@zeynepinak9
|
SAVAŞ AKMAN Taziye için gelenleri uğurladıktan sonra daha fazla 4 duvar arasında kalamadım terasa çıkmaya karar verdim terasa çıkan son merdivenlere geldiğimde duyduğum ağlama sesleri ile yavaşladım son basamağa geldiğimde kafamı içeri doğru uzattım gördüğüm şey kalbimi sızlattı uzay ve Aras Agah abimin göğsüne yatmış ağlıyordu Arat ve Azad karşılarında oturuyorlardı Arat üzgün gözler ile onları izlerken Azad gözlerini kapatmış öylece duruyordu daha fazla kapıda beklemek anlamsız olacağı için yavaş adımlarla yanlarına ilerlerledim hiç biri yerinden kımıldamadı bende ses çıkarmadan tekli koltuklardan birine oturdum bir süre hepimiz sessizce dururken bu sessizliği Azad bozdu derin Bi nefes alarak arkasına yaslandı Azad:" Bu nasıl bir derttir, dermanı yoktur Bedenimde değil, ruhumda sızı, oy oy Bedenimde değil, ruhumda sızı, oy oy Kurşunsuz, hançersiz, kansız bir yara Bedenimde değil, ruhumda sızı, oy oy Bedenimde değil, ruhumda sızı, oy oy Doktoru, lokmanı yok, ilacı yok Bedenimde değil, ruhumda sızı, oy oy Bedenimde değil, ruhumda sızı, oy oy Didelerim nemli, kan ağlar gözüm Bedenimde değil, ruhumda sızı, oy oy Bedenimde değil, ruhumda sızı, oy oy Yeter, Nesimi, bu feryadın yeter Bedenimde değil, ruhumda sızı, oy oy Bedenimde değil, ruhumda sızı, oy oy Bedenimde değil, ruhumda sızı, oy oy Bedenimde değil, ruhumda sızı, oy oy Azadın ağladığı için titreyen sesiyle biten şarkı hepimizin tuttuğu göz yaşlarını bırakmasını sağladı Uzay:" a-abi " Uzayın cılız sesi ile hepimiz ona baktık o ise sadece Agah abime bakıyordu Agah:" söyle aslanım söyle paşam" Uzay:" Eren abim Bi daha hiç gelmiycek mi" Umut dolu o kelimelere yaktı yüreğimi yalvarıyordu şuan ona kızmamıza 'saçmalama gelecek tabi' dememiz için yalvarıyordu bize Agah abim ne diyeceğini bilemez bir şekilde hepimizde gözlerini gezdirdi en son arata durdu yardım istercesine baktı Arat bunu anlamış olacak ki yerinden kalkarak uzayın yanına oturdu Bi kolunu omzuna koyarak göğsüne çekti Arat:" Bi yere mi gitmiş ki gelecek abin" Uzay ona anlamaz gözlerle bakarken Arat samimi bir gülümseme ile uzayın elini tutup onun kalbine götürdü derin bir nefes alarak tekrar konuştu Arat :" bu kalp burda attığı müddetçe eren abin hiç bir yere gitmiycek o her zaman buranda olucak tıpkı bizim gibi" Uzayın yüzünde kocam bir gülümseme oluştu Uzay:" gitmedi dimi hep burda" Arat:" buda abim burda gitmedi" AGAH AKMAN Aras ve Azad uyazı uyutmaya gitmişlerdi şuan terasta sadece ben savaş ve Arat vardık hiç birimiz konuşmuyorduk Aratın birden yerinden kalkması ile gözlerimiz ona döndü onda ilk defa gördüğüm çekingenlik ile yanıma yaklaşım önümde durdu tedirgince baktı gözlerimi ağzı sürekli açılıp kapanıyordu bir şey demek istiyordu ancak diyemiyordu ona zaman verdim biraz sıkmak istemiyordum en sonunda konuşmaya karar vermişti Arat:" şey erenin eşyaları nerde biliyor musun" Soru garibime gitmişti neden onlara sormuştu ki "Evet fakir fukaraya dağıtılması için sabah götürdüler" Arat:" Anladım" Yüzü düşmüştü hatta gözleri dolmuştu savaşta bunu fark etmiş olacak ki ikimizde şokla birbirimize baktık Aratın ilk defa gözleri dolmuştu Arat :" iyi geceler size" Arat tam yanımdan geçip gidecekti ki kolundan tutarak engel oldum ona " hayırdır neden sordun ki" Arat :" hiç öyle" Yalan söylediği her halinden beli oluyordu tam konuşuncaktım ki buna izin vermeden nerdeyse koşarak çıktı terastan Şavaş :" ne oldu birden bu çocuğa" Bilmiyorum anlamında omzumu silktim ° Arat:" bul-bulamadım hiç bir yer-de bul-bulamı-yorum azad" Azad :"Arat yapma kurban oluyum yıkılma sırtımı yasladığımız tek dağsın olum sen yapma bunu bize" Arat:" Hiç düşünm-emiştim bi-bir dağ-nın yorulac-ağını" Azad:" Abim" Arat:" bulamadım her yere ba-baktım bula-madım ben kardeşimin koku-kokusunu öğrenemeden toprağa verdim onu azad" Nefes alamadım boğazıma oturan yumru buna izin vermedi ben bu cümlenin altında ezildim Arat:" ben kendimi hiç bu kadar çaresiz hissetmedim Azad tabutunu kokladım tahta kokuyordu, toprağını kokladım acı kokuyordu sadece ben kardeşimin cennet kokusunu bulamadım Azad beni yarım bıraktılar ben daha kardeşime doyamadım hep sonra dedim daha çok vaktimiz var dedim doya doya sarılırım ona önce işlerimi halledim dedim bilmiyordum yemin ederim bilmiyordum onu bu kadar erken kaybedeceğimi bilseydim gece gündüz demeden sarılırdım ona o cennet kokusunu beynime kazımak için defalarca koklardım bilemedim koruyamadım Allah benim belamı versin ben kardeşimi koruyamadım" ------------------------------------------------------------- Yorum ve oylama yapın lütfen |
0% |