Yeni bölüm le selamlarr

Düzenli olarak bölüm atmaya çalışacağım. Umarım sıkılmazsınız.

İyi okumalarrr.

______________________________

yazarın anlatımı ile:

Yıldırım telefon konuşması bittikten sonra salona geri döndüğünde koltuğa kıvrılmış yatan özün'ü beklemiyordu. İçten içe kızı önemsiyordu fakat güvenemiyordu. Kalbinde bir sızı vardı özün için, küçüktü ve yüzündeki yaraların bir kavgadan olduğunu sanmıyordu. Hep bir kız kardeş istemişti ama hiç olmamıştı.. belki, belki o olabilir? Dedi içinden.

Yıldırım özün'ün yanına gitti ve koltuğun köşesine oturdu. Her hareketi dikkatli ve tereddütlüydü, Elini özün'ün uzun kahve rengi saçlarında gezdirmeye başladı. Dokunuşu bir okadar nazik ve varla yok arasıydı. Özün biraz kıpırdandı ve uykusuna devam etti, Yıldırımın yüzünde küçük bir tebessüm oluştu, sevmişti bu küçük kızı fakat güvenememişti. Ya diğer herkes gibi oda onu bırakırsa diye düşündü. Elini özün'ün saçlarından çekti ve yavaşça ayağa kalktı, ona bağlanmak istemiyordu. Bir battaniye ile üzerini örttü ve son kez özün'e bakıp salondan çıktı.

_________________________________________

özün'den:

Gece geç saat lerde gelen kahkaha ve konuşma sesleri ile gözlerimi araladım. Koltuktan yavaş yavaş kalktım ve ayaklarımı sarkıtıp elimle gözlerimi ovdum. Kendime gelince ayağa kalktım ve salondan çıkıp hol ve koridora baktım. Ses alt kattan geliyordu, sessizce merdivenlerden indim ve etrafa baktım, Büyük sütüdyo gibi bir yerdi. Köşede 'L' masa ve bilgisayar sistemi kurulu bir masa vardı ve yıldırım abi birileri ile konuşuyordu. Yan bilgisayardaki akış sahada hızlanınca Yıldırım abi arkasını döndü ve kulaklığını çıkarıp bana baktı " özün? Bir problemmi var?" Dediğinde kafamı iki yana salladım ve çekingen bir şekilde konuştum "yok... sadece seslere uyandım." Dediğimde elini ensesine atıp kaşıdı ve konuştu " pardon... uyandırdıysam özür dilerim. aç san bir şeyler vereyim?" Dedi tebessüm ederek. Kafamı sallayıp onu onayladım, " iyi olur ama sen zahmet etme. Ben mutfaktan alırım." Diye cevapladım onu. Bana bu kadar hizmet edilmesine alışık değildim. Yıldırım abi kafasını salladı ve kulaklığını takıp bilgisayara geri döndü. Yan bilgisayardaki akış sanki mümkünmüş gibi daha hızlanıyordu. Daha fazla orada durmadım ve merdivenler den çıkmaya başladım.

________________________________________

Yıldırım'dan:

özün'ün gelmesinden sonra chat tekiler bir sürü şey yazmaya başlamıştı. Discort tan grupla sesli konuşuyorduk özün geldiği zaman ve mikrafonu kapatmayı unuttuğum için her şeyi duymuştular. Alperen il konuşan oldu "Abi pedofile gideceksin." Dedi gülerek bende durumu toparlamaya çalışıyordum. Alperen'in dediği şeyle herkes gülerken Emir konuştu " Abi bize böyle hizmette bulunmadın. Birde 'açsan bir şeyler vereyim' diyorsun. Yazıklar olsun, kardeşlik hakkımı helal etmiyorum" dalga geçerek söylediği şeyle ofladım. " yanlış anladınız. Yok öyle bir şey aramızda." Dedim toparlamaya çalışarak. Selim konuşunca homurdandım " ne demek bir şey yok abi? Sen eve kız alırmıydın Anenden babandan sonra?" Dediğinde onu cevapladım direkt " öyle değil. Akşam sekiz gibi kapım çalınınca açtım. Az önce gördüğünüz kız vardı işte, özün. Yüzü hep yaraydı uzakta belli olmamıştır ama çok kötüydü sanki dayak yemiş gibi. Biri onu takip ediyormuş işte bir kaç saatliğine kalmak için rica etti başta tereddütlüydüm, hâlâ öyleyim ama kız çok tatlı ayrıca yaşıda çok küçük. Eve aldım işte yaralarını temizledim yemek falan verdim. O sırada Serkan aradı işte. Sonra gittiğimde uyuya kalmıştı uyandırmadım bende. Zaten akşam akşam nereye gidecekti." Dedim dinlene dinlene anlatarak. Herkes biraz sustuktan sonra Serkan konuştu " sen o yüzden mi bana kızıp 'işim var çabuk ne diyeceksen de' dedin?" Dediğinde bir kaç mırıltı çıkarttım ve onu onayladım. Selim düşünceli bir şekilde konuştu " yaraların nedenini sordun mu abi? " dediğinde onu cevapladım " evet sordum ama yalan söyledi... bana bir kavgada olduğunu söyledi ama hiç kavga edecek kıza benzemiyor. Zaten bu yaralar kavgada olmaz." Dedim. Bu sırada elinde tepsiyle özün yanıma geldi. Yaklaştıkça yüzü daha çok ortaya çıkıyor du. " kendime yaptım ama sanada getirdim Yıldırım abi" dediğinde içimde birşeyler eridi. Her abi dediğinde sanki bir duvarım daha kırılıyordu. Grup takiler yada ekipte kiler dediğinde bir şey olmuyordu ama bir kız çocuğu olunca ayrı oluyordu. Gülümsedim ve masama koyduğu tepsiyi önüme aldım. Tavuklu salata yapmıştı ve çok güzel duruyordu. Ona bakarak konuştum " teşekkürler özün. Sende gel sene yayına? Bak şurada boş bir sandalye var." Dedim köşedeki yedek sandalyeyi göstererek. Başta tereddüt etti ama sonrada sandalyeyi yanıma çekip oturdu ve tepsiden kasesi ile çatalını aldı. Kulaklıktan Alperen'in sesini duydum " güzel kız.." onu pek takmadım ve göz ucuyla özün'e bakıp önüme döndüm. Chat'i okurken salatamı yiyordum. Grup kendi halinde konuşuyordu...

_____________________________________

Bir kaç saat sonra güneş doğarken herkesle vedalaşıp konuşmayı ve yayını kapatıp özün'e baktım. Yayın boyunca sadece salatasını yiyip oyuncu koltuğunda oturmuştu. Özün bana baktı ve konuştu "Gitsem iyi olur aslında" dediğinde kaşlarım çatıldı. Nereye gidecekti ki tek başına? Diye geçirdim içimden. biraz ona bakıp konuştum " nereye gideceksin?" Dedim merakla ona bakarak. Gergin bir şekilde başka yöne baktı ve konuştu " bilmem. Bulurum bir yer." Dediğinde kaşlarım daha da çatıldı. " nereye gideceğini bilmiyorsun. Daha doğrusu gidecek yerin yok, değilmi?" Dedim ona bakarak net bir şekilde konuşmuştum. Kafasını sallayıp beni onayladığında tekrar konuştum " o zaman kendine kalacak bir yer bulana kadar benimle kalacaksın." Dedim itiraza yer bırakmayan sesimle...

____________________________

yıldırımcım ne bu 'kal' demeler?

sen değilmiydin eve kız sokmayan.

OKSDIOMCCDWOMJ

Şaka maka bölümleri severek yazıyorum. Belki yıldırım çabuk güvenebilir sonuçta hep kız kardeş istemiş yavrum yazık değilmi 😔
Umarım seversiniz