Okul çıkışı Zeyneple vedalaşıp eve doğru yürümeye başladım. Yol üstü marketten yiyecek bir şeyler almayı da unutmadım tabiki.

Binaya girip asansörün kapısında beklerken görmeyi hiç ummadığın kişi de binaya giriş yaptı.

Oo Kerem reis bi sen eksiktin ya

Asansöre binmek için bekler diye düşünürken hızla merdivenlere yöneldi.

Aman ben sana çok meraklıydım pis paçoz

Asansöre bindim ve 8. katı tuşlayarak beklemeye başladım. Asansör kapıda durunca oyalanmadan içeri geçtim.

Kerem neden bazen binaya gelip bazen gelmiyordu. Bu binada mı oturuyodu ? Hayır ya öyle olsa illa bilirdim.

WhatsApp bir yeni mesaj

Bartu: Kaçırayım mı seni güzellik.

Abilerin en- tamam tamam övmüyorum

Eda: Nereye gitcez abimm

Bartu: Seni çok havalı bi yere götürücem hazır mısın?

Eda: Dürümcüüü

diyerek kahkaha attım çünkü Bartu hep aynı espriyi yapardı.

Yarım saat sonraya anlaştık hava estiği için borda kazağımı ve siyah pantolonumu giyindim. Zaten açık olan saçlarımı da tarayarak şekil verdim. Hafifçe makyaj yaparak aynada kendime baktım.

Çok güzelim bee

Çantamı koluma takıp evden çıktım ve asansörü beklemeye başladım. Çok geçmeden asansör geldi ve aşağı indim.

"Kimin kardeşi bu be gözlerim kamaştı Edoo"

Utandım kız.

"Açlıktan şimdi seni yememi istemiyorsan çabucak gidelim Bartuşş"

"Kızım kaç kere dedim sana şunu söyleme ya"

Tahmin ettiğim gibi kızmıştı ve bu beni güldürmüştü. Çocukluktan beri Bartuş denmesinden nefret ederdi ponçik şey.

Hemen kaskı başıma geçirdim ve çok geçmeden dürümcüye gelmiş olduk.

"Ee okul nasıl gidiyor bakalım"

Gitmiyor abemmm

"Çok iyi herşey normal işte nolsun" diye geçiştirdim Bartu da çok üstelemedi neyse ki.

Yemekten sonra Bartu tatlı için ısrar etse de yorgun olduğumu söyleyerek teklifini reddettim.

Evin önünde durduğumuzda Bartuya ısrar etsemde gelmemişti ve işleri olduğunu söyleyerek gitmişti. Arkasından el salladım ve binaya girdim.

Şu binalardaki nağlet rutubet kokusu varya

Bina kapısını kapatmamla beraber aniden kapıyla bir vücut arasında sıkışıp kaldım. Neye uğradığımı anlamadım ve korkuyla başımı kaldırdım.

Furkan

Aniden bağırmak için ağzımı açsam da nafile Furkan eliyle ağzımı kapattı ve "sessiz olmazsan neler olur bilmek ister misin diyip kendini bana daha da bastırdı."

Kusacak gibi hissettim.

İğrenç nefesini yüzümde hissediyodum. Korkuyla titremeye başladım ve gözyaşlarım akmaya başladı."şşş ağlama ama ben burda seni mutlu etmek için bişiler yapmaya çalışıyorum" diyip boyunumu öpmeye çalıştı fakat çırpınmaya başladığım için öpmekte zorlandı. "

Çok korkuyodum ve sesimi birilerinin duyması umuduyla çırpınmaya devam ediyodum.

Ağzını açıcam sesini çıkardığın anda seni evime götürmekten asla çekinmem" diyip elini ağzımdan çekti aniden"İmdat"diye bağırmamla eliyle tekrar ağzıma baskı yaptı ve "sen istedin" diye söze girecekken arkadan yaklaşıp bana sus işareti yapan Keremle göz göze geldim.

Bana yardıma gelmişti..

Kerem tam Furkan'ın arkasında kaldığı anda ensesinden sertçe çekip yere attı. Her şey o kadar ani gelişiyordu ki gözlerim yavaştan kararmaya başladı.

Kerem, Furkan yerdeyken üstüne çıkıp "şerefsiz adi herif" diye vurmaya başladı. Binadaki bir kaç kapı açılıp insanların gelmesiyle beraber Furkan kaçarak binadan uzaklaştı.

Giderken ardı ardına tehditler savurmaya devam ediyordu.

Son kez Keremle göz göze geldim.

Üzerime çöken halsizlik ve korkuyla gözlerim kapandı ve yavaş yavaş bilincimi kaybettim.

Kaç saat geçmişti?

Gözlerimi açtığımda kaç saattir burda uyuduğumun farkında bile değildim etrafa baktığımda yabancı bi yatakta olmanın korkusuyla hemen ayakalandım

İçinde bulunduğum odanın kapısı açıldı ve görmeyi beklemediğim Kerem içeri girdi.

Korkuyla "Yaklaşma bana " diye bir adım geri gittim.

Olayın etkisinde kalmıştım ve hâlâ korkuyordum.

Kerem "Burası babaannemin evi burda güvendesin. Zaten aynı binadayız senin evin 3 kat aşağıda " diye söze girdi tam odadan çıkmak için hareket ettiğimde Keremin sesiyle olduğum yerde kaldım.

"Ne o planların ters mi tepti?"

Ne planından bahsediyordu bu ?

Başımı ovarak cevap verdim. "Anlamadım?"

"Anlamiycak bir şey yok sevgilin varken ikinci bi erkeği de baştan çıkartmak amacın değil miydi en başından beri?"

Başımdan aşağı kaynar sular dökülmüştü sanki. Ne sevgilisi ne erkeği ne baştan çıkartması??!!

"Bak ne saçmaladığını bilmiyorum ama inan ki burda seninle geçirecek zamanım yok. Eve gitmem gerekiyor."

Tekrardan çıkmak üzereyken tekrar sesiyle olduğum yerde kaldım.

"Kaç para teklif ettide o kadar sinirlendin?"

Sonra niye teşekkür etmiyorsun??

"Saçmalamayı kes artık " diye sesimi yükselttim ama susmaya niyeti yoktu.

"Ne düşünmem gerek ki görünen köy kılavuz istemez demişler" dediğinde artık iyiden iyiye sinirlenmiştim.

"Bak neyi nasıl düşünmek istersen düşün sana açıklama yapmiycam ama hakkımda abuk subuk atıp tutmayı bırak. Yoksa"

Lafı ağzıma tıktı ve konuşmaya başladı.

"Annen mi öğretti sana bunları yoksa ne de olsa sevgilisi varken ikinci bi erkeği baştan çıkartmak sizin gibilerin işi" dediği anda akan gözyaşlarımla beraber yüzüne sertçe tokat attım.

Çok ileri gitmişti..

"Sakın" diyip akan gözyaşlarımla devam ettim.

"Annemin adını ağzına alma" dedim. Yediği tokadın etkisinde kaldığı esnada hızla odadan çıktım hemen ardından üç kat aşağıdaki evime girdim. Kapıyı güzelce kilitleyip yere çöktüm

Kapının arkasında oturup hıçkıra hıçkıra ağladım..

Neydi bu olanlar?

Önce Furkan sonra Kerem neden bu kadar kötülerdi ben onlara ne yapmıştım ??

Annem..

Kerem annem hakkında atıp tutarken beni ne kadar yaraladığını fark etmiş miydi? Nasıl ederdi ki ondan nefret etmekte haklı olduğum tekrar ve tekrar bana hatırlatılmıştı.

Başıma gelenler beni çok sarsmıştı duş alıp yatağa geçtim ve yarın okula gitmemeye karar verdim.

Yatakta biraz sağa sola oyalanıp en sonunda uykuya teslim oldum..