@zehirden
|
Uzun zamandır bölüm atmıyorum. Çünkü mental olarak iyi bir zamandan geçmiyorum, size en iyi haliyle yazıp ulaştırmak istediğim için yazıp yazıp sildim sürekli.
Şimdi atacağım bölüm de içime sinmiş değil tam olarak ama en azından Sevgi ve Sedat özleminizi giderir diye düşünüyorum.
Şimdiden keyifli okumalar. Lütfen oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin. 🙏🤍
Sevgi Sancaktar Anlatımından...
Yolum vardı önümde. Daha yolun başındayken vazgeçebilecek bir yolum vardı ama yapmamıştım. O yolda iyisiyle kötüsüyle ilerlemek istemiştim.
Mücadele etmediğin her iş elinde bomba misali patlardı. Hiçbir zaman hazıra konan biri olmamıştım. Şimdi de yine aynı şekilde çabalamayı bırakmamıştım. Başta saçma sapan bir şey olduğunu düşündüğüm için dikkate almamıştım ancak olayın ciddiyetini anladıktan sonra yüreğimde sızısını hissedeceğim bir isim var olmuştu.
Sedat.
Yürek sızımın ismi.
Herkese aslan bana kedi olan adam.
Yüreğim onun ismini kabul etmişti.
Yeterli gelmemiş olacak ki bir de sonra ağrıya benzer tatlı bir sızı oluşturmuştu.
İyi biriydi o. Kişisel olarak tanımıyordum ama en azından bana karşı iyi biriydi.
Neden, ne amaçla ve ne uğruna onunla evliliğe zorlandığımı bilmiyordum. Annem ille de evleneceksin diyor babam ise başta karşı çıkacak gibi hali varken şu an o da kabul ediyordu.
Normal bir aileydik aslında. İstanbul’da kendi başımızı sokacağımız güzel sıcak bir evimiz vardı. O yüzden hiç şüphe edeceğim sebepler bulamıyordum. Ne bir yol gösterenim ne de başka bir şeyim yoktu.
Bir annem vardı. Normalde bana iyi davranırdı. Kötü bir kadın ya da anne değildi ama nedense şu son günlerde çok iğrenç hissediyordu bana. Aynı zamanda ondan nefret etmeme sebep oluyordu.
Babam. İlk aşkım ve kalbimdeki ilk yaram. Candan öte severdi beni. Ve bende onu. Ama ne zaman tartışsak bir zehire dönüşüyordu. Dilinin kemiği asla yoktu. Canımdı babam. Aynı zamanda canımı yakan. İstemediği her ne varsa gerekirse en çıplak ve en keskin haliyle önüme koyar ve beni keserdi bıçak misali.
Daha sonra ben kesilmiş bir vaziyette kalırdım ortada. Ne yaralarımı dikecek biri ne de dikiş tutabilmeyi becerebilen bir yaram olurdu. Çünkü benim yaralarım çok derindi. Durmadan kan sızdırırdı. Paramparçaydı. Ve ne yazık ki bazı yaralar dikiş de tutmazdı.
Daha sonra bir şey oldu ama. Kaybettiğim kız kardeşimi yeniden buldum sanki.
Ceyla. Ölen kız kardeşim. Leyla. Yerine bulduğum kız kardeşim.
Ceyla ölmüştü.
Benim kız kardeşim ölmüştü.
Her Allah’ın günü ölümünün acısı gırtlağıma urgan gibi dolanıyordu. Ve beni her gün bir kez daha boğarak öldürüyordu. O bir kez ölmüştü ama ben her gün onun ölümünü hatırlayıp bin kere ölüyordum.
Çok ağırdı. Birilerinin sebebi olmak.
Çok ağırdı. Nefes olacağım derken nefes kesen olmak.
Çok ağırdı. Kız kardeşinin eceli olmak.
Ve çok ağırdı bunun vicdan azabıyla yaşamaya çalışmak.
Ceyla psikolog olmak isterdi. Çünkü o iyileşememişti. En çok da kendi gibilerini iyileştirmek için bunu isterdi.
Ama olamadı. Ölüler psikolog olamazdı çünkü.
Benim ruhu yaralı kız kardeşim öylece kaydı gitti ellerimizden. Hayatının baharında gitti.
Gencecikti, incecikti. Öylece gitti.
Ölüm hiç acımadı.
Kopardı bir çırpıda onu yüreklerimizden.
Geriye ise kocaman bir boşluk kaldı.
Hiç kapanmayan. Günbegün daha da derinleşen.
Hayat devam etti elbet. Ama benim için bitti. Sonra kardeşimin yokluğunda bir erkeğe bağlandım. Emirhan. Çok güzeldi. Çok seviyordu beni. Aşıktık biz. Aşıktı o bana. Hem de ilk yıl dönümümüzde beni bir kadınla aldatacak kadar aşıktı. Meğer yalanmış hepsi. Bir düzmece. Bir oyun. Kocaman bir yalanın ortasında kalakalmıştım. Sonra hayat yine bitti. Ben öyle sanmışım yani.
Zor olmuştu. Hiçbir şey kolay olmamıştı gerçi.
Yaşamaya devam ettim evet ama kimseyi alamadım hayatıma. Sonra Leyla geldi. Dağıldığım yerden toparladı. Ben onu o beni. Ben bitti sanmıştım hayatım. Ama bitmemiş. Ben alamam sanıyordum kimseyi hayatıma. Meğer alırmışım.
Böyleydi işte hayat. Bitti derken yeniden başlardı.
Bir daha bahar gelmez hayatıma diyordun. Ben sonbahardan ibaretim diyordun. Sonra bir bakıyordun yolun kuşlar kadar açılmış gökyüzü kadar güzelleşmiş.
Böyle bir hayatı yaşamayıp ne yapacaktın? Yazık olurdu. Yaşayacaktın tabi ki.
Yine kırılırdın elbet ama geçerdi o da her zamanki gibi.
Çünkü neler neler geçmemişti ki?
Hüzünlü ve buruk olan yanımın bir de neşesi vardı.
Sedat.
Onunla bulaşacaktım bugün.
Öyle heyecanlıydım ki, uzun zaman sonra ilk kez böyle hissediyordum. Yattığım yerden doğrulup telefonu elime alarak ona yazdım.
Sevgi: Günaydın :))
Çok gecikmeden cevap geldi.
Sedat: İşte şimdi aydı.
Kalbim tekledi.
Birden böyle kelimeler ediyor aklımı başımdan alıyordu.
Sevgi: Aysın bakalım
Sedat: bakalım bakalım
Nasıl hissediyorsun bugün?
En çok da bunu seviyordum. Kırgın da olsam kızgın da olsam hal hatır sorardı. Belki geçiştirirdim ama sorardı.
Sevgi: Görücümle buluşacak gibi
Sedat: o görücü ben mi oluyorum :))
Tebessüm ettim salak bir gülümsemeyle.
Salaktı bu adam.
Sevgi: baban olmasını isterdim ama sen oluyorsun sanırım
Amacım onu sinir etmekti.
Sedat: ulan
dudaklarım kıvrıldı.
Sedat: yine mi babam
Yok babam falan
Kızım fıstık gibi koca var karşında
Benim yaşlanmış babamı ne yapacaksın
Sevgi: aa ne biçim konuşuyosun sen benim fav crushum hakkında?!
Cebinden çıkarır valla seni o adam
Sedat: Allah Allah
Hiç görmediğin bir adam hakkında da böyle emin konuşman ilginç açıkçası
Neyse biz konumuza dönelim yavrum
Allah’ım yavrum mu dedi o?
Lanet olası kalp atışlarım neden böyle hızlı?
Normalde hoşlanmayacağım bir hitap için bilr böyle hızlı çarpması hiç adil değil!
Sedat: atıyor musun bakalım konumu?
Dişlerimi gülümsetecek şekilde gülümsedim
Normalde kelle paçadan haz etmezdim. Daha doğrusu hiç yememiştim ama Sedat’la muhabbeti dönünce bir jest yapasım gelmişti.
Onunla bir kelle paçacıda buluşacaktım.
Sevgi: Atmaz olur muyum :))
Ama bir söz vereceksin bana
Ve hiçbir şeyi tahmin etmeye çalışmayacaksın
Attığım konuma gözlerini kapatıp tıklayacaksın
Ne olduğuna nerede olduğuna bakmayacaksın
Sonra da konumla yanımdasın
Yani buluşacağımız yerde
Ben art arda isteklerimi sıralarken onun ne düşündüğünü merak ettim. Anlamıştı diye düşünüyordum. Ama kalbim kırılmasın diye belli etmiyordu bence.
Sedat: hay hay
Emrinize amadeyim sevgi hanım hazretleri
Dediğiniz gibi olacak hiç şüpheniz olmasın
Elimi ağzıma götürüp kıkırdadım. Çok güldürüyordu beni.
Sevgi: o zaman şimdi atıyorum ben de çıkacağım evden birazdan
Buluşalımmmmmmmmmmmmmmm
Son yazdığım mesajın üstüne mesaj yazmasını bekledim ama diğer mesajlara göre yazmamıştı hala.
Sevgi: Sedat
Orada mısın?
Sedat: he burdayım
Sevgi: ne yapıyon niye yazmıyon
Sedat: m’leri sayıyodum gülüm
Sevgi: Ne ŞENEOSMSPWMWPWMPENEPE
Salaksın ya sen
Sedat: gösteririm ben sana salağı güzelim
Sevgi: he sedat he göster
Ya sedat bir şey isteyeceğim
Sedat: üstte dediğim gibi
Emrine amadeyim
Sevgi: babanı da getirir misin
Sedat: hay anasını ya
Sevgi: lütfen lütfen lütfen
Sedat: kızım babamı ne yapacaksın ben varım işte
Müstakbel kocan
Sevgi: höst
Ne kocası
Sedat: bildiğin koca
Sevgi: yooo
Kocam falan değilsin
Müstakbel de değilsin
Beyfendi müstakil misiniz
Sedat: beni mi kiralıyorsun güzelim
Sevgi: satın da alabilirim
Ne kadarsın
Sedat: sana beleşim
Sevgi: nasıl zeynom beleş mi verdiler
Sedat: ney
Sevgi sen sabah sabah ne içtin kızım
Ayılamadın herhalde
Sevgi: ya salak
Diyeceksin ki
He beleş verdiler
Sedat: lan zeyno kim
Sevgi: sen oluyosun işte
Sedat: la havle
Sevgi: kendime nazar değmesin diye aynaya bakamıyorum
gelmiş bana egolusun diyo
la havle la havle
AYNAYA BAKTIM KENDİME
ÇOK DA GÜZELİM BEN YİNE
Sedat: Sen nereden uyduruyorsun bunları
Kim egolu diyor sana
Sevgi: ya bu şey şarkı
Bi ara çok popüler bi akımdı
Ya sedat ne cahilsin sen
+50 yaş üstü gibi hiçbir trendden haberin yok
Sedat: valla yavrum bunları ezberleyip öyle de güzelim böyle de demek yerine
Cahil kalayım daha iyi
Sevgi: OHA
NE
NE
NE
ooo benim kafam felaket oldu açtım ne
Sedat: Ney ne
Sevgi: sen nerden biliyon lan şarkının devamını
İZLİYOSUN DİMİ
SENDE TAKİP EDİYOSUN
BANA BURADA BİLMİYORUM AYAKLARI YAPMA
SEN LVBEL C5 BİLE DİNLİYOSUNDUR
MADEM PRENSES OLMAK İSTİYORSUN O ZAMAN PRENSES GİBİ DAVRAN
Sedat: Ya sabır ya Allah
Biz yine devrem moduna geçtik herhalde devrem
Ama dinlemiyorum ben böyle şeyleri bil yani
Öyle sadece arada kız kardeşim var ondan duyuyorum
Öyle dilime dolanıyor
Yoksa ne işim olur
Sevgi: ay kız kardeşin miii
Kim kim adı neyyy
Sedat: Seval ismi
O da aynı senin kafada
İyi anlaşırsınız
Gelin görümce
Sevgi: ıy yine bağladın işi evliliğe be sedat
Ben seninle belki devrem olmak istiyorum
Sedat: yok yavrum o iş yaş
Unut onu aklından çıkar
Benden sana ancak yar olur
Sevgi: benden de sana ancak yara
BÖLÜM SONU
Bölümü nasıl buldunuz? Özlemiş miydiniz? Yorumlarda konuşalım mı?
|
0% |