@zeynepella
|
Elbisemin önünde olan iplerini ilikleyip sarı saçlarımı salık bir at kuyruğu yaptım. Şöyle aynadan geri çekilip etrafımda bir tur atayım heh " maşallah kız inci güzel oldun he" kendi kendime gaz verdikten sonra odadan çıkıp koşar adımlarla salonda oturan annemin yanına gittim " anne ben meydana geçeyim erkenden zaten Ahsen de gelecek benimle yardım edelim ayıp olmasın şimdi zaten kalabalıklaşır bir iki saate" annem şöyle alıcı gözüyle beni bir süzdü sonra tekrar izlediği tv programına dönüp " fazla mı süslendin sen sanki hmm" dedi. tekrar kaçamak bakışlarla gözlerimi üzerime çevirdim koyu yeşil uzun ama hatrı sayılır yırtmacı olan bir elbise giymiştim aslında günlük bir elbiseydi ama dekoltesi elbise havalı kılıyordu umursamaz bir tavırla " hep böyle giyiniyorum anne sanki ilk defa giydim" annem ofladı " e hadi git o zaman bak dikkat et köy meydanında abini dellendirme tamam mı?" Kapıya doğru koşarken gülerek anneme el salladım " o bana kıyamazzz" seri adımlarla ayakkabılarımı ayağıma geçirip hemen yan evde ki ahaenlerin kapısını sabırsızca üst üste çalmaya başladım aynı zamanda da bağırıyordum" haydi Ahsen geç kaldıkkk " " ohoooo alooo Ahseeenn" "patlama, patlama geldim işte oy oyyy" Ahsen elinde sandaletleriyle kapıya çıktı ters ters bana bakıp hızla giymeye koyuldu " kudurdun mu kızım Allah Allah ne bu acele" Kızgın bakışlarla ona bakıp söylenmeye başladım " kızım kaç gündür sağlık ocağında yoğunluktan dolayı geç çıkıyorum e dolayısıyla hayatımın aşkı bal böceğimi göremiyorum özledim bir göreyim işte haydiii" aynı zamanda çekeliyordum kolundan amma da yavaştı zaten fıratı çok özlemiştim resmen bir haftadır göremiyordum. Ahsen kolunu elimden kurtararak koluma sıkı bir çimdik attı " kızım salak mısın şimdi biri duyacak ayrıca Fırat abi seni kardeşi olarak görüyor resmen sanki bilmiyorsun incim adam senin abinin arkadaşı ayrıca sana o gözle bakmaz gel vazgeç şu sevdadan" dolan gözlerimle yolun ortasında aniden durdum benim duraksamamla Ahsen de durup yanıma geldi " yapma böyle incim senin iyiliğin için söylüyorum adamın etrafında 50 tane yosma var e Fırat abi de çapkın biliyorsun senin bu masumluğunu o kadar kız arasından fark eder mi" saçlarımı okşamasıyla sol gözümden bir damla yaş düştü " ama Ahsen ben bildim bileli Fırat'a aşığım başka kimseye değil hem ben ona abi demiyorum ve bunu sorun etmiyor" masumca sorduğum soruyla Ahsen kaşlarını çattı "kız fark etmiyordur bak ben bu akşam laf arasında Fırat diyeyim abi demeyeyim fark etmez bilee görürsün" Düşünceli bir şekilde suratına baktım " deneyelim eğer kızarsa bana artık kızmayacaksın ama eğer kızmazsa ben bu sevdadan vazgeçerim oldu mu" Ahsen sevinçle yüzümü ellerinin arasına aldı "valla mı kız" gözlerimi devirip " aynen valla" ikimizin otantik konuşmasından sonra meydana gelip yardım edebileceğimiz bir şeyler olup olmadığına baktık tabi benim gözüm sürekli sağ da sol da fıratı aradığı için hiç odaklanamamıştım. Ahsen kolumdan çekip yemek pişen yere doğru ilerletti bizi " bir iş yokmuş sadece yemekler tabletlere dökülecekmiş gel yardım edelim sonra hazırlanmaya gideriz kafa sallayıp ahsene tablet uzatıyordum o ise dolduruyordu " Ahsen nerede benim yiğidim yok" abimin uzaktan gelişini görüyordum ama Fırat yoktu oflayıp ahsene döndüm " yok işte" Ahsen bize doğru yaklaşan abime kısa bir bakış atıp " sessiz ol şimdi barış abi duyacak kesecek bizi düğüne gelir Fırat abi heralde ne bileyim" ona uyuz uyuz bakıp arkadan belime sarılıp yanağıma öpücük konduran abime hızla dönüp sarıldım " abişş neredesin sen ya?" Burnumu sıktı sonra " geldim balım napıyorsunuz Ahsen abicim nasılsın?" Ahsen yemek doldurmaya ara verip abime cevap verdi " iyidir barış abi yardım etmeye geldik eve gidicez şimdi hazırlanmaya" abim ahsene kafa sallayıp tekrar bana döndü " ne oldu canın sıkkın gibi biri mi bir şey dedi" oflayarak abime doğru yanaştım " abi Fırat nerede göremedim onu " fısıltıyla sorduğum soruya gözlerini devirdi " yavrum sokacam fıratına o sana 5 beden büyük abin sayılır bebesin sen ona göre üzme beni haydi eve yürüyün akşama yetişin" dudaklarımı büzerek abime yavru köpek bakışları attım aramızda assla gizli saklı bir şey olmazdı Fırat'a olan ilgimi biliyordu ama ihtimal vermiyordu hiçbir zaman o yüzden hep benim hevesimi kursağımda bırakırdı" iyi gidiyoruz biz" Ahsene kaş göz işareti yapıp ilerlemeye başladım " Of Ahsen ne yapıcam ben" " sus inci 10 kere tekrar ettirme bana bu gece hallolacak bu iş artık yeter geldin 22 yaşına hala Fırat Fırat" sinirlendiği için üzerine gitmedim ama eğer gece onun istediği gibi biterse dünya başıma yıkılırdı biz böyle ahsenle dedikodu yapa yapa ilerlerken ileride tarlanın arka tarafında meyra çıkıverdi yola ikimizde ahsenle ona odaklandık " kız bu yosmanın ne işi var orada Fırat abinin çevresinde çok dolanıyormuş bu inci çıkar kokusu" sinirle gözlerimi kısarak tekrar bakışlarımı ona çevirdim peşinden çıkan kişiyi görmemle adeta başımdan aşağı kaynar sular döküldü " hiç Fırat abi mi o inci bak sakin ol" gözüm seğirirken ahsenin telaşlı sesini duymadım bile bizi görmeden ilerlerlerken seslendim " FIRATT!" gür çıkan sesimle Fırat aniden adımlarını durdurup bana doğru döndü kaşlarını çattı ve hızlı bir şekilde üzerlerine gelen beni baştan aşağı süzdü yanlarına vardığımda onun yanına giderek biraz yakın durdum bilerek bu yosma mesajı almalıydı " ne yapıyorsunuz?" Nefes nefese olduğum için göğüslerim inip kalkıyordu ve fıratın gözü oraya kaydı zaten ipli olduğu için göğüslerimin bir kısmı gözüküyordu. Boğazını temizleyip bakışlarını meyraya doğru kaçırdı " ne oluyor inci neden bağırdın öyle bir şey oldu zannettim. Bakışlarımı dikerek gözlerinin içine baktım beni anlamalıydı artık o dağ gibi duruşunu bana bozmalıydı görmeliydi beni artık onun için yanıp tutuştuğumu görmeliydi ahsenin hızla yanıma geldiğini hissettim ama gözlerimi gözlerinden alamıyordum oda gözlerini asla benden çekmiyordu " hadi inci işimiz var gidelim" aynı anda meyranın da sesi duyuldu yayık yayık konuşarak " hadi Fırat daha beni eve bırakacaktın" Fırat bu cümleyle metroya kısa bir bakış atıp bana döndü ben o ara şok olmuş gözlerle ikisine bakıyordum " öyle bir şey yok" " nedenmiş" meyranın boş sorusuyla gözlerimi devirdim " çünkü Fırat abiyi abim çağırıyor acilmiş" Fırat gözlerini kısıp kafasını sağa eğdi ve bana şüpheci gözlerle bakmaya başladı seri bir şekilde gözlerimi kaçırıp meyraya ters ters baktım" sen bizimle gel hadi o gidiyor" meyraya huysuzca " iyi fıratcım akşam görüşürüz o zaman bay" arkasını dönüp kıvıra kıvıra giderken sinirle ona baktım uyuz karı kudurmuş kart kadana ben arkasından saydırırken Fırat önüme dikildi " abinle daha demin konuştum bir şey demedi bana" kafamı boyundan sebep biraz daha yukarı kaldırıp ona aşağıdan baktım özlediğim yüzü sadece birkaç santim ötemdeydi keskin çene hattı şuan dişlerini sıktığı için daha da belirginleşmişti dolgun olan dudakları öyle güzeldi ki her seferinde aklımı bulandırmaya sebep oluyordu yavaşça yukarı doğru çıkıp beni içine hapseden gözlerine kitledim bakışlarımı o kadar güzel ve o kadar benimdi ki onu başkasıyla asla düşünemezdim. Ben onu seyrederken o sadece benim hareketlerimi izliyordu dudaklarında oyalanan bakışlarımı fark etmişti şive bu derince yutkunmasına sebep oldu sıcak mı olmuştu sanki bu nasıl bir hararetti ahsenin boğazını temizlemesiyle kendime gelip gözlerimi kaçırıp ahsene baktım " incim haydi gidelim geç kalıcaz" hasene bak verip geri adım attım ve fıratın yanından geçip arkasında durdum hemen bana dönüp anlamaz gözlerle baktı " hayır abim seni çağırdı görürseniz söyleyin acil gelsin dedi bak istersen fıratcım!" Fıratcımı öyle vurgulamıştım ki amacı mı anladığını düşünüyordum arkamı dönüp cevap vermesini beklemeden ilerleyecektim ki kolumdan tutup kendine çekti ve kulağıma sadece benim duyacağım şekilde fısıldadı " daha düzgün şeyler giy minik, önünde ki kurdele açılmış köyün nüfusunun azalmasını istiyorsan devamet zira ben göz çıkarmaktan haz duyarım" kulağımı yakan nefesiyle ağzımdan minik bir mırıltı çıktı kendimi istemsiz koluna yasladım sıcaklığını hissedebiliyordum Fırat mırıltımla birlikte sesli bir nefes verip beni kendine daha çok çekti ve daha çok boynuma doğru eğildi şimdi nefesini daha çok hissediyordum " sarışın evine git" kokunu hızla bırakıp uzaklaştı arkasından elimi kalbime koyup nefes nefese bakakaldım o kadar şaşırmıştım ki bu bizim bugüne ettiğimiz temaslardan hiçbirine benzemiyordu ahsenin şaşkın sesini duyana kadar orada olduğunu unutmuştum bile " ne sikim oluyor be burada" GELECEK BÖLÜM DE GÖRÜŞMEK ÜZERE Hikayenin konusunu az çok anlamışsınızdır önemli olan devamının nasıl geleceği umarım beğenirsiniz ayrıca inciyi sevdiniz mi |
0% |