@zeynepinak9
|
AGAH AKMAN Uraz:" Peki mesleğin ne" Şuan ne mi yapıyorduk Sahilde oturmuş liseliler gibi çekirdek kola yaparak yeni bulduğumuz kardeşlerimizi tanımaya çalışıyorduk aslında güzel bir restoranta gideriz diye düşmüştüm ama Aras sizi çok güzel bir yere götürücem diyip buraya getirince burda kalmıştık gerçi onlar yanımızda olduğu sürece nerde olduğumuzun Bi önemi yok Aras:" kasap" Arasın verdiği cevap bizi ürkütürken Arat sadece göz devirmekle yetindi sadece Arat:" inşaat üzerine bir şirketim var" Savaş:" küçük bir şey sanırım adını hiç duymadığımız göre" Arat zoraki bir şekilde gülümsedi Aras ve Azad sinsi bir gülümseme sundular Arat:" duymaman normal Türkiyede değil çünkü" Bu cevap hepimizi şaşırtmıştı hepimizin aklında olan soruyu Uraz dile getirdi Uraz:" Nerde o zaman" Arat :" Ana bina Fransa da ancak bir çok farklı ülkede de var tabi" " sen fransada mıydın" Arat:" Evet" Uzay:" ş-şey geri gidecek misin" Cevabın olumlu olması hepimizi korkutuyorsun ona yeni kavuşmuştuk kaybetmek istemiyorduk hiç birimiz Arat :" Bilmem belki" Uzayın ve aralında gözleri doldu bu cevapla Aras ve Azad gözlerini yer saabitlemiş düşünceli bir şekilde duruyorlardı onlarda gitmesini istemiyor gibilerdi ama hala aklıma takılan Bi şey vardı üvey ailenin evine gittiğimiz gün aras Aratın geleceğini duyunca korkmuştu Arat neden yurt dışına gitmişti Aras ile ne yaşamışlardı bunların hepsini öğrenmem gerekiyor kardeşlerimi korumak için Aral:" G-gitme" Düşüncelerimi bozan aralında ağlamaklı sesi oldu hızla kafamı kaldırıp ona baktım gözlerinden akan yaşları umursamadan arata bakıyordu en çok onun canı yanıyor en çok o korkuyordu yıllar sonra bulduğu canlarını kaybetmek istemiyordu tabi bizde öyle Arat, aralında ağladığını görünce hızla yerinden doğrulup konuştu Arat:" Hey neden ağlıyorsun" Hızla aralında yanına gitti önünde diz çöküp ellerini tutu göz yaşlarını silerken konuştu Arat:"Ağlama" Aral sanki büyülü bir şey görmüş gibi aşkla arata bakıyordu hepiz gibi oda aratın o sert yapısının altındaki nazik ve düşünceli haline aşık olmuştu Aral:" Arat" Arat:" Efendim" Aral hızla aratın boynuna sarıldı ağlaması şiddetlenirken konuştu Aral:" Gitme n-nolur seni t-tekrar kaybetmek iste- emiyorum" Arat:" tamam sakin ol gitmiyorum Bi yere" Aras:" bize kimse sarılmıyor be" Aras hızla yerinden kalkıp kendine Urazın yanına attı Aras:" Meleğim bende sana sarılıyım mı" Uraz ne kadar utansa bile kafasını sallayarak onayladı Aras hılza onu kandine çekip sarıldı boynunu koklayıp saçlarını öpmeye başladı onların bu duygusal anlarını izlerken sağ tarafımda oturan savaşın mırıldanmasını işittim Savaş :" hangisi abi belli değil amk" Küfür etmesi ne kadar sinirlenmeme neden olsada haklıydı Aras Urazın abisi gibi davranıyordu ve bu Urazın hoşuna gittiği apaçık ortada arasa ve arata bakarken aklıma gelen Azad ile başıkmı sol tarafıma çevirdim gözleri dolmuş bir şekilde onlara bakıyordu çekiniyordum sanırım küçükken de böyleydi bize saarılmaya veya konuşmaya çekinirdi o hariç... Azadın çok değiştiğini düşünmüştük onda küçüklükten kalan Bi şeyler görmek beni mutlu etmişti azazdın daha fazla öyle bakmasına dayanamadım tam yanına gitmek için hareketlenwcwğimsırada hiç düşünmediğim Bi şey oldu savaş yanımdan kalkıp Azadın yanına çok yakın bir şekilde oturdu Azad da şaşırmış olacak ki ağzı şaşkınlıkla açıldı savaş onun bu haline göz devirerek kafası ile omzunu yatması için işaret verdi onun bu hali beni Bi hayli şaşırtmıştı ancak mutlu etmişti savaş kardeşinin üzülmesine dayanamamıştı Azad savaşın bu yaptığı üzerine kocaman gülümsemiş ve başını omzuna yaslamıştı savaş ne kadar beli etmek istemese de onun bu haline tebessüm etmişti Gözlerimi onlardan çekip diğerlerine baktığımda Aratın da savaşa gururla baktığını fark ettim Azad ona abi demekte hakllıymış Bi abi ağırlığı vardı Aratın sadece Azad ve Aras üzerinde değil hepimizin üzerindeydi bu evet ondan büyüklerde dahildi buna Arat şuan hepimizin gözünde yıkılmaz, sarsılmaz Bi dağ gibiydi ama gözlerindeki o acı çeken çocuk çok bariz Bi şekilde belliydi Arasın urazdan ayrılarak yanıma gelmesi ile kafamı kaldırıp ona baktım ben Bi şey demesini beklerken o kollarını bedenime sarıp bana sarılmıştı böyle bir şey beklemediğim için bedenim kas katı kesilmişti bunu fark etmiş olacak ki kulağıma o tatlı sesinin kıkırtısı duyuldu Aras:" başkasının elindeki oyuncağı kıskanan çocuk gibi bakıyorsun dayanamadım" Gerçekten öyle mi bakıyordum Bi dk o bana çocuk mu dedi " velet senden 8 yaş büyüğüm ben sence hangimiz çocuk" Aras bu sefer kendini tutamayıp kahkaha attı bu kaşlarımı atmama neden olurken diyetleri arasın kahkahası ile merakla bize bakmışlardı Aras gülmesini zorla bastırarak konuştu Aras:" kusura bakma amcacım yaşlı olduğunu unutmuşum" Bu kaşlarımı daha çok atmama nedene olurken iki kaşımın arasına hissettiğim dudaklar işe afalladım Aras:" İyice kırışacaksın kimse beğenmez bak sonra seni" Ben hala kendime gelememişken o benden ayrılmış Aratın yanına giderek dizlerine yatmıştı Uzay:" Abii" Hepimizin ona dönmesi ile tedirgin olup tekrar konuştu Uzay :" pardon en küçük olduğumu unutmuşum" Bıkkınca nefes verip isyan eder gibi konuşması hepimizi güldürmüştü Uzay :" Aras abi" Aras'"He gülüm" Uzay:" Şey bana motor kullanmayı öğretir misin" Uzayın çekinerek sorduğu soru ile Azad ve Arat kaşlarını çattıp aynı anda konuştular &:"olmaz" Uzay bu cevapla dudaklarını büzerek gözlerini doldurdu Uzay :" ama neden" &:"Tehlikeli" Uzayın üzüldüğünü gören Aras yaptığı yerden kalkıp üstündeki tozları çırparken konuştu Aras:" motor köpeğin olsun velet kalk bakim" Uzay hevesle yerinden kalkıp arasın yanına gitti Aras Bi kolu uzayın omzuna tıp yürümeye başladı &:" Aras dikkat et" Aras arkasını dönmeden elini onaylar anlamda kaldırıp yürümeye devam etti olacakları bilseydim göndermezdim onları ------------------------------------------------------------------------ Acaba ne olacak Yorum ve oylama yapın lütfen |
0% |