(Yazarın anlatımıyla)

Rüzgar,Helin,Defne,Serra evlerinde beraber vakit geçiriyorlardı.Fakat bir telefon mesajı gelene kadar.

Telefondaki mesajlar

Selim:Sizin eviniz artık yok!

Rüzgar:NE DEMEK İSTİYOSUN! UZAKLAŞ YOKSA SENİ BİLDİĞİM GİBİ YAPARIM!

Selim:Tamam sakin ol Rüzgar şimdi şöyle söyleyeyim evinizi haciz gelicek.

Rüzgar,bu mesajı görünce aniden sinir bastı.Kızları bile sakinleştiremiyordu.İstanbula gitmek zorunda kaldılar.

Yola çıkarlar

Defne:Nerdeyiz biz yaa ?off

Rüzgar:Defne,Kızım ne yapabilirim halalarınızın evine gidiyoruz gidipte sokakta mı kalalım?

Helin:Haklısın babacım onlar seni dinlemez zaten

Rüzgar:Helin aferin kızım bitek sen akıllısın diğerleri değil

Serra:Ay çantam kirlenicek ne yapıyosun Defneee!

Defne:Ne çanta sevdan var senin!

Gelirler

Ece: Ama hoşgeldiniz.

Rüzgar: Hoşbulduk Leyla nerde?

Ece: Bir haftalık Doktor Demir ile kalıcak misafir olarak.

Rüzgar:Anladım

Rüzgarın annesi ve babası Zübeyde ve İsmail ile selamlaştı.

Fakat Zübeyde temas vermedi.

Sonra gene ordaki eve giderler.

Helin:Çok güzel bir ev

Defne:Fare var net! Yüksek sesle bağırır.

Serra:Böcek var Defne haklı.

Güneş'e geçelim (Güneşin anlatımıyla)

Karşıya birileri gelmişti.3 kız vardı saat 19.00'dı.Asiye yengeme "Ben gidicem işim var" dedim. Oraya gittim elimde sopa ve silah vardı."Siz Kimsiniz?" Dedim."Kızlardan biri dedi ki "Biz burda yeniyiz Rüzgarın kızlarıyız"dediler.Gözyaşlarım tuttu ama zor duruyordum.

Sabah olur.

Asiye: Güneşim nereye gidiyosun?

Güneş:Feyzaya gidicem ondan alacağım şeyler var.

Asiye:Tamam kuzum.

Ben gidiyordum Feyzanın oraya ama gene Rüzgarı görmüştüm.Ama artık Rüzgar evliydi hatta kızları bile vardı.Hızlıca Feyzanın oralara geldim ama gene Rüzgarla çarpıştık.

​​