Telefonun alarmı ile kalkmıştım. 2 gün

sonra matematik sınavım vardı ve benim

gerçekten çalışmam lazımdı. Evde kafamı

toplayamadığım ve sürekli meşgul ettikleri

için kütüphanede arkadaşım ile çalışmaya

karar verdik. Bu yüzden hazırlanmam için

alarmımı saat 06.00 'ya kurdum. Yatağımı

düzeltip, duş almaya gitmiştim. Banyoya

daha yeni girdiğim için telefonum çalma

sesini duymuştum. Biri arıyordu bu saatte

arkadaşım Elvin'dir diye pek takmadım.

******

Duştan çıkmıştım. Saçlarımı kurutmuştum

ve hazırlanmaya devam ettim. İlk önce tek

omuzlu sıfır kollu siyah Crop bluz ile berys

koyu mavi renk denim pantolon giyip çok

hafif bir makyaj yapıp hazırlanmıştım.

Çantama ise saçımı açık bıraktığım için bir

kaç toka ve bir kız çantasına ne koyar ise

onlardan son olarak matematik ile ilgili ne

lazım ise alıp kendimi tamamen

hazırlamıştım. Artık telefonuma bakmam

için zamanım vardı. Kimin aradığıma

bakmak için telefonu elime alınca saatin

07.30 'a doğru geliyordu. Kütüphane saat

08.00 'de açılıyordu ve şuan hafta sonu

olduğu için yer bulmam zorlaşıyordu eee'

daha kahvaltı yapmam lazımdı. O yüzden

telefonuma bakmadan aşağıya indim.

Aşağı kata mutfağa gittim. Annem

kahvaltı-yı hazırlamıştı bile. Biliyordu

kütüphaneye gideceğimi.

"Eflal gel kahvaltı et kızım"

"Anne kütüphane-nin açılmasına az bir zaman kaldı, yer bulmam zorlaşır şimdi"

"Olmaz öyle gel şuraya"

"O zaman anne ben biraz alıyım yolda yerim"

Başıyla onayladı.

************

Artık dışarı çıktığım için. Telefonuma

bakabilimiştim. Elvin iki kez aramıştı.

Geri dönüş yaptım.

"Elvin sabahın köründe aranır mı hiç"

"Senin erkenden kalkacağını bildiğim için o saatte aradım. Eflal ben gelemeyeceğim."

"He tamam sıkıntı yok"

"Müsait olursam yarın veya daha sonra bizleriz"

"Tamam hadi sonra görüşürüz"

"Kapadım"

Telefonu kapatırken gözüm saate çarptı.

Saat 07.48 olmuştu. Ve şu dönemeç sonra

varacaktım. O yüzden az köşedeki fırından

bir kaç şey almaya karar verdim. Oraya

doğru yöneldim. Karşı tarafa geçtikten

sonra rahatladım. Kaza geçirmek

istemezdim. Fırında işimi bitirdikten sonra

aynı yerde bulunan bir yere oturdum ve

aldıklarımı yemeğe başladım. Bitirdikten

sonra ise aynı düzlem üzerinden karşı

tarafa geçtim. Kütüphanenin açılmasına

saniyeler vardı. Ve sonunda açıldı. Yanıma

çok kişinin gelemeyeceği bir yere oturdum

ki etrafımdaki masaları doldurmasınlar. Bir

tane masaya geçtim. Yanımda bir tane

vardı. Biraz aralıktan sonra tekrar

başlıyordu masalar.

***

Önüme test kitabımı açtım. Yanıma

defterimi ve kulaklığımı koydum. Çalışmaya

başladım. İlk testler de zorlanmadım. Ama

şu son konulara doğru gelince eksiklerimi

görmeye başladım. Bende başka bir yerden

çıkarttığım kağıt testlerden devam etmeye

başladım. Kağıt testlerde de aynı şey olunca

aldım kulaklığımı o konuyu dinlemeye

başladım. İlk video 'dan bir şey anlamayıp

2. 3. ... videolardan devam ettim.

********

6 tane konu anlatımı 2 tane çözümlü

videodan sonra kulaklığımı çıkarttım.

Yanımda kalem-kağıt hışırtı sesini duyunca

yanında tek olan sol masaya baktım. Bir

çocuk gelip oturmuştu. Aldırmadım. Testimi

tekrar önüme koydum, çözmeye başladım.

Güzel ilerliyordum. İzlediğim 8 video işe

yaramıştı. Konunun en son kısımlarındaki

testlere gelmeden kağıt testlerle aynı

seviyesi sorulara kadar çözdüm. Gayet

iyiydi. Tekrar öneme test kitabımı alıp

çözmeye başladım. Bu teste zorlamıyor

derken bir tane soruda takılmıştım. Test

kitabının kare koduna baktım yoktu. Video

uygulaması da yoktu yayın evinin. Bende

buna benzer bir sürü bulmak için çözümlü

matematik test kitabıma bakmaya başladım.

Ama nafile burada da yoktu. Kulaklığımı

çıkarttığım için diğer sesler de şu sorunun

etkisiyle rahatsız etmeye başlamıştı artık.

"Kaçıncı sınıfın"

Sesin geldiği tarafa bakmıştım. Yanıma ne zaman geldiğini bilmem olan çocuk sormuştu.

"11"

"Bende, sayısaldasın sanırım. Bende sayısaldayım, yardım edebilirim istersen"

"Evet ayrıca iyi olur"

Test kitabımı önüne aldı. Soruya bakmaya

başladı. İlk önce soruyu alâkadar eden

konunun bölümünü anlattı sonra bu soru

tipleri için farklı yapılış taktikleri verip

soruyu çözdü. Ardından iyice sorunun

çözümü oturtmak için benzer bir soruda

bana sordu. Cevapladım soruyu. O ise

gülümseyerek cevabımın doğru olduğu

belirtti. Ardından,

"Sormak istediğin soru olursa sor, yardım ederim" dedi.

"Tamam, senin içinde geçerli"

İki gözünü de kırptı.

Testlerime tekrar dönmüştüm. Takılmadan çoğu soruyu yapmıştım.

Saat öğle olmuştu. Öğle yemeği yemek için

eşyalarımı toplamış masanın köşesine

koymuştum. Tam kalkıp gidecektim ki

telefonumun çaldığını duydum. Annem

arıyordu hemen açtım.

"Evet anne"

"Kızım ben şimdi evden çıkıyorum sen öğlen yemeğini dışarda hallet bu seferlik"

"Tamam anne"

Kapattı.

Elvin'i aradım bende ardından.

"Elvin kanka işin bitti mi?"

"Evet bitti"

"Öğle yemeğini dışarıda yiyeceğim gelsene"

"Tamam bana uyar kanka, 10 dakikaya ordayım"

"Kütüphanenin kapısının önünde bekliyor olacağım"

"Tamam kapattım"

Dediğini yaptı, kapattı.

Bense kapının önüne çıkıp onu beklemeye başladım.

♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪

7 dakika sonra

♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪

"Eflal"

"Heh sonunda kanka"

"7 dakika da vardım buraya 10 dakika demiştim"

"Benim için beklemek ne demek biliyor musun?"

"Senin sayısalı bırakman demek"

Sesli gülümsedim.

Şuradaki restorana gidelim, gel.

Beni sürüklemeye başladı oysaki teklifi ben etmiştim¿

Restorana varmıştık. Kalabalık değildi ama

genede biz daha sakin, oturduğumuz

masanın etrafı dolu olmayan bir yere

oturmuştuk. Verdiğimiz siparişler geldikten

sonra yemeğe başladık. Bu arada hiç

konuşmamıştık. Tâ ki bizim masanın yani

da duran ayak seslerine kadar.

Kafamı çevirdim, şaşırmıştım. Çünkü

karşımdaki kişi kütüphanede sorumu yapan

çocuktu. Yanında ise bir kız vardı ama kızı

tanımıyordum.

"Burada olduğunu görünce gelmek istedim"

Başımla onayladım.

"Kanka bu çocuk kim?"

"Kütüphanede sorumu cevaplayan kişi"

"Eflal kanka adı ne"

"Ee adı, bende bilmiyorum"

"Adım Toprak"

"Yanındaki"

"Bu kardeşim Efil, yanındaki arkadaş kim

Eflal"

"Elvin"

"Sizde yemek için buraya geldiyseniz, beraber yiyelim"

Elvin'e bakış atmıştım. Saniyeler önce

sadece adını öğrendiği kişileri masaya davet

etmişti. Hiç mi düşünmez ya.

***

Restorandan çıkmıştık. Elvin kütüphaneye

gelmeyeceğini söyleyince bende beni

beklemesini söyledim. Eşyalarımı alıp eşlik

edecektim ona. Kabul etti. Toprak da

sorusunu cevaplayacak ve ondan yardım

isteyecek olan yanındaki ben gideceğim için

o da gitmeye karar verdi. Ben ve Toprak

kütüphaneye doğru ilerlerken Efil ve Elvin

de bizi dışarıda bekliyeceklerini söylediler.

"Eflal yarında aynı saatten aynı yerinde olur musun?"

Sorusu ile kafamı Toprak'a çevirdim.

"Evet yarın full kütüphane olurum hatta"

"Tüm zaman mı?"

Şaşırmışa benziyordu.

"Pazartesi günü Matematik sınavım var"

"O yüzden öğlene kadar matematikle boğuşuyordun"

"İzledin mi?"

"Sürekli kendi kendine test kitaplarıyla ve videolarla kavga ettiğin için evet"

"Sesimin dışarı geldiğini bilmiyordum"

Gülümsedi.

"Se

n aynı yerinde olur musun"

"Evet olurum"

"Telefon numaranı verir misin"

Dönüp bana baktı.

"Kavgalarım çoğalırlar ise bildirirsin"

Telefonumu kaldırarak söylemiştim.

Benden telefonumu istedi. Verdim. Elimi

alıp parmak izim ile telefonumun şifresini

açtıktan sonra elimi bıraktı. Ve bir numara

yazıp aradı. Telefonu çaldı. Sonra

telefonumu bana geri vererek.

"Bu benim numaram" ,dedi ve benimde

numaramı kaydetti. Tüm bunlar yaşanırken

eşyalarımızı alıp çıkmıştık. Elvin ile Efil'e

sohbet ediyorlardı. Ne ara gülüm¿.

Oradan ayrılıp evlere dağılmıştık. Saat 15.00

olmuştu. O yüzden akşam yemeğine kadar

konu anlatım videosu izleyip akşam yemeği

sonrası yatmıştım.