
8.BÖLÜM
Mavi'yle birlikte ana binaya doğru yürüdük bizimkiler toplanmış (DC) Doğruluk mu Cesaret mi oynuyorlar çocukken çok oynardım canım çekti yanlarına oturduk
Şişeyi Gece çevirdi Ayaz'a geldi
-Gece: D mi C mi
-Ayaz: C
-Gece: İlkte C ha Iıımm ne yaptırsam
Telefonunu yanındaki kişiye ver 5 dk heryere bakmak serbest ve karışamazsın.
"Ayaz'ın yanında İnci oturuyordu pek telaşlanmadı demekki çok feci şeyler yok telefonunda neyse İnci bakınca görücez" Ayaz telefonunu İnci'ye verdi. İnci ilk önce ınstagram dm'lerine girdi kiminle yazıştığına baktı.
-İnci: Oha hiç kız yokk
Sonra da WhatsApp'a ve Fotoğraflarına baktı yine birşey bulamadı hep Alaz'ın ifşaları vardı Mavi'ye atmış.
-İnci: Çocuğun galerisinde kendinden çok Alaz var hepsi de ifşa
-Alaz:Rezil oldum tebrikler ikizim.
şişeyi Ayaz çevirdi bu seferde Mavi'ye geldi
-Ayaz:D mi C mi
-Mavi: Korkuyorum ama C
-Ayaz: Makyajını sil
-Mavi: Ayaz hayır yapamam Alazdan beklerdim senden beklemezdim bunu olmaz silemem
-Ayaz: Yapmak zorundasın
-Mavi:OFFFF pamuğunuz varmı
-Gece: Maleseff
-Ayaz:Islak mendille sil nerden bulucaz sana pamuğu
-İnci: Bende vardı da yanımda değil hep ihtiyacım olduğunda yanımda olmaz zaten
Ayaz;
Mavi zor olsada makyajını sildi sadece rimel'i kaldı onu da silme dedim acıdım yine biraz ne kadar iyi kalpliyim
Tekrardan şişeyi çevirdik Mavi çevirdi Alaz'a geldi
-Mavi: D mi C mi
-Alaz: D
-Mavi: Cevabını biliyorum ama yinede sorucam hoşlandığın biri varmı?
Alaz;
Mavi'nin sorduğu soruda biraz duraksadım kendimden emin olmadan cevap vermek istemedim İnci'ye bakarak 'Var' dedim.
-Mavi: Var mı benim niye haberim yok, kim içimizden biri mi
Alaz;
İnci olduğunu henüz söyleyemezdim cevap verirsem de anlaşılırdı hatta anlaşıldı da çaktırmadım Gece olmaz dı Mavi zaten değil geriye İnci kalıyordu bu yüzden 'hayır içimizden biri değil' diye cevap verdim.
İnci ufak bir göz devirdi bozulmuş gibiydi içimizden değil diyince
-Mavi: Sonra söyliceksin bana merak ettim.
Alaz;
Şişeyi ben çevirdim ve İnci'ye geldi
-Alaz: Senin var mı hoşlandığın biri.
-İnci:Var
-Alaz: İçimizden biri mi
-İnci: Hayır
İnci;
Alaz'ın inadına hayır dedim bile bile oda gözlerinin önünde hayır dedi sanki anlamadık.
Alaz;
Gerçekten bozulmuştu benim hayır dememe aynı şeyi bana yaptı açıkçası sevindim tepkileri anlaşılır olduğu için
İnci şişeyi çevirdi Ayaz'a geldi
-İnci:D mi C mi
-Ayaz:D
-İnci: Daha önce hiç sevgilin oldu mu
Alaz Ayaz'a baktı Ayaz daldı gitti ortam sessizleşti çok hafif gözleri dolarak. 'Oldu' dedi kısık bir sesle.
sonra da masadan kalkıp gitti
-İnci: Noldu yanlış bir şey mi sordum
-Alaz: Nerden bilicektin ki
Dayanamayıp Ayaz'ın peşinden gittim.
-İnci:Ayaz!
durdu, önünü döndü
-Ayaz:Efendim
-İnci: Özür dilerim galiba yanlış bir soru sordum
-Ayaz: Önemli değil bilemezdin,
5 sene önce vardı bir sevgilim
-İnci: Ayrıldınız mı 'Ayaz'ın gözlerinden yaş geldi'.
-Ayaz:"Kaybettim" dedi sesi titreyerek. Alışamadım onsuzluğa yapamadım 1 hafta mezarında onun yanında uyudum çok seviyordum İnci kaybetmek istemeyecek kadar çok
İnci;
Tanıştığımız günden beri Ayaz'ın neden içine kapanık biri olduğunu merak etmiştim soramıyordum sevdiğini kaybettiği içinmiş hala unutamadığı ve onu çok sevdiği içinmiş çocuk o günden beri bir daha kendine gelememiş zor toparlanmış.
Tam cevap vericekken gitti orada öylece arkasından baka kaldım.
Mavi;
Son dersim boştu okuldan erken çıkmıştım önce eve uğrayıp eşyalarımı bıraktım ve üstümü değiştirip alışveriş yapmak için Agora avm'ye geldim mezuniyet için bir kaç bişey bakacaktım mağaza mağaza dolaştım efsane parçalar buldum her birine uyumlu kombin tasarlamaya çalıştım yaklaşık olarak 10 tane elbise deneyip çıkardım baya da kararsızdım enn çok içime sineni aldım sırayla, ayakkabı, çanta, takı şeklinde ilerledim. Poşetlerim giderek ağırlaştı alacağımı almıştım çok oyalanmaya gerek yok diyip otoparka arabamın yanına gittim. Bagaja aldıklarımı koydum arabama bindim Dolu Kadehi Ters Tut'tan ''Neyin Nesi'' şarkısını açtım ilerlerken çıkış yolunda önümü kapatan araçlar vardı otoparkın diğer çıkışına gidemezdim dönmem imkansızdı mecburen arabadan indim. Kenarda toplu bir grup vardı onların araçları olduğunu düşündüm
-Mavi: Şey rica etsem araçlar sizinse çekebilir misiniz çıkışı kapatmışsınız
grubun içerisinden çok tanıdık bir ses geldi ''Tabi'' önünü döndü
-Mavi: Sennn
Karşımda her yerde aradığım bizi kurtaran çocuk Toprak duruyordu emin olmak için iyice baktım evett oydu.
-Toprak: Biri ne benzettiniz heralde
-Mavi: Hatırlamıyor musun kaçırıldığımızda sen kurtarmıştın yanımda bir arkadaşım vardı ee böyle orta boylu kahverengi gözlü uzun saçlı.
-Toprak: Hanımefendi ne diyorsunuz tanımıyorum sizi
-Mavi: Gayet iyi tanıyorsun bilmemezlikten gelme Toprak
-Toprak: Hafızan kuvvetliymiş Mavi
-Mavi: Adımı nerden biliyorsun
-Toprak: Arkadaşın söylediğinde duymuştum.
-Mavi: O gün bir anda ortadan kayboldun teşekkür bile edemedik bazı soru işaretleri bırakıp gittin kafamda
-Toprak: Aracı çekeyim
-Mavi: Kaçmaya çalışıyorsun
-Toprak: Aracı çekeyim vaktin varsa bir kahve içelim konuşuruz dicektim
-Mavi: He, var vaktim konuşalım
Toprak kendi aracını ve arkadaşlarının aracını müsait bir yere park etti sonra beraber yukarıya çıktık kahve söyledik.
-Toprak: Sor dinliyorum
-Mavi: Bizim orda olduğumuzu nerden biliyordun, nasıl kusursuz bir şekilde kurtardın, metrelerce mesafeden adamı nasıl vurdun, neden bizi eve bırakıp ortadan kayboldun.
-Toprak: Kaçmayı denemiştiniz o sıra uzaktan bir ışık vardı benim elimdeki fener oraya geliyordum sizi gördüm kaçıran adamların bize borcu vardı parayı ödeyebilmek için kaçırdılar sizi. Eve bıraktıktan sonra kaybolmamamın nedeni ise adamları polise teslim edecektim acele davranmam lazımdı.
-Mavi: Toprak planın eksiksiz istediğin gibi işledi çok profesyoneldin insan sorguluyor sivil polis değilsin nesin sen ajan, mafya falan mı? Tecrübeliydin her zaman yapıyormuşsun gibi
-Toprak: Mafyayım çünkü
-Mavi: Bildiğimiz mafya eli silah tutan yasak işler yapan tefecilikle uğraşan
-Toprak: İyi versiyonu nu düşünelim
-Mavi: Çok havalı şansa bak kaçırılıyoruz ve bir mafya bizi kurtarıyor hafif yabancılık var mı sende fazla italyan vibe veriyorsun
-Toprak: İtalyanım, İtalyan mafyasıyım
Mavi;
Filmlerde izlediğim hayran olduğum İtalyan mafyaları gerçekte de varmış
-Toprak: İyi misin dondun kaldın
-Mavi: İtalyan mafyalarına zaafım var her birine ayrı ayrı hayranım bayılıyorumm
-Toprak: Sen çok cesur bir kızsın
-Mavi: Sende çok rahat bir erkeksin her İtalyan mafyasının olduğu gibi
-Toprak: Filmlerdeki mafyalalara ilgi göstermeyi bırakıp gerçeğine yani biraz bana mı ilgi göstersen kendimi onlardan farksız hissedeyim
-Mavi:Tabi ki karşımda gerçek bir İtalyan mafyası duruyor
Kendimi kaybediyordum Toprak ile konuşurken üstelik birde filmlerde hayran olduğum gerçek hayatta var mıdır diye sorguladığım İtalyan mafyalarından çıktı. Aynı filmlerde olduğu gibi yine Toprak'tan gözlerimi alamıyordum hepsinden daha güzel ve çekici gelmişti bana, saçlarının iki tutamı sarkıyordu anlından gözlerinin önüne bu çocuk her seferinde daha fazla dikkatimi nasıl çekmeyi başarıyor bilmiyordum tek isteğim onunla vakit geçirebilmekti.
-Toprak: Okul nasıl gidiyor?
-Mavi: Çok iyi gidiyor, az kaldı mezun olmanın heyecanını ve hüzününü yaşıyoruz.
-Toprak: Hangi bölümü okuyordun?
-Mavi: Edebiyat, yazar olucam inşallah
-Toprak: Karşımda baya baya yazar duruyor yani, ben şimdiden imzamı isterim ona göre
-Mavi: 2 hafta sonra gel vereyim imza
-Toprak: O neden?
-Mavi: Anca mesleğimi elime almış oluyorum
-Toprak: Sıra beklemem ama
-Mavi: Beklemekten nefret edersin
-Toprak: Aynen öyle, her detaya hakimsin
-Mavi: İzleye izleye ustalaştık
Ve bu keyifli sohbet üvey abim Uzay'ın aramasıyla son bular
Gece;
Dersim bitmişti İnci'yi bekleyecektim bahçede çıkış kapısına doğru ilerlerken bir motor gözüme çarptı hayatımda bu zamana kadar gördüğüm motorlar arasında en iyisiydi benim motor sevgimi kabartmıştı her kiminse mükemmel bir zevki var tur atasım geldi.
Kafamı çevirip yoluma devam ederken hızlıca geçen biri bana çarptı
-Gece: Yavaş, arkandan at kovalamıyor
-Eren: İnsanların acelesi olamaz mı?
-Gece: Elbette olabilir ama önüne bakar dimi cep telefonuna değil
-Eren: Dilde maşallah pabuç kadar
-Gece: Sen özür dileyeceğin yerde laf mı atıyorsun hem suçlu hem güçlü ya
-Eren: Pardon özür dilerim hanımefendi ,oldu mu
-Gece: Aferin adam ol
-Eren: Çattık arkadaş
deyip az önce bayıla bayıla baktığım motorun yanına gitti
-Gece: Heeğ
motorun yanına yaklaşıp
-Gece: Motor senin mi?
-Eren: Evet
-Gece: Güzelmiş hatta baya güzelmiş motor ilgim var da aşık oluyorum her gördüğüme
-Eren: Gördüklerinin ötesinde bişey bu
-Gece: Öyle
-Eren: Tur atmak ister misin?
Gece;
Tur atmayı çok istiyordum ama farklı şeyler anlaşılırdı o yüzden kabul etmedim
-Gece: Yok sağol
-Eren: Sen bilirsin
-Gece: Okulda yeni misin daha önce hiç görmedim ne seni ne motorunu
-Eren: Motor yeni ben değil kaç senedir burdayım kocaman olunca normal görmemen bende seni ilk defa görüyorum. Adın ne
-Gece: Gece
-Eren: Eren , memnun oldum pek iyi bir karşılaşmamız olmasa da
-Gece: Motoru dikkatli sür çarpma millete
-Eren: Çok komik
-Gece: Uyarmakta kabahat
-Eren: Sen bugün tersinden kalktın heralde sağlığa zarar yapma
-Gece: Tersimden kalkmadım ama elimin tersiyle çakabilirim ne dersin
-İnci: Gece hadi
-Gece: Çok şükür ağaç oldum İnci
-İnci: Hocayla konuşuyordum
-Gece: Hazal hocayla kesin
-İnci: Evettt, senin konuştuğun çocuk kim
-Gece: Eren miymiş neymiş geçerken bana çarptı uyuzluk yapıyor
-İnci: Hiç görmemiştim
-Gece: Bende, bize ne ya boşver bin arabaya gidelim
Mavi;
Şaka gibi bir gündü önce keyifle alışveriş yapıp sonrasın da Toprak'la karşılaşmak oturduğumuz yarım saat bile mutlu etmişti kalkmak istemedim off hepsi lanet Uzay yüzünden eve gelmiş yatağımın üzerinde bu anın yeniden hayalini kuruyordum beyfendi çok gizli biri olduğu için yedi yirmi dört ortalıklarda olamıyor arasam akşam akşam arasam ayıp olur muydu saat geç değildi aramakla aramamak arasında gidip geldim açmama olasılığını da düşündüm sonuçta benim numaram telefonunda kayıtlı değildi gerçi bende onun numarasını otopark'ta ki araç yıkama yerinden almıştım kızma olasılığı yüksekti en iyisi aramamak diye karar verdim.
Olanları içimde tutamıyorum bi an önce birisine anlatmam gerekiyor o kişide Gece
hemen aradım
hemen açtı
-Gece: Efendimm
-Mavi: Bugün nolduuuu
-Gece: Nolduuu
-Mavi: Toprak ile karşılaştık
-Gece: Neee, şu bizi kurtaran
-Mavi: Evett
-Gece: Ne yaptınız ne konuştunuz anlat çabuk
-Mavi: Agorada otoparkta karşılaştık yukarıya çıktık bişeyler içmeye o sıra aklıma takılan bütün soruların cevabını aldım. Özetle İtalyan mafyasıymış
-Gece: Şaka mı şakaa yapıyorsun
-Mavi: Hihi ay bende öğrenince şok oldum
-Gece: Vay be kaderde kaçırılıp İtalyan mafyası tarafından kurtarılmakta varmış
-Mavi: Filmlerdeki yıldızlar gibiydi canlı canlı şahit olduk
-Gece: Mavi sen bu Toprak'la biraz fazla ilgili değil misin
-Mavi: İlgiliyim hayran olduğum İtalyan mafyalar grubunda olduğunu öğrenince daha bi ilgi duymaya başladım
-Gece: Neyse, Eren'i tanıyormusun?
-Mavi: Eren kim
-Gece: Bizim üniv'deki
-Mavi: Yok tanımıyorum niye sordun
-Gece: Arkadaş bana çarptı düz yolda yürümeyi bilmiyor çarpmadan önce bir motor gördüm aşık oldum Uzay'a olduğum kadar değil belirteyim meğer motor bununmuş tur at falan dedi ondan sordum
-Mavi: Hımm Uzay duymasın
-Gece: Bencede
Mavi;
Geceyle olan uzun sohbetimizi bitirip uyku moduna geçtim uyku girerse gözüme ne mutlu inşallah rüyamda Toprak'ı görürüm dedim ve gözlerimi kapattım.
Ertesi gün tüm gençler yeni bir maceraya atılarak bisiklet sürmeye gittiler hatta kendi aralarında bisiklet yarışı yapmaya başladılar
-İnci: Bu fikri kim çıkardı Allah aşkına söyleyin
-Gece: Benn
-İnci: Gel valla anlından öpücem özledim yaa bisiklet sürmeyi
-Alaz: Tüh keşke ben çıkarsaydım
-İnci: Efendim
-Alaz: Bişey yok
-Uzay: Yarışı kim alır
-Ayaz: Herkes kendinden emin iddialı bilinmiyor şuan
-İnci: Umarım biz kızlardan biri alır
-Ayaz: Çok havalanmayın
-İnci: Sen kendine bak
-Ayaz: Bu şekildemi kazanıcan önce saçını topla yarışta gözünün önüne gelicek rüzgardan elinle sürekli düzeltip durucaksın
Alaz'ın Ayaz'a bakarak başlasak mı demesiyle yarış başladı
Hepimiz birbirimizle kıyasıya ilerliyorduk bisiklet sürmeyi unutmamışım iyiki, korkmuştum açıkçası
Sırayla birbirimizin önüne geçtik
Uzay ve Gece başka bir alemdeydi en arkadan yavaş yavaş tadını çıkara çıkara geliyorlardı bisiklet yarışından çok kendi güzelliklerindeydi dertleri
Bi Alaz, bi ben, bi Ayaz öne geçiyorduk kimse yerini kaptırmıyor kolay kolay
Bir süre ilerlerken Mavi'nin olmadığını farkettik
-İnci: Mavi yok
-Alaz: Mavi mi yok
Alaz arkasına bakarken bisikletten düştü, çokta komik bir düşüş oldu ardından Gece büyük bir kahkaha patlattı. Ayaz ise elini uzatıp kaldırdı
-Uzay: Nereye kayboldu bu kız
Arkadan bir korna sesi geldi hepimiz aynı anda kafamızı çevirip baktık o da nee Mavi bisikletin yavaşlığına dayanamayıp arabayla gelmişti.
-Mavi: Siz şimdi görün
hepimizin önüne geçti
-Mavi: Hahh işte bu o neydi ya öyle kaplumbağa gibi yavaş yavaş
-Gece: Lan depar attıı
-İnci: Mavi ya yine yaptı yapacağını
-Uzay: Tahammül seviyesinin kısa olduğunu söylemişmiydim yavaş gidince darlandı bisikletle
Yarışı hileyle de olsa Mavi kazanmıştı en sonunda hepimiz kabul ettik ağzımız dilimiz kurudu sahil sonunda kafede oturup birşeyler içtik
Hava'yı kara bulutlar sardı çok sürmeden yağmur başladı hepimiz bulunduğumuz kafeye sığındık iyiki yarışı tam vaktinde bitirmişiz
Alaz yağmura dayanamadı kendini dışarı attı
-Mavi: Ya Alaz napıyor görmüyor heralde yağmuru
-İnci: Kafayı yedi iyice terli terli soğuk su içti üstüne yağmura çıkıyor hasta olucak çağırın şu deliyi
-Ayaz: Alazzz
-Alaz: Oğlum dur iyiyim burda
-Uzay: Gece yarış yapmasaydık çıkardık bayılıyoruz yağmur altında ıslanmaya
-İnci: Siz yarış yapmadınız ki arkada takıla takıla geldiniz
-Mavi: Yağmur önemli aşklarını temsil ediyor simge gibi birşey
İnci;
Alaz'ı sonunda yağmurun etkisinden çıkardık hiç kolay olmadı üniversite sınavı bile daha kolaydı yeminle
Hava kararmıştı zamanın nasıl akıp geçtiğini fazla eğlendiğimiz için anlamadık
-Uzay: Evet gençler dağılma vakti herkes evine
-Gece: İnci ben seni eve bırakayım Uzayla takılıcaz
-İnci: Aşkım hiç gerek yok ev yakın buraya giderim ben
-Gece: Emin misin
-İnci: Eminim iyi eğlenceler size
-Gece: Görüşürüz
-Alaz: İnci saatin farkındamısın
-İnci: Evet
-Alaz: Bu saatte tek başına nasıl gidiceksin eve sokaklar it kopuk serseri dolu
-İnci: Alaz yakın giderim nolucak
-Alaz: Ayaz kardeşim sen eve git ben İnci'yi bırakıcam
-İnci: İstemiyorum yakın dedim
-Alaz: Bende tek başına bu saatte buralar hiç güvenli değil dedim
-İnci: Kendimi koruyabiliyorum erkeğe ihtiyaç duymadan
-Alaz: Tamam hadi serserileri geçtim karşına köpek çıksa napıcaksın
-İnci: Sen napıcaksın
-Alaz: Isırısa beni ısırsın ben kuduz olayım
-İnci: Sen zaten kuduzsun tövbe tövbe
-Ayaz: Hehehee
-Alaz: Geliyorum itiraz istemiyorum
-İnci: Of tamam
Alaz Ayaz'a arabanın anahtarını verdi kararlıydı benimle gelme konusunda
yürümeye başladık
-İnci: Yanlız evin önüne kadar gelme gören olur
-Alaz: Eve girdiğini görücem uzaktan bir yerden bakarım
-İnci: Olmaz bütün mahalle tanıyor beni babam duyar falan
-Alaz: Ararsın beni girince ozaman
-İnci: Tamam
Arkamızdan bir köpek havladı ses yakınlardan geldi
ben 'ayğ' diye havaya zıpladım
-Alaz: Bide gelme diyorsun
-İnci: Ses bi anda gelince korktum
-Alaz: He he
yine aynı şekilde ses geldi Allah kahretsin bütün köpekler aynı günü buldu bende korkacak zamanı buldum normalde köpek korkum vardı evcil olanlar hariç Alaz'a belli etmemeye çalışıyordum pek başardığımı sanmıyorum
-İnci: Veteriner olucam köpekten korkan veteriner olur mu?
-Alaz: Sizin ilgileneceğiz köpekler evcil ama yırtıcı değil
İnci;
Havlama sesleri giderek fazlalaşıyordu bütün köpekler aynı anda ses çıkarıyor sanki korkum iyice artmaya başlamıştı aklıma yıllar önce yaşadığım köpeklerle dolu olan bir fabrikanın yolundan geçerken yanlış tarafa sapıp köpeklerin olduğu alana ilerleyip hepsinin aynı anda beni görünce yüksek sesle havladıklarında korkup, koşarak kaçtığım aklıma geldi. İyice tırstım
köpeklerin havlaması yetmezmiş gibi 3 köpekle karşı karşıya geldik 3'üde bizi yiyecekmiş gibi bakıyordu o anlık panikle Alaz'ın koluna yapıştım
-Alaz: Sakin hiç bakma köpeklere normal davran
-İnci: Alaz hızlıca geçebilir miyiz bu sokağı
-Alaz: Tamam panik yok korktuğunu anlarlarsa üzerine gelirler, gidiyorlar bak olmaz birşey
Karşımıza köpeklerin çıkmasıyla beraber İnci kolumu tutmaya başladı ne kadar korktuğunu kolumu artan sıkma şiddetinden anladım. Bir yandan onu sakinleştirmeye bir yandan da anın tadını çıkarmaya çalışıyorum her zaman koluma girmiyor sonuçta böyle fırsatlar insanın ayağına bir kere gelir geldiği zaman mutlaka değerlendirilmesi gerekir.
köpekleri geçtikten bir süre sonra hala kolumu tuttuğunun farkında değildi ta'ki karşıdan karşıya geçene kadar
-İnci: Daha gelme Alaz
-Alaz: Peki, gider gitmez ara yada yaz
-İnci: Tamam
Eve geldim Alaz'a mesaj attım yatağıma uzandım yorucu ve eğlenceli bir gündü gözlerimi kapattım.
Sabah odama doğan güneş sayesinde uyandım ama hiç yataktan kalkasım yoktu biraz telefona bakayım dedim mesajlarıma bakarken Alaz'a yazdığım mesajı hala görmediğini farkettim
-İnci: Yolda köpek möpek mi ısırdı lan
merakımın üzerine Alaz'ı aradım açmadı
İyice telaş yaptım Ayaz'ı aradım
Ayaz telefonumu açtı
-İnci: Ayaz Alaz yanında mı
-Ayaz: Evet
-Alaz: Arıyorum açmıyor mesaj attım görmemiş merak ettim
-Ayaz: İnci Alaz hasta biraz
-İnci: Hasta mı , neyi var
-Ayaz: Şiddetli öksürük, hapşırma, ateş
-İnci: Kapmış şifayı , bir çorba yapın kendine gelsin
-Ayaz: Ben çorba yapmayı bilmem ki
-İnci: Sen yapmayacaksın zaten annen yapacak
-Ayaz: Annem çalışıyor
-İnci: Alaz hasta annen çalışıyor, neyse geçmiş olsun
-Ayaz: Saol
-Alaz: Ne diyor
-Ayaz: Çorba yapıp getirecek galiba sana
-Alaz: Şaka yapmıyon dimi
-Ayaz: Olum işim gücüm yok sana şaka yapıcam
-Alaz: Allah'ım iyiki hasta olmuşum
İnci;
İş başa düştü Alaz'a çorba yapıp götürmem gerekti kıyamıyordum gönlüm el vermedi hasta olarak yatmasına .
Kapı Çalar
-Alaz: Hiii geldii Ayaz tarağımı getir
-Ayaz: Hastalığı bırakmış tarak derdine düşmüş
tabi ki gıcıklık yapıp tarağı getirmedim zaten İnci kapıyı alacaklı gibi çalıyordu iyice bekletirsem kıracak gibiydi
-İnci: Sonundaa
-Alaz: İnci hayırdır
-İnci: Çorba getirdim sana hastalanmışsın
-Alaz: Çorba mııı
-İnci: Dedik biz sana terli terli soğuk su içme hadi içtin yağmurun altında saatlerce kalmak nedir gelde sinirlenme
-Alaz: Azarımı yediğime göre çorbamı da yiyebilir miyim
-Ayaz: Al iç
-Alaz: Çok naziksin
-Ayaz: Başıma kaldın sus pis virüslü
-Alaz: Ayıp oluyor ama kızın yanında
konuyu değiştirdim
-Alaz: İnci çorbayı sen mi yaptın
-İnci: Yo bahçedeki kediye yaptırdım
-Alaz: Ellerine sağlık teşekkür ederim çok güzel olmuş
-İnci: Bişey değil
Çorbasını içtikten sonra Ayaz Alaz'ın ateşini ölçtü 39'C çıktı
-İnci: 40 olursa havale geçircek hastaneye götürmek lazım
-Alaz: İyiyim gerek yok hastaneye
-İnci: İyi misin Alaz 39 derece ateşin saçmalama kalk gidiyoruz
-Alaz: İlaç alırım düşer
-İnci: Kalktığından beri milyon tane ilaç almışsın işe yaramamış hadi
Alaz'ı zorla arabaya bindirdik yoldan geçerken Mavi'yi gördük Mavi'de bizimle geldi
Doktor Alaz'ın şiddetli soğuk algınlığı yaşadığını söyledi ardından ilaç yazıp reçete verdi birde ateş düşürücü iğne
-Alaz: Basit bir soğuk algınlığıymış
-İnci: Şiddetli dediğini atlama
İçeriye hemşire girdi bizimkiler aralarında konuşmaya başladılar
-Ayaz: Eyvah yandık
-Mavi: Allah kolaylık versin
-İnci: Noluyor
-Mavi: Alaz'ın iğne korkusu var
-İnci: Neeee hahahaaa
-Alaz: Hemşire hanım niye geldi
-Hemşire: Ateş düşürücü iğne yapıcam
-Alaz: Hayır hayır iğne falan yok ateşim d
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |