Yeni Üyelik
2.
Bölüm

-2- Hayatimizdaki̇ Korkulari Aşmak Gereki̇yor

@zey_444766

Korku...

Kızım farklı korkuları vardır öyle değil mi kimi hayallerinden korkar, kime klostrofobi korkusu vardır, akropobi korkusu vardır ama benim korkum bambaşka benim de hayat korku hayattan korkuyordum hayat bana hiç adil davranmıyordu.

Hiçbir zaman aile sevgisi görememiştim ve aynı zamanda da aile tarafından eğitilmemiş bir kızım beni tanımayan insanlar hep benim kişiliğim argo sözcüklü, herkese saygısız davranan biri gibi görüyorlar ama içime girenler;

Hep benim pamuk gibi olduğumu söylerler ama herkes tarafından farklı görünmüyorum. Şimdi ise yeni birileriyle tanıştım Acemi kavgalılar isimli 7 kişilik arkadaş grubu Akın Efe Keskin grubun lideri, Batu Doğan grubun abisi, Minel Kaya grubun zorbasın,Esila Kılıç grubun süslüsü, Umut Karabağ grubun en mutlusu,Duru Akyol grubun ablası, Kuzey Aydoğan grubun dışlananı.

Aynı benim gibi zaten kendimi en çok benzettiğim kişi oydu bu grupta hiç kimseyi görmemiştim hayatımda ama başlarındaki o gereksiz kendini bir şey sanan biriydi ben hiç sosyal medyada girilen olmadığım için bilmiyordum belki de.

Şimdi ise yine onların yanındaydım Acemi kavgalılar sonra Duru konuştu "benim burçlara takıntım vardır"dedi, konuşmak istedim ama konuşamadım sonra Esra konuşmaya başladı "Durumun burçlara takıntısı vardır da...Eee senin burcun ne?"dedi,aklıma işaret dili geldive sonra ellerimi kaldırıp işaret dili ile,

"Ben konuşamıyorum...He bu arada burcum Başak"dedim, işaret dili ile sonra dur biraz düşündükten sonra "başak burcu sanırım yanılmıyorsam oğlak boğa ve yengeç ile anlaşıyor"dedi, ve sonra devam etmeye başladı "kolay aşık olmayan, temizliğe çok önem veren, kalabalıktan hoşlanmayan özellikleri vardır"dedi, ilk defa burcu'nun özelliklerini başka birinin ağzından dinlemiştim daha önceden burcumun özelliklerini internetten araştırmamıştım zaten.

Ben bunları düşünürken Umut konuşmaya başladı "O zaman senin anlaştığın kişi Batu ve Kuzey"dedi, heyecanla sonra bir anda zıpladı ve yanıma geldi ve konuştu "vallahi shipledim sizi KuzEc Allah'ım ya"dedi, gözlerimi kuzeye diktim ona baktığımda o da bana bakıyordu mavi gözleri benim görüşürüz gözlerime dikmişti ama Kuzey cidden yakışıklıydı İlk defa birini yakışıklı bulmuştum tam işaret dili ile kuzeye bir şey söyleyecektim ama aramıza akın'ın konuşması girdi.

"Eh yeter şimdi sana bu okulun kurallarını anlatacağım 1-buraya gelirken sana buranın ismi olarak özel okul mu dediler"dedi, sonra ben başımı olumlu anlamda salladım sonra Akın sırıttı ve tekrar konuştu "tahmin etmiştim zaten ama sana kötü bir haberim var burası normal bir okul değil!"dedi, hayatımda ilk defa bu kadar korkmuştum sonra yanındaki Batu konuştu

"Yani burası lanetli bir okul her akşam vampir geliyor ve bu okuldan birini öldürüyor"dedi, şimdi ise daha çok korkmuştum sonra işaret dili ile "hiç kimse yardım etmeye gitmiyor mu"dedim, işaret dili ile sonra Batu beni anlamış olacak ki bana cevap verdi "gidemiyoruz ki bizi de öldürür ama öldürmediği zamanlarda var mesela siyah giyinenleri öldürüyor... Şimdi siz siyah giyiniyorsunuz ama niye ölmüyorsunuz diyeceksin çünkü biz Acemi kavgalarız yani özeliz biz de renkli giyemeyiz giyinirsek bizi de öldürür"dedi, sonra Duru konuştu "benim sana tavsiyem sen de üstünde kileri çıkart derim"dedi, sonra ben işaret dili ile "ben yanımda üst getirmedim ki"dedim.

Benden sonra Akın konuştu "ben sana veririm merak etme"dedi, şaşırmıştım sonra kafama olumlu anlamda sağladım ve onun gözlerinin içine baktım onun da aynı gözleri benimki gibi yeşildi sonra konuştu "gamzelerin çok güzel...Güllümavim"dedi, aklımda hep bu isim döndü durdu.

Güllümavi

Güllümavi

Güllümavi

Akın tekrar konuştu ''gel ben sana üst vereyim''dedi, gidecektik ki Minel konuştu ''ben gösterebilirim sen ekibin yanında dur"dedi, bunu söylerken Minel bana ters ters bakıyordu sonra Akın bir bana bir de Minel'e baktı ve konuştu ''Yok ben gösteririm Minelim yorulma"dedi,Minelim? Neden ona farklı bir şekilde sesleniyordu sonra eliyle sağ tarafındaki koridoru gösterdi ve oraya doğru gittik.

Yolda giderken Akın konuşmaya başladı "sen nereden geldin buraya"dedi, sonra bana baktı ve benim ne demek istediğimi anladığı için tekrar konuştu "etme işaretlerini biliyorum Durudan öğrendim"dedi, sonra ona alıcı gözlerle bakıyordum yeşil gözleri siyah saçları çok dikkat çekiyordu sonra ellerimi kaldırdım ve işaret dili ile konuşmaya başladım.

"İzmir'den buraya yani Ankara'ya geldim"dedim, sonra olumlu anlamda başını aşağı yukarı salladı sonra onu da bir duygu hissettim yorulmuş hayattan bezmiş ama ekibi için ayakta kalmaya devam etmeye çalışıyor gibi görünüyordu sonra yine konuştu benimle."ne oldu düşüncelere daldın Güllümavi"dedi, yine bana takma ismim ile hitap etmişti sonra tekrar işaret dili ile konuştum

"Galiba bu ismi alışmam lazım"dedim, sonra gülümsedi ve ardından konuştu "bence de alış çünkü hep sana böyle sesleneceğim"dedi, gülümserim sonra o da bana gülümseyerek baktı ve bir anda durdu ve beni kendine çevirdi ve tekrar konuştu "sen nerede kalacaksın istersen benim odamda kal"dedi,

İşaret dili ile "benim için fark etmez ben yerde de yatabilirim"dedim, sonra gözleri gözlerimde gezinirken bir anda durdu ve tek kaşını havaya kaldırdı ardından konuştu "saçmalama! Sen hem... hem yeni geldin seni yerde yatıramam"dedi, sonra benim kolumu sıkmadan incitmeden kolumu tuttu ve beni bir yere sürükledi.5-6 dk sonra bir odaya girdik ve içeride sol ve sağ tarafta ranza yataklar vardı yanlarında iki çekmeceli komidin vardı ortada halı sol tarafında yatağın önünde 4 kapaklı dolap vardı sağ tarafındaki yatağın önünde ise bir kapı vardı kapının üstünde banyo yazıyordu sonra Akın konuşmaya başladı "burası da Esila ile benim odam ve artık senin de merak etme ben araz ile konuşurum yani müdürle"dedi,

Ben de işaret dili ile "anladım peki sen ile Esra hangi yatakta yatıyorsun ve ben de hangi yatakta yatacağım"dedi, bana dönerek sırıttı bana yaklaşmaya başladı "ben sol taraftaki yatağın üstünde yatıyorum benim altımda da Esila yatıyor Esila'nın yükseklik korkusu olduğu için aşağıda yatıyor sen de sağ tarafta yatarsın"dedi, ben ise onu dinlemeye gelene onun gözlerine bakıyordum yemyeşil gözleri vardı çok tatlıydı onun ormanında kaybolmuştum resmen.

Sonra Akın birden kendine geldi ve sert yüzünü önüme serdi sonra sert bir sesiyle konuşmaya başladı "iyi ben Aras bey ile konuşurum senin yerini ayarlarlar kalırsın burada"dedi, odadan bir hışımla çıktı bense odada tek kalmıştım sonra bir anda kafamda bir tek soru geçti benim burada ne işim vardı? Neden buradayım? Buradaki herkesin kişiliği farklıydı sanki burada herkes kimseyi düşünmüyor ama bu grup Acemi kavgalar sanki onlar bir birini düşünüyorlardı.

Akın grubun lideri olduğu halde kimseyi düşünmemesi çok dikkat çekiciydi bana grubu şöyle tanımla derseniz ben şöyle tanımlarım ilk siz de tahmin ettiğiniz gibi Akın ben neden birer cümlemde bir Akın kelimesi geçiyordu bilmiyorum aklımda fikrimde beynimde her şeyimden düşünüyorum ne aklımda neler vardı bilmiyordum ama Kuzey o bana neden öyle bakmıştı.

Mavi gözlerim onu denizine kapılmıştı ama Akın... Daha yeni yeşil gözlerinde yani daha doğrusu ormanda kaybolmuştum ben bunları düşünürken kapı çalmaya başladı ve içeriye Esila girdi ve bana doğru gülümseyerek konuşmaya başladı "Kara kedi ne yapıyorsun burada"dedi, sonra ben her zamanki gibi konuşamadım ve Esra anlamış olacak ki üzgün bir yüz ifadeleri ile bana baktı.

"Ya özür dilerim hocam ya her seferinde unutuyorum. Yani şey ben bir şey diyecektim sanki çoktan kütüphanesinde oturuyoruz gel sen de"dedi, sonra ben biraz düşündükten sonra kafamı aşağı yukarı salladı ama Esila ile odadan çıktık ve Esilayı takip etmeye başladım merdivenlerden en aşağı inmeye başladık sonra ilk umut'u masanın üstünde yatarken gördüm,Minel L koltukta oturuyordu onun sağ tarafında dura oturuyordu ve sol tarafında da Akın oturuyordu sen koltukta Batu oturuyordu onun yanında da bir tek koltuk vardı orası boştu galiba orada da Esila oturuyordu son merdiveni de indiğimiz de bütün bakışlar bana döndü sonra bir dakika Kuzey o neredeydi bu grupta Kuzeye neden grubun dışlananı dediklerini şimdi anladım Esila ile onların yanına geçtik.

Umut beni görünce sevildi ve masanın üstünden kalktı ve yanıma geldi "Kara Kedi hoş geldin burası bizim özel yerimiz"dedi, ne demek benim bu kadar önemsiyorlardı sonra Batu konuştu "sen şimdi bana neden Kara kedi dediniz yiyeceksin değil mi"dedi, başımı olumlu anlamda salladım sonra.

Batu tekrar konuşmaya başladı "hepimizin takma ismi var bu yerde bizi böyle seslenirler yani gerçek isminize değil de takma isimlerle mesela Umut'a Balık kabuğu derler,Duruya Kırmızı Papatya derler,Minel'e Sevimli Tavşan derler,Esilama Deniz Gözlü derler tabi ben bazen izin vermiyorum neyse ,Kuzey'e Sesiz Acemi derler,bana da Kurnaz Tilki derler veson olarak Akına Kaplumbağa fıstığı derler"dedi,hepsinin takma ismini özetleyerek sonra Akın yerinden kalktı ve benim karşımda durdu ve konuşmaya başladı.

"Uyusun dilinden de bizim takmayı isimlerimiz Esila'ya kokuşoş der,Duru'ya Daloş der,Minel'e Kara böcek der,Kuzey'ye kuziboş der,Batu'ya Yabanotu der,Bana da Aküboş der galiba sana da Kara Kedi diyecek''dedi, umut'un dilinden söylenenleri açıklayarak sonra iki elleri benim kollarımdan tuttu ve

"Sen de ben yani... Bizim gülüm mavi Fatma ismine koyduk daha doğrusu"dedi,kimsenin duymamasını istedi ve kulağıma yaklaştı ve "Daha doğrusu benden başka sana sana kimse söyleyemiyecek Güllümavim"dedi.

2 bölümün sonu yakında 3 bölümde gelir arkadaşlar ben şimdiden 3 bölümünü yazmaya başlayacağım çünkü biraz uzun oluyor bölümler ben de yoruluyorum biliyorum siz de okurken yoruluyorsunuz ama ara vererek okuyun tavsiyem ben de ara vererek yazıyorum zaten kendinize iyi bakın görüşmek üzere ❤️


Loading...
0%