Yeni Üyelik
63.
Bölüm
@zemherininruzgari

Sabah her zamanki gibi rahatsız edici alarm sesiyle güne başladım. Bugün okula Keremle gidecektim bu yüzden hızla yataktan kalkıp banyoya yöneldim. Günlük rutinimi hallettikten sonra okul üniformalarımı giyindim ve saçlarımı taradım.

 

Aynadan son kez kendime bakıp Keremi beklemeye başladım. Çok geçmeden mesaj atmıştı.

 

Kerem: günaydın bitanem çıktım ben sende kapıya çık.

 

Eda: çıkıyorumm.

 

Kapıyı kitlitleyip ayakkabılarımı giyidim ve aşağı gelen asansöre baktım. Asansör açılınca Keremle göz göze geldim. Asansöre binince başıma öpücük kondurdu.

 

"Günaydın tekrardan bitanem"

 

"Günaydın canım" diyerek karşılık verdim. Beraberce asansörden inip kapıya çıkmıştık bile. Kerem ellerimi sıkıca tutmuştu. Bu bile bana güven veriyordu. Okula giderken de sohbet etmiştik.

 

Okulun giriş kapısına yakın bi yerde Açelyayla göz göze geldim. Kinli şekilde bana ve ellerimize bakıyordu. Kerem bu durumu farketmemişe benziyodu. Bende çok takılmadan önüme dönmüştüm.

 

Sıraya oturduğumuz esnada Emre ve Zeynepte gelmişlerdi. Zeyneple beraber kantine inmiştik.

 

" Nasıl gidiyor Eda hanım" diye sırıtan Zeynep'e baktım.

 

Sanki bilmiyormuş gibi (her gece mesajlaşmıyoruz)

 

"Bildiğin gibi işte Zeynom" dedim kocaman gülümseyerek.

 

Zilin çalmasına az zaman kala Zeynep sınıfa geçmişti bense tuvalete gitmek için yanından ayrılmıştım.

 

Tuvalete girip aynanın karşına geçip saçlarımı düzeltiyordum ki içeri giren Açelyayla gözlerim kapıyı buldu. O bana bulaşana kadar ben ona bulaşmiycaktım. Saçlarımı düzeltip tam çıkacaktım ki Açelyanın kapının önüne geçmesiyle olduğum yerde durdum.

 

"Uyarılarımı dikkate almamış gibisin" diyen yelloza baktım.

 

"Evet almadım başka sorun yoksa çekil şurdan" diyerek kapının kolunu tutmuştum ki Açelya hızla kolumu yakaladı.

 

"Bak kızın canını yakarım Keremden uzak duracaksın yoksa-"

 

Kolumu tuttuğu elini aniden tutup ters çevirmemle şoka uğradı.

 

"Sen kimsin de ufacık beyninle beni tehdit ediyosun" dedim kolunu bükerek.

 

"Bırak kolumu" dedi sinirle.

 

"Bana bak sarı yelloz sana şimdiye kadar hiç bişi söylemedim ama bundan sonra Keremin etrafında görürsem seni" diyip durdum ve kolumu daha da sıktım.

 

"İşte o zaman karşımda bu şekilde sağlam duramazsın" diyerek büktüğüm kolundan ittirdim.

 

"Pişman olacaksın kızım sen" diyerek tuvaletten çıkmaya yeltendiği sırada konuşmaya başladım.

 

"Elinden geleni ardına koyma" dedim 32 diş sırıtarak.

 

Zoruna gitti küçük yellozun..

 

Sınıfa gidip sırama oturmuştum ki Keremde yanıma geldi.

 

"Güzelim bi sorun mu var?"

 

Var var sarı yelloz başka ne sorun olucak canım benim.

 

"Yoo bi sorun yok canım" dedim gülümseyerek.

 

O yelloz yüzünden tadımız kaçsın istememiştim bu yüzden konuyu orda kapattım.

 

Hocanın gelip yoklamayı almasıyla ders başlamıştı. Kerem beni şaşırtacak derecede derse katılıyordu. Hatta not bile alıyordu.

 

"Sen niye yazmıyosun kız" diyen Kereme baktım.

 

Dediği şey beni güldürmüştü.

 

"Sonra senden alırım" dedim sırıtarak.

 

Başıyla onaylayıp yazmaya devam etti.

 

İnanır mısınız yazıcı inci gibi dostlarrr!!

 

Dersler bir bir gelip geçmiştir ve nerdeyse çıkış saati gelmişti. Eşyalarımı toparlamaya başladım ve Keremi de uyandırdım.

 

Evet dostlar Kerem her zaman son iki ders error veriyor. (Kitappad uygulaması gibi) Çaktırmayın!

 

"Kerem kalk eve gidiyoruz dememle yerinden sıçradı.

 

"Kızım öyle mi çağrılır uyuyan insan"

 

"Kalk ama sende iki saattir uyuyorsun." dedim gülümseyerek.

 

"Uykum biraz ağır alışırsın zamanla" diyip o da ayaklanmıştı.

 

Kerem Emreyle önden gitmişti. Okulun bahçesinde buluşucaktık. Benle Zeynepte onlardan sonra aşağı inmiştik.

 

Okul dağılmaya başlayınca Emre'yi gördük. Yanımıza geldi ve konuşmaya başladı.

 

"Eda Kerem 10 dakikaya gelir biraz işi var" dedi ve Zeynep'i alıp gitti. İyi de Kerem neredeydi??

 

Biraz zaman geçtikten sonra okulun arka bahçesine doğru yürüdüm. Okulun yan tarafında gördüğüm şeyle gözlerim kocaman açıldı ve aynı zamanda da dolmaya başladı..

 

Kerem ve Açelya baş başa bişi konuşuyorlardı. Ne olabilirdi ki? Daha dün gece Keremi uyarmamış mıydım??

 

Yinede neler olduğunu Keremden duymak istediğim için yanlarına yaklaştım. Beni fark etmemişlerdi. Onları duyacak kadar yakındım artık.

 

"İlişkimizi Edaya nasıl açıklayacaksın peki" diyordu Açelya.

 

"Merak etme açıklarım ben" demişti Kerem.

 

Tüm sesler susmuştu herşey uğultu gibi çıkıyordu sanki. Hızla arkamı dönüp koştum. Orada duyduklarım ve son duyduğum Keremin Eda diye bağırması.

 

Eve o kadar hızlı koşmuştum ki etraftakiler bile şaşırıp kalmıştı. Kendimi eve atıp kapının arkasına oturdum. İçimden geldiği gibi ağladım. Birileri duyar demedim içimden. Kim duyarsa duysun dedim.

 

Güvenim kırılmıştı. Bu hayatta en çok korktuğum şey güvendiğim kişinin beni yaralamasıydı. Kerem ve Açelyanın konuşması herşeyi açıklıyordu.

 

Edaya nasıl açıklayacaksın demişti. Hemde ilişkimizi demişti..

 

Ne anlamam gerekiyordu ki.

 

Bir süre sonra arkamdaki kapının sert şekilde çalınması ile olduğum yerden kalktım.

 

"Eda aç kapıyı bak neyi ne kadar duydun bilmiyorum ama açıklama yapmama izin ver nolursun"

 

Hiç sesimi çıkarmadan oturdum olduğum yere.

 

"Eda yanlış anladın herşeyi kapıyı aç benden dinle yalvarıyorum sana" diyordu.

 

Boşuna kendini yoruyordu..

 

Herşey çok belliydi görünen köy kılavuz istemez..

 

Daha dün gece bana demişti ki bugüne kadar aramızda tek diyalog geçmedi.

 

O da mı yalandı?

 

Kapıyı sabaha kadar da çalsa açmayacaktım..

 

Ben kapının iç kısmında Keremde dış kısmında oturuyordu.

 

Ben duyduğum şeyi çok net anlamıştım ve artık açıklama için çok geçti...

 

 

(İşte yeni bölümmm oy atmayı ve yorum yapmayı unutmayınnn💝💖)

 

 

 

 

 

 

 

Loading...
0%