@zemheria97
|
Uzun bir zaman oldu kusura bakmayın lütfen. Kendimi iyi hissetmediğim için yazamadım ama bundan sonra bir aksilik olmazsa daha sık bölümler gelecek. İyi okumalar.
♠️♠️♠️ Gittiğin an her şeyi unutmak kolay mı? Eğer sonunda ölmek varsa kesinlikle kolaydır. Bir anda unutuverirsin ne olduğunu neler gördüğünü ne yaşadığını...
Bu adamın kim olduğunu bilmiyordum ama neler yapacağını az çok tahmin ediyordum. Ne kadar uyku sersemiylede olsa gördüğüm şey aklımdan çıkmıyordu. Kirli sepetine atılmış siyah gömlekleğin üzerindeki kan lekeleri neler yapacağını apaçık bir şekilde belli ediyordu.
Ne yaptı ve bu hale geldi? İşkence yada öldürdü her şey olabilir.
" Buradan çıktığın an burayı unutacaksın yoksa..." Cümlesini üstüne basarak yineledi ve cevabı geciktirmedim. Alaycı bir üslupla cümlesini tamamladım " gereğini yaparsın tahtalı köye yollarsın. " Dedim sırtımı yasladım. Sinirlenmiş olacak ki yüz hatları kasıldı belli etmemeye çalışsada .
" Tamam anladım ama ben size adımı söyledim peki sizin İsminiz nedir ? " Dedim ona göre daha sakindim söylemeyeceğini bilsemde bir şansımı deneyeyim dedim .
" Mavi "
" mavi mi ?" Dedim şaşırdım çünkü söylemeyeceğini düşündüm ve mavi adında ilk defa bir erkek ismi duyuyorum belki de bana denk gelmedi acaba benimle dalga mı geçiyor. Yok canım neden geçsin ki dalga geçe geçe bununla mı geçecek .
" neden şaşırdın ki ilk defa mı duydun ? " Dedi yüz hatları normal halini almıştı. " Evet,belkide bana denk gelmedi." Dedim ayağa Kalktı ve arkasını döndü Tam gidecekken kolundan tuttum. Hissetmesiyle kafasını döndürmesi bir oldu başını tuttuğum yere eğip sonra bana baktı dik dik sanki silahla yaklaştım anasını bu ne bakış böyle .
" şey ...özür dilerim ." Dedim elimi kolundan çekip ayağa kalktım.
" bir şey söyleyecektim de kızmazsan." Bana doğru dönüp " Söyle!" Dedi ne olduğunu anlamayan gözleri ile ne söyleyeceğimi merak ediyor gibiydi.
" Hani bana soru soracaktınız? Buraya neden geldiğimde ilgili unuttunuz mu yoksa?" Dedim Çekingen bir tavırla ne söyleyeceğini merak ediyordum. Haline bakılırsa pekte unutacak bir tipte yok ama neyse.
Aramızdaki mesafeyi kapatıp daha da yaklaştı. Sanki çok uzakmışız gibi ya. " Ben hiçbir şeyi unutmam nâle sadece ertelerim. " Dedi koyu irislerini bana, hipnoz etmek istercesine dikmişti.
Ve bende olmuştum.
" ve evet ,sonra hesabı keseceğim merak etme ." Diyip dudakları yana kıvrılıp yüzüne takındığı hınzır gülümsemesiyle yatak odasına doğru yürüdü. Kafamı sallayıp elimle yüzüme vurdum " kendine gel nâle kendine gel. "
" Hey! Yabancı gelmeyecek misin? Burayı sevdin galiba ." Dedi alay edercesine çıkan sesi sinirimi bozmaya yetiyordu. Niye burayı seveyim ki ? Buradan çıktığım an hatıralarımdan sileceğim. Bi an düşündüm de Vay be ! Sanki yıllardır buradaymışım gibi çok garip .
Kendi çevremde dönüp etrafa bakındım " en sonunda kurtuldum be !" Diyip koşa koşa yatak odasına gittim ama kapı buradaydı ki neden oraya gittik. Yoksa ... yok yok canım saçmalama öyle bir şey olamaz eğer yaparsa kafasını uçururum. " hadi hadi yabancı!"
" Tamam ,geldim geldim. " Diyip yanında durdum bana doğru yaklaşıp Arkamdan kapıyı kapattı. Yemek borumdan aşağıya doğru yoğun bir yutkunma geçti ama belli etmeden ondan uzaklaştım. Önümü ona dönüp " Ee! Çıkış nerede?" Dedim bi elim belimde bi elim aynalı gardıropun üstünde salakça bir gülümsemeyle ona baktım.
Gözlerinde sanki başka bir şey vardı. Böyle anlatamadığım bir şey tutku yada ona benzer bir şeydi bilmiyorum belkide ben öyle görüyorum. Karşımda hiçbir şeyden korkmayan bir adam izlenimi veriyordu. Mavi ,ismine nazaran karanlık gözleri dipsiz bir kuyu anımsatıyordu . Düştükçe sonu gelmeyen derin bir kuyu.
" Hey! Kendine gel ! Bana bakıp ne geçiyorsun içinden ? " Dedi hangi ara önüme geldiğini anlamadım ben düşüncelerimde gezinirken gelmiş olmalı. " Ne geçireceğim be hiçbir şey geçirmedim." Dedim onun gözlerine bakmamak için kafamı başka yöne çevirdim. Duydu mu yoksa ya içimden geçirdiklerimi? Allah Allah!
" çekil oradan ." Eliyle beni kenara ittirip ,sanki bir kediymişim gibi, tavana montelenmiş kapıyı aşağı doğru açtı ve aşağı doğru merdiven indirdi . Gizli kapı ha! Vay piç vay! Demek buradan gitmiş. Benimde hiç aklıma gelmedi ya böyle bir şey olduğu aslında şeytanın bile aklına gelmez yani ki benim aklıma gelsin.
Bir çırpıda beni önüne çekip " Çık yukarı. " Dedi " yukarıda bir şey yok dimi ?" Dedim biraz ürkmüştüm. " he ! Uzaylılar var seni onlara vereyim diyorum ne dersin ?" Benimle dalga geçiyordu bende salak gibi ciddi ciddi dinliyorum. Hiç ciddiyetini de bozmuyor.
" salak salak konuşmada çık yukarı. "
" bana salak deme sensin salak ." Sessizce mırıldanıp yüzüne bile bakmadan yukarı tırmandım. Yine çenemi tutamadım ama ne yapayım yani benim sabrımda bir yere kadar. İnşallah duymamıştır duası Allahım.
" Hı! Noluyor be !" Son adımda belimden tutup beni aşağı indirdi . Elleri belimde dediğimi duymuş olacak ki kaşlarını kızgınlıkla çattı. Belimi tamamen kavrayan elleri etimi öfkeyle sıkıyordu. " Canımı acıtıyorsun. " Dedim ellerimle onu ittirmeye çalıştım ama hiçbir faydası yoktu . Bir milim dahi kıpırdamadı.
Kulağıma doğru eğilip sıcak nefesiyle" eğer o çeneni tutmazsan canını..." sertçe kendine çekip belimi daha çok sıktı. " ...daha fazla yakarım. " Boğuk sesi ile dişlerini sıkıyordu. Nefesi tüylerimi tek tek ayağa kaldırmış içimde bir his oluşturmuştu. Tarif edilemez bir hissti . " Tamam ,zaten bundan sonra bir daha birbirimizi görmeyeceğiz dimi ? Tamamen her şeyi unutacağız bir sorun olmaz ." Dedim kendimi ondan kurtarıp arkamı dönüp beni izleyen bakışlarıyla yukarı çıkmaya başladım gözlerinin üzerimde olduğunu hissediyorum.
" belli olmaz ." Dedi Arkamdan aklından neler geçirdiğini merak ediyorum. Hangi cümleme karşı söyledi anlamadım ama bu adam insanın üstünde korkutucu şekilde bir etki bırakıyordu. Farklı birisi, aniden başka bir kişiliğe bürünüp seni etkisi altına alıyor ve uzun bir süre çıkamıyorsun. Hele, amber ile okyanusun birleşimi olan kokusu sanki serin sulara götürüyor ve tatlı bir uykuya dalıyormuşsun hissi veriyordu.
Uyanmamak istiyorsun sonsuza kadar o kokuyu içine çekmek istiyorsun. Acaba benim hakkımda ne düşünüyor? Merak ettiğim bir soru cidden . Hemde nasıl geçiş yaptım he !
" Hadi çık artık be ! Amma yavaşsın." Arkamdan bağırıp duruyordu sersem . "Bağırma çıktım işte Allah Allah! Hem kendin beni burada tutuyorsun hemde kovalıyorsun ne değişik adamsın. " " söylenme çık hadi çık! İşim gücüm var yoksa seni salmazdım." " Salmak mı? Kedi miyim ben de salıyorsun zaten senin yüzünden ablamı bile arayamadım kadın çatladı meraktan. " söylene söylene merdiveni çıktım o da arkamdan hızlıca çıkıp kapısını kapattı. İkimizde birbirimize bakıp " Oh!" Dedik şaşırdık tabi aynı anda çıktı ağzımızdan .
Gözlerimi ondan ayırıp ayaklarımın bastığı evi taradım sandığımdan biraz büyüktü. Yer altı mahzeninden tamamen farklı dizayn edilmişti. Salon ve mutfak birleşik onlardan attı mutfağın sol tarafında kapısı örtülü bir oda vardı. Evin duvarları kırık beyaz renginde tam salonun ortasından aşağı sarkan gayet sade üçgen şeklinde tek lambalı bir avize vardı. Burada evler birbirine bitişik olduğu için çok fazla güneş almıyordu sadece mahalleye bakan kısmında iki tane çift taraflı büyük bir pencere vardı. İkiside siyah saten perde ile kapatılmış evin havasını daha da karanlık yapıyordu.
Sanki evde duman vardı.
" Evet! Evi iyice hafızana kazıdığına göre git artık. " Dedi eliyle kapıyı gösterdi ne yani bu kadar kolay mıydı ? Kolaymış demek ki nâle . Kehribarlarımı ona dikip bir adım atıp gözlerinin içine baktım o da baktı. Sanırım ne yaptığımı anlamaya çalışıyordu. Burnumdan sesli bir nefes verip " Allah bir daha seni benim karşıma çıkartmasın inşallah. " Dedim o da bana karşılık gözlerini kısıp " Amin ." Dedi pek inanmamıştım amin diyişine ama neyse .
İkimiz de aynı şeyi diliyorduk.
" Ee ! Git artık yabancı istediğin oldu ."
" Artık yabancı değilim sende benim için değilsin birbirimizi tanıyoruz dimi ? " Kafamı eğip Altan alttan gözlerimi devirdim. Donuk gözleriyle bana bakıyordu.
" Evet , nâle tanıyoruz. " Dedi bana doğru eğilip kalın ve boğuk çıkan sesini yüzüme üfledi bütün tüylerimi tek tek ayağa kaldırdı. Esmer erkeklere olan zaafım neden beni tetikliyorsun. Silkin ve kendine gel kızım. Artık özgürsün hemen eve git ve hayatına devam et.
" Peki ,o adamlar hâlâ oradalardır ne yapacağım? " Stresle tırnaklarımı yemeğe başladım. Onları tamamen unuttum. Bu adam aklımı başımdan aldı 'olmayan aklını ' sus be ! Zaten stresliyim seninle uğraşamam. " Ya gitmedilerse kesin oradalar ." Panikle evin içinde dolanmaya durdum.
" Ben baktım kimse yok. Merak etme rahatça evine gidebilirsin istersen ben götürürüm yani o kadarda gaddar değilim. " Şaşkın ifademle durup ona baktım kulaklarım doğru mu duydu yoksa yanıldılar mı? Hayır hayır! Doğru bu. Karşımda bir çok gibi mahçup mahcup duruyordu. Mavi bey'e bakın siz bunlarıda mı duyacaktı bu kulaklar ?
Höt höt ! Diyen adam birden başka biri oldu yani pes gerçekten bu adam kaç kişilikli anlamıyorum.
" niye yüzüme bakıyorsun ? " benden uzaklaştı ve arkasında duran koltuğa yaslanıp kollarını bağladı. Kasları varya böyle acayip iyi duruyordu. Gel beni sık diyordu.
" Konuşsana dilini mi yuttun ?"
" hiç -hiç ,aklıma bir şey geldi de onu düşünüyordum." Dedim belli etmeden toparladım yoksa yine alevleni verir hiç uğraşamam . Yüzünden sanki benim ne düşündüğümü anlıyor gibi bir hali vardı. ' ben ,sana sonra gösteririm.' Bakışları vardı. Gözlerini devirip " senin cevap vereceğin yok hadi gidiyoruz. " Diyip kapıya yürüdü.
" Nereye gideceğiz ?" Dedim onun yanına gidip kapının kolunu tuttum yanlışlıkla elim elinin üstüne geldi ,tamamen benim kontrolüm dışında . -yav he he! Bizde yedik salağız ya biz . Seninle uğraşamam iç ses şuan önemli bir... işim var. " senin kafan nerede ? Evine gideceğiz ya ." Dedi
" he ! Doğru ya unuttum özür dilerim. " Elimi çekip önümde birleştirdim.
" he ya ! Çekil de hemen gidelim işim var." Kapının önünden çekildim ,kapıyı açıp arabanın yanına yaklaştı. Cebinden anahtarı çıkartıp arabanın kapısını açıp oturdu. El işaretiyle, " hadi !" Dedi kapıyı kapatıp yanına koştum. Tam arka kapıyı açacakken " napıyon sen ? Öne geç ben ,senin şoförün değilim. "
Arkayı kapatıp öne oturdum. " ben , izin vermezsin diye arkaya oturacaktım ." Koyu kararını bana devirip bir bakış atıp hiçbir şey söylemedi. Arabayı çalıştırdı. Çok sessiz ve sakindi sanki fırtına öncesi sessizlik gibi arabayı soğuk bir hava sardı. Bir anda patlayacak gibi bir durumu vardı.
" kemerini tak !" Uyarıcı bir sesle söyledi . Kemeri takmak için sağa döndüm ama kemer sıkışmış çıkmıyor.
-kız ,o klişeyi yapmayacaksınız dimi ? Sus be ! Senin yüzünden adam beni deli sanacak belkide sandı bile . Of ! Neden çıkmıyor bu ya beni uğraştırıyor. " bir şeyi çıkaramadın bekle!" - Eyvah! Gelen geliyor. Bana doğru yaklaşıyor bir gözü bende bir gözü yoldaydı. Bende hâlâ sıkışan kemeri çıkarmaya çalışıyorum.
" Ha ! Çıkardım. " sanki büyük bir iş başarmışım gibi sevinçli bir ses çıktı. Çıkardığımı görünce yerine oturup yoluna devam etti . - son anda yırttın yoksa yıl boyunca kafana kakardım. Bir sus ya bir sus da çenen dinlensin be !
" Ee! Yaban gülü evin nerede ?" Dedi muzip bir gülümseme ile bana bakıp güldü.
" ev -" bir dakika ne dedi o ... yaban gülü mü dedi ? Evet-evet öyle dedi dimi doğru duydum. Ne âlâka şimdi neden yaban gülü dedi ki? Şimdi bir de bunu düşün nâle.
" Hey! Yaban gülü sana diyorum duydun mu ? "
Yaban gülü?
♠️♠️♠️ Bölüm hakkında düşüncelerinizi alayım. |
0% |