Yeni Üyelik
1.
Bölüm

Bölüm 1

@zambak03

Geç kalmak kime zarar ?

Bekleyen oldukça...

Konuşmak neye yarar ?

Sağırlar var oldukça ?



23 Ekim Günbatımı...


Güneş ağır ağır dağların ardına saklanırken rüzgar yavaş yavaş meydana çıkıyor ağaçlardan kopardığı küçük yaprak ve dal parçalarını kendisiyle beraber etrafta bir o yana bir bu yana acımasızca sürüklüyordu.


Ayaklarını yavaşça kayaların altındaki boşluğa doğru savurmaya devam etti Aker, sessizce altındaki okyanusun dalgalarından gelen melodiyi dinliyordu. Kulağa dolan hoş dalga seslerine ferahlatıcı okyanus kokusu ve hemen ardında bulunan ormandaki çam ağaçlarından gelen o hoş koku eşlik ediyordu.


Kolundaki gümüş saati kontrol etti Aker, saat henüz 00.00 değildi gözlerini ufuğa dikti ve özlemle iç çekti. 8 yıl önce çıktığı yetimhaneye dönmek için canını bile verirdi, arkadaşlarını görmek istiyordu. Şimdi ne haldelerdi ? Onları sahiplenen koruyucu aileleri var mıydı ? Hepsinden bir haberdi şimdi, 11 yaşında o yetimhaneden ailesi tarafından alınıp ayrıldığında çok mutluydu aklına sıcak yemekler, oyuncak arabalar, uyumadan önce okunacak masallar ve daha nicesi gelmişti fakat gerçekle yüzleşmesi yalnızca birkaç gün almıştı.


Daha fazla düşünmek istemedi Aker, geçmişi çoktan rafa kaldırmıştı. Derin bir nefes çekti içerisine ve kendisini yavaşça ardındaki çimenlere bıraktı, kollarını iki yana kocaman açtıktan sonra gökyüzünü seyre koyuldu.



Güneş yerini tamamen aya bırakana kadar sakince sevdiği bir şarkıyı mırıldanmaya başladı.


Nasıl başlarsa öyle bitermiş aşklarda


Yaşım başım olmadan bildiğim bir tek şey var


Bunu unutma seni bende daha çok seven asla


Bulamazsın... bulamazsın her yerde arasında


İnsan sahipsiz kalır ya... anlar o zaman


Sensiz kalınca anladım küçük kız...


Hep sendin hep özeldin, nefes almak zor.


Hep oydu, varlığım için bir sebep olan özel bir parçaydı.


Üstüm başım altüst olmuşum, bana verilen candan hesap sormuşum.


Canımdan hesap soruyorum, sen yoksun.


Bir varmışım bir yokmuşum acı çekerek ölmek için doğmuşum.


Senden sonra acı çeker olmuşum.


Ömrümün en güzel yıllarında bi deli kara sevdaya tutulmuşum


Haberin yok mu zalim ben sen diye kalbimi mahvedip durmuşum.


Sensiz kalbim atmıyor, bir sebebi yokken orada paslandı.


Biraz soluklandı Aker, yetimhanedeki küçük kızı anımsadı dudaklarında buruk bir tebessümle andı ilk arkadaşını. Gözlerine kara bulutlar toplandı, acaba o nasıldı şuan ? O henüz 9 yaşındayken tek arkadaşını ondan almışlardı. Bir aile gelip onun koruyucu ailesi olmayı istemişti, şimdi anlıyordu küçük arkadaşının yetimahneden ayrılırken neden mutsuz olduğunu. Onunda gittiği yer kötüydü, yaşı küçüktü ama biliyordu neyle karşılanacağını bense fazla aptaldım saçma sapan hayallere dalmıştım ailem gelince.


Oysa gerçekler acıydı, gerçekler saf ateşin içinde acımasızca dövülmüştü, ve günü geldiğinde ortaya çıkarak kılıç misali kesiyorlardı.


Derin bir soluk alarak başka bir şarkıya geçti Aker.


Bir şehre ait olmak gelmez elimden


Sadece şehre değil bu dünyaya ait değilmişim gibi hissettiriyor herkes, her bakış


İçim de bir çocuk var hep gitmek isteyen.


Gitmek istiyorum yetimhaneme arkadaşlarıma... belkide gökyüzüne


Ne kadar şarkı varsa koyup bavula... koşturduk hep durmadan ordan oraya.


Yok artık zamanımız... bak kaldık yine yalnız.


Hep yalnızdık, yine öyle kaldık.


Saatini kontrol etti Aker yalnızca 13 dakikası vardı artık, zamanının kalmadığını hissetti bu dünyadan ayrılma vaktinin geldiğini hissetti ve iliklerine kadar ürperdi. Yaşamak istiyordu bunu biliyordu fakat cesaret edemiyordu.


Ne yaşamaya ne ölmeye cesareti vardı, aptal bir korkaktı.


Yanında getirdiği sırt çantasına uzandı yattığı yerden, içinden kalem ve kağıt çıkarırken doğruldu. Ölmeden önce ardında küçük bir anı bırakacaktı.


13 dakikası vardı, istediği resmi çizmek için oldukça yeterli bir süreydi. Elindeki kurşun kalemi bir o yana bi bu yana sallayarak düşündü, zihninde canlanan kirli ama 13 dakika ardı olan bir manzara belirdi bu sahne gerçek bir sahneydi. Bazıları için anlamsız ama benim için gerçek bir sahneydi.



Bitirdiğimde yalnızca 2 dakikam kalmıştı ayağa kalkarak uçurumun yakınlarında bir taş aradı gözlerim az ileride sarı parlak taş göründü, kaşlarımı çattım. O taş ne zamandır oradaydı ? Omuz silktim çokta önemli değildi.


Taşı aldım ve az önce oturduğum yere doğru ilerledim kağıdı yere koydum ve üzerine de taşı yerleştirdim, rüzgar bu kağıdı uçuramayacaktı. Her kim bulursa umarım yırtıp atmazdı, yok olmak istemiyordum...


Yalnızca 1 dakikam kaldığında uçuruma doğru ilerledim biraz bekledim ve geri sayıma başladım.


23, 22, 21, 20, 19, 18, 17, 16, 15, 14...


Arkamdan çimenlere sürtünme sesi geldi ama umursamadım.


13, 12, 11, 10, 9, 8, 7, 6...


Tam olarak uçurumun dibinde durdum tek bir adımım beni bu dünyadan silecekti. Bir an ürperdim ölüm çok yakındı, az önce gelen hışırtı sesleri bir anda koşma sesine dönüştü.


Sesten korkarak arkamı döndüm ama görmeyi beklediğim şey bana doğru koşan bir kız görmek değildi, neredeyse yanıma gelmek üzereyken korkarak geriye doğru bir adım attım.


Bir adım...


Ne demiştim, bir adımım beni bu dünyadan silecek. Ölmek istemiyordum belki geriye kalan 5 saniyede vaz geçecektim ama artık geri dönemezdim, çoktan arkaya doğru devrilmeye başlamıştım.


Bana doğru gelen kız gözlerini belerterek hızlandı ve bir anda uçurumun dibinde bitti ve havada savrulan kolumu sıkıca kavradı.


Ben neler olduğunu idrak edemezken kız beni kendisine doğru çekerek uçurumdan düşmekten son anda kurtardı, ikimizde dengemizi kaybederek çimenlerin üzerine yığıldığımızda ben henüz şoktan çıkmamıştım, kızsa kafasını vurmuş olmalı ki canının acidigini belli eden bir sesle inlemişti.


Kafamı sallayarak kedime geldim ve neler olduğunu idrak etmeye çalıştım. Yanlışlıkla uçurumdan düşecektim ve bu kız beni kurtarırken yanlışlıkla ikimizde dengemizi kaybederek yere yuvarlanmıştık.


Gözümü kocaman açarak hemen kafamı kızın omzundan kaldırdım, bildiğin üzerine yatmıştım kızın!


Kızın yüzüne endişeyle bakarken o bir anda söylenmeye başladı.


" Yok artık ya bu kadar da olamaz " sesi sitemli geliyordu neye söyleniyordu bu şimdi ? Mırıldanmaya devam etti.


" Bu kadar ağır olman mantık dışı... kaburgalarımı hissetmiyorum " bu kız az önce bana kilolu mu demişti ?


" Çizdiği resme uyalım dedik kemiklerimiz kırıldı, bu haksızlık ! " sonra doğru sesi yükselmişti. Gözlerini hiddetle açtı ve yüzüme sinirle bakmaya başladı.


" Allah'ın cezası salak küçükken de böyleydin düşecek başka yer yokmuş gibi ne halt etmeye hep üzerime düşüyorsun ! " küçükken derken? Eski bir arkadaşım mıydı bu kız, hiç sanmıyorum küçükken edindiğim tek bir kız arkadas vardı ve bu kız ona bezmekten oldukça uzaktı.


" Aker ! Kaklsana lan üstümden ne diye öküzün tirene baktığı gibi bakıyorsun bana " sinirli nefesler alıp verirken söylenmeye devam etti.


" Aptalsın yemin ediyorum aptalsın birde ' ibinim kizim bin sinin ' diye geziniyordun ortalıkta, abiymiş hıh burnu boktan çıkmayan abi mi olurmuş be ! sen mi beni koruyorsun ben mi sen belli değil " ne abisinden bahsediyor bu kız?


Kendime gelince cevap verdim. " Ne abisi ? Ne zırvalıyorsun sen geldiğinden beri, söyleneceksen ne diye kurtardın? "


Çıldırmış gibi ellerini havaya kaldırarak beni göğsümden yan tarafa doğru sertçe ittirerek attı, gerçekten güçlüydü.


" Dönüp gitse miydim lan ? Ne istiyorsun sen, iyilikte yaramıyor hala aynı gıcık Aker'sin "


" Kurtarmanı isteyen ben değildim ? Sanki ben istemişim gibi davranmayı kes ! "


Olduğu yerden hızla ayağa fırladı ve çığlık atarak söyledikten sonra ormana doğru koşmaya başladı.


" Gerizekalı beyinsiz ! " Arkasından seslendim ama durmadı sanırım fazla sinirliydi.


" Dursana lan öylece nereye gidiyorsun! "


Durmadı karanlığın içinde kaybolarak beni uçurumun yanında tek bıraktı.


Daha fazla orada bulunmak istemedim, artık ölmek istemedigime emindim bunun farkına varmak bile en azından hayatımda kesin bir şey olduğu için mutlu hissettirmişti.


Çantamı sırtıma atarak kağıdı koyduğum taşa doğru ilerledim. Eğildim ve taşı kaldırdım artık bir değil iki yane resim vardı kaşlarımı çattım.



Benim resmimin aksine eller birleşikti. Bir saniye...


Bu kız benim ismimi nereden biliyordu !?


Bir kaç küfür savurdum, bu terslikle bir iş vardı.


Bitti.


Bölüm hakkındaki düşüncelerinizi alalım bakalımm


Oy vermeyi unutmayın <3

 

 


Loading...
0%