4.bölüm

Üç gün önce sivil halkı kurtarmak için kendilerini feda eden askerlere üç gündür işkence ediyordu teröristler. Askerler ise gülerek dalga geçerek karşılık veriyorlardı. Hepsinin yüzü gözü dağılmış haldeydi.En çok hasar alan ise tim komutanı binbaşı Asaf SANCAK idi.Askerlerini korumak için kendini öne atıyordu lakin yinede askerleri de hasar almıştı...

Yine sopalar ile dayak atıp giden itler ile gülerek konuşuyordu tim.Sohbet sebebi ise aralarından birinin kırılan dişi idi...

"Tipini siktiğim en sevdiğim dişimi kırdı"demesi ile kahkahaları dışarıdan duymuştu timin...

"Yenge beğenmez şimdi seni bilader"demişti biri.

"At mıyım amk ben dişime bakıp beğensin hatun beni"

"Maşallah at gibi adamsınız komutanım"demişti bir diğeri de...

Onlar gülerek sohbet ederken Gölge komutan ve askerleri kampa ulaşmış mevzi alıp sessizce izlemeye başlamışlardı. Bu sefer kalabalık olduklarından havanın iyice kararmasını beklemeye başlamışlardı.Zira girecekleri kamp 450 500 kişilikti...

"Nasıl yapıyoruz Gölge?"diye sormuştu Kara.

"Bu sefer hepimiz giriyoruz sayıları fazla riske atmaya gerek yok. Deli sağ taraf sende Kara sol senin Atmaca ortadan benimle geleceksin.Askerleri en son alırız.Biraz eğlenelim beyler"

"Biran geride kalacaksın diycen sandım lan"demişti Atmaca.

"Sözümü unutmadım geride kalma sırası Kara'nın."dediğinde gülmüştü Deli ve Atmaca.Kara ise homurdanmıştı...

**

"Bizimkiler ne zaman gelir acaba?"diye sormuştu timin çaylağı.Sorusu ile sessizleşmişlerdi askerler.

"Birkaç güne bulurlar yerimizi çaylak. Albay baba yerimizi aratıyordur.Sabredin kardeşlerim"diyip hafif tebessüm etmişti binbaşı Asaf SANCAK askerlerine...

"Boşuna bekliyorsun komutan..Adamlarım haber etti Tc sizi bulmak için asker bile göndermemiş.Gönderse bile sizi bulduklarında çoktan gebermiş olcaksınız."diyip kahkaha atmıştı terörist başı.

"Adam mı? Siz adam mısınız lan köpek!"diyip yüzüne tükürdü binbaşı Asaf SANCAK.

"Görürsün adammıyık komutan..Alın birini heval"diyen it ile arkasındaki iki it hareketlenip yedi askerin birini çözmeye başlamıştı...

"Bırak lan kardeşimi!"diye bağırmıştı askerlerden biri.

"Sizin ecdadınızı sikerim orospu çocukları"demişti bir diğeri...

Teröristler gülerek bağıran askerlere bakmış timin doktorunu çözüp mağaradan çıkartıp gitmişlerdi.

Hareketlenmeyi gören Gölge ve askerleri havanın kararmasını bekledikleri yerden kalkmıştı. Güneş batmış etraf alaca karanlık idi...

"Atmaca götürdükleri asker sende diğerlerini ben alıyorum.Sessizce hallediyoruz beyler"diyip diğerleri de onaylayınca eline kasaturasını alıp sessizce ilk nöbetçinin arkasından yaklaşıp bir hamlede boğazını kesmişti Gölge...

Bir saat sonra önlerine çıkan teröristlerin boğazlarını keserek gebertip askerlerin içinde olduğu mağaraya ulaşmıştı Gölge.Atmaca ise hemen yan tarafa aldıkları askerin yanına gitmişti.Kara ve Deli de hayatta kalan birkaç teröristi gebertiyordu...

"Arkadaşınıza yazık olacak komutan..Ama merak etmeyesen gebertmeden evvel tadına bakacak bizim hevaller.Bilirsin dağda karı bulmak zor olur"diyip pis pis gülmüştü terörist başı.

"Kim kimi sikecek görürüz orospu çocuğu!"diye bağırmıştı binbaşı Asaf SANCAK, elindeki zincirlerden kurtulmaya çalışıyordu lakin kalındı...

"Hepinizi siktirdiğimde görürsün komutan kim kimi sikiyor!"demişti terörist başı gülerek.

Gölge arkasından yaklaşıp terörist başının pis ağzına elini kapatıp boğazına kasaturasını dayamıştı.

"Ben sikicem seni"diyip tek hamlede boğazını kesip kafasını bedeninden ayırmıştı Gölge. "Orospu çocuğu.. "diyip elinde kalan kelleyi yere atmıştı.

"Beyler ne durumdasınız?"diye sormuştu kulaklıktan askerlerine.Bağlı olan askerlere yaklaştığı sırada.

"Buralar temiz Gölge"dedi Kara.

"Temiz "Deli.

"Asker sağlam"demişti Atmaca.

"Kimsin sen?"diye sormuştu binbaşı Asaf SANCAK askerlerini çözen siyahlar içindeki kadına,sesinden kadın olduğunu anlamıştı.

"Sizi eve götürmeye geldim binbaşı"diyip susmuştu Gölge. Hızla hepsinin ellerini ve ayaklarını çözüp yaralarını kontrol etmiş ağır yaralı olmadıklarını görünce gidelim diyip çıkmıştı mağaradan.

"Kara albay babaya haber ver helikopter yollasın.Atmaca uç yolumuzun açık olduğundan emin ol.Deli geride kal, arkamızı kolla..Gidiyoruz beyler"diyip önden yürümeye başlamıştı. Hemen arkasından kurtardıkları binbaşı ve timi yürürken Deli en arkadan takipte idi.Kara askerlerin yanında ilerliyor Atmaca ise en önde aralarında birkaç metre uzaklıkta yolun açık olduğundan emin oluyordu.

"Kimsiniz bilader siz?"demişti askerlerden biri yanında yürüyen Kara'ya.

"Sizin gibi Türk askeriyiz kardeşim.Sessiz ol"demesi ile onaylamıştı asker.

"Gölge yolda böcekler var"diyen Atmaca ile elini kaldırıp askerleri durdurmuştu Gölge.

"Kaç kişi?"

"Yirmi"

"Geliyorum..Kara Deli askerler sizde çevre güvenliği alıp beklemede kalın."diyip adımlarını hızlandırıp karanlıkta kaybolup gitmişti.

"Yardım etseydik"demişti bir asker giden kadının ardından, konuşmasını duyan Kara ve Deli gülümsemişti.

"Onlar halleder bilader"demişti yüzündeki maskeden gülümsemesi görünmesede sesine yansımıştı Deli'nin.

"Temiz ilerleyin"diyen Gölge ile Kara askerlerin önüne geçip ilerliyoruz demiş yürümeye başlamıştı...

Birkaç dakika sonra Gölge'nin yanına ulaşan askerler kısaca yerdeki cesetlere ve kanlar içerisinde bekleyen kadına bakmış yollarına devam etmişlerdi.

"Kara helikopter?"diye sormuştu Gölge.

"İki kilometre uzaklıkta güvenli bölgeye gelecek Gölge.."dediğinde time kısaca bakıp sırtındaki çantayı çıkarmış içinden protein barlarını alıp arkasından yürüyen binbaşı Asaf SANCAK'ın eline vermişti Gölge.

"Askerlerinle ye binbaşı.Hızlanmamız gerek geç kaldık"diyip elindekileri alması ile önüne dönüp yürümeye devam etmişti Gölge.

Asaf eline tutuşturulan yiyecekleri yanında yürüyen yüzbaşının eline verip askerlere dağıt demiş öndeki kadını takip etmeye devam etmişti...

Yarım saat sonra helikoptere ulaşmış önce timi bindirip ardından askerleri ve kendisi de binince havalanmıştı helikopter...

Birkaç saat sonra da Ankara'ya ulaşmıştılar.Helikopter iniş yaptığında önden inip diğerleri de inince pistin dışında bekleyen albaya yaklaşıp selam vermişti Gölge komutan ve askerleri.Asaf binbaşı ve askerleri de hemen yanlarında selam vermişti.

"Nasılsınız Fırtına timi?"diye sormuştu albay.

"Sağol komutanım"demişti Fırtına timi.

"Temizlenip gelin..Gölge sizde temizlenip toplantı odasına gelin kızım"

"Emredersiniz komutanım"diyip selam verip yanındaki askerlerine kısa bir bakış atıp alay binasına yönelmişti Gölge komutan...

Buradaki odalarına geçmiş hızla duş alıp temizlendikten sonra üzerine siyah kot pantolon siyah askılı tşört giyinip saçlarını kurutup topuz yapmıştı Gölge.Üzerine kapşonlu ceketini giyinip silahını beline yerleştirip botlarını giyinip diğerleri de hazır olunca maskelerini takıp çıkmışlardı odalarından...

Toplantı odasına girdiklerinde oturan Fırtına timine baş selamı verip boş dört sandalyeye geçip oturmuşlardı.

Kısa süre sonra albay odaya giriş yapmıştı...Selam veren askerlere oturmalarını söyleyip yerine geçip oturmuştu albay baba...

"Yeni geldiğinizi biliyorum lakin bir görev var..Elimize ulaşan bir bilgiye göre çok sayıda sivil kaçırılıp sınır dışına çıkarılacak.Gününü teyit ettiriyoruz..Bu görevde birlikte olacaksınız"diyip binbaşı Asaf'a ve Gölge'ye bakmıştı albay.

"Hedef kim?"diye sormuştu Gölge.

"Yılan kod adlı terörist başı asıl adı Mahmud Abbas..Maskenizi çıkarabilirsiniz"demişti albay..

"Çıkarın"diyip kendi maskesini çıkarmıştı Gölge.Karşısında oturan time kısaca bakıp albaya dönmüştü.

"Toplam kaç sivil var ellerinde belli mi?"

"Henüz tam sayıyı bilmiyoruz Gölge.. haber gelir gelmez çıkış yapmanız gerekiyor. Fırtına timi sivilleri alırken sizde onların ve sivillerin güvenliğini sağlayıp sağ bir şekilde geri dönüş yapmalarını sağlayın"

"Yılan?"diye sormuştu bu sefer Gölge.. odada sadece albay ve Gölge'nin konuşma sesi vardı...

"Örgütte önemli biriymiş konuşturmak gerek"dediğinde gülümsemişti hafiften Gölge.

"Emredersiniz komutanım"

"Görev komutasi Gölge'nin binbaşı.. Sağ olarak gidip sivillerle dönün.."

"Emredersiniz komutanım"demişti Asaf SANCAK...

"Tanışıp yemek yiyip dinlenin"diyip gitmişti albay...

"Binbaşı Asaf SANCAK Fırtına tim komutanıyım"diye tanışmayı başlattı Asaf.

"Ben Kara kıdemli üstteğmenim."

"Deli teğmenim"

"Bende Atmaca teğmenim"diyip başıyla selam vermişti Fırtına timine.

"Yüzbaşı Gölge.."

"Yüzbaşı Can BOZAN.Sırayla Üstteğmen Davut, kıdemli teğmen Murat, teğmen Yakup,astteğmen Ali ve astsubay Melih"diye timi tanıtmıştı yüzbaşı Can.

"Memnun olduk..Gidip birşeyler yiyelim"diyip oturduğu yerden kalkmıştı Atmaca.

"Maske"diyen Gölge ile dördü maskelerini takıp önden çıkmış kendi odalarına yönelmiştiler. Arkalarından da Fırtına timi toplantı odasından çıkmışlardı...

"Efsane maskelilerin komutanının yüzbaşı bir kadın olacağını düşünmezdim amk"demişti Yüzbaşı Can.

"Haklısın"diye onaylamıştı binbaşı Asaf...