@zeynepakbas_
|
Dışarısı karanlık olsa da konağın etrafını saran gece lambalarıyla aydınlanıyordu. Araba'nın içinde cama çarpan yağmur damlaları dışında başka ses yoktu. Fazla süratli olmazsa da kışın geliyor oluşunun göstergesiydi. Konağın çevresin de tek tük evler vardı,ancak sokakta dolaşan kimse yoktu.Bu nedenle belki de ürpermem gerekiyorken ben onun balkona çıkıp siğara'sını içerken izlemek istiyordum.Her akşam düzenli olarak yaptığım şeydi. Ona karşı duyduğum saf, temiz, el değmemiş aşkımı daha da çok alevlendirmek istiyordum. Çocukluğumdan bu yana hep içimde büyütmüştüm. Mardin sokaklarında büyüdüm. Her sokağını karış karış ezberledim, onun yüz hatlarını ezberlediğim gibi.. Kumdan evler, taştan evler kocaman avluları olan konaklarda çocuk sesleri bu seslerin arasında ben ile Baran'nın şen kahkahaları bu şehire özgüydü. Çocukluğumun geçtiği sokaklarda şimdi sadece sevdiğim adamın sokağında yaşlanıyordum. Çocukluğuma imreniyordum. Ben ne kadar büyüsem de içimdeki sevgi bitmek bilmedi, bitmezde. Benim hikayemi bu şehir belirledi! Ama ben kendi hikayemi kendim yazarım Mardin şahit olur! Baran'ın; kahve gözlerine, uzun kirpiklerine bittiğim. Kumral saçlarına, esmer tenine hayran olduğum. Biçimli yüz hatlarına, kavisli burnuna, dik duruşuna eridiğim. Kokusu bedenime bulaşmasada uzaktan aldığım amber kokusunda huzur bulduğum. Annem'den kalan yarama kabuk bağlayan adam ve onun aşkı yüzünden yeni yaralar açan adam.. Oradaydı. Gelmişti. Yine her zamanki yerinde duruyordu. Hayatımı altüst eden adam'ın en ince ayrıntısına kadar izliyordum Koyu kahveleri delice atrafa bakıyordu. Yüz hatları kasılıyordu. Dudakları tek çizgi halde görünüyordu. Bir nedenden ötürü sinirli duruyordu. Yakışıklı çehresi kasılıyordu. Dişlerini sıktığı buradan bile belli ediyordu. Vücudunu saran ve ona çok yakışan beyaz gömlekinde kasıldığı da belli ediyordu. Muhtemelen Öfkesini dizginlemek için yaktığı sigar'dan derin bir nefes içine çekti. Bir eli balkonun demirini sıkıca tutuyordu. Onu sinirlendirecek bişey olmuş olmalıydı. Daha fazla bu manzaraya uzaktan bakmaya daynamayıp arabadan çıktım. Yüzüme vuran soğukluk ürpermeme neden oldu. Üzerimde bileklerime kadar uzanan beyaz elbise suya basmamla alt tarafları kirli suya bulandı. Aldırış etmeden konağın kapısına yürümeye başladım. Kapıdaki korumalar beni görünce birbirine bakmaya başladılar. "Kapıyı açın!" İtraz istemeyen sesim karşısında gerildiklerini göre biliyordum. "Berfin hanım Baran ağama haber vermeden açamayız." Sesindeki korkuyu gizleyemiyordu Uzun boylu olan koruma. Fakat ben de İtraz istemiyordum.Tekrardan "size kapıyı açın dedim!" sesimdeki tokluk kasılmalarını sağlamıştı. Diğer koruma telefonunu çıkarıp bir kaç şeye basıp kulağına dayadı. Açılmasını beklerken benimle göz teması kurmamaya çalışıyordu. Benden korkuyorlar. Fakat benden korkmalarını istemezdim. "Baran ben Berfin hanım kapıda. Kapıyı açmamız istiyor. Ne yapmamızı emredersiniz?" Dinledi. "Bas baya." dedi. Tekrardan karşısındaki sesi dinledi. "Emredersiniz." Bana bakıp "ağam geliyor." dedi. Ters bakışlar artıp bir kaç adım geriledim. Bir dakikaya yakın bir sürede büyük demir kapının açılma sesi geldi. Gözleri direkt beni buldu. Şaşırmış görünüyordu. Korumalar baş harekatı yapınca iki koruma da içeri girdi. Koyu kahvelerine yakından bakınca kan çanağına dönüştüğünü görebiliyordum. İki adım bana yaklaşınca aramızda bir adımlık mesafe kalmıştı. Oldukça ters bakıp "Senin burada ne işin var." dedi. Aptal herif benim burada olmam için neden mi gerekiyor? Her zamanki dürüstlüğümü sergiledim. "Seni görmeye geldim." Afalladı. "Gecenin geç saati düşmanının evine gelmenin tek sebebi ben miyim Berfin?" Bu adam harbi aptaldı. Tabii senin için gelecem, düşmanımın evine başka ne için gelebilirdim?Tabikide sevdiğim adam için. "Seni başka düşüncelere iten ne?" Yüz hatları kasıldı. Sinirlenmişti. "Sen benimle dalga mı geçiyorsun Berf? Düşmanımsın. Ne işin var benim evimde?" Bir dakka ya benim ona hesap sormam gerekiyordu. Neden o bana soruyordu. Sinirli göründüğü için görmek, nedenini sormak istemiştim, şimdi neden o bana hesap soruyordu? Sorduğu soruyu es geçtim."Gözlerinin kan çanağına dönüşütren ne?" Soru sorma sırası bendeydi. "Seni alakadar etmeyen bişey. Şimdi söyle bana neden geldin." Sesi az öncekine göre daha sakin çıkıyordu.Fakat bu sefer de ben sinirlenmiştim. Nasıl beni alakadar etmeyen bişey salak herif. Ağzına bir tane vurmak için zor tutuyordum kendimi. "Bana baka adam soruma net cevap ver delirtme beni!" "Berfin!" diye kükredi. "Sus ve git buradan!" Çocukluğumdan beri onu sevdiğimi biliyordu, o da beni seviyordu lakin araya düşmanlık girince o bana beni sevdiğini söylemeden yollarımız ayrılmıştı.Çocuk yaştan beri babama karşı beslediği düşmanına sanki bana karşı da besliyordu. Ona karşı olan sevgi mi göz ardı ediyordu.Hiçbir zaman gerçekten onu sevdiğimi düşünmemişti.İntikam peşinde olduğumu düşünüyordu. Beni görmüyordu. Sevgimi görmüyordu ya da görmezden geliyordu. Bana öyle bağırması canımı yakmıştı."Baran." ismini söylerken sesim titremişti. "Ne Baran ne?" hala bağırıyordu. Koyu kahvelerinden resmen ateş fışkırıyordu neden sinirlendiğini öğrenmek isterken daha da çok sinirlenmişti. "Ben sadece seni görmek istemiştim" ağzımdan çıkan koca hıçkırığa engel olamadım. Aramızdaki bir adımlık mesafeyi de kapatıp dibimde durdu. Etrafa yaydığı yoğun Amber kokusunu yutkunmama neden oldu. "Bana bak kadın görme beni, izleme beni, sevme beni!"Ard arda sıraladığı cümleler kalbimi bir ok gibi saplanmıştı adeta. Gözlerimi koyu kahvelerine diktim daha da yaklaştım." Söylesene neden beni sevme dediğin kadının bulunduğu her toplantıda, gittiği her yerde bulunuyorsun? Tahammül edememe seviyen her defasında yanımda bitme mi Baran ağa?" Sesim iğneleyiciydi. Yutkundu. Kasıldığı yüz hatlarından belli oluyordu. "Beni sevdiğini bütün Mardin'e haykırdın, kendini düşmanının oğlunu sevdiğin için rezil ettin. Kadınlık gururunu ayaklar altına aldın. Sevdiğin için sürgün edilecek radeye geldin." Derin bir nefes verdi. "Tüm bunlar olurken toplantılarda, düğünlerde bulunmam gerektiği için bulundum. Şimdi sen söyle bana ne yapsın Bu adam? Hala Kendine acı çektirmeni mi izlesin? Yoksa sırf sevdiğin için sana hüküm giydirsin mi?" Söylediği şeyler nefesimi öyle bir kesti ki nefes alamadığımı fark ettim. Zaten her zaman duyduğum şeyleri bir de onun ağzından duymak neden bu kadar canımı yakmıştı? Sevdiğim adamın beni aşağılamasımı? Gururum mu? Hayır ben sevdam için her şeyi, bütün Mardini karşıma aldım,bu gurursuzluk değil. Ben ona karşı olan aşkımı haykırdım. Hayır bu da rezillik değil. Yaptığım şeylerden hiçbir zaman pişman olmadım. Peki neden Baran da böyle düşünüyordu? Neden bunları bana söylüyordu? Canımı mı yakmak istiyordu? Boşuna çabalamasın ortada artık yanacak ruhsuz bir can vardı. Bağımsızca gözümden yaş aktı. Hayır engel olmaya çalışmadım. Ağlamam beni güçsüz göstermezdi, aksine beni daha da dayanıklı kılardı. Öylece gözyaşlarıma baktı yeni idrak ediyor olmalıydı bana söylediklerini. Bir adım geriledim. Gözyaşımı kolumu tersiyle sildim. "Sen," dedim. "Sevgimi görmeyecek kadar kör, gülüşümü söndürecek kadar karanlık, sevgiyi hak etmeyecek kadar kötüsün." Sadece dinledi tek mimik oynamadı yüzünde."Ufacık bir sevgi kırıntısına muhtaç olacaksın Baran Eroğlu!" Ona arkamı döndüm. Ben ilk defa sevdiğim adama arkamı döndüm. Dönüp bakmadım bile ne durumda göründüğünü. Canımı o kadar yanıyordu ki artık başka yolum kalmamıştı. Dönüp de yüzüne bir kere bile bakmadan Arabya binip, konağa doğru sürdüm. Hız takıntım vardı. Yaşlı gözlerle yolunu, her biri sokağını karış karış ezberlediğim Mardin'de evime doğru sürdüm. Herkes uyuyordu. Saat gecenin birine geliyordu. Hızlı bir o kadar da sessiz adımlarla odama çıktım. Üzerimdekileri indirmeden banyoya geçtim. Sıcak suyu aralayıp altında durdum. Bedenim titriyordu. Hıçkırıklarımı, gözyaşlarıma engel olamıyordum. Ben bu gece bıçağı kendi kalbime saplamıştım. Yorgunca soğuk fayansa çöktüm. Bacaklarımı kendime çektim ve hıçkırarak ağlamaya devam ettim. Başımı arkamdaki fayansa yasladım. Kalbim atmaya devam etti, fakat ruhum bedenimden çıktı. Beden acımın dinmeyeceğini anladım, sonsuza kadar sakladım. Ben sevdiğim adam yüzünden kendime hüküm giydirdim.
Girişi nasıl buldunuz? Umarım size sevceğiniz bir kurguya gelmişimdir. Hepinize iyi okumalar. Satır arası yorumlarınızı bekliyorum. Çokça siz❤️❤️
|
0% |