Poyraz'ın olduğu yere girdiğimiz anda poyraz pisliği yine sırıttı

"Oo, Naber güzellik?"

Baran gözlerini devirerek homurdandı.

Ben ise Poyraz'ın cümlesine karşılık olarak

"Ne? Ne dememi bekliyorsun?"

Poyraz dilini üç kere damağına vurdu ve

"Şu sıkıcı ifadelerini bırak canım."

Ayağımı kaldırarak karnına bir tekme geçirdim.

Baran sırıtarak yere düşen Poyraz'a baktı ve

"Galiba ne istediğini şimdi söylemezsen, bu sana tekme atan kız seni her an tahtalı köye gönderebilir."

Poyraz zorlukla ayağıya kalkarken sarhoş olduğunu fark ettim

"Hey! Sen içki mi içtin?"

Sallanarak yanıma gelmeye çalıştı

"Yoo, çilek içilmezki."

Baran duvara sırtını vererek yaslandı ve gülerek

"İçtiği aşırı belli, ama ne ara içti acaba?"

Başımı salladım

"Bilemiyorum, ama şuan konumuzu değiştirmesek iyi olur. Poyraz, bu kadınlardan istediğin ne?"

"Hiç, benim istediğim bir şey yok. Ben sadece o gün o evdeydeim ama ne oldu anlamıyo..."

Baran Poyraz'ın sözünü bitirmesine izin vermeden

Yüzüne yumruğunu geçirdi.

"Yalan söyleme lan! Kadın yalan mı söyleyecek? Yapmışsın işte! Birde şimdi gelip karşıma sarhoş sarhoş ben bir şey yapmadım deme."

Yusuf abi birden içeriye daldı

"Çocuklar durduramıyorum içeri gelmek istedi."

Baran ile aynı anda Yusuf abiye doğru

"Kim?"

Yusuf abi tam cevap verecekken arkasından leopar desenli bir elbiseyle

"Poyraz'ım,"

Ardından hala sarhoş olup Baran'ın attığı tokat'ın etkisinde olduğunu düşünen Poyraz'ı gördü ve bana doğru yaklaşarak cümlesini devam ettirdi

"Ne yaptınız Poyraz'ıma?!"

Başımı sallayarak derin bir nefes verdim

"Bir şey yapmadık. Al orada Poyraz'ın. Yalnız biraz fazla içmiş ve arkadaşım yumruk atınca sarhoşluğunun etkisinden kendini baygın zannediyor."

Kadın kolumu tutup sertçe sıkarak tiz bir ses ile

"Ne! Poyraz'ıma tokat mi attınız?"

Kolumu daha sert sıktı. Baran sırıtarak

"Evet. Başka sorunuz yoksa arkadaşımın kolunu bırakıp gider misiniz? Poyraz bey ile işimiz var biraz."

Kadın Baran'a dönerek

"Sen kim olduğunu sanıyorsun?!"

Baran dalga geçer gibi elini öne uzattı

"Ben Baran Willam, 22 yaşındayım, Türkiye'den katılıyorum yarışmaya. Rakibim olarak kimseyi görmüyorum."

Kadın Baran'ın cevabına dahada sinir olmuştu. Poyraz ağzını yaya yaya konuşarak

"Hayıer, bana yalan söylemiş nolamaz. Onun adı olmak Deniz."

Baran tek kaşını kaldırarak

"Sen deli olmak ve bunu bilmemek."

Arkadan Abimgilin gülme sesini duymuştum.

Ben kadına bakarak

"Beyfendi Poyraz hanımın..."

Baran gülmemek için kendini zor tutarken

"Hanımefendi ve Poyraz bey olacak."

Bozuntuya vermeden cümlemi devam ettirdim

"Evet Poyraz'ın neyi oluyorsunuz?"

Kadın beklemediğim bir cevabı vererek

"Ben kuzeniyim ama aynı zamanda sevgilisiyim. Adım Ceren Kelebek."

Baran kaşlarını kaldırarak

"Kelebek mi?"

Kadın başımı salladı

"Evet kelebek."

Yusuf abi şaşkın gözler ile

"İkra Kelebek..."

𝟏 𝐬𝐚𝐚𝐭 𝐬𝐨𝐧𝐫𝐚 𝐞𝐯𝐝𝐞

"İkra tekrar soruyorum bak kadın Poyraz'ın yanında hapishanede."

"Hayır cidden tanımıyorum. Hayatımda hiç Ceren diye birini tanımadım."

Esma bağırarak

"Buldum! İkra senin kuzeninin eski eşiymiş adam boşanınca gıcıklığına soy ismini değiştirmiş."

"Ne? O salak kadınmıymış. O kadın benim düşmanım neredeyse."

Cemal soran bir ifade ile

"Yüzünden tanımadın mı?"

"O estetik bağımlısı yüzünü değiştirmiştir. Yoksa ben unutkan değilim unutmam."

"Peki."

Yusuf abi balkondan içeri girerek

"Haydi herkes yatağa yarın erken kalkıp bunu araştırmamız lazım."

Yine ben ve Baran dışında herkes yukarı çıkmıştı. Baran bana bakarak

"Uyumayacak mısın?"

"Hayır, uykum yok. Ya sen?"

"Benimde yok."

"Farkında mısın? İki gündür uyumuyoruz."

Başını salladı

"Farkındayım. Çok sağlıksız."

Bana döndü ve oturduğum yerden kalkmamı işaret edip

"Bu yüzden sen yatıyorsun yarın doğ- pardon yarın çok işimiz var."

"Uyumayacağım ama kitap okurum. Sende çık yatağına."

"Hmhm."