@zero__
|
Seluk'un partisindeydik ama sanki kendi isteğimle değil de silah zoruyla gelmişim gibi hissediyorum. Elbiseden olabilir. Sabiş silah zoru ile aldırdı çünkü. Salonda oturmaktan sıkıldığım ve susadığım için mutfağa gittim. Dezgahın üstünde içide bolca buz bulunan su ve yanındaki bardağı görüce mutlu olmadım değil yani. kendime bir bardak doldurduktan sonra dezgaha yaslanarak yavaş yavaş içmeye başladım. İçeri Selçuk girdi. Elinde boş bir kadeh vardı. Siyah bşr tişört üstüne de ceket giymişti. Klasik ve modern tarzı birleştirerek takılmayı seviyordu "Vay! Özün, sen gelmiş miydin?" diyerek kadehi ada tezgaha koyup hemen karşıma geçti. "Gelmezsin sanmıştım." Dedi ve sırıttı. Umarım farklı bir şey anlamamıştır bu salak. "Kafa dağıtmaya ihtiyacım vardı. Parti doğru adres." Dedim ve elimdeki bardağı tezgaha bıraktım. Yaslandığı yerden doğruldu ve bana yaklaştı. "Bence de doğru adres." Hassiktir! Lan! Ebeni s- Harbi yanlış anlamış. "Aber nicht mehr!" dedim. Yok artık ama! Her şeyigeçtim benim Almancam bu kadar iyi miydi lan? İnsanhafif tırsınca her şeyi yapıyor. Almanca dersinden kalan ben şu an tırsığım için Türkçeyi unuttum ve Almanca konuşuyorum. Kafama sıçayım. "Bence var artık." Dedi ve daha da yaklaştı. Sola doğru kaçtım. Kapı sağ tarafımdaydı benim değil mi? Çantamda ne var acaba? Ablamın çantasını aldım. Aha buldum! Abim bana çakısını vermişti. İnşallah çantaya koymuşumdur. Elimi çantaya attığım gibi buldum çakıyı. ona doğrulttum! "Yaklaşma!" Dedim. Tırstı. Lan içimden ne çıktı. "Bak hızlıyım biliy-" dedi demeden iki bacağının arasına tekmeyi attım ve tüydüm. Görmedim. Körüm ben. Duymadım. İşitme problemi yaşıyorum. Bilmiyorum. Balık hafızalıyım. Bir daha bir partiye gidersem namerdim lan! Bahçe kapısından çıkıp yürümeye başladığım zaman birini gördüm. Tuğkan? *** Hehe. Az merakta kalıverin.
|
0% |