını almaktaydı onu da koankta halledecektim. Baran'ın bakışları tekrardan Mert'i bulduğunda Atakan avjin'i götürmüştü.Berzan abimde merte bir kaç birşey söylediğin de Mert başıyla onaylayıp kapıya doğru yöneldi.Berzan abi kahve rengi olan gözlerini karısına dikince Rojda huzursuzca kırpıştı. Berzan abi Rojda'nın dibine kadar gridiğin de "sinirimi alt üst ettin bugün kadın"Rojda da hemen coola gibi Berzan abinin koluna yapıştı. "Sinirini alt üst ettiğim gibi düzeltmesini de bilirim kocacığım"cilveli çıkan sesini burdan duymuştum.Berzan abi ağzından bir kaç küfür ettiğinde Rojda'nın elini tutup bize doğru geldi.Artık gitme vaktiydi.Ortalığı tozla buz ettiken sonra ben ve Baran el ele tutuşturken Rojda ve Berzan abide el ele tutuşturken dördümüzde çıktık dik adımlarla konaktan. *************** Devam edecek...
|
0% |