26. Bölüm

🇹🇷24🇹🇷Geçmişin Çıtırdamaları

Zeyyy
zeynepinak9

Oy:45
Yorum :40

Arkadaşlar senaryoyu yeniledim bu yüzden mantık hataları varsa af ola

---------------------------------------------------------------------

YAZARDAN

Ufuk hiç kimseyi dinlemeden hala alacaklı gibi çalınan kapıya doğru koşarken, Eflatun merdivenlerin orda ona yetişerek kolundan çekip durdurdu

Eflatun :"Saçmalama lan öldürür seni"

Ufuk :"SANANE LAN SANANE ÖLDÜRÜRSE, ÖLDÜRSÜN"

Ufuk, Hala Eflatun'nun tuttuğu kolunu sertçe çekerek hızla merdivenlerden indi

Merdivenlerden gelen ayak sesleri ile salondaki herkesin gözleri oraya dönerken Ali arkadaşının yüzünden birazdan olacakları az çok tahmin ederek, acılı da olsa yerinden kalkmayı başardı, orta sehpanın üzerinde duran silahını beline takarak kapıyı açmak için girişe ilerledi

Ufukun yüzünde psikopat bir sırıtma oluşurken Arvas Kardeşler kimin tarafını tutacaklarına karar vermeye çalışıyorlardı, girişten gelen büyük bir gürültü ile sancak timi silahlarını çekerken Erdal bey bağırarak girdi salona

Erdal B :"UFUK, NERDESİN LAN"

Ufuk büyük bir rahatlıkla belindeki silahını eline elip emliyetini açtı

Ufuk :"Gel gel eceli gelen it cami duvarına işermiş"

Erdal bey silahını ufuğun kalbine dayarken, ufuk silahını Erdal'ın tam anlına dayadı

Erdal B :"NE BOK YEDİN LAN SEN"

Ufuk :"Ne yapmışım"

Erdal B :" TIRLARI SEN İHBAR ETTİN DİMİ LAN"

Ufuk :"Ne saçmalıyorsun sen amk ne tırı ben Bi şey yapmadım"

Ufuğun her kelimesinde dahada çok sinirleniyordu Erdal bey, gözlerinden yalan söylemediğini anlıyordu ufuğun az da olsa huyunu biliyordu oğlunu ne kadar yanına alamamış olsada gizliden gizliye sık sık ziyaretine gitmişti Ufuk yalan söylerken gözlerini kaçırırdı

Erdal b:"KİM YAPTI LAN O ZAMAN SEN YAPMADIYSAN KİM YAPTI"

Ufuk :"Ne biliyim ben, kimin kuyruğuna basında seni ısırdı Erdal bey? "

Erdal silahı ufuğun göğsüne daha sert bastırırken her an tetiği çekecek gibi duruyordu ancak Ufuk buna rağmen dik dik bakıyordu babasının gözlerine onların bu gerici bakışmalarını bölen musanın sözleri oldu

Musa:"Ben yaptım"

Salondaki herkes kısa süreli bir şok geçirirken, Musa büyük bir rahatlıkla koltukta yayılıp bacak bacak üstüne atarak çayını yudumladı

Erdal B :"Sen mi yaptın"

Musa:"Evet bizzat kendim arayım ihbar ettim"

Erdal, musanın rahatlığı ile iyice delirirken silahın namusu bu sefer musayı hedef aldı

Erdal :"NASIL YAPARSIN LAN"

Musa:"SANA DEDİM O ZEHRİ BU ÜLKEYE SOKMAM"

Deminden beri göğsündeki silahtan çekinmeden büyük bir rahatlıkla duran Ufuk erdalın bileğine tekme atarak silahın düşmesini sağladı

Ufuk :"SENİN O KOLUNU DİRSEKTEN KIRARIM ERDAL, O SİLAHINA SAHİP ÇIK"

Bütün korumalar time silah çektiği için hiç biri ufuğa müdahale edemiyorlardı Ufuk bundan faydalanarak erdalın kafasına silah dayadı

Ufuk:"Şimdi intikam vakti Erdal Ağa ANAMIN CANINA KARŞI SENİN CANIN"

Erdal :"Aferim"

Erdalın ufuğun gözlerine bakarak gururla söylediği şey ufuğu ve ordaki herkesi afallattı

Ufuk :"Ne"

Erdal :"İyi yetişmişsin Ufuk her şeye rağmen"

Ufuk :"SEN BENLE TAŞŞAK MI GEÇİYORSUN LAN"

Ufuk, elindeki silahı daha sıkı kavrarken silahın ucu biraz daha bastırdı

Ufuk :"Son duanı et Erdal Arvas"

Erdal kelimeyi şehadet getirirken ufuğun kalbinde anlamsız bir acı oluştu, silahı tutan kolu titriyor, avuç içi terliyordu

Ufuk her şeye rağmen tetiği çekecekti ki girişten gelen çocuk ağlama sesleri ile yerinde kaskatı kesildi çok geçmeden de içeri kucağında ağlayan miran ile perivan hanım ve kucağında uyuyan mira ile bir kadın girdi

Perivan:" UFUK YAPMA, YAPMA OĞLUM NOLUR YAPMA"

Selvi :"SENİN NE İŞİN VAR LAN BURDA"

Selvi hanım, perivan kucağındaki çocuğu önemsemeden silah çekerken Ali silahın önüne geçip silahın ucuna elini koydu

Ali :"Çocuğa silah kalkmaz teyze hanım, yerine koy o silahı "

Selvi hanım istemeyerekte olsa indirirken perivan hanım bu yaşananlar esnasında bile dolu gözlerini ufuğun mavilerinden çekmedi

Ufuk :"Neden"

Perivan:" Ne neden"

Ufuk :"MEDEM GÖZLERİNDE O KADAR MERHAMET VARDI ANNEMİ NİYE ÖLDÜRDÜNÜZ"

Perivan :"Hiç bir şey bilmiyorsun Ufuk indir o silahı teyzecim hadi"

Ufuk :"KES SESİNİ SEN BENİM TEYZEM DEĞİLSİN SEN BENİM HİÇ BİR ŞEYİM DEĞİLSİN"

Perivan :"TAMAM, TAMAM BEN SENİN Bİ ŞEYİN DEĞİLİM ama şu sabi bunlar senin kardeşin Ufuk onları babasız mı bırakacaksın hiç mi merhametin yok olum senin"

Ufuk bir süre, perivan hanımın kucağında ağlamaktan içi dışına çıkan mirana baktı kendisine benziyordu Miran ; masmavi gözleri, kendisi ile aynı olan biçimli burnu, tek zıt noktaları miran sarışındı kendisi ise esmerdi. Ufuk, miran'ı izlerken ne zaman düştüğünü bilmediği silahı ayağı ile Eflatun'a doğru iterken merdivenlere çöküp elini başının arasına aldı

Herkes onun bu halini gözleri dolu izlerken, Erdal bey acıyarak bakıyordu kendisi yüzünden bu haldeydi oğlu bu içini daha çok yakıyordu

Ufuk :" niye"

Ufuk kendisinin bile zor duyduğu bir sesle fısıldarken Erdal bey ona sorgu dolu gözlerle bakıyordu

Ufuk :" NİYE LAN NİYE, BENİ NİYE ÖKSÜZ BIRAKTINIZ, BENİ NİYE YETİM BIRAKTINIZ BENİM NE SUÇUM VARDI LAN, annemi niye benden aldın baba"

Ufuğun ani patlası yüzünden çoğu kişi irkilsede sonlara doğru kısılan sesi ile dediği şey çoğu kişinin şaşırmasın neden olsada, Ali'nin sessiz hıçkırıklarında boğularak ağlamasına neden oldu Ali'nin bu halini ilk fark eden babası Mustafa bey oğlunun yanına gidip sıkı sıkı sarıldı

Erdal bey, Ufuktan hiç beklemediği şeyle yerine mıhlanmış tı adeta yıllarca oğlunun yetimhanede gizli gizli baba, anne diye ağlamalarını dinlemişti ancak 26 yıl sonra oğlu ilk defa ona baba diyordu dizleri daha fazla kendini tutamazken yanındaki perivan ın omzuna attı kolunu

Perivan :"İyi misin"

Erdal :"Gidelim perivan"

Perivan hanım kocasını başı ile onayladıktan sonra, kocasının ağırlığını biraz daha kendindi üstüne alıp çıkışa doğru ilerledi

Ufuk :"KAÇMA, KAÇMA ERDAL AĞA KAÇMA HESAP VER BANA, BENİM ANNEMDEN NE İSTEDİNİZ"

Ufuk kendini yırtarken, Erdal bey sol gözünden akan yaşla gözlerini sımsıkı kapattı

Erdal:"affet beni babam"

°
°
°
°
°
ALİ KARAHAN

Erdal ağanın evden çıkması ile Ufuk, ufak bir sinir krizi geçirmişti evi birbirine atmış en sonunda Musa'nın yaptığı sakinleştirici ile 'Eflatun'un' kollarına bayılmıştı

Eflatun, ufuğu yatırmak için odasına çıkarken, garip bir şekilde Erdal ve perivan gittiğinden beri yanlızca parmağındaki yüzüğe bakan selvi hanımın yanına gittim

"Selvi hanım iyi misiniz"

Yanına geldiğimden beri beni fark etmeyen kadın yeni fark etmiş olacak ki konuşmamla yerinden sıçradı

"Çok özür dilerim korkutmak istememiştim"

Selvi :"Ha yok canım ben dalmışım sadece"

Onun yanında otururken rahatsız etmemek için aramıza biraz mesafe koymuştum

" Evli misiniz"

Başta ne demek istediğimi anlamasada başımla parmağındaki yüzüğü gösterdim, oda ne demek istediğimi Nihayet anlamış olacak ki yüzünde hüzün dolu bir gülümseme oluştu

Selvi:" hayır evli değilim eski nişanlımın yüzüğü bu"

"Neden evlenmediniz"

Selvi :" Başkasına aşık olmuş, bende bir şey diyemedim ama hala seviyorum"

" niye unutmuyorsun"

Selvi :"O kadar kolay değil ki işte"

"Neden denedin mi"

Selvi :"Hemde çok"

" sanmıyorum"

Verdiğim cevap selvi hanımın yüzükteki bakışları Bana döndü kaşları çatık bir şekilde bana bakıyordu

"Unutmak istediğiniz kişinin nişan yüzüğünü hala taşımanız ne kadar mantıklı"

Selvi :" aşkta mantık yoktur"

"Bence tam tersi en çok aşkta mantık olmalı, düşünmeden insani iç güdülerle yapılan şeyler akıl çemberinden geçilip yontulmadığı için insana zarar verir, ama düşüncelerini yontup biçimlendirirsen hem kendine hemde karşındaki insana zarar vermemiş olursun"

Selvi :" çok fazla düşünüyorsun bu insanı yorar"

"olsun amaç bu değil mi zaten emek harcayıp yorulduğun aşk her zaman sağlam temeller sahip olur, hayatta da böyle değil mi emek harcıyarak uğraşıp başardığını iş Her zaman sağlam, güvenilir olurken, kolay yoldan kazanılan her iş en ufak bir sarsıntıda yıkılır "

Selvi :" 7 evlilik geçirmişsin gibi konuşuyorsun "

" belki hiç evlenmedim ama çok tecrübem oldu "

Selvi:" Vay çapkınsın yani "

" Hayır, aşk konusunda saf bir kuzuyu sadece "

Selvi hanım bana imalı imalı bakarken benim gözlerim istemsiz bir şekilde koltukta masum masum uyuyan kaya'ya kaydı çok tatlı vicdansız

Selvi :" Artık kurt olma zamanın gelmedi mi"

Selvi hanımın gözleri ile deminden beri içim giderek baktığım adamı ima ederek dediği şeylerle kısa bir şaşkınlık yaşasam da ardından yüzünde anlamsız bir kocaman gülümseme oluştu

" Geldi sanırım"

--------------------------------------------------

Arkadaşlar senaryoyu yeniledim şuan kitapta kimseye güvenmeyin çok büyük bir hain var şuan kitapta

Limit dolmadan yeni bölüm gelmiycek

YORUM ATIN LO

Bölüm : 26.12.2024 20:31 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...