Yeni Üyelik
1.
Bölüm

1. Bölüm

@zelosssclk

KARA GÖZLÜM


Hayat bazen çok acımasızdır biz o bazılarından olduk...


Alev Şanlı


Annem ile babamın her zaman ki bağırışları ile yine uyandım üstümü hızlıca değiştirip yanlarına gittim


"Bak Hatice bu kız biraz daha eve gelen görücüleri kovarsa işte o zaman dövmek ile kalmaz ikinizi de vururum" dedi babam


"Benim ne suçum var be adam ben mi kızına git kov yada kötü şeyler de diyorum dövüyorsanda öldürüyorsan da git kızından hesap sor" bir günde şaşırt beni anne , babamın anlık beni görmesiyle yanımda bitmesi bir an da olmuştu


"Tek bir görücü dahi bize düşman olursa işte o zaman seni öldürürüm" diyerek yüzüme tokat attı cidden bıkmıştım artık doğduğumdan beridir anne ve babamdan gördüğüm tek şey şiddet kafamı hafifçe kaldırıp babama iğrenir gibi baktım ama hiç bir şey demedim benim bakışımı görünce elini kemerine atıp çıkardı eline aldığı kemeri koluma vurdu canımın acıması ile yere çömeldim ve arkamı döndüm sırtım daha da dayanıklıydı bu acıya babam dakikalarca kemerle bana vurdu annem ise sadece uzaktan izliyor du ve hiç bir tepki vermiyor du uzun bir aradan sonra babam çekip gitti annemde televizyonun karşısına oturup televizyon izledi ben ise sırtımdaki acı ile yavaşça kalkıp odama gittim ve kapıyı kilitledim sonra telefonu elime alıp çalıştığım iş yerine gelemeyeceğimi söyleyip yüz üstü uzandım daha sonra üzerime çöken uyku ile uyudum...


🌷


Gözlerimi açtığımda akşam olmuştu yastığın altındaki telefonumu çıkarıp saate baktım dokuza geliyordu ayağa kalktım sırtımdaki acı hala vardı yavaşça dolabıma ilerledim ve içinden siyah Bir eşofman ve bol bir tişört çıkarıp giyindim saçımda dağınık bir topuz yaparak odamdan çıktım annem uyuyordu babam da daha gelmemişti hızlıca sporlarımı giyip evden çıktım ve kendimi sokağa attım.


Yavaş yavaş yürürken karşıma çıkan Selim ile durdum


"Oo güzellik nereye?"


"Çekil be önümden"


"Yine modundasın"


"Sa-na-ne"dedim heceleyerek yani cidden bir bu eksikti. Selim bir anda gülerek eline telefonunu alıp birini aradı


"Depoyu hazırlayın" diyip telefonu kapattı


"Hadi siktir git yolumdan

"Sende geliyorsun hadi"

Tam konuşacağım sırada kolumdan tutup sürüklemeye başladı bende çığlık atmaya başladı

"İMDAT!" avazım çıktığı kadar bağırıyordum ama bir anda boynum da hissettiğim acı ile küçük bir çığlıktan sonra gözlerim kapandı

Alaz Akın

Duyduğum çığlık ile hızlıca yönümü değiştirdim hızlıca yürürken adamlarımı arayıp buraya gelmelerini söyledim girdiğim sokakta bı adam kızı sırtından sarkıtmış yürüyordu hızla koşarak silahımı çıkarıp adama doğru tuttum

"Ya o kızı bırakırsın ya da ölürsün!" dedim

Adamın bana doğru dönmesi ile önce bir şaşırdım sonra ise sinirlerim daha da arttı bu Selim piçiydi


"Vayy Alaz Bey hayırdır silah felan?" Dedi alayla


"Son kez diyorum bırak o kızı"


"Sanane lan" diye bağırdı bağırması ile arkamdan korumalarımın gelip silah tutması bir oldu


"Bırakıyor musun bırakmıyor musun?!" Kızı yavaşça yere indirip bana baktı


"Seni bitireceğim Alaz Akın" diyip uzaklaştı bende hızlıca kızın yanına gittim baş ucunda çömelip yüzünü örten saçlarını yavaşça çektim bir yanağı kızarmıştı hemen kucağıma alıp arabalardan birine binip hızlıca eve doğru yol aldık konağa gelince sessizce kızı odama götürdüm ve yatağa yatırdım herkes uyuyordu saat gece yarısına gelmişti ben de üzerimdeki ceketi bı köşeye atıp koltuğa geçip oturdum ve öylece uykuya daldım


Alev Şanlı


Sırtımın yanması ile gözlerimi açtım neredeydim ben hızlıca yatakta oturur pozisyona geldim ve etrafıma baktım baktığımda camın önündeki koltukta uyuyan birini gördüm dün aklıma gelenler ile Selim'in olabileceği aklıma geldi ama vücudu hiç benzemiyordu bir dakika ya ben ne düşünüyorum burda hızlıca kalkıp adamın yanına gittim yüzüne baktığımda tanımadığım biriydi yavaşça omzuna dokunarak sarstım


"Uyansana be adam" dedim sinirlenerek karşımdaki adam yavaşça gözlerini açıp bana baktı ve konuştu


"Bir bırakmadın uyuyayım zaten sırtım tutulmuş" diyip ayağa kalktı onun bu sözleri karşısında sinirledim ve konuştu


"Sen kimsin ben neden burdayım ve Selim şerefsizi nerde?" Dedim hızlıca


"Ben Alaz Akın , dün seni Selim kaçı-" bir anda gelen silah sesleri ile Alaz'ın sözleri yarım kaldı ve hızlıca masanın üstündeki silahı alıp aşağı koştu bende peşinden gittim avluya çıktığımızda karşımızda Selim ve babam arkalarında ise sayısızca koruma vardı arkamızdan gelenlere baktım muhtemelen Alaz'ın ailesiydi babamın konuşması ile kafamı onlara çevirdim


"Alaz Ağa! Kızımı ver bana daha nişan yapacağız" Alaz tam konuşacakken lafa atladım


" Ne nişanı neyden bahsediyorsunuz"


"Selim ile evleneceksin" dedi


"Ben bu şerefsiz ile hayatta evlenmem duydunuz mu beni?" Dedim sonlara doğru sesimi yükselterek


"Sana mı sorucaz lan hadi yürü" diyip yanıma Selim geldi kolumu tutacağı sırada Alaz önüme geçip konuştu


"Hiç bir yere gelmiyor"


"Çekil önümden hiç bir kuvvet bu kızı almama engel olamaz"


"Koynuma aldığım kızı sana verecek değilim" Alaz'ın bu sözü ile ben şoka girmiş gibi sadece ona baktım babam öne atılarak


"Ne diyorsun Alaz Ağa olucak iş mi bu"


"Oldu işte" dedi Alaz


"Ya evlenirsiniz ya da kızı Selim ile evlendiririm"


"Ha-hayır olmaz evlenemem" dedim göz yaşlarım akarken


"Bana mı sordun lan elin adamının koynuna girerken" tam itiraz edecekken Alaz konuştu


"Benimle evlenecek bitti bu kadar hadi dağılın evimden"

Herkes gittikten sonra Alaz ailesine döndü onları alıp içeri geçerken ben tek kaldım ayakta daha fazla duramadan dizlerimin üstüne düştüm hıçkıra hıçkıra ağlıyordum yavaşça yere uzandım cenin pozisyonu alarak ağlamaya devam ettim

Alaz Akın


"Dediğim gibi sırf kız onun eline düşmesin diye yalan söyledim ben bi ona bakayım kızı orda bıraktık" diyip avluya çıktım çıktığım gibi yerde hıçkırarak ağlayan kızı görünce koşarak yanına gittim ve çömeldim


"Şş sakin ol hadi gel bir elini yüzünü yıkayalım" diyip kolundan tuttum ve kaldırdım onu kaldırdığım an bana öfke ile baktı sonra elleri ile göğsüme vurarak konuşup bağırmaya başladı


"Koynuma aldım ne demek ya koynuma aldım ne demek sen nasıl böyle dersin kimsin ya sen kimsin ne hakla benim hakkım da yalan yanlış şeyler söylersin her şeyden bıktım artık bırak beni gideceğim" diyip arkasını döndü tam gideceği sırada kolundan tutup kendime çevirdim


Alev Şanlı


"Sana beni bırak dedim Alaz Ağa"


"Adın ne?"


"Ne?"


"Adın ne?"


"Sanane"


"Son kez diyorum adın ne?" Diye bir anda bağırınca korktum


"Alev Şanlı"


"Hiç bir yere gidemezsin gittiğin an seni yakalarlar ya o sapığın eline düşersin ya da seni öldürürler hadi geç eve"

"Sa-sapık derken?"

"Sonra konuşuruz hadi geç içeri" daha fazla durmadan içeri geçtim ne de olsa namı değer Alaz Ağa idi bu insanlar tarafından acımasız, zalim bilinirdi

İçeri geçtiğimizde herkes bize bakıyordu o kadar utanıyordum ki şuan kafamı eğip durdum duyduğum ses ile kafamı kaldırdım sanırım Alaz'ın annesi idi

"Utanmana gerek yok kızım biz her şeyi biliyoruz için rahat olsun sen şimdilik Güneşin odasında kal evlendikten sonra Alaz'ın odasına geçersin" dediği anda zor yutkundum bir de evlenme meselesi vardı sesimi çıkarmadım sadece kafa salladım Güneş denen kız yanıma gelip koluma girdi


"Hadi gel yenge sana odamızı göstereyim"


"Yenge?" Dedim soru sorar gibi


"Ee ne yapayım yengemsin işte hadi gel gidelim" dedi merdivenlerden çıkıp odaya geçtik bana verdiği bir kaç kıyafet ile üstümü değiştirdim sonra aşağı mutfağa inip su içmek için odadan çıktım merdivenlere geldiğimde hafif başım döndü ama takmadım bir kaç adım indikten sonra gözlerimin önü karardı ve ayağımın kayması ile çığlık attım sonrasında gözlerim kapandı...


  • Bir sonra ki bölümde görüşürüz.
:)



 


 


 






 


 


























 


 




















































































































 

Loading...
0%